Hareli Koyun Zavallısı

yazı resim

Şu koy var ya şu koy,
Hani müptelası olduğum,
Hani âbı mehtâbı yok satan,
İtiraf ediyorum kızmayın ama
Ben sevmiyorum artık.
Neden diye sormayın,
Çamura taş atmayın.
Bir setre bulayım heyecanıma,
Bir serpuş kırılmışlığıma,
Birkaç ferace, geceyi örtmeye,
Kepçe kulaklarını sımsıkı kapamaya.
Duymasın sözlerim bile beni!
Bir tek sen duy,
Hareli koyun zavallısı!

Kim misin sen?
Sen kendini bilirsin.
Ya da kendini bilmezsin!
Bilemem ki,
Belki kim bile değilsin.
Hiç kimsesin,
Hiçbir sesli bestesin.
Hülasa garibe gaipsin,
Toyluğumu haczetmeye haizsin.

Kaldığımız yere dönelim.
Zavallı kardeş,
İçimde bir şehir var.
Bulaşık teli yolları var.
Çoğu zaman bir dehlize,
Bazen de denize çıkar.
Denizim keyfsiz, zira
Halinden ne Akdeniz,
Ne de Karadeniz anlar!

Yine bir gün ben böyle
Böyle bir bekleyişte,
Temmuz'du susuyordum.
O yoktu susuyordum.
İnim inimdim, indim,
Hareli koya işte.
Varımı yoka katmış,
İçmiştim bir dikişte.
Bütün yakamozlara,
Ağ atmıştım o gece.
Seyran seyran naleler,
Gelmişti her çekişte.
Aydan haber almışlar,
Sevdiğimi duymuşlar,
Titreşip ağlaşmışlar,
Katreler yettiğince.

Hareli koy ben gibi,
Demlenmişti iyice.
Gümüşservi uykuda,
Semekleri korkuda,
Salkım saçak bir rüya,
Bir asude bâd ı heva,
Kaptı kaçtı bir eda,
Sinmişti içerime.

Sır vermedi menevişler,
Ne yaptım ne ettimse.
Mühürlü dilleri,
Kaçamak gözleriyle,
Sırıttılar haliyle,
İşkillenmiş halime.

Hareler kıyama durdu,
Yalnızlığım kudurdu.
Gözlerimden yâr geçti,
Damladı burcu burcu.

Koy büsbütün şahlandı,
Göklere nara çaldı.
Yürek yürek kabardı.
Haşmet ü endamıyla,
Tüm ömrüme bağırdı:

Anla artık ey sefil!
Sevdiğin yosmalandı,
Bir ucube dadandı,
İffeti postalandı!

İşte böyle Zavallı,
Budur melalim halim!
O gün bugündür işte,
Esresiz ötresizim.
Yakut yakut eridim,
Sessizim kimsesizim!

Başa Dön