her şeyin insanla olan yolculuğu ne güzel!....bitmesin istiyorum...ve şu maviye boyanmış gökyüzünün daha da koyulaşarak laciverte dönüşmesini bekliyorum....ne umut ama!
geven otunu ve onun çiçeklerini gördünüz mü; ben gördüm...güneşe bakan, bizim dağın yamaçlarında açarlar top top, beyaz beyaz....sanki mine çiçeğine benzer onlar...burnuna güvenip koklamaya kalksan,vay haline!.. dikenleri öper burun ucundan çünkü,kanamaya başlar..hani bir de kokuları olsa bari; yok! ..o güzelliğe uzaktan bakmak gerekir ve bunun tek çaresi, ta kokünden söküp duvara asmaktır bu çiçeği...bazı yıllar yaparım bunu; ellerime eldiven giyerek. ne yalan söyleyeyim bazen de dikenlerinin ellerimi kanatmasını isterim! ..belki de bir sevgilinin, parmak uçlarımı dişlemesini beklemenin tezahürüdür bunun sebebi; bilmiyorum.
şimdi neden anlattım bunu size; bunu da bilmiyorum...hay allah! . :))) insan çözülmesi mümkün olmayan dolaşık bir yığın ip yumağı işte...hangi ilmeğine el atsan, daha da dolaşıyor...işte tam burada, kedileri düşünüyorum ...yine hay allah! :)))) anlaşılan onlara da rahat yok; canlarım benim!..
tekrar etmekten bıkmadığım bir cümlem var; gelip oturdu yine dilime...söylemezsem olmaz!..
"hayat ve insan; seviyorum ikinizi de!.."