Üsküdarda Saat iki...
Denize yakın koyu bir mavilikten koptu gece.
Yapraklar düşüyordu yollara sakince
Sen yoktun...
Bu beton yığınları üşümüyor ki hiç
Bu deniz üşür mü?
Yollar hep ıslak...
Bulduğum tek şey pırıltıları yitirmek
Ya heptir var olmalar yada bir hiç!
Ben aşkı sevmedim ki hiç...
Aldırma sen bu efsuna!
Sözler eskiyor zaman daraldıkça,
Ve kopuyoruz hayattan hep yitirdikçe...
Nemli sonbaharında bu metropol yorgunluğu
Aslında her mevsim sonbahar, Hatırladıkça...
Ne manalara tutuşturulmuş acıların derinindeki bu şehir
Ne Katıksız aşkı bu cihanlar!...
Bilirim bu yakamoz senin gözlerinde
Bu deniz sen baktığın için duru
Ama sensiz durulmuyor işte...
Beklemek yetmiyor bu deminde gecenin
Kıpırdayamıyorum kendimden...Üşüyorum!
Sen; Hayallerle geciken ömrun sahibi
Hangi ruzgardı seni böylesine ürperten?
Yoksa, ansızın gelen ve gidemeyen benmiydim?
Sen salacağın sahibi, mavi renklerin en güzeli;
Ses ver şimdi iklimlerin uzak ötesinden
Bu suskunluğu bozan tek ses;
Yüreğinde yankılanıyor şimdi...
Metropol Rüyaları 4 (Serçe)
Üsküdarda Saat iki... Denize yakın koyu bir mavilikten koptu gece. Yapraklar düşüyordu yollara sakince Sen yoktun...