"Yazmak, bir hayaleti kovalamak gibidir; yakaladığında, aslında kendin olduğunu anlarsın." — Neil Gaiman"

Pulsuz Dilekçe

Terkedilmiş bir öksüz mahzunluğu yüreğimde. Dudaklarımda çöl kuruluğu. Yorgun bakışlarımda gamdan huzmeler. İblis ilmek ilmek dokurken içimdeki boşluğu. Tutuştu içimde umut kandili.

yazı resim

Terkedilmiş bir öksüzün mahzunluğu yüreğimde.
Dudaklarımda çöl kuruluğu.
Yorgun bakışlarımda gamdan huzmeler.
İblis ilmek ilmek dokurken içimdeki boşluğu.
Tutuştu içimde umut kandili,
Söndürdü loşluğu.
Dayandım tövbenin has kapısına.

Çöl yangınlarında kavrulurken ruhum.
Rahmet damlaları deryaya döndü.
Gözümde zulmetin karası söndü.
Filizlendi yüreğimde vuslatın kuruyan dalları.
Gökten dudaklarıma bereket yağdı.
Çöllerim suya kandı.
Sen geldin yâdıma “Efendim” gözlerim aydınlandı.

Leyleklerle Medine’ye selamım,
Turna kanatlarında hayallerim vardı.
Hurma dallarında korkulu yılanlar,
Dilimde yalanlar.
Tövbe kapısı aralandı.

Gelmek istiyorum “Efendim” dergâhına,
Kalbimde kırıklarla.
Ağlamak istiyorum hıçkırıklarla.
Bilsen ne kadar muhtacım varlığına.
Garipliğimi, mahzunluğumu ;
Ancak tebessümün alır sinemden.
Kırık kanadım firaklarla.

Hicabım izin vermese de “Efendim”,
Sana arzım niyazım vardı.
Al beni de yanına “efendim”.
İblisle ip atlamaktan mecalim kalmadı.
Şefaatine muhtacım, şefaatine muhtacım.
Ancak sen tebessüm edersen diner sancım.
Cirmimden büyük utancım.
Ankara,21.05.2009 İ.K

KİTAP İZLERİ

Kapak Kızı

Ayfer Tunç

Ayfer Tunç’un "Kapak Kızı" Romanı: Çıplaklığın Katmanları ve Toplumsal Yüzleşme Ayfer Tunç’un ilk olarak 1992’de yayımlanan ve daha sonra "zemin aynı zemin, inşa aynı inşa"
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön