Yön Veren Pusulam

Sevdiğimin gözlerine yazılan hayaller

yazı resim

Gecenin karanlığına yaslanıp gözlerine yıldızları ördüğüm zaman diliminden yazıyorum bu pulsuz mektubu. Yüreğimi kelimelere ilmekleyip yine sana yağıyorum yağmurlara gebe kalmış yüreğimle. Bir gece yarısı içten ice kanayan yokluğunu gözlerime gömüp her sabah güneş ile yine sana doğuyorum. Perdelerine eğilip gözlerinin karanlık duvarlarını yıkıyorum kirpiklerimde asılı kalmış gözyaşlarımla. Dağınık saçlarını rüzgarla tarayıp bulutlarla taçlandırılmış dağlarımın son kardelenlerini örüyorum saçlarının ince tellerine..
Seni hasret kelimelerinin dilsiz duvarlarına çizilmiş bir figürden öte kelebeğin gözyaşlarıyla yazıyorum. Nedenini soracak olursan gülüm; toprağa düsen her gözyaşında çiçeklerin dudaklarında her zaman yasa diye. Biliyorum her canlı gibi bir gün vuslat şurubunu Azrailin avuçlarından kana kana içeceğiz. Her insan gibi toprağı gözlerinden öpüp bulutların kanatlarında bu dünyadan göceceğiz . Lakin unuttugun birsey var sevdigim. Bedenler cürüse de, diller unutsa da satirlara ilmeklenmis gözlerin her zaman yaşayacak. Sen benim yürek bahcemde Zümrüd-ü Ankanın gözyaslariyla beslenen ve gözlerimde nefes bilinen bir yudum ömürsün.
Her gün gözlerinde yeniden dogmak icin avuc iclerine bir bebek gibi kivrilip soluklarina gömülüyorum yine. Kirpiklerine yaslanmis rüzgarlarin kanatlarina uzanip gözlerinin huzurunu soluyorum. Yalnizlik anbarindan bir dirhem sevgini dudaklarima degdirip sana geliyorum. Topraga mevzilenmis günese seni anlatip sonsuzluga ciziyorum güllerin gözyaslarinda yikanmis ismini.
Seni sende yasamaya geliyorum. Sehvet yüklü duygularina kiraci olmaya degil; dizlerinde kütük misali aglamak icin yüregine geliyorum. Ben gözlerine kangren acilari sermeye degil; yüzünün cografyasinda cicek acmis gülüsleri gözlerine ilmeklemeye geliyorum. Yasadigim sehrin tüm isiklarini söndürüp yüreginin aydinliginda karanliklarimi ezmeye geliyorum. Haydi gözyaslarinla sil terli yüregimi, gülüslerinle öp seni kirpiklerinden kiskanan gözlerimi. Nefeslerinden bir yudum sun susuz dudaklarimin kurak topraklarina.
Yanina geldigimde, zehir olup dolassan damarlarimda. Durma sevdigim, imkansizligina gömülmektense gülüslerinin kurak topraklari olsun mezarim. Üsüdüm mü topragin altinda, sarilirim avuc iclerine bir cocugun annesinin gögsüne kivrilmasi gibi. Susadim mi, kirpiklerine ugrar kana kana icerim sevgini. Simdi sehrimin tüm isiklarini söndür ve sah damarima sür kör bicaklarini. Varliginin huzurunda sonlansin sen kokan kelimelerim.
Bir yudum mutlulugun hazzinda vur beni. Gözlerim, gözlerinden baska yurt bilmesin. Dizlerim, yüregin gölgesinde topraga sarilip son kez gözlerinde gülümsesin Cennetin gölgelerine. Saclarindan örülmüs daragacindaki urganim olsun parmaklarin. Zehir olup dolassin damarlarimda keskin bakislarin. Simdi seni seviyorum diyen dilime kilit son kez vur ve sah damarımdan süzül içeriye. Zehrini sür hücrelerimin dudaklarina. Bal diye kana kana icsin damarlarim ölümün zehrini. Ne olur üzülme hicranim(KALBİMİN MIHTIMI ANLAMINDA KULLANILMIŞ). Ölüm, senin kollarindan gelmeli. Cünkü; sen benim yüregimin satirlarina örülmüs ölümsüzlügümsün..
HY

Başa Dön