Uzun zaman oldu mektup yazmayalı! En son sana yazmıştım, yine sana yazıyorum, pek fazla şey değişmedi senin anlayacağın…
Özlemek nedir diye düşündüğümde hep sen geliyorsun aklıma; özlemenin yitirmek olduğunu işte o zaman anlıyorum. Yaşanılan anlarımızın, yaşanmamışlardan daha az olması ne kadar kötü, anlattıklarımın ve seni güldüren sözlerin, birbirimizi hırpalamak için kullandığımız kelimelerden daha az olması ne kadar kötü! Unut beni demeyeceğim bu defa. Biliyorum ki unutmayacaksın! Her dem beni hatırlayacaksın, içini buruk bir özlem kaplayacak belki, belki adımı bile anmak istemeyeceksin. Tıpkı benim gibi, geçmişe bir sünger çekip, geleceğinle beraber, durgun sulara yelken gereceksin.
En mutlu anında, benim yüzümü hatırlayıp, sesimi tekrar işitip buruklaşacaksın biliyorum. Sana söyleyemediğim sözleri hayal edip, belleğinde benim sesimden yeniden canlandıracaksın. Ama yanında ben olmayacağım, bu sefer ben olmayacağım. Hangi kollarda olacağın meçhul bir şekilde, aranıp duracaksın. Ağlayacak ve yeniden parçalanacaksın.
İstemediğim ve hiçbir zaman söylemediğim sözler vasiyet ediyorum sana. Küllerini rüzgara savurur gibi bir çığlığın, ansızın aklına geleceğim ve o zaman durulacak, gökyüzüne bakacaksın. Bir kuş görecek, neşeleneceksin. Ondan sonra fark edeceksin. Neyi mi? Yaşadığını, her şeyin yeniden filizlendiğini. İşte sevdiceğim o zaman vazgeçeceksin benden. İşte o zaman yeşereceksin yeniden, umut dolu bir kalbin olacak, sevdalar yaşayacaksın, yeniden yüzün gülecek ve benimle geçirdiğin her dakika için Tanrı’ya şükredeceksin. Yaşadığımız hiçbir şeyden pişmanlık duymadan yüzün gülecek tekrar ve öyle bir hevesleneceksin ki yaşamaya, sen bile şaşıracaksın bu duyguya.
Ama ben!..
Ben seni bekliyor olacağım. Nefesini bir kere daha hissedebilmek için belki de. Ben seni bekleyeceğim, soğuk akşamlarda yağmur altında yürüyüp, eski hatıraları yad edeceğim. Güldüğün zaman yüzünde açan gülleri koklayıp, her baharda yeniden yeşerebilmeleri için dua edeceğim. Bir gün seni yeniden görebileceğimi düşleyip, rüyalara yelken gereceğim. İnan bana sevdiceğim, ben seni ölene dek bekleyeceğim…
Mektup
Özlemek nedir diye düşündüğümde hep sen geliyorsun aklıma; özlemenin yitirmek olduğunu işte o zaman anlıyorum.