şinasi zafer

Emir Kozcuoğlu Gibi Tirat Atmak

Mehmet nakil ilmühaberini almak ve tayin işlemlerini elden takip etmek için personel daire başkanlığı binasına girdi. Dün evraklarını teslim ettiği toparlak suratlı memuru yerinde bulmak umuduyla o tarafa doğru yöneldi...

Gurur

O mel’un günün üzerinden tamı tamına iki yıl geçti. İki yıl önce bugün; balta ile kolumu kesip, Kasap Mehmet’in yüzüne fırlatmıştım...

Bir Yol Hikâyesi

Otobüs, içerisindeki insanlarla birlikte savrulup duruyordu. İçerisi, tek bir koltuk boş kalmayacak şekilde tıka basa doluydu ama şu ana kadar kimsenin sesi çıkmamıştı...

Pencereden Bakmak

Çocukluğundan beri pencereye çıkar, bayırın en tepesindeki evlerinden, aşağıya doğru uzanan daracık sokağa saatlerce bakardı...

Yüksek Umutlar

Karanlık odasında oturmuş, kulaklıklarını kulaklarının içine yırtarcasına sokmuş, mp3 çaların sesini sona dayamıştı. Artık dış dünyanın hiçbir sesi duyulmuyordu...

Ateş ve Hayal

Gözlerini kısa bir anlığına hafifçe aralıyor, tavandaki flüoresan lambanın ışığına fazla direnemeyerek hemen kapatıyordu...

Saç Örgüsü

Ağzına kadar tıkış tıkış dolu otobüsün basamağına, kapıdakileri ezip geçercesine, güçlükle bastı Mehmet...

Bir Yaz Günü

Mehmet cırtcırtlı ayakkabılarını alelacele bağlayıp sokağa fırladı. Alaburs kesilmiş saçlarını yakıp geçen kavurucu güneş yüzünden, her şey sapsarı göründü gözüne...

Başa Dön