Bir efsane oluyor fincan tutarken eli.
Zarafet inceliyor ikliminde her zaman.
Gözleri ışıl ışıl üstelik de gamzeli.
Bulunduğu mekanda onu soluyor hep an.
Gönülleri çeliyor her dem kahve güzeli.
Cezvenin hayaline yetişmiyor köz izi.
Yanıp tutuşuyor naz albeni sağnağında.
Imıl ımıl kaynıyor cezbediyor bu bizi.
İzahı olmasa da yürek onun ağında.
Hayalleri eliyor bir dem kahve güzeli.
Leyla görse kıskanır Mecnunsa sanır leyla.
Telvelenir fincanın dibi kahve mevsimi.
Sakin sakin dururken hırçınlaşır süheyla.
Leylanın dudağında iz olur kahve imi.
Sineleri deliyor her dem kahve güzeli.
Su sükuta bürünür ateşin kollarında.
Bir kahve içimliği merhabası misilsiz.
Servileri andırır aşiyan yollarında.
Onu görünce ateş hem ağızsız hem dilsiz.
Kırk naz ile geliyor bir dem kahve güzeli.
Antalya, 19.07.2012 İ.K