Kim demiş iş yok memlekette
var hem bissürü tonla
yeter ki eğleşme çette
çimento çek kar betonla
temeli at kat daire
benzer yön varmı şaire
idrak et git aynaya bak
dişin dökük başın kabak
tabak gibi ortadasın
sorunu kaportadasın
tadasın hayatın acı
biber tarafını hacı
bacım olsun dünya ahret
edemezsin şahsen ah ret
kadın kötü şiir yazar
ama yüz değmesin nazar
insan kalbi küt küt atar
kitap en az yüz bin satar
sen görmeden kabus uyu
felek kurar hep pusuyu
su yukarı akar şöyle
bir örneği varmı söyle
öyle nam salmamış adam
kitabını hangi madam
sorarım kor ki rafına
sığınıp yüksek afına
kafın arkası belki var
mutlu balıklı bir livar
ne vardı şair olacak
keşke yağlı kaz yolacak
baz istasyona müsait
müstakil tüm sana ait
sakin gecekondu evin
tekin bir yer buldun sevin
sevmez patroytu sükutu
sever sakinlik sükutu
şiir yazarken kes sesin
ki korkmasın gelsin esin
sinesi nar çıkaranı
yakıp acı cigaranı
hiç uc uca ulamazsın
kati suret bulamazsın
tam kafana göre işi
ne vardı ki olsan dişi
dolu iş hem maaşı bol
gerer patron kanadı kol
diye estetike meyil
verme meseleye eyil
değil ceryana tak fişi
şimdi sana göre işi
hemen nasıl uydurayım
gel kasaptan koydurayım
yarım poşet kuşbaşı et
al ve yarın işbaşı et
var başına otur masa
şayet kimse oturmasa
burdan evrakı takip et
malum belirsiz akibet
sen tibete yolluyorsun
sağı solu kolluyorsun
kimse yoksa yak sigara
yazıl sekreter nigara
vecd ile kalp bazı tekler
çift çift uçar kelebekler
bekler iken maaş bodro
telgraf ''pardon dolu kadro''
patron beni sepetledi
bir ay evi hep etledi
nakit sıkıntısı tabi
karnın açsa ısıt abi
gel vereyim sana bıçak
çoğu kokmuş hava sıcak..
ufak yer bizim kasaba
hayrına verdim kasaba
kalan eti ben nitekim
köfte yaptım eylül ekim
buda senin kısmetinmiş
şimdi sağır ismet inmiş
alt kat komşum melahata
oda geçsin telsim hata
sim hata mesajı verir
hali görsen için erir
bakan yok azizim bakan
ancak manzaraya bakan
çin malı ve bozuk çoğu
gagalıyor uzak doğu
tuzaklara düşmeyelim
el yağında pişmeyelim
hayalimde elde olta
atmak galatada volta
sonra avrupası balkan
kalkan satmalıyız kalkan
kim alır deme balığı
mutlak çıkar bir alığı
devri değil bula al kan
elde kılıç ile kalkan
çilek al kan yapar diye
salla gitsin müşteriye
eriğe taban fiyatı
bin lira yaz az fiy atı
besiye tava getiren
bizi işsizlik bitiren
biti ren geyiğe sar kaç
yerli ete kanal ark aç
baktı ren geyikte oyun
sana bükecektir boyun
geçmişde bir deli dana
paniği sardı badana
içine buladı eti
sersem avrupa milleti
et mahrumu köşe bucak
sonra bize açtı kucak
bütçe makarna süzgeci
sattık uyuz üç beş keçi
gelmedi bunun arkası
olmadık dünya markası
anavatanı ankara
tiftik cinsi coni kara
kıta afrikası dahil
satar çin fildişi sahil
angora adı altında
yıllık elli bin altında
yine senden faiz alır
senin hanım mahrum kalır
yüzük kolyesi bilezik
demese bile bil ezik
içi zavallı kadının
hükmü kalmadı kadının
hangi hakim bilir halden
herif gelir iken halden
yarım okka hamsi almaz
denize bir olta salmaz
ezberlemiş devlet bize
ya iş versin yahut vize
yahu devletine omuz
ata ata bazı domuz
iki seksen uzatıyor
kokmuşuna tuz atıyor
devlete suyun serp akan..
altı yıkansın her bakan..
kadayıfı şöhret yapmış
uygun yerden alacaksın
iş yok iş yok deyip durma
işi kendin bulacaksın
dört yanı iş ülke cennet
takılma başında sen net
sayenizde şair oldum
geçti tehlikesi cinnet
iyisinden buldum sana
işi.. çalış dön insana
nene gerek şiir filan
bastırman gerekir ilan
el eteği öpeceksin
henüz taze körpeceksin
yol yakın iken dönmeli
içe ümit serpeceksin..