Yüzün İstanbul’u anımsatır
Kumdan kaleler büyür içimde
Küçük çocuklar birbiriyle oynaşır.
İçimde garip bir hüzün
Karşımda yine yüzün var
Üşümüşüm nedensiz, sen açma gözlerini…
Ben söylerim en anlamlı sözleri.
Alevden esrime saçların
ve en durusuyla susuşunun içimdesin.
Sahi kaç yüz kere konuştuk seninle.
Ve kaç yüz kere resmettik yüzünü
Harabe bir evin izbe köşelerine…
Yoksun ve yoksulluğunun fotoğrafı karşımdaki
Kollarında iki ben, iki yakası gibi kayıp bir kentin.
İstanbul’a mı bakıyorum sahiden?
