23.01.2004 - 13:01
adımlarımı uydurdum çatırdayan karın sesine..
kısık gözlerle izledim, etrafımı saran rüzgarı, uçuşan benekleri..
ve birden çaldım kapını..
gece olmuştu gökyüzüne..karanlığa inat, kar yağdı..
küçük replikler dinledim..katıldım sessizlikle..
beklemek, umut dolu bir eylemdir geceyi sabaha döker adım adım..
ve ben de bekledim sessizliğimde..
üşümüş bir sokak kedisine dönüştüm..ya da sen öyle düşündün..
ben bir sokak kedisi değildim..
üşümüştüm..ama bir sokak kedisi olarak değil..
üşümüş bir sokak kedisi olduğumu düşündün sanki..
arkanı döndün..bekledim..
kimse bir kedinin yaşayışını sevmeyeceğine inanmıyordu..
sen de inanmadın..konuşmalıydık belki de..
kedilerin yaşamı sevip sevmedikleri üzerine konuşmalıydık..
kedileri sokaklara bırakmalıydık, bırakalım ki üşüsünler..
kar yağan geceye ağlamalıydık..ellerimiz de konuşmalıydı..
sevişmemeliydik ama..konuşmadıysak kedilerin yaşam dertlerinden bir parça..
ne diye sevişecektik..
şiirleri susturmalı, ışıkları kapatmalıydık..geriye kalan tek duyum seslerimiz olmalıydı sanki..
gece soğudukça, biz sadece sesleri duyar olmalıydık..
konuşmadık ama..
konuşmalımıydık..belki de sadece arkamızı döner giderdik..
kar yağıyordu ne de olsa..
gecenin bir yarısına rüzgar esiyordu..
parkları boşaltmıştı insanlar..
arkamızı döner, bir iki bira içerdik beyaz parkın yalnızlığında..
konuşmadık, ne de olsa..
kar çatırdadı adımlarımın altında..
gelmiştim..uzun zaman önce..
gittim, şimdi de..