Öksüzdün..
Ve henüz üç yaşında kaybetmiştin anne sıcaklığını..
Kim bilir ne kadar yalnız hissediyordun kendini..
Üşüyor muydun soğuk kış geceleri karanlık odanda?..
Korkuyor muydun,geceyi aydınlatan bir koca şimşek çaktığında?
Hani bütün çocuklar korkarlar ya...
Ağlıyor muydun anneciğim mesela?
Yanında kimse olmadığını,kimsesizliğini anlayınca?
Hani herkes birileri yanında olsun ister ya...
Kim bilir nasıl da üzülüyordun..
Kim bilir gözyaşların minik yastığını kaç gece sırılsıklam ediyordu...
Kaç gece...
Kim bilir minik yüreğin nasıl da burkuluyordu...
Küçük arkadaşların anne kucağında avutulduğunda...
Annesi bir elinden,babası diğer elinden sımsıkı tutmuş mutlu çocuklar sana neler hissettiriyordu?
Bakıyor muydun arkalarından gözlerin nemli,buruk yüreğin...
Ayağın bir taşa takılıp düşüverdiğinde yere...
ANNEM diye şefkat dolu bir sesle seni kaldıran olmadı değil mi?
Hep kendin düşüp,kendin kalkmıştın....
Yalnızdın alabildiğine...
Ve henüz çok küçükken kaybetmiştin anne sıcaklığını
Yalnızdın...
Ama yalnız bırakmamıştın beni...
Bir soğuk kış gecesi üşüyüversem buğulu nefesini bulurdum yanıbaşımda,
Ya da korktuysam eğer,O güzel ellerin sarıverirdi minik yanaklarımı,
Oğlummmmm...derdin sıcak...
Oğlummmm...sımsıcak...
Çocuğuz ya, benim de ayağım takılırdı düşerdim sağa sola..
Tıpkı senin gibi...
Ama ben hep kendim düşerdim,sen kaldırırdın beni...
Ve bir gün gittin...
Yalnızlığını geride bırakarak gittin...
Şimdi ben yalnızım anneciğim..
Ve çok erken kaybettim seni...
Ayağım takılıyor yerlere düşüyorum...
Yattığın yerden yükselip kaldırır mısın beni?
] ]