Ağlamak İstiyorum Sayın Seyirciler
telefonu "sen misin?" diye açan insanlara... / aslında yollar ya da tren rayları
telefonu "sen misin?" diye açan insanlara... / aslında yollar ya da tren rayları
kimini atladığı hendeğin çukurunda bırakır / kiminde ise orada olduğunu bildiren izler
gökyüzüne kazınmış telkinlerim / ellerimin uzanmadığı, kalemimdeki yasa / çocukluğumdaki
yaşayan sır yok, / sadece yürümeye devam ediyor / dikkatlice
I. / ezberimden sussam geriden / gözlerine kalanları yerleştirsem
şöyle bir şey olamaz mı mesela / senin sürekli arkasında saklandığın
sensin, göstermelik zincirlerin / kuyuya atlamaya hazır normali engellediği /
kayıplarda kahin sakinim, / zerkten güzel totemler / toprak yularında
çarmıh yapan marangoz olarak / çirkinliğimi aynalara borçluyum / keskin
I. / yerle yeksan bir yılanım şimdi / çatal dilli,
akıp giderken kalabalık / yetkili merciler dünyayla oynayadursun / ben
I. / haliç meyillisi kadar ekstrem olamadım hiç / suskunluğumun
katkılarını esirgemeyene... / sinirli mankenlerin pahalı elbiseleri / önünden geçerken
hayallerimi vurmasınlar, onları canlı istiyorum. / vurulan yerlerimi nasır tutturdum /
kenarları annesiz yollar / derinden gelen palet sesleri / ter
sesin uçurumda yankılansın ama korkmamış ol / ağrıyan bileklerimi de alıp gelirim
ankara ayazı renginde toki binaları / ellerin çok güzel /
zorunlu hümanizmden muzdarip insanlar için.
bu yazı selman bayer'e ithaf edilmiştir.
henüz üniversite öğrencisi bir edebiyat aşığı, yazmaktan çok okumayı seviyor.
herhangi bir edebi geçmişim yok, şu an lise mezunuyum, bir kaç sene içinde üniversite diplomam da olacak.
istanbul
deneme tarzı yazılar ve kısa hikayeler
cahit zarifoğlu, murat menteş