Kim bilir uğur böceğin ne çoktur
Ellerine konan
Ve sen
Saklı suskunluğuna Saklanırsın
Hep dileklerini ona
Sitemlerini kendine yüklersin kifayetsiz
Nihayet eskimiş hayallerin
Yıllanmış şarap tadında yudumlarken
İçinde kırık bir testi taşırsın hep
Anı keder ve sevdaları bulunduran
Gözlerin uğur böceğini arar
Dileklerini vermek için bıkmaksızın
Zemini ıslak gözlerimin şimdi
Ve ben ağlamaklıyım
Sen tahmini zor uzaklardasın
Bense elimi uzatsam tutacağım gibi yakın
Uğur böceği refakatçinim hazır kıta
Gözlerine konasım var dileklerini almak için
Oysa kibir ve gurur savurdu
Aşk küllerini hoyrat bir gecede bize
Gülüşlerine abone mi olsam acaba
Yoksa bakışına mı dokunsam
Hayaline mi uzatsam kahve fincanımı
Yoksa özgürlüğüne tutsak mı olsam
Sana tutunmak için ne yapmam gerek
Bilemedim bir türlü
Rüzgâr savurdu kifayetsiz keyifle
Babilin oyun bahçelerindeyim nedensiz
Sen elinde papatya, bende uğur böceği
Çocukça aşklarımızı sorguladık
Aklımızda isimlerimiz dilimizde
Çocuk tekerlemeleri vardı
Papatya sevince
Kollarımda avazınca mutluluk doluydun
Ama uğur böceğim hiç bir vakit uçmadı
Belki bi haberdin sevgimden çocukta olsan
Yüreğim param parça gittiğinin ertesi
Yakıcı yokluğun kavuruyor Harran misali
Dua ve dileklerini uğur böceğine ver
Sitemlerimden arıtıp gökyüzüne yazayım
Keşke gecene ateş böcekleri serip
Karanlıkta şiir yolunu bana çıkarsaydım
Kır kalemi elinde kelimeler yere dökülsün
Öksüz kalsın edebiyat temelli
Parçalansın şiirler ağlasın şair
Mürekkebe tutsak kâğıda âşık olursam eğer
İRFAN KARABULUT
ClassicsaiR