|
Birey Olabilme
(osman tatlý) 18 Þubat 2009 |
Yaþam |
| |
 Kiþilik, bizim deðiþken, çeliþkili yönümüzü yansýtýr. Dýþ özentinin pençesinden sýyrýlamamanýn çaresizliðini yaþar. Bir amaç doðrultusunda hareket etmeyen, daha çok amaç-gayeye giden yolu kesen, yolu týkayan arzular yýðýnýnýn merkezidir. Kendimizle, toplumla, doðayla barýþýk yaþamamanýn nedenidir. Temeli, tüketici ve geçici beklentilerden oluþmuþtur. Fýrtýnaya tutulmuþ gemi misali oradan oraya savrulur, her mekan ve zamanda dimdik ayakta durmasý zordur. Nesnelerin etkisindedir. Nesnelerin kendisine þekil vermesine izin verir. Arzu ve isteklerinin esiridir.
|
|
|
Yalnýzlýk Sözleri II
(osman tatlý) 10 Ocak 2010 |
Yaþam |
| |
| Neden sana ezberleyeceðin bir taným ya da zorlanmadan elde edeceðin bir bilgiyi vereyim ki? Çözmen gerekeni kendin gör!.. |
|
|
Yalnýzlýk Sözleri III
(osman tatlý) 10 Ocak 2010 |
Yaþam |
| |
| Zamanýn ve mekânýn girdabýnda kaybolan dimaðý arýndýrýp, dünden bugüne kurulan köprülerin iplerini keselim ki yabancý topraklarýn bataklýklarýnda kendine yer edinmeye çalýþan Sen’i tanýmanýn ve anlamanýn derinliklerine yol alabilelim. |
|
|
Ýyi Kitap Kötü Kitap
(osman tatlý) 27 Nisan 2010 |
Toplum |
| |
 Kitabýn kime hitap ettiði, neye hizmet ettiði okuyucunun niyetine baðlýdýr. Çünkü iyi ve kötü kitap okuyucunun kendisidir. Kitabý kitap yapan okuyucudur.
|
|
|
Yanýlsama: Tanrý ve Günah
(osman tatlý) 6 Haziran 2010 |
Yüzleþme |
| |
 Bir zamanlar baþkalarýn var ettiði bir tanrýyý tanýdým. Ýnsanlarýn akýllarýna, duygularýna göre þekillendirdikleri ve kendi çarklarýný döndürten bir tanrý idi. Küçüklüðümden beri bana anlatýlan ama hissetmediðim, baþ baþa kalamadýðým, beni heyecanlandýrmayan |
|
|
Erkeðin Kadýndan Özerklik Talebi
(osman tatlý) 9 Aðustos 2010 |
Ýliþkiler |
| |
 Bir dakika sus! Söylenmekten, þikâyet etmekten, dedikodu yapmaktan, kendini anlatmaktan, beðenmezlikten, soru sormaktan, dizi izlemekten, temizlik yapmaktan vs vs den vazgeçmek sana çok zor gelecek ama hiç yapmadýðýn |
|
|
Aþkýn Kölesi Olmak
(osman tatlý) 9 Aðustos 2010 |
Ýliþkiler |
| |
| Aþk, aklýn ve iradenin kontrolünde tutulacak bir duygudur. Eðitilmiþ bir benlikte sevgiye dönüþür. Bu benlik insanýn kendisiyle, insanlýkla ve doðayla bütünleþmesidir. Ben’in bir parçasý olur. |
|
|
Soðuk Bayram
(osman tatlý) 2 Eylül 2011 |
Din |
| |
 Buzullarý eritip, özümüzde yatan cevherleri ortaya çýkarmasýný dileme gafletinde bulunamayacaðým çünkü cevherimiz bozulmaya yüz tutmuþ bile…
Siz yine fazla þekeri yemeyin
|
|
|
Aþk ve Sevgi
(osman tatlý) 5 Þubat 2012 |
Sevgi ve Aþk |
| |
 Aþk, sevgiye geçiþ basamaðýdýr. Aþk, karþýlýk hislerin uyanýþýdýr. Beðenmedir. Hoþlanmadýr. Aradýðýný sanmadýr. Duygularýn karþýlýklý kýpýrdamasýdýr. Heyecandýr. Hayal kurmadýr. Paylaþýmdýr. Ýkili yaþama hazýrlýktýr. Aþk yoðunluðu böylece cinsleri bir araya getirmenin bir yoludur. Ama zamanla bu yoðunluk azalmaya baþlar. Baþlama nedeni birlikteliðin yaþanmasýyladýr. Çünkü aþk uzakken hoþ ve güzeldir. Ýstek uyandýrýr. Yaþama karþý soyut hisler taþýr. Ama birliktelikle beraber aþk somuta dönüþür ve kaybolur. Ýþte aþkýn soyuttan somuta geçiþte kayýplara karþýmasý durumunda sevgi devreye girer. Böyle aþk vazifesini yerine getirerek, yerini kalýcý ve daim olan sevgiye býrakýr. Artýk birlikteliði her þeyiyle ayakta tutacak olan sevgidir. Aþk bir yere görülmeden sevgiyi oluþturan ve besleyen organdýr.
|
|
|
Aþk ve Cinsellik
(osman tatlý) 9 Þubat 2012 |
Sevgi ve Aþk |
| |
| Ve cinselliðin merkeze alýndýðý iliþkilerde buna aþk denilmeye baþlandý. Üzülerek söylemek gerekirse aþkýn yeni adý cinselliktir. Aþkýn raflarda çürümeye yüz tuttuðu kitaplarda hapis edilerek, dizi ve filmlerle aþk cinselliktir rüzgarý kasýrgalaþtý. Böyle aþkýn kutsallýðý cinsellikle kirletildi. Diziler aþký, cinselliði yaygýnlaþmasý adýna kullanmasý, zaten gençlerin olgunlaþmamýþ kiþilik ve düþüncelerinde çok hýzlý yer edindi. Etrafýna bakanlar aþk altýnda cinselliðin reklamýný görmesiyle, bunu yaþamak gerekliliði düþüncesi oluþtu.
|
|
|
Cinsellik ve Din
(osman tatlý) 15 Þubat 2012 |
Sevgi ve Aþk |
| |
| Modern insanýn, yaþam merkezi cinsellik üzerine kurulduðundan ve dininde sýnýrsýz ve ölçüsüz cinselliðe göz yummadýðýndan ortada ciddi sorunlarýn varlýðý demek oluyor bu.
|
|
|
Aþk ve Cinsellik Ayrý Þeylerdir
(osman tatlý) 13 Mart 2012 |
Sevgi ve Aþk |
| |
| Seksin amacý nedir? Az önce de söylediðimiz gibi bedensel bir gerilimi ortadan kaldýrýlmasý, bir boþalma. Boþalmayla rahatlama arasýndaki bu karþýlaþtýrma sonucu, en kesin farklýlýklardan biri ortaya çýkmaktadýr. Seks doygunluk, sevgi ise mutluluk arar.
