yalnızlığı sorguladım tek başıma
yalnız başıma
yardım istedim, eden olmadı
duyan bile olmadı
düşünen beni hiç çıkmadı
yalnızlığımla birlikte sorguladık
yalnızlığımı
karanlık bir odanın içinde
sorgularken yalnızdık ölesiye
yalnızlık deyince
sen gelirdin aklıma
yalnızlığımın kaçışı sendin
sendeydi panzehir
bana vermedin
kimlere verdin bilinmez
seninle beraber yalnız olmayı önerdim
yazlnızlık iki kişilik değil dedin
ben
yalnızlığımla mutlu olmasını öğrendim
yalnız adam için geceler önemlidir
önemlidir geceler benim için
geceler bir kaçıştır
gerçeklerin gizlendiği yerdir
yalnızın
yalnızlığını gizlediği
oyun yeridir
güneş doğsun istemez yalnız adam
istemez yalnızlığı bulunsun
güneş doğduğunda
yalnızlığıyla göz göze gelecektir
ondan kaçar kendince
yalnızın her gecesi bir ömür
her ömrü bir ölümdür
her ömründe
her ölümünde
kendini arar
bulamayacağını bildiği halde
taşların altına bakar
ekmek kırıntılarının arasına
arar da arar ama
acı gerçeği bulur sonunda
her arkasını döndüğünde
peşinden yalnızlığının geldiğini görür
üzülür belki biraz ama
belli etmez
ağlamaz bile
ağlayamaz
yalnızın hayatı
göz kapaklarının altında saklıdır
hayatında ise
binbir renk vardır dünyada olmayan
kimse göremez ama
yalnız
göz kapaklarının altında
duyulmamış besteler yapar
okunmamış şiirler yazar
bakılmayacak güzellikte tablolar çizer
bir cennet saklar
herkesten habersiz
paylaşmak ister de o
kimse anlamaz onun dilinden
bir kez daha yabancı kalır
bir kez daha yalnız kalır
yalnız
vektörel bir hareketle yürür kalabalığın içinde
herkes gibi
görsen mutludur sanki
sanki sevgilisi bekliyor
adımları sıklaşır
koşmaya başlar belki de
herkes gibi
herkesten farkı
bileşke vektörü sıfırdır
yalnızın dostluğu da kendinedir
düşmanlığı da
yalnızın aşkı imkansızdır
yazlnız adamın
ölümü de yalnızdır
öyleki
öldüğünde kendisinin bile haberi olmaz