"Bana bir kitap verin, size dünyayı yerinden oynatayım – tabi, o kitapta benim adım geçiyorsa." – Virginia Woolf"

yazı resim

“Varsayımların yokluğunu vurduğu kundağındadır asıl çocuk! Başlık çiftleşmişse, yokluk birleşmiş demektir bedeninde… Belki bundandır kayanın ufalanma vakit yanlışlığı…”

Dolaplar…
Tıka basa, dağınık
Dağınık er(k)ekleri
Darmadağın eden kadınlar gibi

Her giysi bir fragman,
Her dolap siyah-beyaz bir sinema

” Ellerimde yüzünün vardı, yüzünü saracak eller ve ipekler aradım
İnciler yumuşak saklanırdı.
Bir zamanlar yüzünün gülen camlarından kesilen avuç içlerim şimdilerde yine kanıyor… Seni bu gece ince bir ağrıya sardım..
(ç)aldığım gülüşün, dizlerini karnına çekmiş, büzülmüş
Kırmızısı koklanmadığından çürümüş bir gül gibi en dipte “

Bu çekmece,
Sende kaybolduğum çıkmaz sokağım
Kapayamadım…

Hatırlar mısın?
Kaç otobüs geçmişti de duraktan, biz halâ birbirimize gidip gelmiştik!
Ellerinle göğsüme kazıdığın adın…
Belki ondan hep sol yanıma yaslanırdın
Hep solumda uyumadığın gibi…
Şimdi bütün kazaklarımın sol yanı mezar…
Ben sana nasıl da gömülmüşüm!

Bu dolap,
Sana ulaşamadığım şehir,
Kapayamadım…

Aldığın kitapları okumuştum..
Senden (ç)aldığım çocuk boynumdaydı..
Nefes alamamıştım..
Zaten yokluğun tekil bir idamdı!
-ki ben
Kendimi bir tek sana asmıştım…

KİTAP İZLERİ

Kapak Kızı

Ayfer Tunç

Ayfer Tunç’un "Kapak Kızı" Romanı: Çıplaklığın Katmanları ve Toplumsal Yüzleşme Ayfer Tunç’un ilk olarak 1992’de yayımlanan ve daha sonra "zemin aynı zemin, inşa aynı inşa"
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön