mavi,
gözlerinin değil
gökyüzünün, denizin
senden sora sevdiklerimin
yeşil,
en çok adına uyar
bittiğin yerin
tadının değil
kırmızı,
ağlatan değil
barındıran
kucaklaştıran
yuvamızın
sarı,
ne saçlarının
ne güneşin
coşkuma denk düşenin
kahverengi,
bir şarkı
uzandığımızda tutunamadığımızın
gri,
sigaramın külünn değil
gecemizin
otobüs saatinin
siyah
körlüğümüzün değil
bütünün
son’un...