"Yarının ne getireceği belli olmaz, ama dün de bugün gibi bitmişti ve kimse şaşırmadı." - Douglas Adams"

İşte Öyle…

“Romandan fırlamış bir roman kahramanı gibi..” “Öyle kırılgan, mahcup tavırlarla çocuk gibi… Öyle masum, öyle içten sıcak, sevecen…” “Şiirin dizeleri gibi akıcı, derin… Aşığın sazının telleri kadar duygulu…”

yazı resim

İŞTE ÖYLE…

“Romandan fırlamış bir roman kahramanı gibi..”
“Öyle kırılgan, mahcup tavırlarla çocuk gibi… Öyle masum, öyle içten sıcak, sevecen…”
“Şiirin dizeleri gibi akıcı, derin… Aşığın sazının telleri kadar duygulu…”
***
Üzerimdeki yatağı atarak kalkıyorum…
“Rüya imiş” diyorum kendi kendime…Ama ne güzel rüya…
Henüz sahura çok var…
Tekrar yatıyorum. Az önce gördüğüm rüyayı düşünüyorum…
Rüya mıydı?
Yoksa gerçek mi?
Gerçekse; hani o?
Nereye gitti?
Kimdi o?
Niçin beni övdü? Niye övdü?
***
Yarın, köşemde yazarım bunu. Hem de aynısını yazarım. Gördüğüm bu rüyanın aynısını yazarım. Yazarım da, kime ne faydası olacak? Okuyucuya ne katkı değer sağlayacak?
Ooof!… Hele bir yarın olsun…
***
“Yoğunsun diye abur cubur şey yazma”

Kızıyorum, daha doğrusu kızıyor gibi yaparak cevap veriyorum:

“Aşk olsun yani, ben abur-cubur şey mi yazıyorum ki?”

“Abur-cubur değil de, bazen basit yazılar yazıyorsun.”
***
Yine mi rüya?
Hayat da bir rüya gibi değil mi?
Lâ havla vela kuvvet illâ billâ…
***
“Geçen günkü anlattığın rüya neydi? Elinde kâğıtlar vardı, demiştin?”
“Evet ya; elindeki kâğıtları buruşturarak avucunun içinde bekletiyordun. Sonra sırtını dönerek gittin! Gittin anlıyor musun?!..”
***
Ve tam o sıra beni sahura çağırıyorlar.
Meğer yine rüya görmüşüm. Hem de aynı rüyanın devamını…
Doğrusu biz yazarlar günahkâr insanlarız…
Bir o kadar da fedakâr ve samimi insanlarız.
Fedakârız; bu gün hiç zamanım olmadığı halde, yine de yazımı yazdım. (Okuyasınız diye, tabii ki..)
Samimiyiz; rüyalarımızı bile sizlerle paylaşıyoruz.
Diyeceksin ki niye, işte eyle/öyle….

KİTAP İZLERİ

Olduğu Kadar Güzeldik

Mahir Ünsal Eriş

Kusurlu Güzelliğin Dokunaklı Şarkısı Mahir Ünsal Eriş, "Olduğu Kadar Güzeldik" adlı öykü kitabıyla, sıradan insanların hayatlarındaki çatlaklardan sızan o hem buruk hem de aydınlık ışığı
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön