*dum Spiro Spero
(Özgür GÜNEŞ) 9 Aralık 2005 |
Bireysel |
| |
Yüreğimin düş saatlerinde her gece konuğumdun. /
Hüzün fırtınası yüksek bir mevsimde, /
Debisi derin düşük kırklarında, /
Seni sensiz öğrendim, /
Kırılan nefesimin buğusunda… /
Oysa ben... /
Nefret etmekten korkuyordum… /
|
|
Sürgün Yemiş Yürekler...
(Özgür GÜNEŞ) 10 Mayıs 2005 |
Deneysel |
| |
/
hem cok yakinlardan , hem pek uzaklardan, /
elin elime degmemis ,gözüm gözüme bakmamisken.. /
zamansiz biz mayisda... /
tüm gücümle yağdim üzerine.. /
sirilsiklamdın... |
|
Veritas Odium Parit
(Özgür GÜNEŞ) 28 Şubat 2005 |
Yüzleşme |
| |
Yüreğime “iyilik yağmurları” yağdırmayı bırakalı çok oldu... Mevsim artık hüzün çıkmazında… Şimdi acılar biriktiriyorum, kaçak yüreklerin yıkım çalışmalarında... Dokuz şiddetindeki depremler bile destekleyemiyor kayıp giden yüzünün -iha |
|
Les Pluies de Tristesse Serrées Dans Quelques Lignes
(Özgür GÜNEŞ) 29 Aralık 2004 |
Bireysel |
| |
Yağmur yürüyüşlerinde terk ettim; /
Ihanetine olan nefret bağımlılığımı, /
/
Geceye benziyordu yüzün.. /
Yağmurlar altında can çekişirken sadakatler.. /
Kayıp hayallerin ardına gizleniyor gerçekler, /
Oysa sevdanın rengi saydam.. /
Yüreğin rengi ba |
|
Gamzelerinin Gizi
(Özgür GÜNEŞ) 2 Aralık 2004 |
Umut |
| |
Siradışı gecmisler ve kokulu ümitlerle dolu /
Karanligin yüzü vurmus yanılgılarıma.. /
Yarına gitmeyeceğim, /
Düşlerimi kaybettim hüzünün ay ışığında /
Vakit artık kızıl hüzün.. /
Kurgulanmaya sığmaz hayaller /
Yüreğim bu kederli yolculuğun en mahz |
|
İstanbul Hüzün Yağıyor...
(Özgür GÜNEŞ) 15 Mart 2004 |
Bireysel |
| |
Bu gece eksiksiz sarhoşum, /
Hüzün dolu, alkolsüz sarhoş.. /
Seni içiyorum bir yıldız kadehten, /
Kadehteki en sarhoş yudum ihanetin, /
|
|
À Ton Absence La Trahison
(Özgür GÜNEŞ) 5 Şubat 2004 |
Beklenmedik |
| |
Her şey içimde ve dışımda parçalara bölünüyor.. Ve teslim oluyorum sen(siz)liğime bir kez daha.. Yokluğun en tırmalıyıcı sesiyle tenime iyice sokulurken, böyle bir tutsaklıkta varlığını bütün isyanımla haykırıyorum. Her kendime çekilmelerimde binlerce kez |
|
|
Sen şimdi o sahte öykülerinde ara yalnızlığını, ben senin gerçeğinim.. Saklandığın satır aralarında değil hayat, yüzleşmekten kaçtığın gerçeklerinde.. Senin gerçeklerin kaçtığın yaşamında; güçsüz yanlarında, öfkende, sevinçlerinde, geçmişinde, baştan başa kendinde.. Korktuğun yaşama dokunuşlarında, kanlı ve kavgalı duygularında... Bir kez olsun gir kendi gerçeklerinin ve yenilgilerinin arasına.. ve gör kendini yansıtan yüreğinin aynasında...
|
|