Kaybolmuş,
Gözlerinin feri.
Ezilirken,
Hayatın küfesi altında.
Yükün ağır,
Hamalısın hayatın.
Derdi kederi taşırken,
Bedenin.
Ellerin nasırlarla doluyken,
Yüreğin kimbilir nelere peşkeş.
Ve sen insan pazarında,
Sevgi aşk bulur.
Hasret taşırsın,
Bi haberken mutluluktan.
Teşekkür sarılı,
Sadakaydı tebessümün.
Ağzında,
Filtresiz ciğara tüter.
Pos bıyıklar sararır,
Nikotin korkusuyla.
Alnında,
Ter damlaları kaynar.
Dudağından,
YA ALLAH ile damlar yüküne.
Ve seni ağır ağır sorgular aklın,
Sen yaşama aç sevgiye hasret iken.
Oysa sidik kokar,
Kibirin en kuytuları.
Gece kadar kirliyse,
Saklanan mazi.
Tan ağarırken umut doğar,
Anadan üryan,
Anason kokulu raks'ı başlar,
Özürlü yaşamın.
Bel yükün ağırlığıyla,
Kıvrık kambur.
Yorgun adımlar aşina,
Titreyen taşlara.
Ayazda,
Nefesin rakı misali katıksız.
Sen yalnız hamal,
Tek dostun küfen.
Taşıyamazken,
Yüreğin ezik bedenini.
Canın nasılda çeker,
Sana görünmeyen gökyüzünü.
İRFAN KARABULUT
ClassicsaiR