Karıncanın Şiiri

yazı resim

masumum
her akşam, çamurlu ayakkabılarımla
tanrıdan aldığım duayla
ayaküstü
kendimi yatağıma gösterip,
ezenle ezilenin dünyasını
sırtımı yasladığım duvarlara yazıyorum..
gözlerim ütopya;
gitmem gereken yerlere
zamanı ufalayarak çıkıyorum yola

masumum
dışarda kuşlar öter
iki dudak aramda
bir sütunluk şiirle
eşlik ederim
uzandığım yerden
gezer
dolaşır
görürüm
sonu mutlu biten masalları

bilmem neden;
beni görünce delice akar nehirler
neden
rüzgar savurur sırtımdaki yükü
neden
güneş gözlerini kaçırır benden
beni gölgelerde
bırakır..

masumum
vurdum kapıyı çıktım
korkumu yenmeye..
bilmem
neden
niçin bekler çıngırak
köprü başında..
geçecek olsam
bilmem düşer mi yalnızlığımın üstüne
bilmem kalır mıyım
çatal dilinin arasında
uçuyor başımda korku
ya ölürsem!!

işte şimdi!!
şimdi gölgeler uzamalı
ağaçlar hışırdamalı
rüzgar!!
rüzgarın kalçasına tutunup
savrulmak vardı

gün gelir;
belki
her akşam oturduğum soframda kalan
tuzlu bir şiirle
çıngırağı vurup
geçerim bende köprüden
bildiğim
düşündüğüm
ufka varıp
geçerim karşısına ağır kapının
okurum
evrenin
yüzü kanlı boşluklarına

Sevdambeyaz
Sevda Gencer...

Başa Dön