sonbahar-dı
bulutlar hüznünü bırakırken kentin üzerine
aşk, sayılara küstü
ve bütün köprüleri dinamitledi şair…
diğerleri duymadı, hissetmedi, görmedi bu dizeleri;
umursamadı da…
erken mi geldiği
geç mi kaldığı bilinmeyenler,
saygıyla eğildiler gecenin önünde…
aranıp da bulunamayan Hint kumaşı değildi
zaman denizinde yitirdiklerimiz;
her zaman kalan bir şeyler oldu kaybedilenlere karşı
içsel isyanlar ve dışsal hüzünler toplamından…
hüzün her mevsim başımızın tacıydı,
içerde bir yerde kırık dökük, yaralı bereli bir düşbaz…
bizim çocuklardan…
mahalleden...
son-bahar-dı…
Fırat...
] ] ]