|
|
|
Ruh Eþim
(osman tatlý) 18 Nisan 2012 |
Sevgi ve Aþk |
| |
| Öpmenin ve öpülmenin ne olduðunun senden öðrenmenin hayaliyle yanýp tutuþuyordum. Ne bir özenti ne bir hevesle hareket ettim. Kendimi sana saklamanýn mutluðunu tatmayý ve yaþamayý bekliyordum. |
|
|
Dershanelere Dikkat
(osman tatlý) 23 Nisan 2012 |
Toplum |
| |
| Bu yazýnýn amacý sadece dershaneye kayýt öncesi, dershaneye kayýt olmadan önce dikkat etmeniz gereken yönler hakkýnda bilgi vermektir. Dershanelerin içinde olan bitene deðinmek deðildir. Bu daha farklý ve derin bir konudur. Ayrýca karýþýktýr. Ve hoþ olmayan þeylerle doludur. |
|
|
Ýslamda Kadýna Kýrbaç
(osman tatlý) 20 Mayýs 2012 |
Din |
| |
| Dinden ve Kuran ayetinden uzak bir anlayýþ bu kadar mý kindar bir kaleme dönüþür. Ýnsan düþmanlýðýný bu kadar insafsýzca ve saptýrýcý hale dönüþtürülmemelidir. Ýslam’ýn kadýna getirdiði haklar, batýnýn kadýnýn þeytan ya da hayvan olarak nitelediði dönemlerde kadýnýn kurtuluþunu simgelemektedir. |
|
|
Merak
(osman tatlý) 20 Mayýs 2012 |
Toplum |
| |
| düþünmek lazým bizim merakýmýz neyedir diye, eðer merak alanýmýzý tespit edersek, nasýl kiþiliðe sahip olduðumuzu da ortaya çýkarmýþ olacaðýz. |
|
|
Kaygýya Giriþ
(osman tatlý) 8 Haziran 2012 |
Toplum |
| |
| Yukarda kýsaca deðinmeye çalýþtýðýmýz felsefenin kaygýya bakýþýnda temelde varoluþ ve din vurgusu ön plana çýkmaktadýr. Sonuçta kaygý bireyde varlýðýný sürekli korumaktadýr. Kaygý-insan özdeþliðini anlatan, ilk haliyle Hyginus tarafýndan kaleme alýnan bir masalla bu bölümü sonlandýralým. |
|
|
Ýnsandaki Kaygý Örnekleri
(osman tatlý) 8 Haziran 2012 |
Toplum |
| |
| Ýnsan hayatý gel git üzerine kurulu olduðuna göre insaný yaþam dengesini bozan görünen görünmeyen kaygýyý oluþturan ve korkuyla bütünleþen hayati örneklere geçebiliriz. |
|
|
Korku ve Kaygý Arasýndaki Ayrým
(osman tatlý) 8 Haziran 2012 |
Toplum |
| |
| Korku ve kaygý günlük hayatta sürekli birbirine karýþtýrýlmaktadýr. Her ne kadar günlük hayatta eþ anlamlý olarak kullanýlsa da eþ anlamlý deðildirler. Bunun nedeni iki kavram arasýndaki farkýn bilinmemesi ve benzer fiziksel göstergelerin olmasýdýr. Heyecan, kalp atýþlarý, terleme, mide kasýlmasý, titreme, kas gerginliði gibi tepkiler fiziksel göstergeler arasýndadý |
|
|
Annelerin Gölgesindeki Babalar
(osman tatlý) 19 Haziran 2012 |
Ýliþkiler |
| |
| Annelerin gölgesinde kalan bir babalar günü daha geride kaldý. Nedendir annelere verilen deðer babalardan esirgeniyor. Annelere dizilen methiyeler zerresi babalara yapýlýyor. Babalara yetim muamelesi yapýldýðýmý düþünüyor. |
|
|
Türkiye ve Suriye
(osman tatlý) 27 Haziran 2012 |
Toplum |
| |
| Erdoðan, itidalli yaklaþýmý doðru olsa da, yarýnlara yönelik savurduðu tehdit karþý taraftan saðduyu ile karþýlanmasa ve Türkiye tekrar sýnanmak istenirse ne olacaktýr. Bence tartýþmaya açýlmasý gereken konu budur. Medyanýn Erdoðan’ýn konuþmasýný analiz edip, Erdoðan ne demek istedi tartýþmalarýný bir kenara býrakýp, ya Suriye baþka bir askeri eylemde bulunursa ne olur, ne gibi sonuçlar doðar, savaþ olursa bizi neler bekliyor diye düþünmek ve hesaplar yapmak gerekir. En kötüyü düþünerek, hareket etmek gerekliliðini herkesin bilmesi gerekir. Yoksa bir konuþmada ne denmek istendi diye, analiz yapmanýn çokta anlamý yok. |
|
|
Kürt Olmak
(osman tatlý) 27 Haziran 2012 |
Türkiye |
| |
 Ortalýðý karýþtýranlarýn, bilmesi gereken ve unutmamasý gereken kötülüðü doðuran aslý astarý olmayan faþizan düþünce ve eylemlerin sonsuza kadar baki kalmayacaðý ve bir gün bu zalimliðe ve zulme dur diyecek birilerinin varlýðýdýr. |
|
|
ve Bir Uçak Düþer
(osman tatlý) 27 Haziran 2012 |
Türkiye |
| |
| Bir devlet kendi ayaklarý üzerinde kalmayý bilmelidir. Bu kervanla yalnýz yürümekle olur. Ýran bu konuda örnek alýnabilir. Dünyaya meydan okuyan Ýran saygý ve korkuyla karýþýk bir ilgi görmektedir. Suriye, Rusya, Ýsrail, Yunanistan tutumlarýnda rahatlarsa devletin defalarca düþünmesi gerekir. Üstün ve güçlü olmak neyle olmalýdýr? |
|
|
Ramazan Þuuru
(osman tatlý) 17 Temmuz 2012 |
Din |
| |
| Evet, ey yolcu! Durmak zor bilirim. Ama birazda Ramazanýn sesine kulak ver. Bir þey kaybetmesin. Kaybettiklerinin yanýnda kazanacaklarýnýn deðeri hesap edilemez. |
|
|
Bilginin Köleleri
(osman tatlý) 20 Aðustos 2012 |
Yaþam |
| |
| Görüldüðü gibi bilginin yanlýþ kiþilerin eline geçtiði takdirde insanýn zarar görmesi içten deðildir. Öyleyse bilginin kölesi olmuþlara dikkat etmek ve önemsememek gerekiyor. Bilgi kölelerin en büyük acýsý hesaba alýnmamaktýr. Bu acý onlarýn yok oluþudur. |
|
|
Akýl ve Din
(osman tatlý) 20 Ocak 2013 |
Toplum |
| |
| Aklýn ilahlaþmasýyla, bilgi saltanatýný ilan etmiþ oldu. Bilgi demek güç olduðuna göre ne kadar çok þey biliyorsanýz o kadar akýllý ve güçlüsün demek anlamýna geldi. Bilginin insaný ukallaþtýrdýðý, aksine insaný yabancýlaþmaya sürüklediði görmezlikten gelindi. Bilginin insaný insanlýktan çýkardýðý söylenseydi aklýn ilahlýðýna sorgu kapýsýný açacaktýr.
|
|
|
Arayýþçýnýn Durgunluk Dönemi
(osman tatlý) 20 Ocak 2013 |
Yaþam |
| |
| Ýnsan, psikolojisi gereði hayatýnýn hep tek düze olmasýný yani hep iyi ve olumlu geçmesi hayali ve
beklentisi içindedir. Ýnsan genelde mutsuzluðu, stresi, bulanýmý, sýkýntýlarý ve sorunlarý kendine
yakýþtýramaz. Özellikle bunlarla mücadelle karþýsýnda insanlarýn yaþadýðý yetersizlik duygusu, insanýn
en zayýf ve acýnacak halini ortaya çýkarýr. Bu da insanýn kendisine olan güvenini sarsarak, insaný
çaresiz duruma düþürür. Halbuki hayatýn iki yönünü görmesi gereken insan, nedense hayata tek yönlü
bakmayý alýþkanlýk haline getirir. |
|
|
Postmodernizm ve Sinema
(osman tatlý) 20 Ocak 2013 |
Post-Modernizm |
| |
 Modern olarak adlandýrýlan dönemin, kargaþa, umutsuzluk, iletiþimsizlik ve güven bunalýmý ile þiddetin egemen olduðu inançsýzlýðý yaratmasý, postmodernist döneminin habercisi olmuþtur. Özellikle sinema, kargaþa, þiddet ve parçalanmýþlýðýn aktarýmýnda diðer sanatlarýn önüne geçmiþtir. |
|
|
Etö Gerçeði
(osman tatlý) 6 Aðustos 2013 |
Türkiye |
| |
| Devlet kendi içindeki, devlet ve halk düþmanlarýný temizlemiþtir. Kararda bunu kanýtýdýr. |
|
|
Etö ve Þamil Tayyar Show
(osman tatlý) 12 Aðustos 2013 |
Türkiye |
| |
| Tayyar, 1 numaraya ulaþabilecek kadar gücü varken; Haberal’ý dýþarýya salan hatýrlý kiþilere ulaþamýyor. 1 numara kadar hatýrlý biri var mýdýr acaba? |
|
|
Bir Yazarýn Dünyasý
(osman tatlý) 12 Aðustos 2013 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
 Ey okuyucu, borçlu olduðun yazarýn kýymetini bil. Sahip çýk. Eserlerini yaþat. Yazarý onurlandýr. Yazara gereken deðeri, önemi vermeyi ihmal etme. Onu ölüm tarihleriyle hatýrlama, ya da fuarlarda göz göze gelmekle yetinme. Kalbine inebilmeyi beceren yazara saygýda kusur etme. Zamanýnda teþekkür et. Yazara, kendini hissettir. |
|
|
Eðitimde Korkaklýða Yer Yoktur
(osman tatlý) 24 Kasým 2013 |
Toplum |
| |
| Abbas Güçlü, ilk açýklamalarýna cemaate yakýn olunca, baþbakandan hemen tepki geldi. Peki Abbas güçlü, dik bir duruþ sergilemesi gerekirken ne yaptý? Baþbakanýn elini öpeceðini söyledi. Korku hemen fikir deðiþikliðine yansýdý. Madem düþüncede haklsýn neden deðiþtiriyorsun |
|
|
Üniversitede Dergi Çýkarmak
(osman tatlý) 30 Kasým 2013 |
Sanat |
| |
 korkmamak gerektiðini öðrenirsiniz.
Baharla beraber, topraða köksalan bitkiler gibi, sizde hayatta kök salmaya baþlarsýnýz. Çünkü artýk size ait bir þey vardýr. Bu da dergi ve fikirdir. Ete kemiðe bürünmüþ, önünüzde duran bir parçanýz vardýr. Siz geliþirsiniz, sizinle dergi geliþir, dergiyle hayatta dair söyleyecekleriniz yeþerir… |
|
|
Kitap Okumayýn Kampanyasý
(osman tatlý) 6 Aralýk 2013 |
Yaþam |
| |
| Gelin kendimizi de okumayanlarý da bu dertlerden kurtaralým ve okumama þenlikleri ve etkinlikleri düzenleyelim. |
|
|
Bilginin Kaypaklýðý
(osman tatlý) 11 Aralýk 2013 |
Yaþam |
| |
| Bilgi, her zaman kaygan bir zemine sahipdir. Eðer güçlü bir duruþunuz yoksa, bilgi her zaman sizi kullanmaya, kendisinin esiri yapmaya çalýþýr. Egonuza hitap ederek, kendisini efendi ilan etmesi kolaylaþýr. Erdemli, biri bilginin kölesi olmaz. Ve kendini bilgiye kullandýrmaz. Zayýf karakterliler bilginin oyuncaðý olur. |
|
|
Kitap Okumayýn Kampanyasý
(osman tatlý) 9 Ekim 2014 |
Toplum |
| |
| Gelin kendimizi de okumayanlarý da bu dertlerden kurtaralým ve okumama þenlikleri ve etkinlikleri düzenleyelim.
|
|
|
Ayrýlýðýn Hikmeti
(osman tatlý) 15 Ekim 2014 |
Ýliþkiler |
| |
| Ayrýlýk: insanýn kendisine, insanlara ve hayata dair duygularýna ara vermesidir. Bu ara dönem, kiþinin kendini sorgulamasý ve kendini tekrar inþa etme sürecidir. Yoksa, hayata ve kendine karþý bir kopma ve küsme deðildir. Hayatýn inþasýnda, yanlýþ yapýlanmanýn önüne geçmek için bazen sorunlarýn baþ göstermesi gerekir ki yanlýþlýk ve hatalar fark edilebilsin. Ýþte bu yanlýþ ve hatalara insan iliþkilerinde dur demenin bir adý da ayrýlýktýr. |
|
|
Toplayýcý Vampirdir
(osman tatlý) 3 Aralýk 2014 |
Yaþam |
| |
| Tüketici olduklarý için bilginin ya da düþüncenin geliþmesine katkýlarý olmaz. Özgün ve yaratýcý olduklarý izlenimi verirler, ancak böyle olmadýklarý da kolay kolay anlaþýlmaz, fark edilmez. Diyalektikleriyle kendilerini çok iyi kamufle ederler.
|
|
|
Tanýmak Üzerine
(osman tatlý) 12 Þubat 2015 |
Ýliþkiler |
| |
| Peki, yanlýþ tanýdýðýnýzý doðru tanýyorum diye kendinize inandýrmanýz ya da düþünmenizi nasýl yorumlamak gerekiyor. Yani tanýyorum diye, deðer verdiðimiz ya da deðer vermediðimiz insana yaptýðýmýz yakýþtýrmalar bir zulüm çeþidi deðil midir? Deðer verdiðimiz insanýn zamanla deðersizleþmesi, deðersiz dediðimiz insanýn zamanla deðerli hala gelmesini nasýl açýklayabiliriz?
|
|
|
Yazarlýk ve Para
(osman tatlý) 23 Þubat 2015 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
| Yazarlýk ve para birbirini pek sevmezler. Birbirine zýttýrlar. Bir araya gelemezler mi gelirler. Bir alanda uzmanlaþmak ve söz sahibi olmak çok kazançta getirebilir. Hemen olmaz bu. Uzmanlaþtýðýnda eline kimse su dökmediði zaman çok paralar kazanabilirsin. |
|
|
Hazýrlýk Aþamasý: Ben Yazar Olabilir Miyim?
(osman tatlý) 26 Þubat 2015 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
| Yazarlýk yolunda sen yazar olamasýn diye, baykuþ gibi ötenlere mesafeli dur, onlar öttükçe senin bir parçan sürekli huzursuz olacaktýr. Umudun kýrýlma durumuyla karþý karþýya gelecektir. Dediðim gibi ya kulaklarýný týka ya da onlardan uzak dur. Uzak duramýyorsan kulaklarýný týkaman en iyisidir |
|
|
Bir Yazar Adayýnda Olmasý Gereken Özellikler
(osman tatlý) 29 Mart 2015 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
| Ey aday! Ýnanç sadece istek ve arzulardan oluþmaz; inanç eylem iþidir. Eylem yoksa inanç da yok demektir. O zaman yazarlýðýn bedelini göze almak için harekete geçmelisin. Yüreðindeki korkunun tortularýný parçala ve engelleri tek tek aþmaya baþla. |
|
|
Yazarlýk Yolunda Ara Söz
(osman tatlý) 29 Mart 2015 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
| Ey aday! Yazarlýk yolunda mecnun ol ki, seni yolundan alýkoymaya kimsenin gücü yetmesin. Mecnun ol ki benliðin yazarlýðýnla bütünleþsin ve seni sen yapsýn. Mecnun ol ki ebedi olanýn peþinde koþacak inancý elde edebilesin. Mecnun ol ki kopyalar ve gelip geçici olanlar senin gözünü boyamasýn, gönlünü çelmesin. Mecnun ol ki yoluna çýkan bütün engelleri aþman kolaylaþsýn. Mecnun ol ki yüreðin sana rehberlik etsin. |
|
|
Yazar Konularý Nereden Alýr
(osman tatlý) 29 Mart 2015 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
| Ey simurg! Okuyucu etkilendiði ve kendisini bütünleþtirdiði yazýlarda hep yazarýn kendisini arar ve yazarýn kendi yaþadýklarýný kaleme aldýðýný düþünür. Yazara bunu nasýl yazdýnýz? Baþýnýza geçenleri mi yazdýnýz? Kimden etkilendiniz gibi sorular sorup dururlar. Özellikle yalnýzlýk, aþk, sevgi ve iliþkiler üzerine yazýlan deneme ve roman türlerinde yazan yazarlara sorulur. |
|
|
Aþk Yolculuðu
(osman tatlý) 20 Temmuz 2018 |
Ýliþkiler |
| |
| Sessiz gelen aþk, yumurtlayan tavuk gibi ortalýðý ayaða kaldýrýr. Aþk zayýf karakterde kendi havasýný atmasýný sever. Alay eder. Uykusuz býrakýr. Gündüzü ve geceyi alt üst eder. Aþký heyecan dalgasýyla kiþinin dünyaya bakýþýný ve yaþam biçimini parçalar. Atom etkisi yapar.
Aþk hiçbir zaman geldiði gibi durmaz. Zamanla sýradanlaþýr. Heyecaný kaybolur. Etkisi azalýr. Bütün bunlar gitme sinyalidir. Her benliðin yaþamasý gerektiði için herkesi ziyaret eder. Bizi de herkesi ziyaret ettiði gibi ziyaret etmiþtir. Ama geride býraktýklarý önemlidir. geliþi ve gidiþi doðal bir süreçtir. Aþktan nereye ne kaldýðý aþktan ne anladýðýmýzdýr. Üzücü olan ise aþkýn gidiþiyle geride normal hayata dönüþümüzdür. |
|
|
Yazar Kimliði
(osman tatlý) 5 Ocak 2020 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
| Egolu yazarlar süslü cümlelerle halkla alay edercesine prim yapar. Leþe konan akbabalar gibi kavgaya tutuþurlar. Daha çok hangisi halkýn gözünü oyacak diye. |
|
|
| Çeliþkilerle hayatý tüketiyoruz. Zamanýn pençesinde kývranýyor, önümüzdeki kapýlarý zorlama gereði duymuyoruz. Zamanýn bilinçsiz kullanýmý, yitirdiklerimizi çok sonralarý fark etmemize neden oluyor. Elimizdeki imkan ve fýrsatlarý kaybetme noktasýna gelince son çýrpýnýþlarýn bizi kurtaracaðýný sanýyoruz. Bir türlü bugün beyaz dediðimize yarýnda beyaz diyemiyoruz. Nesnelere bakýþýmýzdaki bu çeliþkili durum, arzu ve tutkularýn esiri olduðumuzun ve kendimizi aþamadýðýmýzýn en önemli göstergesidir . Arzu ve tutkularýn deðiþkenliði, bizim, hayatýmýzý üzerine bina ettiðimiz zemini kayganlaþtýrýyor ve bizi ha bire yer deðiþtirmek zorunda býrakýyor. Göçebeler gibi, düþünceler ve arayýþlar da sürekli yer deðiþtiriyor, bir türlü içimizdeki isimsizi doyuramýyoruz. Cazibelerin ve deðiþkenlerin peþine takýlýp gidiyoruz. Tutarlý bir tavýr sergileyemiyoruz. Bu tutarsýzlýklarla günü yaþayamadýðýmýz gibi yarýnlar için de yatýrým yapamýyoruz. Gündelik hayatýn girdabýna kendimizi býrakmýþýz, bu girdaptan kurtulmak yerine oturmuþ, eli kolu baðlý, hayattan ve insandan þikayetçi olma psikolojisi oluþturuyoruz. Hayatýna müdahale edemeyen, kendini oluþturamamýþ pasif konumdaki insan hayatý anlamsýz þekilde tüketmeye mahkumdur. Bir yerde þikayet etme hakký yoktur. Sütün içine düþen iki sinek belli bir süre çýrpýndýktan sonra, güçleri tükenme noktasýna gelir. Biri, artýk çýrpýnmanýn anlamasýz olduðunu, sonuçta öleceklerini, boþ yere çýrpýnmanýn faydasýz olduðunu söyler ve kendini süt kabýnýn derinliklerine býrakýr. Diðeri ise, ölünceye kadar uðraþmak gerektiðini düþünerek, çýrpýnmaya devam eder. Bu çýrpýnmalar sonucunda sütün yüzeyinde yað tabakasý oluþturur ve kurtulur...Ve hayat, mücadele etmezsek, emek vermezsek, gözyaþý dökmezsek, yorulmazsak, bize gülen tarafýný göstermeyecektir. Bunun aksi mutluluk deðil, hayattan býkmýþlýk ve monotonluktur, doyumsuzluktur...
|
|
