Uzak şehrin bir yerlerinde gölgelenir
Sabaha ses veren günaydınlarla yarımım.
Tenhasında çınar ağacının
Bir mevsim geçer yüklenerek yağmuru.
Yuvasız sevinciyle yağmur kuşunun
Çalarak kanatlarına sıcak renklerin gülümseyişini.
Ben
O çınar ağacının ardından bakan kadınım
Bakışımın çiviye kestiği yer yarımım
Uzatsam ellerimi ,ellerim ki buza döner.
merhabaların sıcağını düşürür
Parmaklarımın arasından
hoşçakalı alırım avuçlarıma
Yalnızlığımı.
Ben
O çınar ağacının ardında üşüyen kadınım
Rüzgar götürür şarkılarımı hiç söylemediğim.
Bir yarısını gecenin öbür yarısına verdiğim
Dokunmadan etim yanar dokunsam yüreğim.
Şiirlerimi ıskalayan sesim salınır yıldızlara
Salınır yarımım.
Ben
O çınar ağacının ardında ağlayan kadınım.
Saçlarım kızıla keskin gözlerim hüzne.
Dökülürken buklelerim boynumdan
Ki susuzluktan
Avuçladığım tüm zaman dilimlerinde yarımım.
Geceyi akıtıp sabaha ilk gün ışığını yakalayan
Cebimde unutulmuş yıldızlardan mendilim
El sallamalarıma yarım kalan yarımım.
Ben
O çınar ağacının ardında bekleyen kadınım.
Mevsim esintileri
Saba'nın iniltilerini indirir içerime.
İçim kahve telvesinde hava kabarcığı
Köhne ve karanlık
O denli ince O denli hoyrat
Ve akışkan.
Ben
O çınar ağacının ardında yarımım.
Geceyi yarıma kurdum bir yarımı düşe
Beklediğim bir gülüşe yarını.
Portakal çiçekleriyle şimdi
Gölgeliklerde dinlenen
Turunç kokulu türküler dudaklarımda.
Şimdi
Dileklerim
Üstünden geçtiğim sularda suskun
Ve vurgun kimsesiz su kenarlarında.
Duyumsadığım
Yarım bir duadır kirpiğimin ucuna dolanan
Halelenen göz bebeklerimden
Fısıltı yalnızlığına inen şimdi.
Umutlarımı örttüm sesime
Sesimi çınarın öbür yüzüne
Ve kemanın en ince teline...
Bir sese sustum....
Ateşten bir nefese nöbetteyim şimdi.
Ben
O çınar ağacının ardında
En mutlu şarkıları
Hüzün tadında söyleyen kadınım.
Yarımım.