yıldızlar siyah giyer.. geceye renk verirdiler
hüzün avuçlarımda.. kar erirdiler..
ben bu ay gölgesinde ferah ve zinde
başarı kaydettim uyak vezinde
iddiasız nâciz yazardım aruz
arada yergiye kalsamda mâruz
sunarım manidar veciz sözleri
alırca bitkinin hâlis özleri
bal edip beslerim mâlum okuru
yaşarıp gözleri kalmaz o kuru
yürek burkar benim manzum eserler
frenler rüzgarı mazlum eserler
yalnızlık çekilmez öyle zorkide
bu yüzden solgundur beyaz orkide
hâlâ var şu bizim kasaba yanlar
bayılır salebe hele bayanlar
yan kara bahtına taş kayan kara
ey bana memleket olmuş ankara
çıngırak sesleri ile kalkardım
sadık köpeklere kaç kez yal kardım
ardına düşerdik önde koyunlar
yaparken gölde kaz ördek oyunlar
olurdum pek uzun müddet esiri
bu seyrin yazmamda vardır tesiri
onlar lisa-ı hâl serde kederler
bunu tek şairler idrâk ederler
yorgun ayakları dağ taş aşardı
sürünün bu azim insan şaşardı
şair ki konuşur kendi kendine
kendini adamak var iken dine
habire yazar o âbid elidir
muvaffak usta pir tersi delidir
sorumluluk duygun topluma karşı
şiir donattırır hep sana arşı
toprağı çapayla ben hiç eşmeden
yalnız su verirdim alıp çeşmeden
çiçek gibi gördüm ben her dizemi
okurken üst üste koyup diz emi!
bi zahmet esirge şiiri koru
sönmesin ebedi alevi koru
kuru dal toplardım söz misal çalı
akşam aş pişirmek için salçalı
içmezdi yemlik ve suluğu piste
yavaşca alçalıp konarca piste
insanlar hapiste böyle yanar ya
her gece kafeste sarı kanarya
feryat ve figanla ötmeye başlar
bükülü baş sebeb yiyemem aşlar
mâşallah sizdeki ne geniş mide
karşımda sırıtmak sanki işmide
dişlek dişlek gülüp alay etmeler
zamane çocuğu yeni yetmeler
ben sizin yaş yatar damı kaşlarda
kışın görürdüm buz karı kaşlarda
fakat yinede ben şükür ederdim
iyi ki bıyığım çıkmadı derdim
yoksa âlimallah oda donarsa
erir kenarına soba konarsa
aksi takdir bekle ta yaza kadar
bahara çözülse bir adak adar
don bıyık sebebi keserdim kurban
baştan aşağı kan olarak urban
bu sefer çamaşır yuma telaşı
duymazsın dense ol haydi gel aşı
aşı deyip geçme bünyede hasar
yapan mikropları her sabah asar
çamaşır ipine değil tabiiki
onun ki bir çeşit savaş tatbiki
sıkı sıkı giyin üşütme kardeş
kardan adam yapıp bahçede kar deş
bir kış daha geçer her yer bembeyaz
olsada sen bana ufuk pembe yaz
pembe aşkın rengi insanı açar
belli bencileyin kalmışın naçar
aradığın şiir baharı bekle
yazılır hep çiçek ve kelebekle..