bir anlam veremedim dünyanın gidişine
her şey mevladan dedim karışmadım işine
var olmak kader ise yok olmak neyin nesi
dimağı yırtan çığlık gece kuşunun sesi
yerle gök arasında sanki eziliyorum
unuttum başkasını kendime üzülüyorum
sorular soruyorum cevapları da soru
bir eğrinin içinden acep çıkar mı doğru
taşı toprağı suyu avuçlarıma aldım
her maddeden bir zerre manadan yoksun kaldım
birbirini itekler aynı dalın meyvesi
sıra sıra başaklar Hakka dönük kıblesi
tomurcukla başlayıp hazanla biten mevsim
zamanla sararıyor ömür denilen resim
avcı avın peşinde mor dağları aşırır
dağların kızı reyhan yollarımı şaşırır
güvercin kursağında süte dönüşür tane
sevginin terk ettiği yarasa yurdu hane
sevinç ile tasayı aynı kaba dolduran
sen ağlayan gözleri arkasından güldüren
hülyalara dalınca kabus korkusu sarar
öyle bir şey ki hayat yiten hayatı arar
dökülen her damladan neden ürperiyor su
nedensiz ölünmüyor pusu üstüne pusu
bir anlam veremedim dünyanın gidişine
her şey mevladan dedim karışmadım işine
Arap Kurt