Yapış yapış yağmurlar güneşsiz günler
Of of of ard arda yığınlarca hüzzünler...
Yazım benim sabrımı çilelerle mi dener denetler
Olsun be dünya han ben yolcu bir gün nasıl olsa
giderim gider.
Ardıma baktım da şöyle tüm sınavlarda iyiydim
Yeşili sevdim hep de yeşil elbise giydim...
Dedim canana sen niye başka yöne seyirdin?
Dediğini demiyeyim ama dedim gözüme girdin.
Merak iyi değildir kardeş insanın yüreğini oyar
Boş şeyleri kendine dert etme bak canına tam ayar
Onu say sen göreceksin o da seni sayar...
Dertleri keyif edinmekte hiç yok ki yarar.
Kara kara bulutlar günler geceler hep kara...
Ben uzaklaşmak isterken onlar bana dört nala...
Koşmaktalar bu da ne ki şaştım kaldım ne ola?
Gözüme girdin dediğim bile yoldan saptı,hayda!
Selam olsun yeşil bağa mor üzüme bencileyin
Özlem rüzgarı kokularına sevgilerin rengine
Of of of insan oğlu denk geliverse dengi dengine
Doyulur mu ola bu hayatın bal tadına şevkine?
Elim kolum yana düştü dilim der oldu ahvali
Oysa dirhem ile ağzımdan düşer idi laf hali
Dert kişiyi söyletir imiş yeter artık kafi!
Bir keder dağının yıkılması zordur arkadaş,inan ki.