Truva'yı Kaçırın!

yada kaçırırsanız üzülmeyin..

yazı resim

Geçtiğimiz günlerde Avrupa seyehatindeydim. Bir kaç ülke gezme fırsatım oldu. Seyehatim sırasında hemen hemen her yerde truva filminin reklam kampanyalarıyla karşılaştım. Pariste dev posterler, düsseldorfta gemi maketleri bunlardan bir kaçı. Film için harcanan 150 milyon olar dışında milyonlarca dolar reklam gideri olan bir film. Tabiki herkeste olduğu gibi bendede film ile ilgili doğal bir merak uyandı (reklam kampanyasının başarısı tabiki). Türkiyeye geldikten sonra izleme fırsatım oldu. Film seçerken yönetmenine dikkat ederim. Çünkü yönetmenlerin tarzını bilirsiniz sizi hayal kırıklığına uğratmazlar. Bir David Linc seyrederken yada bir tarantino veya bir stanley kubric seyrederken nelerle karşılaşacağınızı az çok tahmin edersiniz. Ama iyi bir oyuncu kötü filmlerdede rol alabilir, örnek brad pit...
Bir erkek olarak yakışıklı aktör olgusunu pek hazmedemem (doğamızda vardır bizden çok ilgi görmesin ! Kadınlardada bu vardır erkeklerin beğendiği bir çok aktristi sevmezler) fakat brad pit için pek bir şey söyleyemiycem iyi oyuncu (troya hariç)
Gelelim filme, seyretmeden önce yapılan fragman ve kampanyalardan truva yı bazı filmlerle kıyaslayarak izledim. Neydi bu filmler, belki cesur yürek yada gladyatör.
Filmin başlangıcından sonuna kadar bir çok hata ve karakterler üzerinde kişilik karmaşası mevcut. Sinematografi olarak sahneler birbirinden oldukça kopuk. Film bilinçli izleyiciyi süreklemekten oldukça yoksun. Anlatılacak o kadar çok hata varki... Truva filmi çok fazla reklamı yapılmamış ve 150 milyon dolar harcanmamış olsaydı belki bir takım hatalar mazur görülebilirdi.
Öncelikle tüm izleyenler mitoloji biliyormuş gibi baz alınmış. Kimse korkak parisin kahramınımızın aşil tendonundan vurulunca neden bu kadar acı çektiğini anlamadı. Bunun için kahramanımızın doğumu ve sadece topuğunun suyun dışında kalması ve bu yüzden sadece topuğundan vurulursa öleceği vs...
Antik çağda bıyıklı asker olmadığı, Truva bölgesinde lama yaşamadığı, hector öldürüldüğünde kaledeki binlerce okçunun neden aval aval baktığı, bir sahne önce kızın elleri arkadan bağlıyken bir sahne sonra önden bağlı olması, Çadırın üstüne düşen set görevlisinin gölgesi daha neler neler...
Maalesef ne cesur yürek ne gladyatörün yakınından geçmeyen bir film. Bir reklam kampanyasının daha kurbanı olduk. Kaçıranlar için üzülmeyin derim. Belki bir pazar günü herhangi bir sanat ve benzeri kaygınız olmadan evde vcd yada dvd olarak seyredip zaman öldürülebilinir.

Yorumlar

Başa Dön