İki kör noktasıdır yaşamımın
Sen ve bu şehir.
İstanbul gözlerimdir, sen ellerim.
Kısaca vazgeçemediklerim.
Bir yürek,
iki aşk.
En sevdiğim mevsimdesiniz.
Sen tiril tiril bir bahar giyersin pervasızca.
İstanbul yıkanır çırılçıplak erguvanlarla..
Ah !
Düşündükce….
Deliririm.
Bu mevsimdir işte aşkın en vurucu zamanı.
Yürek çarpıntıları, arzu uyanışları, ihtiraslı sevişmeler,
peşi sıra gözyaşları.
İstanbul’ un ılık rüzgarları okşasın isterim yüzümü.
Bir de senin o çıldırtan nefesin.
Ah !
Düşündükce…
Deliririm
Tam bu vakitlerinde akşamın.
Tam da bu mevsiminde,
usul usul menekşelenir sular.
Boğaziçi teslim ederken kendini batan güne,
damarlarımda dolaşan şehre karışırsın.
Coşar içimdeki Orhan Veli.
“ Gözlerim kapalı İstanbul’ u dinlerim,
bir martının suya değerken kanatları “
Ah !
Düşündükce…
Deliririm
Boğazda,
kadehimden ince beline sarılırken
kıskanır İstanbul seni,
Belli etmesende okurum gözlerinden
Sen de kıskanırsın İstanbul’un şerefine kırdığım kadehleri.
Gizlice ağlar tabağımdaki istavrit.
Yudum yudum sen,
yudum yudum İstanbuldur, içtiğim rakı kadehinden.
En tehlikeli karışım dolaşır kanımda.
Başım döner.
Kudurur gözlerimde deniz.
Yolun yarısında bir adam ağlar içinden .
Kimse görmez gözyaşlarını.
Bir içindeki şiir bilir ağladığını
Ah !
Düşündükce.
Deliririm.
Nazım şiirleri okurum Kızkulesine
Hıçkıra hıçkıra ağlar, başı Üsküdarın omzunda.
Kayboluruz en sevdiğim şiirin çıkmaz sokaklarında.
Sürgün şairler yüreğimizde….
Ah !
Düşündükce.
Deliririm.
21/02/2003