Gizemli bir bahçenin ortasıydı gözlerin
Menekşeler kadar berrak
Papatyalar kadar narin
İçinde kaybolduğum
Dipsiz kuyular kadar derin
Hayaliydi gözlerinden yansıyan
Mutluluğun
Bıçak kadar keskin
Kış rüzgarı gibi serin
Ürpertirdi kıvılcımların
Yüreğimdeki közleri
Titretirdi sessizliğin
Benliğimin her zerresini
Kuytu köşelerin yansımasıydı
Sessizliğin
Gözlerin miydi seni saklayan
Yoksa sen miydin
Onları köşe bucak kaçıran
Sessizce anlamlarını değiştiren
İki bilinmeyenli denklem çözemediğim
Suskunluğuydu fırtına öncesi
Sessizliğim
Kapalı kapılar ardında yaşanan
Kimsenin bilemediği
Dünyamdı, sensizliğini yaşadığım
Ucu bucağı olmayan
Kör uçurumlardı
Girdaplarında kaybolduğum
Tınısı olmayan
Tiz bir sesti
Beni sana getiren
Bahçelerinde kaybolduğum
Gözlerindi
Gözlerimi sevindiren
Sessizliğin sesiydi
Fısıltıların
Duyduğum yüreğimden
Atlamak istediğim uçurumlardı
Seni içinde gördüğüm
Zorlasam da kendimi
Girdabına bırakamadığım.....