kızıl kan sızıyor eski yaradan
canlandı hayalin geçti buradan
ayrılık olmasa çıksa aradan
yanakların al al dudağında ben
hatırası bende saklı hikayen
beni benden aldı iğde kokusu
dikenin ucunda aşık uykusu
korkular çoğaldı ürperince su
efkarlı efkarlı dolaşan bulut
dile gelen rüzgar diyor ki unut
anasından ayrı kuzunun sesi
neyin habercisi bilmem ki nesi
yine dumanlandı dağın zirvesi
gönül dedikleri yangın yeridir
kor ateşler düşer yürek eridir
başaklar kurudu orak biçmedi
bu baharda sensiz çiçek açmadı
etme, gitme dedim sözüm geçmedi
pazar pazar gezdim kalmadı gücüm
aşk hazine imiş çoğaldı acım
birbiri içinde acıyla sancı
cefası cezası başımın tâcı
vefasız elinden içtim ilacı
yaşamak yerine ölümü seçtim
senden geçemedim kendimden geçtim
söner, alevlenir küllenen mazi
mazide olanın çekilir nazı
alnımda kurudu yazılan yazı
gül, diken ve bülbül sembolü aşkın
aşk üstüne şiir söyledi şaşkın
kurt oğluna deli dedi görenler
sevenin dilinden anlar erenler
kurudu kökünden yediverenler
bir çıkmaz sokağa düştü yolumuz
başından belliydi belli sonumuz
Arap Kurt