Odamda dolaştım bir ileri bir geri. Epey sürdü bu. Sonra aç oluşuma aldırmadan bir sigara daha yaktım. Sigaranın yarısına geldiğimde midem bulanıyordu, ben de sigarayı elimde tutup kendi halinde tüten dumanını izledikten sonra kalan izmariti camdan dışarı fırlattım.
Dolapta hiçbir şey yoktu. Gecenin bu saatinde de dışarı çıkıp alışveriş yapamazdım. Zaten bunun için tek meteliğim de yoktu cebimde. Tek çare uyumaktı. Sabah olunca bir çaresine bakardım mutlaka bu açlığın. Ama saçma sapan düşünceler rahat rahat uyumama izin vermezdi hiçbir zaman. Uykum olduğunu hissediyordum ama yatağa girdikten sonra da saatlerce kıvranıp duracağımın da farkındaydım.
Radyoda eski şarkılar çalıyordu ve duygusallaşmak istedim. Böylece ağlayabilirdim. Geceleri ağlamak çok hoşuma giderdi. Fakat tüm çabalarım boşunaydı, kendimi kandırmakta usta olmama rağmen bu gece bana engel olan bir şeyler vardı.
Evim denize yakın olmadığından balkona çıkıp dalgaların sesini de dinleyemiyordum. Belki gökyüzüne bakıp ay ve yıldızları seyretmek bu arzumun yerini tutabilirdi. Fakat koyu gri bulutlar bütün göğü kaplamıştı. Her şey tepe taklak olmuş gibi bir hisse kapıldım. Sanki bir güç bu geceki isteklerimi önceden biliyordu ve buna hazırlıklı davranıp önlemini almıştı. Pek karamsar bir yapım olmamasına rağmen dünyanın en beter insanı ben gibiydim.
İçki içmek istedim. Evde hiç içki bulundurmazdım ama vitrinde, şu süs olarak kullanılan; içinde çeşitli içkilerin minyatür şişelerde örnekleri bulunan bir takımım vardı. Kutusuyla beraber çıkardım vitrinden ve hepsinin tadına bakmaya başladım. Biraz acı geliyordu ve dilime garip bir uyuşukluk vermişti. Ben asıl beynimin uyuşmasını istiyordum ve hızlıca dört küçük şişeyi mideme boşalttım. Alkol etkisini göstermeye başlamıştı. Tüm karanlık düşüncelerimin alkole yavaş yavaş teslim olmaya başladığını hissettim. Kalan şişelerden üçünü daha çabucak içtikten sonra keyiflenmeye başlamıştım bile.
İçkinin bu tesirini bildiğim halde daha önce, ne kadar sorunum olursa olsun, bu kadar zayıf davranmamıştım. Etrafımdaki insanlar güçlü ve kararlı bir kişiliğim olduğunu söylerlerdi. Ben bile buna gönülden inanıyordum doğrusu. Şimdi ise hepten inancımı yitirmiş basit, tutarsız ve zayıf bir yapıya sahip olduğumu kendime iyiden iyiye ispatlamıştım. Öyle çok dertli tasalı bir olduğum söylenemezdi doğrusu. Sadece para konusunda bu aralar biraz sıkıntıya düşmüştüm. Birkaç aydır çalışmıyordum ve hazırı da tüketmiştim. Ayrıca uzunca bir süredir de yalnızdım. Ama ne olursa olsun bunlar içkiye sığınmama bahane olamazdı.
Ayağa kalktım. Bu kadar içtikten sonra işemem gerekiyordu. Sendeleyerek tuvalete gittim. Uzun bir süre kısa ve buruşuk aletimi tutup işedim. Çok rahatlatıcıydı.Odama dönüp kalan iki küçük şişenin de hakkından geldikten sonra uykunun bastırdığını, artık huzurlu bir şekilde uyuyabileceğimi anladım. Yatağıma gidemeden halının üzerinde sızıp kalmışım. Sabah olduğunda başımda bir ağrıyla uyanmayı yeğlerdim doğrusu. Belki yaptığım hatayı anlar, hayata dört elle sarılır, mutlu bir şekilde yaşamımı sürdürürdüm. Oysa uyanamadım. Ölmüşüm. Neden olduğunu bilmiyorum. Şu anda her şey belirsiz. Bekliyorum. Sanırım cehenneme gideceğim.