"Yarın 13 Ekim. Bazı fikirler, tıpkı bazı insanlar gibi, çok yaşlanmak için yaratılmamıştır." - Oscar Wilde"

Keman ve Çay

yazı resim

Dertlerin inleyen nağmeleri, kemanda ses.
İncelir hüzün telde içten içe, ten hüzne kafes.
Çay, ince bellide huzuru solur nefes nefes.
Kemanda dert destelenir,
Beste olur inler durur.
Çalan da dinleyen de sesine hasta olur.
Keman, sunar içli bir taksim.
Çay, ince belli yârim.
Keman nağmesini ruhumda,
Çayı, demlikte demlerim.

Titrerken ruhumda kemanın nağmeleri.
Işıldar içimde çayın huzmeleri.
Erir çayın kalbinde çay şekeri.
Tat olur damakta yıllarca kalır tadı.
Keman hüznün, çay hasretin değişmeyen adı.

Keman, ince ince dokunur,
Ruhumun hüzün tellerine.
Çay süzülür demlikten,
Göğsüne gül sokunur, narin bardakta.
İzi kalır hem damakta hem dudakta.
Nazenine naz kokulu şarkılar okunur.
Mest olur zaman mekan, hasret yola koyulur.
Keman çaya çay kemana karışır.
İkisi de sevda dersini okur.
Hüzün hasreti , hasret hüznü çağrıştırır,
Kemanın sesinde, çayın nefesinde,
Aşk kilimi dokunur...
Ankara,28.08.2008 İ.K

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön