"Bugün Cumhuriyet Bayramı mı? Yoksa hala yazmaya çalıştığım o romanın ilk cümlesi mi?" – Franz Kafka"

yazı resimYZ

Neyin yarası bu; acıyan durmadan?
Kimin vurgunu;
Dökülen boğaz yumrusuna?
Hangi özlem vurur yollara;
Çatlatırcasına göğüs kafesini?
Kanarken bir haberin sızısında;
Gizlenmiş sancısı, pulsuz bir zarfa.
Ve orada bir anne;
Küser, mor hayatın göceğinde.

Uzvuna sarılırken beyaz korku;
Hangi sinden gelir ölümün soluğu.
Her yerde o alemin eskimiş yolcusu,
Alır göğsünde kangren hatıranın öcünü,
Ruhunda ekşir korkunun döngüsü.
Ve işte bir anne;
Gezer, kaygılı azrailin eteğinde.

İnci sezgiler mi;
Düssüz bırakır mazisini?
Yaşanmamış umutlar mı;
Ezen yüreğini?
Körpe gülüşlerde bırakılan iki kelam,
Örtüsüne kopçalanmış ağıt,
Kahpe acılarda tutulan bin yıllık cefa,
Soyunmuş güneşten doğurmayan ömür,
Öykünür melekü'l mevti'n gelişine.
Ve yanık bir anne;
Geçer, sızıyla ölümün eşiginde.

Kendisi değil hayattı yaşayan onu,
Görmemişti hiç mavi yeşil yolu.
Alnının ortasinda çatılan çizgiydi;
Yüreğinin yortusu,
Hep geçim kavgasıydı türküsü,
Gün görmeden soldu gönlü.
Ve yitik bir anne;
Göçtü yaşam örgüsünün eşliğinde...
Sır oldu, masal oldu...

KİTAP İZLERİ

Gözyaşı Konağı

Şebnem İşigüzel

Osmanlı Sürgününde Modern Bir Kadının Sesi Şebnem İşigüzel, Gözyaşı Konağı’nda, 19. yüzyıl Osmanlısının boğucu atmosferini, ataerkil bir ailenin baskısıyla Büyükada'ya sürgün edilen genç bir kadının
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön