"Yılın en uzun gecesi mi? Benim için her gece uzun, hele bir de yazılacak bir kitap varsa..." – Virginia Woolf"

yazı resim

Nerdeyim
Nasıl bir hal içindeyim
Sanki berduş bir zadeyim, evet, bir hal fakiriyim
Konuşmaz dilim, fersizdir gözlerim, anla artık kime ne söylerim

Esir ediyor
Kıskançlık kanımı emiyor
Zihnim sanki kan revan içinde feryadıyla inliyor
Bırak yakamı, candan bezdiren zannını, yarabbi dedirten vicdanı bilmiyor

Bir aslandım
Sanki uysal bir kedi olmak için izdivaç yaptım
Okumayan, muhakeme yapmayan, ne dereleri hak sayanı ne yapmalıydım
Biran çaresizliğe sığındım, ne yapacağımı şaşırdım, bir nisa ile dişliliği ayırdım

Sessiz kaldım
El pençe durup gözlerinde arandım
Zihninin arka duvarlarında mahkum olan umudun çehresine baktım
Arlandım, insan olmak nasip işiymiş şimdi kandım, nefes almak değilmiş anladım

Yazma diyorsun
Hiç okumadan yargılayıp fırlatıyorsun
Sevdalıların var diyorsun, ecir ve ihsanın ne olduğunu hiç düşünmüyorsun
Billahi boğuyorsun, bir hal bırakmıyorsun,insanı kul olsa da çileden çıkartıyorsun

Mustafa CİLASUN

KİTAP İZLERİ

Eşekli Kütüphaneci

Fakir Baykurt

Fakir Baykurt’un Vasiyeti: Kapadokya’da Bir Umut Destanı Bir yazarın son eseri, genellikle edebi bir vasiyetname niteliği taşır; kelimelerin ardında bir ömrün birikimi, son bir mesaj
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön