Hiçbir zaman karakterlerimin hüzünlü olduklarýný düþünmedim. Tersine yaþam dolular. Trajediyi seçmediler, trajedi onlarý seçti. -Juliette Binoche |
|
||||||||||
|
AHMET ODABAÞ TÜM ÞÝÝRLERÝ Ýçindeki þiir kitaplarý 1. 2005 Þiirleri 2. 2006 Þiirleri 3. Hayal Ýmparatorluðu 4. 2007 temmuz öncesi 5. Fadime’nin Ali’si 6. Alýþýlmýþ tilki klasiði 7. 2007 temmuz sonrasý 8. Falcý Kýz 9. Açýk cezaevi 10.adýn soyadýn adresin 11.dört mektup 12.Ayvalýk 13. 2008 þiirleri 14. 2008 sonbahar 15. 2009 AÇIK CEZAEVÝ Açýk cezaevi Bu ne biçim ceza bilemezsin sýnýrsýz güzellikler baþta sen varsýn ne kilit var ne parmaklýk burada mýsýn diye soran da yok sen masaldaki sultan ben gerçek dünyanýn sessiz çocuðu sen bir yanda ben bir yanda Bayýndýr 25 Haziran 2007 Beni baðlamaz benim seviyor olmam seni baðlamadýðý gibi senin pas vermemen de beni baðlamaz 22 Haziran 1986 Hepsi sen Beþ yaþýnda bir arkadaþ onbeþinde bir diðeri yirmibeþinde ve ellisinde hepsi sen ya da ben yani biz hangi yaþta buluþalým ve nerde çiçek açmýþ yabangülünün yanýnda Karadeniz’de Ýnciraltý sahilinde ya da þarký ve türkülerde buluþalým ada sahillerinde bekliyorum istersen bir münasip zamanda Kordon’da göklerde uçmak istersen sen yaðmur ol ben bulut Maçka’da buluþalým Aðrý daðýndan aþýp çayýr çimene düþelim beraber dumanlý daðlar bizim Urfanýn etrafýnda gördüðün gibi yolumuz gurbete düþtü sensiz ve bensiz olmuyor Bayýndýr 17 Mart 2007 Beyaz yalan 6 yaþýndaki delikanlý 12 gösteriyorum ama 16 ‘sýndayým dedi genç kýza pek inandýrýcý olmadý ya olsun küçük yalanlar olabilir aþk için Þubat 2007 Bir aþk hikayesi Sen nazlý güzeldin ben çýlgýn aþýk bizim de bir hikayemiz olmalýydý þanýna layýk büyük aþklar düþünce ürünü ise tam bize göre yok hayal ürünü ise aþýlmaz engel ulaþýlmaz dað düþünemiyorum Kaf Daðý dahil oturup bir yaz akþamý sahilde anlatamadýk masum öykümüzü ne kendinden haberi var çýlgýn aþýðýn ne de sevdiði kýzdan kulaðýndan tutup seviyorum seni çýlgýn çocuk bu korku niye masaldaki kýz Kaf Daðýnda mý sanýyorsun iþte aþk bu öykü bu ve ben buradayým Bayýndýr 14 Nisan 2007 Bir yalnýzlýk türküsü Yalnýzlýðýn bir düþünce olduðunu gösterir zaman sevdiðimize uzanmazsa elimiz onu görmesek duymasak dokunmazsak korkarýz bizden uzak diye yalnýzlýk böyle görünür oysa ortak dostlarýmýz hep yanýmýzda ay ne kadar uzak güneþ ve yýldýzlar ne kadar iþte bu kadar yakýn tüm sevgililer 29 Mart 2007 Buzdan saraylar Buzdan saraylar yaptým aþkýmýz için gerçekler ve karamsarlýða direndim tüm gücümle ortak bir geleceði yazdýk dizelerle kendimizi kandýrdýk bunca zamandýr 22 Haziran 2007 Çýlgýn teyze Çýlgýn teyze ölüm ile yaþam arasýndaki ince çizgide zor olaný seçti 1 Nisan günü yaþamaktan yana koydu tavrýný iþte böyle þaka yaparýz zamaný gelince cýmbýzlý þiiri masum kalýr O. Veli’nin çýlgýn teyze kuaföre taþýnýr hasta yataðýndan kimse inanmaz 1 Nisan 2007 Denemeler insanlar arasý eþitsizliðin kökeni hemen þuracýkta Ýki defa görüþüp öpüþmeden ayrýlmanýn neresi aþk eþitsizlikte kalmýþtýk eþitsizlik doðada var siz tank ve top üreterek satamazsýnýz iþkence aleti hiç ama onlar yapar ve satacak kazlar bulurlar eþitsizlik doðada var sen kalkýp tank üretip top üretip bunlarý satamazsýn adamlarýn ekmeði ile oynama nice savaþlar tezgahlayýp nice iþkence aletini satmak sana göre deðil dedim ya eþitsizlik doðada var 29-30 Kasým 2003/Cumartesi Ekmek kapýsý Nice insanlara ekmek kapýsý oldu nice uygarlýk nice devlet havasýný soluyup suyunu içti bu topraklarýn taa uzaklardan kýtalar arasý sefer ile geldiler benim ülkem benim topraðým kimleri doyurmadý ki aslanlar yetiþtiren bu topraklar çakal akýnlarýna dayandý gizli servis çalýþmalarýna iþgalcilere dayandý içerden ve dýþardan saldýran leþ kargalarýna ekmek verdi mert gururlu aslan gibi kale gibi dimdik ayakta kendini bilmezlere de kucak açar topraðýmýz ne kadar yer iþgal eder ki ömrünü tamamlamýþ canavarlar onlarýn mezarýna da gül dikmek sözüm olsun 8 Mart 2007 Eski defterler Býrak eski defterler yerinde kalsýn yýrtýk sayfalarda ne bulacaksýn derin bir nefes al ve aynaya bak gülümseyerek iþte ben buyum mutluyum tüm zamanlara tüm sevdiklerime merhaba merhaba doða merhaba yaþam yeniden baþlýyorum bugün her þeye Bayýndr-01 Þubat 2007 Gitme gitme dur biraz dur ki düþünelim ne olduðumuzu zamaný durdurup insanlarý tartalým hoþ bilinmez ya neye yarayacaðý bu ölçmenin yine de merakýmýzý yatýþtýralým sen nesin ben neyim neyiz biz belki bir belirsizlik bir iz tanýmlanmamýþ kavramlar arasýnda karmaþýk bir þey 5 Eylül 1986 Ýhanet bedeli krallýklar Siz doðuran kazan fýkrasýný bilmezsiniz deðil mi bilmediðiniz daha pek çok þey var boþuna kral yapmadýlar sizi kendi askerine silah sýkarak ucuz kahramanlýk yapmanýn bedeli krallýk sizi oraya çýkaranlar indirmesini de bilir ve kazan öldü der yaa 12 Þubat 2007 Ýnsanlarý tanýdýkça Ýlmiye Abla’da duymuþtum bir özlü söz insanlarý tanýdýkça hayvanlarý daha çok seveceksin 27 Haziran 2007 Irak ................... Ve þimdi Saddam kurallarý belirsiz bir kumarda rolünü yapýyor güçlü olan kazanýr buna bir diyeceðim yok bu senaryoyu yazanlar yerli filmcileri çýldýrtabilir Agahta Cristine belki böyle ince cinayetler tasarlamýþtý ................ 31 Aralýk 1990-Ýstanbul Kaçak güreþiyorum Bir mektupta anlatmýþtým ya talihsiz oyuncak görmek istersen burdayým iþte deðiþen ne var bunca zamandýr oyuncak olduktan sonra ister öyle ister böyle 20 Haziran 2007 Talihsiz oyuncak Oyuncaðýn geleceði ve geçmiþi hep oyuncak olmak var olduðu sürece var olmadýðý zamanlarýn ise bir anlamý yok onunu için 15 Kasým 2005 Karagözlün elveda Kara gözlüm elveda bilsem ki sensiz doðmayacak gün ye ayrýlýk ölüm olacak bugün yine de seni aramayacak gönlüm alýþýlýmýþ her þeye veda güle veda bülbüle veda artýk kavak dallarý yeþerecek ve tavuklar gýdaklayacak dizelerimde 1-3 Eylül 1986 Korku Nasýl korku anýnda gözleri kapamaksa ilk yapýlan gerçekler karþýsýnda düþünmemekte öyle 19 Mayýs 1986 Masaldaki prenses Masaldaki güzeller güzeli prensesin gönlündeki beyaz atlý prens olma düþüncesi masalýn en hoþ bölümü 27 Þubat 2007 Sen kim hovardalýk kim www sen kim hovardalýk kim com týk týk kapý çaldý internetteki güzel aþksa aþk güzellikse güzellik bi yol öp yanaktan o sana yeter iþte adresim yutkundu delikanlý bekle geliyorum bilgisayar güzeli dedi ve çýktý hedef bilinen kiþi www…..com gücü bitene kadar yürüdü delikanlý çuval gibi yere serildiðinde bir karýþ yol kalmýþtý hedefe parmaklarý oynuyordu ama eli onun deðil sayýn kardeþim sen kim zamparalýk kim sana mý kaldý ww bilmem ne sana mý kaldý fýstýk ayýklamak kabuksuz tarafýndan sonra sevgili avukatýna ne anlatacaksýn 24 Mart 2007 Not: Sen kim hovardalýk kim Muzaffer Ýzgü’nün bir öyküsünün adý ve fýstýk ayýklamak Nevin’den…kalaný da firmamýzýn ikramý. Suskun güzellik Süzülüp gelen güzelliðin ardýnda sessiz bir çýðlýk var ey yaþam ben de varým ve seviyorum çok þey mi istedim sanýyorsun senden ……………………………… 7 Mayýs 2007 Yaðmur yaðýyor yaðmur yaðýyor güzelim Yeþilýrmak Vadisinde bir fýndýk bahçesinde ve ben ýslanýyorum düþüncemi yýkýyor sular süzülüyor yüzümden damla damla yýkanýp gidiyor düþlerim gerçekler kalýyor bana bu Karadeniz serinliðinde sevdiðini düþünüyor insan sonra bir söz vardýr ya “paran kadar konuþ” derler ayný zamanda parasý kadar sevmeli insan sevmek yetmez herkes biliyor bunu çalýþmak yetmez kestiremez kimse yaþanmamýþý kredi alýnamaz gelecekten ve yarýn sabah gün doðacak mý gerçekten bilinmez bilemez kimse parasý kadar sevmeli insan iþte güzelim bu düþüncelerle cep aradým ötem berimde 28 Aðustos 1986 Yalana ortak olanlar Yalanlara ortak olanlar da yalancý susanlar da yargýlamadan saçmalayanlar da yalancý gerçek diye baþkalarýnýn söylediði yalanlara inanýlýr akýl niye verilmiþ insana süs olarak taþýnsýn diye mi 2 Nisan 2007 Yalnýzlýðýný anlat Yalnýzlýðýný anlat dolanýrken bir baþýna kýr çiçeklerine ve kuþlara gülümsediðini el salladýðýný zamana ve bu arada bir gülümseme de bana yolladýðýný anlat 26 nisan 2007 Görünce mutlu oluyorsam Görünce mutlu oluyorsan Dokunsan ne olacak Sözüme darýldýlar Alsam ne yapacaklar Yeþilýrmak Yeþilýrmak sandým kendimi seni Karadeniz olanca coþkunluðumla geldim kucaklaþmak için garip bir öykü anlamak zor kim kimi nerede kucaklýyor vadinin coþkusu benim sandým senin payýna mavi deniz …………….. düzeltme 5 Mayýs 2007 Yýldýzlar Yýldýzlar sevgili dostlar selam söyleyin sevdiðime bir göz kýrpmanýz yeter ulaþmak için iyi haberler ve bir gülümseme götürün benden 27 Þubat 2007 Zamanaþýmý Aþkta zamanaþýmý olmaz Adýný duyunca Adýný duyunca suskun kalýþým neden sen de ayný yalnýzlýðý çekiyorsun duymazlýktan gelsen de ayný yutkunma ele veriyor bir de kýzarman yok mu 27 Nisan 2006 Bedel Biraz aðýr oldu gibi geliyor bu bedel bana bir yararý olsa devam sürünmeye bu yüzden mutlu olduðunu söyle daha güzel olacak her þey ama boþuna sürünmek yok boþuna ölmek olmadýðý gibi 31 Aðustos 2006 Bin yýllýk yolculuk Bin yýl sonra döndüðümde gençlik aþkýmla buluþmak dileði sizi de gülümsetiyor mu 11 Eylül 2006 Bir öykü üç masal Sýradan bir mektup deðil yazmaya baþladýðý üzerinden on yýllar geçti barýþa uçtuðu için vuruldu güvercin sonra bir aslan vuruldu barýþý arayan sonra bir de baktýk ki bir çok ýþýðý söndürmüþler karanlýklar uðruna aralamaya çalýþtýðýmýz giz sýmsýký duruyor perde açýlamaz çünkü orada gizlenen canavar sizden korkuyor perde aralanýp ýþýk girdiðinde içeri siz girdiðinizde onun dünyasý yýkýlacak 11 Eylül-5 Ekim 2006 Canik Daðlarýnda bir çýnar aðacý Yanýmýzdaki ev Ali Usta’nýn evi kuzeyde dere ve Hatipler biraz daha gidersek Topal Mürsel Mahirin Hamit ve sonrasý güneyde bir dere Kamil’in Yaþar ve sonrasý Martil doðuda Zülfiyeler orman ve yol uzaktan Yeþilýrmak ve Guztarla görünür ve doðu yakasý ýrmaðýn batýda daðlar ve daðlar gölgesinde oturduðum çýnar aðacý henüz dikilmedi on beþ yýl sonra dikeceðim çýnar aðacýný 60’lý yýllarda beþ yaþýnda bir delikanlý yeþil gözlü kýza gülümsüyor hukuk öðrencisi Bayýndýr12.12.2006 Çarþamba’yý Sel Aldý Çarþamba’yý sel aldý eski zaman içinde Yeþilýrmak üzerinde barajlar yokken bir yar sevdim el aldý eski zaman içinde deðiþen bir þey yok o gün bu gündür 22 Mart 1983-3 Aralýk 2006 Çýnar aðacý Evimizin önündeki çýnar aðacýna her yýl gelir ve bize baharýn geldiðini anýmsatýrdý ne zaman ki aðacý kestiler bir daha duymadýk guguk sesini 17 Aralýk 2006 Diktatörün sonu Eðer Ýsmet Paþa’dan ders alsaydý kiminle dost olunacaðýný öðrenirdi ayý ile yataða girmek garip bir seçenek Erdal Ýnönü’den ders alsaydý sair organlarýmýzý nasýl tutacaðýz diye sorulduðunda azýcýk kýzarýrdý yaþam kýsa bir oyun deðil mi felek ananýn babanýn adýný doðum tarihini ve kýrdýðýn cevizleri sormaz bir varmýþ bir yokmuþ hepsi bu 30 Ocak 2006 Dört mektup Biri 40 yýl öncesine biri 40 yýl sonrasýna biri masaldaki prensese biri de ortaya istediðin mektup senin olsun selam ve sevgiler 26 Kasým 2006 Eski Oyun Seni bir daha yanlýþ anlayamayacaðým zamaný geri alýp da ayný çayý içersek yeni baþtan söz veriyorum daha açýk sözlü olacaðým kendime saklamayacaðým duygularýmý seni de olduðundan farklý görmeyeceðim el sallamak gerekirse giden sevgiliye seninle her þeye varým 31 Aðustos 2006 Hayal avcýsý On sekizinde delikanlýyým Ýstanbul’da þehir hatlarý vapurunda hayal ve gerçek arasý bir güzel elinde boya ve fýrçasý resmini çiziyor gelecek günlerin bir yanda ben bir yanda o hayal avcýsýyým bu öyküde ama ne tünelin baþý ne sonu görünüyor el ele tutuþursak donacak mý bu resim geçmiþ ne yanda duracak gelecek ne yanda limana az kaldý biliyorum bu rüya gerçek dünyaya kadar on sekizinde bir delikanlý hayal avcýsý bir de hayaller Bayýndýr 12 Aralýk 2006 HEDEF En büyük hedefim gerçek anlamý ile iyi bir insan olabilmektir. 7 Aðustos 1984 Kalp doktoru Kalp doktoru ya da aþk uzmaný deðil ya Gülhane Parký ya da Avcýlar’daki üst geçit yine de söyleyecek bir þeyleri vardýr bizim için 21 Aralýk 2006 Korku tüneli Öylesine sevdim ki beni sevmenden korktum 24 Temmuz 2006 Ortak zamanlar Ayný yerde ayný zamanda ayný yaðmurda gezindik senin özlemlerin kendi dünyanda benim özlemlerim benim dünyamda yaðmur devam ederken bir yandan hafif rüzgar ortaklýða dahil bir ýslanma 5 Temmuz 2006 Perdenin arkasý Bu perde açýlamaz çünkü orada gizlenen canavar sizden korkuyor perde açýlýp ýþýk girdiðinde içeri siz girdiðinizde onun dünyasý yýkýlacak 11 Eylül 2006 Ciðercinin kedisi Ne sen ciðercinin kedisisin Orhan Veli’nin dizelerindeki ne ben sokak kedisi istersen kül kedisi ol Kaf Daðýnýn ardýnda ya da adalet daðýt ülkemin bir yanýnda görüþme istemim var 20 yýl öncesi için geri çevirme artýk bu dileði ister Kadýköy’de ister Çiçek Pasajýnda ister Kani’nin kahvesinde Ýnciraltý’nda 5 Kasým 2006 Sensizlik yok seninle tüm güzellikler tüm çiçekler ve çay saatleri sensizlik diye bir þey yok benim defterimde bir de sen olsan 11 Ekim 2006 Sensizlikler Bir yanda sensizliðim Öte yanda sensiz çay saati Sensiz rüyalar Ve sair sensizlikler Olmuyor böyle 2 Ekim 2006 Sevgili Yeþilýrmak Sevgili Yeþilýrmak, kývrýla kývrýla ne de güzel akýyorsun nedendir bu cilve açýklar mýsýn vadinin coþkusunu taþýdýðýndan mý yoksa daðlar yol vermez mi sen kývrýlmasan 1983-Ayvacýk Þekerim Sen çayýma kattýðým þeker eridin kayboldun sonra içtim çayý mideme gittin söyle bakalým nasýlsýn þekerim 2 Temmuz 1983 Ters köþe Ters köþeye uçmak yaþamak ve sevmek uðruna belki zor olacaktý sen olmasaydýn 21 kasým 2006 Tohum topraða düþtüðünde Tohum topraða düþtüðünde belirsiz bir umuda kapýlýrým yarýn onun yeþereceði boy atacaðý gelir aklýma o toprakta hazýrlanýrken ben de onun mutluluðunu yaþarým doðmak ne güzel büyümek ne güzel 27.01.1984 Uðurca Babamla kalsam Senden uzak olacaðým Seninle gelsem Babamdan uzak kalacaðým Ne yapsam bilmiyorum 29 Ekim 2006 Uðurdan Aldýðým Ders Sýrtýmda oynayan 6 yaþýnaki genç adama eþeðin nasýl diye sorduðumda eþek deðil o benim aslaným diye düzeltme yaptý 15 Aralýk 2006 Yabancý Yine de yabancýyým þu Samsun’a memleketimiz ama kim tanýr beni bu sokaklarda var mý bir tane merhaba diyen ya da gülümseyen 9 Haziran 1983 yaz baþlarý her þey ne kadar canlý renkler öyle sesler öyle anýlar pýrýl pýrýl seni seviyorum zaman her zaman her þey ne kadar canlý 10 Haziran 2006 Yaz Güneþi ………………………….. Ben yaz güneþinin sýcaklýðýný kýþýn soðuk gününde içimde duyuyorum baharda ekeceðim tohum þimdiden yeþilliðini gösteriyor doðanýn dostluðuna güveniyorum isterim doða da bana güvensin Çarþamba- 20.12.1983 Yýrtýcý kuþun yakýnmasý Teker teker uçsanýza hep birlikte dev bir kuþ olup beni aç koyamazsýnýz 24 Ekim 2006 Adýn soyadýn adresin adýn soyadýn adresin söylesene Ahmet kime ne senin türkünden gözünde yaþ, gönlünde ateþ ve fýrtýnalar varmýþ düþüncende kime ne adýn soyadýn adresin sabah kahvaltýn ya da çorabýnýn markasý kimi ilgilendirir söylesene ahmet sen domatesi sevmiþsen kime ne bundan akrabalar kedilerle bir akrabalýðýmýz olsa gerek mart ayý onlar için bir dert bizim için bir baþka dert ayrý dünyalar þimdi sen kendi dünyandasýn ben kendi dünyamda ayný telden çalmadýðýmýza göre biz ayrý dünyalarda yaþýyoruz galiba 23 aralýk 86 aynanýn karþýsý geçip aynanýn karþýsýna saçlarýný ve kravatýný düzeltti ne kadar yakýþýklý olduðu ve kýzlarýn ona bayýlacaðý düþüncesi ile gülümseyerek kulaklarýný salladý 1 Mart 1991 aþk ve güzel en güzel çiçek hangisi ya en güzel hayvan peki aþýk olduðun þey bunlardan biri mi bana kalýrsa deðil aþýk olduðun þey güzellik deðil 13.8.1996 bir çizik çek gençliðime eðer kredi alabilseydim gelecekten ya da ilerletebilseydim ahbaplýðý zamanla bir kalem oynat deseydim çocukluðumda ya da bir çizik çek gençliðime belki de bambaþka bir ben olacaktým o zaman kim bilir belki þimdiki gibi düþünmeyecektim yani ben ben olmayacaktým yine de kararsýzým bu konuda öyle ben olmayacaktým da böyle ben miyim sanki bir daha yanýlmak yok her gün yeniden söylüyorum bir daha ne gözlerim ne duygularým ne de mantýðým hiç biri yanýlmayacak yýllar önce söylemiþtim dün söyledim bu gün yine söylüyorum bir daha yanýlmak yok öyle sanýyorum ki son defa söylediðimde bu sözü o zaman biraz geç olacak o zaman ancak yarýný olmayan bir zaman olacak mart 1986 batýk geminin hazinesi yapma be güzel akþam akþam deli mi ediyorsun sarhoþ mu sersem mi nettiðin belli deðil halime bak beter mi beter artýk yeter baharýn geldiði sýcaklarýn arttýðý ve kanýmýn kaynadýðý zamanda cömert davranan yýrtmacýn yanda batýk geminin hazinesini gösterir gibi 22 Mart 1986 bir garip þeyler anlayamadýðým bir garip þeyler var ortalýkta bir sen ve bir de benden baþka herkes biliyor sevdamýzý bardaðýn dibindeki bira bardaðýn dibindeki bira bizi birlikte olmaya zorluyor ve biz sonsuza kadar var etmek istiyoruz bardaðýn dibindeki birayý 19 Haziran 1988 býrakýn çocuklar býrakýn çocuklar baklavayý böreði çaldýn mý adam gibi çalacaksýn kurtarýr mý Ýsviçre’den, Amerik’dan’dan aþaðýsý otomobil çal, kamyon çal vergi kaçýr hayali ihracat yap sen bir kilo baklava ile þehir hatlarý vapuruna bile binemezsin Bayýndýr 1998 bu iþte bir cinlik var genç kadýn çekici mi çekici evli çocuklarý var nerden tanýþmýþ kocasýnýn mahpusane arkadaþý ile adamýn bir sürü cinleri var kulaðýna eðilip de seksi kadýnýn sizin bahçede bir küp dolusu altýn var fakat çýkarmak için üç kadýn ister cinler “lafý mý olur cinci bey” benden baþlasýnlar diðer ikisini buluruz dedi genç kadýn içi su dolu bir tas ile çekildiler mahzene genç kadýn tasý kavradý ve dikkatlice suya baktý cinci sýyýrdý ne varsa kadýnýn üstünde sonrasý bilinen þeyler iyi bir çalýþmaydý ve fakat cinler ikna olmamýþlardý yeni kadýnlar gerekiyordu genç ve güzel “lafý mý olur cinci bey” derken önce biri geldi güzellerin sonra biri, sonra biri yine tas, yine su ve bilinen þeyler cinler birini beðenmedi dedi cinci lafý mý olur daha genç ve güzeller var altýnlar henüz çýkarýlamadý tüm hýzýyla devam ediyor öykü tam anlatamadým galiba bu iþte bir cinlik var bizi izlemeye devam edin 1997 bir baþka dünya bir baþka dünyada görseydim sizi Neval haným ve siz beni bir baþka türlü sevecektim belki ve belki siz de beni bir baþka zamanda yaþasaydýk siz ve ben belki bambaþka olacaktý öyküler yirmi yýl mý geçti son gördüðümden yüz yýl geçse ne yazar biz var olduk ve sevdik ve seviyorum .....seviyor musun Bayýndýr 24 mart 96 benim gibi yazdýklarýmý düþünseydi kalemim karma karýþýk olurdu kafasý ve anlasaydý gülerdi halime ve eðer hissetseydi çýlgýna dönerdi benim gibi denklemlere dökerdi içini sayýlar notasý olurdu duygularýnýn 4 Temmuz 1991 bilseydim baþýma gelecekleri bilseydim baþýma gelecekleri uyumlu bir çorap giyerdim pantalonuma ayaðýma adam gibi bir ayakkabý ve bir de gömlek eðer bilseydim belki týraþ olurdum bu sabah ama saçlarýmý mutlaka tarardým belki koku bile sürerdim yaðmurda ýslanmak mý kýþ günü suya bile girerdim senin için Karadeniz’de 6 Temmuz 1991 bosna’da ölen yok okuduðunuz Birleþmiþ Milletler raporu deðildir ancak adý geçen örgütün verilerine uygun Bosna’da ölen yok zaten Sýrplar’ýn kasap olduðu da düþünülemez insanlar katledilmemiþ yalnýzca ve yalnýzca ölmüþlerinin yanýna gönderilmiþtir bosnadaki UN askerleri kardeþim býrakýn karaborsa yiyecek satsýnlar uyuþturucu falan satýp kadýn ticareti yapsýnlar onca zor þartlar ve tehlike içinde baþka nasýl geçinir UN askerleri bir sað ayak bir sol ayak bir sað ayak bir sol ayak topuklarla yere basarak parmak uçlarý ile yaylanma hep ayný hareketlerle sürüyor yaþam herkesin bir iþi olmalý bir evi, sevdikleri amacý olmalý koþturmaya bir sað ayak bir sol ayak böyle sürüyor iþte oyun koþturarak Ýstanbul 3 aralýk 91 bir doktor sevdim inan doktor abla tutuldum sana aslýnda normalmiþ hastanýn doktorunu sevmesi ama alýþýlmýþtan öte seni sevmek geldi içimden biraz daha bekle bu adam adam olunca anlatacak aþkýný (9 Eylül Týp Hatýrasý) balýkçý kahvesi Ýnciraltý’ndayým Balýkçý kahvesinde keyfim yerinde sayýlýr kafa buluyorum kendimle 2 ekim 1987 ciddi yurt sorunlarý saat 19.30, 12 Temmuz 97 Bayýndýr Parký’nda vapur bekliyorum Her ne kadar denizi olmayan bir yerleþimse de burasý bu durum beklemeye engel deðil iki delikanlýnýn þeylerinin kesilmesi þerefine yemek var bu akþam Ödemiþ’te biraz da eðlence delikanlýlar için pek eðlenceli sayýlmazdý ya oldu da bitti Özcan Abi’nin mini operasyonu iyi oldu daha þimdiden bisiklete biniyorlar yakýnda askere gider üstüne üstlük bir de evlenirler biz de moruklama katsayýsýnýn kökleri ve türevleri üzerine kafa buluruz kendimizle henüz vapur gelmedi ve ben bekliyorum Bayýndýr 12 Temmuz 1997 çok þey istiyorum çok þey istiyorum fakat param yok bedava vermiyorlar hiçbir þeyi ve kredi alamýyorum zamandan c ve y siz yok musunuz siz ne kadar karanlýk iþlere bulaþtýnýz kimleri öldürüp kimlere iþkence yaptýnýz sonra da “ben masumum abi” diyorsunuz 9.7.1998 cam kafanýn çalýþtýðýný biliyorum ama düþ olarak kalmayý baþarman o üstün zekandan mý yoksa yeteneksizliðinden mi bilinmez yine de gerçek olduðun zaman cam gibi kýrýlacaðýn da ortada iþte bu noktada bir anlaþýlmazlýk var Nisan 1987 dostluk insanlara güvenim sonsuz hepsi dost birbirine öyle ki bay ve bayan örümcek gibi ateþli aþk sahneleri sonrasý afiyetle yer biri diðerini ve topladýðý taze güç ile að örer dostlarýna ki hazýr olsun gelecek öðün davet ben küçük bir çocuðum yaklaþýk 11 aylýk falan boþanmak isteyen anne ve babama sesleniyorum nerden çýkardýnýz bu saçmalýðý oturup masanýn baþýna çözemediniz mi yemeðin tuzunu pýrasayý ve ýspanaðý annemi seviyorum babamý seviyorum onlarý beni sevmeye davet ediyorum 4.4.1995 duydun mu duydun mu arkadaþým uygarlýk denen bir garip þeyler olmuþ zor mu ölüyormuþ insanlar neymiþ de yumuþak huylu bombacýklar yapýlmýþ boþuna mý hep insanlýk uðruna topu topu bir defa ölüyorlar kýrk yýlda onu da uygarca ölsünler Ayvacýk-7 Aralýk 1982 dinle güzel kýz dinle güzel kýz benim özgürlük tutkunu saçlarým var çoðu zaman darma daðýn senin saçlarýn da özgürlükçü ama daðýnýk deðil ben seni düþünmekten bu haldeyim belli ki sen beni düþünmüyorsun 30 Mart 1986 dalgýnlýk dalgýn rüzgarlar eser çarpar önüne gelene sanýr ki coþku onun eseri bilmez ki yapraðýn gönlü neþeli nisan 86 diþ diþlerimi gösterirdim kahramanca ta ki diþçi sandalyesine kadar þimdi artýk kýsmen gülümsüyorum eksik diþlerim sayýlmasýn 18 aralýk 84 daðdaki alabalýk çok þey bilir daðdaki alabalýk dili yok konuþamaz güzel söylemiþ Ziya Paþa tahsil cehaleti giderir eþeklik bakidir daðdaki alabalýk nice yiðitler bilir ve nice eþekler sözüm sana Zeyno çok þey bilir daðdaki alabalýk sen de bilirsin biz de biliriz üçüncü kiþiler de bilir 18.7.1997 erdemli insanlar erdemli insanlar insanlýðý savunur dünya barýþý ve soyut bir insan haklarý için yýrtýnan bir kýsým insan benzerleri de burunlarýnýn dibinde tecavüze uðrayan insanlýðý seyrederler Aralýk 1994 ezbere bu yol bu kaldýrým gökyüzü yýldýzlar köpek havlamalarý ve gecenin belirsizliði hep ezbere ezbere yürüyorum yol boyu dizeler üstünde o kaldýrým senin bu kaldýrým benim kafamý çarpmamak için düþersem eðer taþlara ortasýnda yürüyorum asfaltýn ezbere seviyoruz düþler ezber, güzeller ezber sarýþýn ve esmerler ela ve karagözlüler hepsi ezbere ezbere yazýyor ezbere geziyorum aslýnda yaptýðýmýz hiçbirþey yok dostlar alýþveriþte görsün Ýstanbul 4 Mayýs 1991 farkýna varmadým sene seksen dört Alsancak’ta Hukuk Fakültesi kantini o kadar tatlýydý ki masamda oturan kýz farkýna varmadým çayý þekersiz içtiðimin gülümsüyordu Ýzmir Adliyesi’nde bir çocuk 7-8 yaþlarýnda sanki düðüne gidiyorlar diyordu boþanmak isteyen ana ve babasý için 1995’te duruþma öncesi gezinen iskeletler ülkesi yüz yýl önceki insanlar için bugün ne anlama geliyorsa yüz yýl sonra bizim için de o anlama gelecek þimdi gülümseyen gençler çocuklar büyükler mutlu günlerini yaþayan sevgililer ve varlýðýndan bilgi sahibi olmadýðýmýz herkes aslýnda gezinen iskeletleriz 96 sonbahar garip þeyleri seviyorum insanlar garip oluyor ve garip þeyleri seviyorlar ben anlayamadýklarýmý seviyorum seni hiç anlayamýyorum ufaklýk hem de hiç anlayamýyorum 5 Eylül 1986 gel de þaþýrma pusulayý ereðim bir daðýn ardýnda beni bekliyor olsa koyulurum yola ona ulaþmak için ama daðlar bir deðil erek bir deðil yollar bir deðil hepsi binlerce bir ben varým bir olan gel de þaþýrma pusulayý Ayvacýk-11 Mayýs 1983 gitti dört çeyrekten biri ya iþte sayýn avukat adayý gördüðün gibi diplomayla bitmiyor her þey staj falan yaparken Ýzmir kaldýrýmlarýyla tanýþacaksýn yavaþ yavaþ görevin belirsiz bir koþturmaca ne bir iþin olacak yaþaman için ne de tümden iþsiz Tanrý abine bol para verirse o da sana gitti dört çeyrekten biri böylece baþarabilirsen Konak’ta köprü baþýna mendil açacaksýn Tanrý size siz bana 19 eylül 89 güzellik yarýþmasý seçici ben isem en güzel sensin seçici bir merkep ise onun güzeli baþka Aralýk 1994 hizmetçi sadýk birer hizmetçiyiz bizler aþkýmýz sevdamýz kara gözlü yarimiz ne varsa güzelden yana düþündüðümüz hepsi doðaya hizmet için 4 eylül 1996 insan haklarý (iki) insan haklarý iki adet sözcüðün oluþturduðu belirtisiz bir tamlamadýr insan bildiðimiz varlýk hak ise karmaþýk bir þey insan haklarý evrensel beyannamesi insanlarýn vazgeçilmez haklarýný saymýþtýr buradan çýkan sonuç beyannameyi hazýrlayanlar sayý saymayý biliyorlar elbette bilirler petrol kuyularýnýn yaþamsal önemi var ve insanlarýn en önemli hakký yaþama hakký intihar adamýn biri intihar etmiþ derdi görenler belki de bir gazetenin iç sayfalarýnda haber bile olurdu niyet bozuktu Kadýköy’e giderken ýsrarla yaðmur yaðýyor ve bizimkisi ýsrarla ýslanýyordu ýslak bir þekilde dünyaya veda edecekti biliyordu ki III. Mustafa ondan daha ünlüydü Kadýköy’e gelmiþken onu anmadan geçemezdi birkaç farký vardý elbette Mustafa’dan onun baro’ya kaydý yoktu zaten yaþamýyordu da Barýþ’ý da yoktu Nevin’i de bir þey daha onun bugün Kadýköy’de ýslanmak gibi bir seçeneði olamazdý 22.1.1998-Kadýköy içimizdeki çocuk yaþýmýz büyüyor ama gönlümüz hala çocuk küçük þeylere üzülüyor küçük þeylerle mutlu oluyoruz istifa ediyorum Einstein’ýn bilmem hangi teorisi ve canlýlýðýn devamý üzerine kafa yormaktan istifa ediyorum kumaþ bulamayan terzilerin diktiði etekler daha önemli gözlem ve deney ille de bu ikisi elbette lahmacun satmýyorum Ýstanbul sokaklarýnda kafaný yorma güzelim aklýmdan ne geçmiyor ki iki kere ikinin dört yapmadýðý zamanlar aþkýmýzdan falan söz etmeyeceðim sevince tam sevmek ve vazgeçmemek gerek (madde 1) hani savaþlar var ya savaþlar barýþý kollamak için silah satanlar ve insan haklarý özgürlükler ývýr zývýr þeylerden dem vurarak bir taraflarýný yýrtanlar (madde 2) Irak’ý bombalayacaksýn arkadaþ ve el altýndan silah satacaksýn ticaretin dostu düþmaný olur mu önce kemiklerini kýracaksýn ki saðlýk hizmeti verebilesin nice Irak’lar için kahramanca öldü bir takým zavallýlar sýrf demokrasi ve insan haklarý tutkunu avrupalý beslensin diye þimdi sorarým size iki kere iki nasýl dört yapsýn(son madde) karþýyakalý kýz Karþýyakalý kýz beni de alsana þemsiyenin altýna bir ortak yanýmýz var seninle öðrencilikten yana Karþýyakalý kýz bilmem gerek var mý söylememe yaðmurun yaðdýðýný 19 Kasým 1987 kendine benim gözlerimle bak kendine baþkasýnýn gözleriyle baktýn mý hiç örneðin kendini benim yerime koyup dalgalý saçlý güzele göz kýrptýn mý kayýp eþya bürosu aradýklarýný bulamamýþ gibisin bu çocukta elbette bulamazsýn ben kayýp eþya bürosu deðilim ki kendisi bile inanýr kendisi bile inanýr oyuncu rolünü yaparken gülümsemeler arkasýnda gözyaþlarý hiç belli olmaz sular süzülürken belirsiz derelerden ezgiler gülümsemeye dönüþür nasýl olursa rol böyle yapýlýr iþte oyuncu bile farkýna varmaz oynadýðýnýn 1988? köþedeki kýrmýzýlý doktorlar da bakar çerçevenin üstünden ve göz kýrpar köþedeki kýrmýzýlýya mevsim bahar hava yaðmurlu Beyazýt’ta falanca tatlýcý 18 mayýs 91 saat 15.40 kimlik adým ahmet ancak tapusu olmayan bir sözcük baþka bir þey de olabilirdi soyadým odabaþ bu da herhangi bir sözcük ben binlerce yýl öncesini de yaþadým biraz tipim deðiþmiþ olabilir Hamurabi amca yasalarý yazýlý hale getirirken ne yaptýðýmý tam anýmsayamýyorum gidin kendisine sorun o da beni çýkaramaz çok çok büyük dedemin çok çok büyük annemle hangi þartlarda evlendiðini de bilemeyeceðim hem o zaman Medeni Yasa henüz yoktu ata binip binmediðimi bilmiyorum ancak pek çok defa buharlaþýp yaðmur olduðum da % 70 oranýnda gerçek aþklarým hep birbirine benzemiþtir hep güzelleri sevmiþimdir bu anlattýklarýmýn þimdiki aþkýmla bir ilgisi yok 5.8.1995//15.38 kaç paralýk her parasýz kalýþýmda kaç paralýk adam olduðumu düþünürüm sonra neden böyle düþündüðümü düþünmek zorunda olup olmadýðýmý belki de düþünmememin daha iyi olacaðýný düþünürüm kararsýz üçken kararsýz bir üçkende herhangi bir köþe olacak þey mi yani geometrik çözümler bak þu iþe a-b’ye aþýk olmuþ b-c’ye b a’dan habersiz c ise b’den Kasým 1990 maddenin komik haline iliþkin bilirkiþi raporu dosya kül olarak bilirkiþiye gider toz-duman olup geri gelir maddenin komik halinden söz edip bir taþýn bir odunun þaka yaptýðý mý anlatýlýr ya da demirin bakýrýn çinkonun þunun bunun olmaz böyle þey davacý çok haklý hem o kadar çok haklý ki sormayýn gitsin not bilirkiþi ücretinin artýrýlmasýný talep ediyorum muþmula hiçbir kýz senin kadar güzel olamaz ve senin gibi gülemez desem belki de yüz vermezsin bana bundan sonra sen beni ne sanýyorsun hiç kendi elimle koparýr mýyým gülü dalýndan sen çirkin bir kýzsýn ve hiç de güzel gülmüyorsun sen benim muþmula güzeli sevdiðimsin 1 nisan 1986 mal bildirimi demek aþkýmýz mal bildirimine kaldý o halde iyi dinle yeni bir pabuç aldým kendime ucuz tarafýndan eskiler de duruyor bir yaný yýrtýk ne cebimde param var fazladan ne de bankada zaman kredi açmýyor, anlarsýn yaný yakamdaki uður böceði arkadaþýmýn hediyesi Mobutu’nun demokrasiye katkýsý eþek deðiller ya bir diktatörü beslesinler sanayileþmiþ demokratik ve insan haklarý tutkunu devletler silah satmýþ olamaz Mobutu’ya olsa olsa sanayisi ve demokrasisi olmayan küçük devletçikler belki de Papua Yeni Gine yapmýþtýr bu iþi Eylül 1997 mutluluk ayýn parladýðý yýldýzlarýn yandýðý yer bizim dünyamýz ve sonsuz yýldýzlardaki sonsuz dünyalar bir dileðim var duyarsanýz beni eðer mutluluk olacaksa herkesin olsun Ayvacýk 9 Haziran 1983 nasýl vazgeç dersin nasýl vazgeç dersin beni sevmekten kýrk yýlda bir aþýk olmuþum hem bu gönül özgürlük tutkunu seni mi dinler ocak 86 ne biçim aþk bu ne biçim aþk kýþ gelirken çuvala mý girdi baharlar yoksa anlayamadýðým birþeyler mi var yoksa uzun gecelerde daha mý sevimli görünür domates salatasý (26 Kasým 1990) nobel ödülü bu yýl da bana vermezler barýþ ödülünü ben ki sessiz çocuk ne okum mýzraðým var ne tank ve topum bir helikopterim bile yok hiç savaþ çýkarmadým hiç insan öldürmedim aklýmdan bile geçmedi böyle þeyler bu yýl da bana vermezler barýþ ödülünü ben ki ezici bir güce sahip deðilim savaþmak için barýþa kaç kuruþluk katkým olabilir 15 Eylül 1998 neden deli gibi seviyorum neden seni deli gibi seviyorum sanýyorsun biliyorsun ki aklým baþýmda olsa böyle bir hata yapmazdým senin gibi patlýcan burunlu ve çarpýk diþli bir domatese gönül vermezdim 26 Nisan 1986 onbeþ yýl öncesi bugün onbeþ yýl öncesine götürüyor çimenler beni ve onbeþ yýl sonra belki de bu günlere getirecek mart 1988 otuzbeþe deðiþik bir yaklaþým yaþ otuzbeþ her tarafýndayým yolun ne çocukluðum uzakta ne de gençliðim yeteri kadar çocuk bi o kadar da gencim ne geçmiþ geçip gitmiþtir ne de gelecek uzak her gün ve her akþam toplanýp ben olan kafadarlar söyleþiriz çocukluðum bir yanda bir yanda onsekiz yaþým þimdiki ben ve geleceðim sevdiðim kýzlara birlikte þiir okur birlikte güleriz kendimize 16 Mart 1998 ok mýzrak ve yay adamlar medeni bak bir tanesi yere tükürür çöp yada kaðýt atar mý burnunu karýþtýran birini göremezsin devlet vatandaþ için var parasý yok diye kimsenin saðlýðý ile oynanmaz kalkýp da bu medeni insanlarýn Mobutu gibi bir diktatöre ve antidemokratik ve de teokratik ayný zamanda iþkencenin kol gezdiði ülkelere silah satmasýný bekleyemezsiniz adý geçen sicili bozuk yönetimler olsa olsa ok mýzrak ve yay sanayinin geliþtiði ve henüz coðrafya kitaplarýnda yer iþgal edememiþ kabilelerden alýyordur silahlarý öyle dalmýþým ki öyle dalmýþým ki aþk öykülerine unutmuþum kendimi unutmuþum damarlarýmda makine yaðý aktýðýný ve yüreðimin yerinde bir kompresörün çalýþtýðýný unutmuþum öykü küçük bir krallýk varmýþ günün birinde öylesine küçükmüþ ki hiç topraðý yokmuþ askerler muhafýzlar þunlar bunlar da yokmuþ kral bir gün dað bayýr gezinirken bir de ne görsün “güzeller güzeli bir kýz” hemen onu maydanoz güzeli seçmiþ ve aþkýný anlatmýþ ama maydanoz güzeli krala yüz vermemiþ bu öykü de böylece bitmiþ 1988? ölümsüzlük bu maddeler benden önce de vardý ve ben ben olmaktan çýktýðýmda yine var olacaklar 10 Ekim 1988 ok yaydan çýkmýþ ok yaydan çýkmýþ yaþamamak elde deðil gönlüm bir güzele tutulmuþ vazgeçmek elde deðil aslýnda hiçbir þey elde deðil kimin aklýna gelirdi Ýzmir’e gelmek hukuða gitmek ve 28 Aralýk 86’da sana aþýk olmak aramýzda kalsýn aþk salatadan baþka bir þey deðil ama bir vazgeçebilsem 28 Aralýk 1986 peri kýzlarý dans eder önümde Ýstasyon caddesindeki zeytin aðaçlarý ve direkler beni affedin sizlere çarpýyorsam elimde olmadan düþünün ki yaþ yirmibeþ ve peri kýzlarý dans eder önümde affedin kafa mý kalýr bu yetimde 9 temmuz 89 prenses genç kýz prenses olmak istedi masaldaki ülkede söz verdi baþka þey istemeyeceðine masal deðil mi bu genç kýz kendini orada buldu prensesti ama kendisiydi herþeyin ona yabancý olduðunu ve masallarýn masal kaldýkça güzel olduðunu hayretle gördü zor iþti prenses olup sonra da hayal kýrýklýðýna uðramak kendine dönmek istedi genç kýz sözünü düþünerek yoksa yalancý mý oluyordu zamana karþý eylül 97 roman kahramaný herkes kendi romanýnýn kahramaný ben dahil þu anda geliþen olaylar ve az sonrakiler hep ayný romanýn parçasý ama kimse olacaklarý bilemez kahraman dahil yarýn ne olacaðýný bilemeyiz ne siz ne ben peki romanýn geçen bölümlerini biliyor musunuz nerden bileceksiniz aslýnda oyunun ortasýnda bulduk kendimizi oynadýk bunca zaman anlayamadan oynuyoruz ve fakat belki de kalem oynatma þansýmýz yok gelecek bölüm için sen varken düþüncemde Ýstasyondaydým az önce sahil niyetine bir çay söyledim kendime sonra bir ayran ve kahve gördüðün gibi kafam yerinde hep sen varken düþüncemde böyle oluyor haziran 89 sefil köle sen doða harikasý sefil hizmetçi ben sefil köle aþkýmýz sandýðýn gibi deðil ama yine de güzel Nisan 97 sen yoksun sen yoksun ahmet var olan senden bambaþka bir þey sen dünkü sen deðilsin ve yarýn asla bugünkü sen olmayacaksýn yine unutma adýn yalnýzca bir sözcük ama sen sözcük deðilsin Selda’nýn türküsü bu akþam içerken Selda’nýn kulaklarýný çýnlattýk hep doktor Atýl Bey iþini seven bir arkadaþ kulak sorunlarý onun uzmanlýk alaný Selda ile Atýl Bey arasýnda hiçbir ortak yön yok zaten birbirlerini de tanýmazlar bize ne di’mi kulaðý çýnlayan kendisi de gidebilir doktora 6.5.1998 suçsuzluk karinesi siz onu ahmetin külahýna anlatýn onca dayak ve sair uygulamadan sonra karine mi kalýr ortada babamý ben öldürdüm abi falanca yerin bombalanmasý filanca kiþinin öldürülmesi ve benzer olaylar hep benim eserim bu ifadeyi hiçbir baský olmaksýzýn serbest irademle ve de avukat bulundurmaya gerek duymadan verdim babamýn yaþýyor olmasý benim sorunum deðil aslýnda filanca kiþi ölmemiþ de olabilir o da benim sorunum deðil onbeþ ayrý kiþinin ayný cinayeti itiraf etmesi de beni baðlamaz ben özgür irademle ifademi vermiþim arkadaþ 9.7.1998 susmasýný biliriz çok þey istemiyoruz yaþamdan dostça bir gülümseme her þeye deðer üstelik ille de yaþayacaðým diye bir arzumuz da yok biz türkümüzü söyleriz mutluyken ama konuþmadýðýmýz zaman susmasýný biliriz sormayýn nasýlsýn diye sormayýn bana bilmiyor muyum bilemiyor muyum bilemiyorum 2 Aralýk 1985 sevginin sýnýrlarý çocuklarý seviyorsanýz eðer sýnýrlarýný çizin sevdiðiniz þeyin hangi çocuðu ne zamana kadar ve ne kadar seni bu diyardan alýp kaçamam seni bu diyardan alýp kaçamam ne gideceðim bir evim var ne de iþim ben baþýboþ bir serseri birþeyler düþünür birþeyler yazarým ama bunlar para etmez ekmek elden su gölden yaþar giderim seni bu diyardan alýp kaçamam 29 aðustos 1988 sevgi kutsaldýr sevecek nice deðerler vardýr ve sevgi kutsaldýr hayvanlarý seviniz dostlar hayvanlarý seviniz sayýn para ey sayýn para sayende ben bile bir baþka görüyorum kendimi aynada eh artýk ben bile böyle düþündükten sonra istediði gibi düþünsün herkes 16 nisan 86 þekil almýþ enerji yumaðý ben herkes olabilirdim ve herkes ben dünyanýn en ilkel insaný ya da en sevecen ya da bunlar arasýnda bir þey ben her þey olabilirdim ya da her þey ben sonsuz evrende þekil almýþ bir enerji yumaðýyým ben aslýnda ben her þeyim her þey ben þarap fýçýsýndan masalar þarap fýçýsýndan masa yapýp þarkýlar dinledik bacaklarý güzel kargalardan ille de insan haklarý arkadaþ bir yudum þarap bir yudum insan haklarý Bosna’da ölümler son bulacak mesele Kuveytteki petrol kuyularý bir yudum þarap bir varil petrol bir o kadar insan haklarý bizdense eðer en demokratik ve doðal hakkýdýr insan öldürmek bize rakip olacaksa sineklere bile saygý göstermesini bekleriz herkesin anlýyorsun deðil mi demokratik kardeþim bunca nutuklarý boþa mý atýyoruz nisan 93 terziler hayraným þu terzilere el kadar eteðe nasýl da sýðdýrýrlar bir karýþlýk yýrtmacý 22 eylül 89 tepeme çýkarma cinlerimi ey benim muþmula güzeli sevdiðim olup olmadýk yerde aklýma gelip de niye tepeme çýkarýyorsun cinlerimi ya gerçekten gel ya da oynatma beni 20 Þubat 1983 toplantý insan haklarý konusunda yeni geliþmeler ve taným sorunu üzerine yapýlan toplantýda petrol kuyularýnýn bir mühendislik olayý olduðu ve tartýþma konusu ile bir ilgisinin bulunmadýðý oy birliði ile karar altýna alýndý toplantýya katýlanlar lüks bir lokantada yemeklerini yedikten sonra daðýldýlar 14.1.1995 tüm insanlarý seviyorum Samsun’da lokantada 10 eylül 1986 saat 13.18 köfte söyledim ardýndan tatlý dýþarýdan belirsiz insan sesleri geliyor düþünüyorum da tüm insanlarý seviyorum kim varsa yoldan geçen tezgahýnýn baþýnda ve dükkanýnda kim varsa yaþayan hepsini seviyorum hepsi kardeþim benim ve hepsi beni kazýklamaya uðraþýyor sözleþmiþ gibi unutmak unutmak içmekten vazgeçmek görmeden duymadan hissetmeden yaþamaktýr öyleyse unutmak yaþamamaktýr halimden þikayetim yok ölmek de içimden gelmiyor hem daha zamansýz sen bana nasýl dersin ki unut 5 ocak 86 vazgeçemediðimi yaz yastýðýn deðerini yastýksýz gecelere yaz güneþin sýcaklýðýný soðuk günlere ve gülümseyen sevgiliyi yalnýzlýða yaz yaban güllerini yaz kýr çiçeklerini ve vazgeçemediðimi bunlar da senin defterine 25 Ocak 1991 yüz verme sen sakýn yüz verme benim bir yüzüm kara sen ise zenci 1986 yaðmur yaðarsa bu akþam yaðmur yaðarsa deðme keyfime yine o sonbaharý düþüneceðim seni özlediðim hani bir güzel ýslanmýþtým ya sizin sokakta bak yine sonbahar yine yaðmur ve yine özlüyorum bilmem anlatabildim mi 25 Kasým 1990 yýldýz bir yýldýz görürsem kayarken dilek tutacaðým senin için tüm dileklerin olsun diye eylül 87 yargý Turayliç’i öldüren askeri Sýrplar yargýlayacaklar ve diyecekler ki ona “aferin evladým görevini tam yaptýn” seni çavuþ yapýyoruz Butros Gali Beyfendiye de bir tutam süs biberi açýklamalarý için yýldýzlara göz kýrp yaþamý sev tüm boyutlarý ile selam gönder zamanýn ötesine geçmiþe ve geleceðe ve yýldýzlara göz kýrp arada bir yaðmur yaðýyor bugün yaðmur yaðýyor Ýzmir’de Samsun da yaðýþlýymýþ yaþama sevinci duyduðumu söyleyebilirim bugün belki de daha coþkulu akacak Yeþilýrmak belki ben de bambaþka olacaðým 12 Kasým 1987 Yenilgi alýþtýk artýk bu seslere adým adým arkamýzda yenilginin ayak sesleri olsa gerek zamana ve þartlara Ýzmir- 1988? yemen türküsü ardýnda sevdiðini koyup Yemen’e giden delikanlýlar orada kaldýlar Yemen’e gideni gelir mi sandýn 1 Nisan 1996 yalnýzlýðýn bittiði yer yalnýzlýðýn bittiði bir yer var sonsuz yalnýzlýklarda bizim herþey ve her þeyin biz olarak zamanda var olduðu an yalnýzlýðýn bittiði yerdir zamaný öldürüyorum ne kara gözlü sevgili ne baharýn renkleri... felekten þikayetçi deðilim ne yapmam gerektiðini düþünüyorum verimli olmam gereken zamaný öldürüyorum Ayvacýk 1983 zavallýlar can güvenliði yok bosnada görev yapan kahraman UN askerlerinin ya Turayliç’i öldüren sýrplý yanlýþlýkla askerleri vursa idi 10 Haziran Bayýndýr 13 Haziran Anamur yürek desen seninkinden ve benimkinden hiç farklý deðil heyecan da öyle belki daha bile coþkulu otlar arasýnda seviþen kaplumbaðanýn umrunda mý duruþma listesi umrunda mý Avukat Ahmet’in Anamur’a gelmesi sahilde bir baþýna oturup çay içerken Akdeniz’e el sallamasý Haziran 1993 17 Aðustos 93 tarihli þiir saat 12.24 Aliaða’da ve 17 Aðustos bazen deðiþiklik olsun diye geliyoruz buralara dün Mualla’ya taktým hani bir þiir var ya þairini bilmediðim ortak, anlamazlar deðil mi bizim kaçýrdýðýmýzý Mualla’yý bize ne deðil mi hakimin iþe gelmemesi baþka avukat mý yok ortalýðý bulandýracak 2005 ÞÝÝRLERÝ Ýnsan Haklarýnýn Evrensel Fotoðrafý Þüpheden sanýk -bazen yararlanýr -bazen yararlanmaz Suçsuzluk -bazen karinedir -bazen deðildir Kanunsuz suç ve ceza -bazen olur -bazen olmaz Ýtiraf -bazen delildir -bazen deðildir Sanýk için müdafi -bazen gerekir -bazen gerekmez sen bu suçu iþlediðin için(?) mahkemedesin, ceza hukukunun prensiplerinden sana ne alýr cezaný aslanlar gibi çekersin. Sen kimsin bana söyler misin kiþiye göre hukuk bazen uygulanýr bazen uygulanmaz 14 Aðustos 2005 Datça Önümde deniz arkamda daðlar ortada güneþin oðlu düþüncesinde sen iþgal kuvveti gibisin yine sen yine sen Datça 25 Aðustos 2005 Pervane Böceði Pervane böceði sýradan bir böcek benim gibi baþka iþi yok sanýrsýn dolanýr durur etrafýnda bir kandýrmacanýn Bayýndýr-Datça 25 Aðustos 2005 Çok uzaktasýn Sensizliði seninle yaþadým ve þimdi bilinmezdesin sensizlikten ötesi bu olsa gerek 7 Þubat 1990 Kandýrmaca Güzel diye masaldaki kýza aþýk olmuþum hepsi bu 1.5.1993 Güzele Bakmak Seni görmek ne güzel rüyada bile olsa her zamanki gibi dost ve sevecen deðiþen bir þey yok gibi senden yana ahmet bildiðin gibi oldukça açýk ve o kadar belirsiz 8 Ekim 2005 herkes kendi romanýnýn kahramaný sen ve ben hariç yalnýzca sen hissedersin gövdenin sýcaklýðýný yalnýzca sen duyarsýn yüreðinin çarpmasýný kendini yok edersen düþüncende senden baþkasý fark etmez yokluðunu sen de fark edemezsin çünkü anlamý kalmaz yokluðun herkes kendi romanýnýn kahramaný sen ve ben hariç biz ayný romanýn kahramanlarýyýz geçen bölümleri açýk deðil gelecek bölümleri ne sen ne de ben biliyoruz yol haritasý yok ki zamanýn senin romanýn benim romaným yani bizim romanýmýz ayný kitapta buluþalým arada bir el sallamak ve gülümsemek birbirimize azýcýk mutluluk azýcýk hüzün çalan bizim türkümüz gibi görünüyor Ekim 2005 Anlaþmak üstüne seninle ne güzel dosttuk ve asla birbirimizi anlamadýk akýllý uslu adamlar olduk geçen zamanla neyi anladýðýmýz hala belirsiz 9 Kasým 2005 Kendi masalýnýn prensi Prens rüyalarýnýn gerçeði prenses ile buluþtuðunda masal sona ermiþti ne geçen bölümleri ona anlattý ne de kendisine masal deðil mi bu geçmiþ bölümleri prenses de dinlemedi siz de dinlemediniz gelecek bölümleri ise kimse bilmiyor cesaretiniz varsa gelin prens olun bu masalda ya da prenses 24 Ocak 2005 Zamaný deðil Þimdi seni düþünmenin zamaný deðil duruþma öncesi bekliyorum aklýma geleceðine kendin gel hemen þimdi 12 Kasým 2005 Bayram mesajý Bayramlar bize bizi hatýrlatýr biz sevdiklerimiz kadar varýz 2005 Ramazan Bayramý Talihsiz oyuncak Oyuncaðýn geleceði ve geçmiþi hep oyuncak olmak var olduðu sürece var olmadýðý zamanlarýn ise bir anlamý yok onunu için 15 Kasým 2005 Yanlýþlar Yumaðý beni yanlýþ anladýn ben de seni yalan yanlýþ ne güzel de kandýrdýk birbirimizi 8 Mart 2005 fotoðraf düþüncemin fotoðrafý olsa en güzelleri seninle olanlar zamanýn fotoðrafý olsa en güzelleri seninle olanlar seninle sensizlikten baþka her þey çok güzel 21 Aralýk 2005 Masaldaki Kýz Aþýk olduðum masaldaki kýz prensesmiþ meðer ben de beyaz atlý prensi oluyorum o masalýn 26 Aralýk 2005 Zamanýn Ortasý Geçmiþte yaþayanlar bugünün insanlarý ve gelecektekiler kendinizi zamanýn dýþýnda görmeyin kesintisiz bir bütünün ortasýndayýz siz ve ben hepimiz yýllar önce de beraberdik bugün beraberiz yýllar sonra da beraber olacaðýz güneþ ortak paydasýnda buluþuyoruz 13 Aralýk 2004 Savunma Üç yargýç ve bir savcý kürsüde katip yerinde mübaþir de öyle salon inadýna dolu sanýk sandalyesinde ben nerden baþlasam bilmiyorum ki sayýn yargýcým beni biliyorsunuz diyeceðim nerden bileceksiniz zamana karþý haklý çýkma savaþý bu kendi halinde o masal sizin bildiðiniz gibi deðil ben de emin deðilim olanlardan anlatsam inandýrýcý olmaz sen inanýyor musun bunlara diyeceksiniz hayýr inanmýyorum ama gerçekler böyle 6 Ocak 2006 2006 Þiirleri Ödünç güzellikler Daha güzeli yok biliyorum ve biliyorum ki Güzellik Tanrýçasý Afrodit senden ödünç almýþtý güzelliðini söyler misin sana gülümsemesini ödünç veren hangi zamanýn güzeli Ocak 2006 Akrabalar Kediler bir yanda dursun patlýcan biber domates fideleri bir yanda tanýdýðým bütün büyük adamlar Konfiçyüs’ten Tales’e kadar yakýn akrabam olur onlar da Güneþin çocuklarý benim gibi 21 Ocak 2006 masaldaki prens ve prenses aþýk olduðum masaldaki prenses vardý ya ve prensesin beyaz atlý prensi yani ben yýllar sonra gördüm ki prenses masaldaki prens ile evlenmiþ onlar mutlu olmuþlar bu masalýn sonu yeni masallarýn baþlangýcý olmuþ 12 Ocak 2006 görüntü aþkýmýz baharýmýz masaldaki kýzýmýz aslýnda her þey görüntüden ibaret 1960 yýlýnda ben ve sevdiðim ne kadar gerçek ise bugün de öyle yalnýzca görüntü farklý 12 Ocak 2006 Bir on iki mart daha Zaman engelini aþýp Þirince’ye geleceðini nerden bilirdim sen hayali sevgili sen rüya ve gerçek arasý garip bir duygu burada da benimlesin Þirince 12 Mart 2006 RAPOR % 10 sevgilinizden saygýlar sorun 1 liralýk pul meselesi ortaokul aþkýmdan gelen bir adet zarfýn üzerindeki pul çekmecemde duruyor tarih 1980 medyatik ve dramatik sevgiliniz bay % 10 aþkýnýn özetini yazýyor sen yine yaþ otuzbeþ yazýver takvimler 43 leri göstersin (aslýnda onsekiz) iþ gücü kaybý % 90 kalanlar sizin aþkýmýzýn büyüklüðü bu yani % 10 iyimserim her zamanki gibi beni sevdiðini biliyorum ben de seni varsýn yaþanmýþ günlerde kalsýn geçmiþ yaþananlar ve yaþanacaklar da bizim % 10 aþkýnýz ve gönlünün manav dükkaný lütfen sebzeleri karýþtýrmayýn % 10 sevgilinizden saygýlar 2 Mart 2006 Yýllar sonra yýllar sonra karþýna çýkarsa sevdiðin çocuk dikkatli bak görmek istediðin þey bu mu ilk duymak istediðin söz hangisi ya ilk söyleyeceðin neyi görmesini istersin senden yana ve nasýl mart 2006 sessiz ayrýlýk kavga etseydik kýzsan baðýrsan tokatlasaydýn beni böyle sessiz olmasaydý ayrýlýk mart 2006 hayal imparatorluðu hayal imparatorluðu kimse imparator olarak doðmaz zaman kimin daha güçlü olduðunu yaþam karþýsýnda süzer ve kendi kurallarýna göre seçim yapar 1963 yýlýnda doðan bebek tüm bebekler gibi gülerek aðlayarak ama henüz koþturamadan yaþayýp gitti kimse onun imparator olacaðýný bilemedi 23 Mart 2005 ikinci bölüm nerden baþladýðýnýza baðlý yaþanmamýþ bir aþkýn ikinci bölümü olmaz iyisi mi ufaktan aþýk olacaksýn sevecek ayrýlýk acýsý çekeceksin karþýlýk görmemekten unutulmaktan korkacaksýn ama kimse bilmeyecek senin korktuðunu sevdiðin dahil 28 Mart 2005 üçüncü bölüm sevmek yetmez sevdiðini göstermek gerek (Marx amca’ya selamlar) duygusal olmak aþkýn mazereti deðil sevdiðini söyleyeni anlamamak komik bir aþkýn üçüncü bölümü olsa gerek zavallý yaratýk 28 mart 2005 çocukluk yýllarý kimsenin atlayarak geçmek gibi bir seçeneði yok çocukluðunu o günleri yaþamak gerek tadýný çýkararak Karadeniz’de bir dað yolunda çiçek açmýþ yaban güllerine gülümsersiniz sýnýrsýz ölçüler içinde yine de imparator olacaðýnýzý kimse bilmez siz dahil 6 Nisan 2005 mahzun güzellikler üç-beþ yada on yaþýndaki çocuklarýn hepsi birbirine benzer hepsi güzel ve sevimli üç-beþ yaþlarýnda imparator da güzeldi tüm diðerleri gibi ve mahzun 6 Nisan 2005 gelecek bölüm sizin bu güne hükmünüz geçiyor mu ki gelecek bölümden söz ediyorsunuz yarýn ne olacaðýný bilemeyiz ama bir þeyler olacaktýr biz o bir þeylerin neresindeyiz. yaban gülü Karadeniz’de bir dað yolunda kendi halinde gülümser çiçek açmýþ yaban gülü ve bilir ki siz kendinizi sevdiðiniz kadar onu da seviyorsunuz o da sizi 20 Mayýs 2005 devam ediyor Hayal sahneleriyle oyun devam ediyor her sahnede seven kadýn ve ateþli zamanlar hem dost hem sevgili bir yanda genç adam orta yaþlarda hala genç olduðu sanýsýnda temmuz 2005 desem ki desem ki senin yüzünden bu haldeyim benim için yaþa dersin toparlan genç adam biz var olduk ve sevdik -koþulsuz olarak- ve sevmeye devam edeceðiz toparlan genç adam Temmuz 2005 Kendini sorgula Hep baþkalarýný sorgulamak aynaya bakmamak gibi bir þey siz kim olmak zaman ve mekan boyutunda sevmek ve sevilmek kimsenin tekelinde deðil anla beni diye þaþkýn þaþkýn bakma sen anla anlamaya çalýþ kafaný ve gönlünü kullan hatalarý affetmek yaþamýn iþi deðil yeniden baþlamak avuntu yalnýzca her þey zamanýnda olmalý 5 Aðustos 2005 Kendi romanýnýn kahramaný Ýnciraltý-Fahrettin Altay arasýnda koþarken meydana adýný veren genç subayý tanýmýyordu bilmiyordu ki o genç ve yakýþýklý bir kahramandý sevdikleri için canýný cebine koyup ölümü düþünmeden savaþa gitmiþti. bu meydan onun anýsýný yaþatýyordu bir kahramanýn geçmiþine koþarken yanýmda masaldaki güzel vardý birlikte daha güçlü olduðumuzu biliyordum zamana karþý ve biliyordum ki o asker de öðrenci olsaydý þimdiki zamanda belki de birlikte koþacaktýk yollarda iki kiþilik görünen öykümüzde yüzlerce yazar varmýþ meðer biz onlarýn hayalleri gelecekleriyiz belki onlar bizim düþüncemizin kaynaðý biz onlarýz Þubat 2006 Adýný duyunca Adýný duyunca bir hoþ olmak tüm þiirin özeti olsa gerek 27 Nisan 2006 Ayrýlýrsak üzülmek yok Ayrýlýrsak üzülmek yok buluþursak yeniden kendimizi kandýrmayalým ne sen ne de ben kendimizden baðýmsýzýz 26 Mayýs 2006 Ayvalýk 19 Mayýs 2006 ilk geliþimin üstünden 20 yýl geçti Ayvalýða ben giderim o gider yanýmda tintin eder 19 Mayýs 2006 Baðdat’ýn alýnmasý Bu rüya ile uyandý birçoklarý keþke hep rüya kalsaydý 8 Mayýs 2006 Bazý þiirlerde deðiþiklik yapýlmasýna dair yasa teklifi Biraz çalýþtýktan sonra bazý þiirlerin bazý sözcük ve kavramlararý günümüze uyarlanacaktýr. Madde 1. Þiirlerdeki hayali sevgili düþ ve gerçek arasý garip bir duygu ya da aþýk olduðum masaldaki kýz gerçek kiþidir. Madde 2. Tüzel kiþiye aþýk olunmasý teknik olarak imkansýzdýr Madde 3. Sen bensiz de mutlusun þiirinin son iki dizesi (Falcý kýz s.9) küçük bir dileðim var her þeyin en güzeli seninle olsun þeklinde deðiþtirilmiþtir 16 Haziran 2006 Birkaç dizelik aþk Abartýlacak bir þey yok þimdilik masalýn iki kahramaný prenses ve ben bir bardak çay ve birkaç dizelik aþk þiirinde buluþtuk hoþ geldin baþka bir dileðin var mý ya da anlatacaklarýn o kadar çok þey var ki sana söyleyeceðim konuþamýyorum Bayýndýr-17 Mayýs 2006 Çarpýntý Yalan olmaz biliyorsun yanlýþlýk insanlýk hali uzaktan görmem yeter ya da hissetmem birlikte yemek ekmek arasý balýk Eminönü’nde çay içmek herhangi bir yerde sahilde yürümek zamaný sorgulamak Kadýköy Vapurunda karýþýk bir salata ortaya zeytinyaðlý olsun 7 Nisan 2006 YASAKLAR 1.Dünya dönüyor demek 5 yýldan 15 yýla, cezayý gerektirir 2.ki kere ikinin dört yaptýðýný söylemek 6 ay, 3.Evrim teorisi 2 yýl, 4.Ýnsanlarýn eþitliðini savunmak 20 yýl 5.Ortaçað’a bir –ki bir ki 6.Avrupa’lý dostlarýmýza saygýlar 5 Haziran 2006 Evlilik köþesi Emekli bir beyim bana katlanacak bir doða harikasý bayan ile evlenmek istiyorum eni ve boyu çok önemli deðil gülümsemesi yeter yine de masaldaki kýz olmasýnda hiçbir sakýnca yok yarýnki herhangi bir gazetenin 3. sayfasýnda güzel bir avukatýn dolmalýk kabak ve biber operasyonunu okumazsanýz iyi gidiyoruz demektir Bayýndýr 18 Mayýs 2006 Edalý yarim Güzel günler seni bekliyor Ýyi ki doðdun Eda 15 Haziran 2006 Farkýnýz beyfendi Terliksi hayvandan farkýnýz var mý ne gibi mesala daha az bencilsiniz ondan daha güzel seviþirsiniz öyle mi siz öyle sanmaya devam edin þekliniz terlik gibi olmayabilir devamý biyoloji dersinde 13 Nisan 2006 Ferhat ile Þirin Bu öyküde köþe yazarýndan ayakkabý boyacýsýna herkes hukuk doktoru sanýyor kendini meðer ne kadar kolaymýþ savcý olmak ne kadar kolaymýþ askersiz kaleye saldýrmak öyle iddianame olur mu kardeþim hukuk doktorlarýna sorsana iþi savunma hakký mý bunu da nerden çýkarýyorsun hakim güvencesi eþitlik adalet insan haklarý dersimiz edebiyat iyi çalýþýn sýnavda çýkabilir 22 Nisan 2006 Fotoðraf Albümü 60’lý yýllarýn küçük çocuklarý 70’li yýllarýn biraz çocuk biraz genci 80’li yýllarýn üniversitelisi 90’lý yýllarýn yaz yaðmuru senin bulunduðun bütün kareler renkli ve güzel yaþlanmýþ gibi anýlarla seviþir olduk 2050’de bir varmýþ bir yokmuþ 5 Mayýs 2006-Bayýndýr Gecikmiþ mesaj Ben yanlýþ anlamýþým... olsun düzeltiriz geç olsun da güç olmasýn 20 Nisan 2005 Harput Harput’un öte yaný Baðdat bombalar yaðar medeni tarafýndan insanlar ölür dört yaþýnda bir Baðdat’lý kanlar içinde bir genç birkaç genç sevgililer kanlar içinde neden ve nasýllar arasýnda Baðdat’tan bomba sesleri geliyor 24 Mart 2003 Kayýp mektup Yaðmur öylesine yýkamýþtý ki tek bir sözcük bir harf dahi seçmek mümkün deðildi yazandan baþka kimse bilemezdi onun mektup olduðunu oysa ne özlemler ne mutluluklar ne kadar renkli bir geleceðin resmi çizilmiþti kayýp mektupta o küçük kaðýt mutlu bir geleceði de beraberinde götürdü 4 Nisan 2005 Komik aþk öyküsü tam bizimki gibi istediðin yerinden baþla okumaya 14 Haziran 2006 Önemli Þey’ler Kendini ciddiye almayabilirsin ama seni aslan olarak tanýmlayan biri varsa öyle olmalýsýn seni beyaz atlý prens ya da masaldaki prenses olarak gören biri varsa sevene sevdiðini vermek gerek yalnýzca kendin için yaþamýyorsun her þey ve herkes için 8 Mayýs 2006 özlem ya þimdi özlemlerin gerçekleþir bir çorap söküðü gibi gelirse ard arda ve birden bilinmezdeki sevgili çýkarsa karþýna her þey dilediðinden de güzel için rahat mutlu çocuk söyle bana bu öykü nereye varacak aþýlmaz dað ulaþýlmaz sevgili kalmadýðý zaman söyle bana bu öykü nereye varacak ya þimdi beklediðin kýz girerse içeri hayalindeki gibi gülümser ve kollarýný sarmak için boynunu koþarsa sana dayanabilir misin bunca güzelliðe Ilýca 1 Haziran 1990 Sana bir borcum var Borç borçtur büyüðü küçüðü olmaz benimki sevgiden yana bir gülümseme yeter mi sevgiliye sýnýrý olmaz ki bu iþin 30 Mayýs 2006 Seni sokmayan yýlan Seni sokmayan yýlan ne kadar yaþasýn bilmiyorum bildiðim bir þey var o da insanýn özü meselesi tam size göre bir iþ hayvanat bahçesinde bakým ve beslenmesi ile ilgileneceksiniz yýlanlarýn 4 Nisan 2006 Serbest Güreþ Konu aþk olunca duygularým ve mantýðým serbest güreþte buluþtular yaþamýn gerçekleri köþede gülümsüyor kazanan benimle tamam mý 27-28. 05.2006 Tam zamaný Çay içmenin tam zamaný yorgunluk bir yanda bir yanda yýldýzlar sen bir yanda ben bir yanda 13 Nisan 2006 Telefonun öte baþý Telefonun öte baþýnda tanýþmak istediðim kiþi Samsun’da trafik kazasý 25’indeki anne ölmüþ beþ yaþýndaki çocuk yalnýz telefondan elimi uzatabilsem dost eli tutabilirsin arkadaþým 23 Haziran 2006 Truva atý Burasý tarihin her devrinde benzer oyunlarý yaþamýþ güzel bir ülke at heykeli þiirsel bir anlatým Truva öyküsünde siz yine öyle kabul edin ancak kendi içinden iþbirlikçiler çýkmasa bu kale yýkýlýr mý 16 Mart 2006 Yaðmur Yaðmurlu bir günde kapýný çalan adamýn beyaz atlý prens olduðunu hissederek onu eve alacak mýsýn Haziran 2006 Yorgunluk çayý Beþ dakika kendine ayýr ve yýldýzlara beni de araya sýkýþtýr bir anlýk bu koþturmaca seni de yorar beni de olsun yorgunluk çayýnda buluþalým beþ dakika 4 Mart 2006 Zamanla dans olur mu Neden olmasýn komik duruma düþmeye hazýrsan bal gibi olur özlem’i yazan genç adam yaþadýklarýna bakýp kendisi ile kafa bulabilir zaten olan da baþka þey deðil 18 Nisan 2006 Zenginlik buna denir 63 haziranýndan bu yana þimdilik 5 Mayýs 2006 yaþamýþ herkes ve her þey benimle ve ben onlarla çaðdaþ oluyoruz ayný dünyayý bölüþtük ayný güneþi yýldýzlarý ayný zamaný yaþadýk ay ve güneþ tutulmalarý dahil bu zamanda çocuk olduk genç olduk aþýk olup þiirler yazdýk dünya dönerken geçmiþi geleceðe baðladýk hep birlikte küçük Saba’ya selam olsun þimdiki zamandan seni unutur muyum sandýn 5 Mayýs 2006 Adýný duyunca Adýný duyunca suskun kalýþým neden sen de ayný yalnýzlýðý çekiyorsun duymazlýktan gelsen de ayný yutkunma ele veriyor bir de kýzarman yok mu 27 Nisan 2006 Bedel Biraz aðýr oldu gibi geliyor bu bedel bana sana yararý varsa devam sürünmeye bu yüzden mutlu olduðunu söyle daha güzel olacak her þey ama boþuna sürünmek yok boþuna ölmek olmadýðý gibi 31 Aðustos 2006 Bin yýllýk yolculuk Bin yýl sonra döndüðümde gençlik aþkýmla buluþmak dileði sizi de gülümsetiyor mu 11 Eylül 2006 Bir öykü üç masal Sýradan bir mektup deðil yazmaya baþladýðým üzerinden on yýllar geçti barýþa uçtuðu için vuruldu güvercin sonra bir aslan vuruldu barýþý arayan sonra bir de baktýk ki bir çok ýþýðý söndürmüþler karanlýklar uðruna aralamaya çalýþtýðýmýz giz sýmsýký duruyor perde açýlamaz çünkü orada gizlenen canavar sizden korkuyor perde aralanýp ýþýk girdiðinde içeri siz girdiðinizde onun dünyasý yýkýlacak 11 Eylül-5 Ekim 2006 Eski Oyun Seni bir daha yanlýþ anlayamayacaðým zamaný geri alýp da ayný çayý içersek yeni baþtan söz veriyorum daha açýk sözlü olacaðým kendime saklamayacaðým duygularýmý seni de olduðundan farklý görmeyeceðim el sallamak gerekirse giden sevgiliye seninle her þeye varým 31 Aðustos 2006 Dört mektup Biri 40 yýl öncesine biri 40 yýl sonrasýna biri masaldaki prensese biri de ortaya istediðin mektup senin olsun selam ve sevgiler 26 Kasým 2006 Hayal avcýsý On sekizinde delikanlýyým Ýstanbul’da þehir hatlarý vapurunda hayal ve gerçek arasý bir güzel elinde boyalar resmini çiziyor gelecek günlerin bir yanda ben bir yanda o hayal avcýsýyým bu öyküde ama ne tünelin baþý ne sonu görünüyor el ele tutuþursak donacak mý bu resim geçmiþ ne yanda duracak gelecek ne yanda limana az kaldý biliyorum bu rüya gerçek dünyaya kadar on sekizinde bir delikanlý hayal avcýsý bir de hayaller Bayýndýr 12 Aralýk 2006 Kalp doktoru Kalp doktoru ya da aþk uzmaný deðil ya Gülhane Parký ya da Avcýlar’daki üst geçit yine de söyleyecek bir þeyleri vardýr bizim için 21 Aralýk 2006 Korku tüneli Öylesine sevdim ki beni sevmenden korktum 24 Temmuz 2006 Perdenin arkasý Bu perde açýlamaz çünkü orada gizlenen canavar sizden korkuyor perde açýlýp ýþýk girdiðinde içeri siz girdiðinizde onun dünyasý yýkýlacak 11 Eylül 2006 Ortak zamanlar Ayný yerde ayný zamanda ayný yaðmurda gezindik senin özlemlerin kendi dünyanda benim özlemlerim benim dünyamda yaðmur devam ederken bir yandan hafif rüzgar ortaklýða dahil bir ýslanma 5 Temmuz 2006 Ciðercinin kedisi Ne sen ciðercinin kedisisin Orhan Veli’nin dizelerindeki ne ben sokak kedisi istersen kül kedisi ol Kaf Daðýnýn ardýnda ya da adalet daðýt ülkemin bir yanýnda görüþme istemim var 20 yýl öncesi için geri çevirme artýk bu dileði ister Kadýköy’de ister Çiçek Pasajýnda ister Kani’nin kahvesinde Ýnciraltý’nda 5 Kasým 2006 Sevgili Yeþilýrmak Sevgili Yeþilýrmak, kývrýla kývrýla ne de güzel akýyorsun nedendir bu cilve açýklar mýsýn vadinin coþkusunu taþýdýðýndan mý yoksa daðlar yol vermez mi sen kývrýlmasan 1983-Ayvacýk Ters köþe Ters köþeye uçmak yaþamak ve sevmek uðruna belki zor olacaktý sen olmasaydýn 21 kasým 2006 Tohum topraða düþtüðünde Tohum topraða düþtüðünde belirsiz bir umuda kapýlýrým yarýn onun yeþereceði boy atacaðý gelir aklýma o toprakta hazýrlanýrken ben de onun mutluluðunu yaþarým doðmak ne güzel büyümek ne güzel Samsun 27.01.1984 Yabancý Yine de yabancýyým þu Samsun’a memleketimiz ama kim tanýr beni bu sokaklarda var mý bir tane merhaba diyen ya da gülümseyen 9 Haziran 1983 Yýrtýcý kuþun yakýnmasý Teker teker uçsanýza hep birlikte dev bir kuþ olup beni aç koyamazsýnýz 24 Ekim 2006 yaz baþlarý her þey ne kadar canlý renkler öyle sesler öyle anýlar pýrýl pýrýl seni seviyorum zaman her zaman her þey ne kadar canlý 10 Haziran 2006 Ahmak aþýklar diyarý Bütün türküleri ezbere bilirdi aþka dair bütün þiirleri bütün masallarý bütün efsaneleri ezberlemiþti baþka öyküleri bilirdi bilmesine de kendine bir yer bulamamýþtý bu güzel ülkede ikisi de birbirini sevdi masallardaki gibi gel gör ki ahmak aþýklarý oynadýlar birlikte hüzünlü deðildi öykünün sonu belki biraz safça efsane olup gittiler göz göre göre 4 Aðustos 2007 Anlatamadýn Bir çok kitap yüzlerce þiir yazdýn anlattýðýn ve anlatacaðýn topu topu iki sözcük anlatamadýn anlatamadýn 15 Aðustos 2007 Çocuk deðildim Elbette çocuk deðildim Ýzmir Fuarýnda uçan baloncuyu çaðýrdýðýmda bir tane balon alacaðým sandý oysa tüm balonlara adýný yazmalý ve uçurmalý idim öyle oldu karanfil satan teyze birkaç tane alacaðým sandý oysa ben çiçekçi ile ortaktým bugün tanýdýðým tanýmadýðým tüm arkadaþlara birer karanfil verdim aþkýmýz hesabýna seni çýlgýnlar gibi seviyordum soyut tarafýndan çocuk deðildim elbette ama küçülmüþtüm karþýnda muzip bir gülümseme kaldý o gün bu gündür 21 Aðustos 2007 Saksýdaki ceviz fidaný Birkaç ay oldu doðalý saksýdaki ceviz fidanlarý benimle birlikte avukatlýk yapýp yurt ve dünya ile ilgileniyorlar biliyorlar ki zamaný gelince bahçede yerleri hazýr saksýdaki fidanlarýn bir çok dostu var yine saksýda palmiyeler fýstýk çamlarý biberiyeler daha neler ve neler ben onlarý seviyorum onlar da beni Temmuz 2007 Sen kimseye benzemezsin Sen kimseye benzemezsin kimse de sana þiirler kitaplar yazdýran sultan var mý kendisi için benim sevdiðim baþkasý var mý sen kimseye benzemezsin kimse de sana 10 Temmuz 2007 Sevda kokan dizeler Sanma ki süslü yazýlar abartýlý iltifatlar aþký anlatýr mektuplar ve bayram kartlarýnda seni aradým uzun zamandýr öyle güzellikler var ki sayfalar arasýnda sözcükler yetersiz kalýr anlatmaya ve dizeler sevda dediðin bir çýkmaz sokak dikenli bahçeler ve kýr çiçekleri arasýnda masaldaki gizemli kýz gerçek yaþamýn sultaný tam ortasýnda ümitlerimin saza sarýldým ama çalmayý bilmem pýnar baþlarýný gözledim hangi zamanda ve nerde kayýp ülkeleri dolandým ama ben gerçeðim sevdiðim gerçek deniz kýzýný aradým vahþi kayalýklarda ne gemim var çarpmak için ne de yüzme bilirim seni özledim özeti bu anlattýklarýmýn Bayýndýr 12 Temmuz 2007 Fadime’nin Ali’si Ufak bir yalan kendimizden yana ne anlattýksa bugüne kadar hepsi ufak bir yalan Sungurlu 6.1.1989 Çayý kýskanmak Çayý kýskanmak aklýma gelmezdi en çok sevdiði þeyin çay olduðunu söylemeseydi çayý da sev beni de onun yeri baþka benim yerim baþka 1989-2006 özlem ya þimdi özlemlerin gerçekleþir bir çorap söküðü gibi gelirse ard arda ve birden bilinmezdeki sevgili çýkarsa karþýna her þey dilediðinden de güzel mutlu çocuk söyle bana bu öykü nereye varacak aþýlmaz dað ulaþýlmaz sevgili kalmadýðý zaman söyle bana bu öykü nereye varacak ya þimdi beklediðin kýz girerse içeri hayalindeki gibi gülümser ve kollarýný sarmak için boynunu koþarsa sana dayanabilir misin bunca güzelliðe Ilýca 1 Haziran 1990 altý otuz soðuðu nerden bilebilirsin altý otuz soðuðunu Ankara’nýn ve bir kahve köþesini Oto-gar’da ben nerden bilirim sabahýn altý otuzunda sevdiðim ne durumdadýr nerdedir ve ne yapar nerden bilirim düþüncesinde ne var Ankara’da bir kýþ günü 13 Ocak 1990 bir þeyler duyuyorum geçmiþ günlerden ve bir þeyler gelecekten þimdiki zamandan falan filan Ankara 13 Ocak 1990 bilmem anýmsar mýsýn bilmem anýmsar mýsýn bir gün yemek salonunda karþý karþýya gelmiþtik masada ve ben zangýr zangýr titremiþtim yýllar sonra yine bir yemekte ben yine titredim bu defa galiba soðuktan 3 Haziran 1990 buna ne derler olan bana oluyor sen dünyadan habersiz buna ne derler bilemem aþk mý lahana turþusu mu ÝZMÝR-Haziran 1990 çok sürmez siz þimdi okullarýnýzda belirsiz bir geleceðin þeklini çiziyorsunuz ve ben( þimdi) argýndan çýkmýþ su gibi darmadaðýn ama iyimser çok sürmez kararsýzlýðým Ayvacýk 1982 mimar kýz gel tasarýmcý ablacým yüreðimin en yalnýz köþesine öyle bir kale yerleþtir ki hem tamamýný yönetsin gönlümün hem de yalnýz köþe kalmasýn Ilýca 27 Temmuz 1990 sabahýn yedi otuzu Burasý Ýnciraltý otobüs duraðý sabahýn yedi otuzu Buca otobüsünde bir güzel gözlerimi çekip alýyor yerinden Buca otobüsünde yýllar öncesini yýllar sonrasýný ve yaþadýðým zamaný bir gülümseyiþte yaþýyorum Ýnciraltý otobüs duraðýnda Konak otobüsünü bekliyorum güne güzel baþlamak ne güzel 11 Mart 1986 üç dört beþ 1 Ocak 1986 Çarþamba Perþembe 2 ocak ardýndan Cuma cumartesi Pazar üç dört beþ gün gün yaþanmýþ bir ocak ardýndan þubat ve yaþanmayý bekleyen mart iþte... o günleri ben yaþadým nefes aldým yemek yedim caným sýkýldý bazen hayaller kurdum ümitlerle geçti o anlar ben o zamaný yaþadým o zamanda sevdim ümit edip bekledim ve o zaman.... geçmiþ zaman oldu Þubat 1986 madem ki madem ki sen yoksun ve sürüyor yaþam madem ki sensizlik vazgeçemediðim bir þey istediði gibi çalsýn türküler 30 Nisan 1991 yol üstü kapýnýn arkasýndan bakarken gülümsüyordu her zamanki gibi mahçup ve sevimli Çarþamba Mayýs 1997 ilk ve son öðretmenliðimin ilk günleriydi bana çay getirdi diye aþýk olmuþtum arkadaþýma iþte Bayýndýr’daki aþklarýmdan biri her zamanki gibi 23 Ekim 1988 sebzeler söylesene ahmet kime ne satýyorsun domatese tutuldun da deðeri mi arttý meyvelerin 1987 kýtalar arasý aþk sen Avrupa yakasýndasýn ben Asya banttan yayýnda el salladým bir TV kanalýnda sen de gülümsedin beni seviyorsun anladým ben de seni 2 Aralýk 2003 saðlama saðlamasýný yaparsan hayallerinin seni üzdüklerim dikkate alýnmayacak hesap hatalarý…. 13 Þubat 2005 sana özdeþ sevgili duygularý eti kemiði sinirleri ve % 70 su olan sana özdeþ bir sevgili gittiðin zaman gittiðin zaman özlemle bekleyecektim seni þimdi olduðu gibi 13 Þubat 2005 duymaný istiyorum sensizliðin nasýl bir duygu olduðunu yaþamaný isterim hissederek 13 Þubat 2005 gül ister kýrmýzý ol ister beyaz istersen sarý ne renk olursan ol yeter ki sen ol 13 Þubat 2005 erkekler aðlar mý erkekler aðlamaz diye biri atmýþ ortaya dil din renk ve cinsiyet ayrýmý yapmak kimin haddine 13 Þubat 2005 emrin olur beni sevdiðini söyle sonrasý emrin olur Þubat 2005 otuzbeþ yaþ þiirine ek otuzbeþ yýl yaþadýn hatta biraz daha fazla avukatlýk yapýyorsun baþka..... Þubat 2005 falcý kýza mesaj yine devam mý fala ben neresindeyim iskambil kaðýtlarýnýn sen neresinde bu öyküyü kim yazdý dersin beni nereye koydu seni nereye Þubat 2005 dürüstlük dürüst davranmamý mý istiyorsun yalan söylüyorum Þubat 2005 teyid mektubu sana okuduðum en güzel aþk þiirlerimi en güzel sözleri ve en tatlý yalanlarý bu mektup ile teyid ediyorum tekrar tekrar söyledimse sevdiðimi kendi tarzýmda anlattýmsa aþkýmý mektuba dahil kalanlar benden deðil Bayýndýr 8 Temmuz 2004 hain kýz anlatsam anlatamam sözcüklerle olmaz ki bu iþ yaþamak ve hissetmek gerek hain kýz iþte Þubat 2005 sen gittin söyleyemedim gidebilirsin diye ve sen gittin söyleyemedim unutabilirsin diye söylemek istemiyorum unutma beni unutma 30 Ocak 2005 kendi masalýnýn prensi prens rüyalarýnýn gerçeði prenses ile buluþtuðunda masal sona ermiþti ne geçen bölümleri ona anlattý ne de kendisine masal deðil mi bu siz de dinlemediniz yaþananlarý prenses de gelecek bölümleri ise kimse bilmiyor 23-24 Ocak 2005 yetti de arttý bile kalabalýklar içinde yalnýz sevdiðimi ararken gözlerimi kapatanýn sen olduðunu düþünmek yetti de arttý bile 18.11.2003/Bayýndýr zamaný görmek seni gördüðümde onbeþ yýl öncesi canlanýyorsa eðer zamaný görüyorum demektir 15 eylül 2004 küçük terzi sevdiðim küçük terzi oyuncaklar yaptý tahtadan onlara giysiler dikti zamanýn penceresinden gülümsüyordu oyuncaklarýyla oyuncaklarý da sevdim küçük terziyi de Eylül 2004 renkler ne renkler göründüðü gibi ne de insanlar gülümsemeler baþka hayaller baþka sanki her þey rol yapýyor herkese karþý Eylül 2004 oyun bitti mi belki de þu an yaþam yeniden baþlýyor Eylül 2004 yolculuk en uzun yolculuk kendi dünyanda kimse bilemez sen de bilemezsin kaybolur gidersin Eylül 2004 sarý çiçek adýn ne olursa olsun sarý çiçek seni sevmemek olasý deðil Eylül 2004 aþkýmýz için yaptýðým ve yapamadýðým her olumsuz þey için özür diliyorum affetmek büyüklüktür tam sana göre 24 Ekim 2004 çocuk bacaklarýna dolanýp ellerinden sýkýca tutan çocuk belki de ben oluyorum Ekim 2004 mutluluk bu Ýstanbul’daki ilkokul öðretmenime ve Arguvan Noterine þiir kitabýmý gönderdim iþte mutluluk bu 26 Ekim 2004 parti içi demokrasi cesur ve akýllý dostlarla deðil sadýk dostlarla olur bu iþ 6 Kasým 2004 Güneþ’in oðlu sorarlarsa güneþin oðlunu beni göster ve kardeþin olduðumu söyle 13 Kasým 2004 bir tilki klasiði tilki kümese daldý sessizce tüm tavuk ailesine horozlar tavuklar ve civcivlere size özgürlük demokrasi ve mutlu günler getireceðiz diye haykýrdý merak ve korku çýðlýklarýnýn ardýndan sevinen ve üzülenler için sonuç deðiþmedi tavuk ve tilki masallarýný bilirsiniz biri mutlu olur diðeri ne olduðunu dahi anlamaz 15 Aralýk 2004 sevdiðimle çay içtim sevdiðimle çay içtim bugün bir baþýma kimsecikler yoktu masamýzda o ve benden baþka geçmiþ günlerden konuþtuk biraz da gelecekten karamsar olduðumu söyledim hem de çok ama iyimser gözüktüðümü rol yaptýðýmý söyledim gülümsedi zaten yaþam bir sahne deðil mi hepimiz rol yapmýyor muyuz... dedi sevindim bana destek oldu diye çaylar bittiðinde gülümsedim kendi kendime gerçekten iki bardak çay vardý ve iki sevdalý ama madde olarak yalnýzca ben vardým sevdiðim ise hayal gülümsedim gerçeðe yalnýzlýðýma gülümsedim yalnýzca gülümsedim 1988 ? Menemen Kuþu çantasýný kaptýðý gibi uçarak gitti Menemen’e ilahi kuþ 31 Aralýk 2004 Fadime’nin Ali’si Ali gitti diye küsmedi inadýna yaþadý ve inadýna sevdi 31 Aralýk 2004 aþka dair sen kendine inanýyorsan sevdiðin de inanýr azýcýk kuþkun var ise biraz daha düþün 1 Ocak 2005 seçimi size kalmýþ at ölür meydan kalýr yiðit ölür þan kalýr at ile yiðitlik arasýndaki seçim size kalmýþ 12 Ocak 2005 aþk þiiri sen adi ve aþaðýlýk bir adamsýn ama yine de affetmemek mümkün deðil 18 Kasým 2003 Atatürk’ü Anmak elinde öðretmeninin verdiði kitap ile koþturan çocuk bir odalý sarayýna giderken çok mutluydu Kasým 2003 af bütün yanlýþlarýn yoruma açýk dizeler olduðunu düþündüðünde affettiðini biliyorum dizelerimi seni sevdiðimi kaçýncý kez tekrar edeceðim ve sen affediyorsun bu çocuðu bir dost bir sevgili karmaþýk bir dize gibi 17 Kasým 2003 sensizlik sensiz nasýl geçer günler bahar ne anlama gelir þarap ne anlama sen sensiz kalmadýn ki bilesin Ocak 2005 anlaþýlmaz bir þey önce ben sevdim onu sonra o beni birbirimizi sevdik anlayamadan sevdik de söyleyemedik kendi kendine aþk olur mu olur olmasýna da bizimkine benzer o burnu büyük ulaþýlmaz sevgili ben burnu büyük anlaþýlmaz bir þey iþte bu bizim aþkýmýz 17 Þubat 2005 neden neden duygularýmý anlatýrken süsleyemiyorum neden okula giderken saçýmý taramayý unutuyorum neden ucuz gömlek ve pantolon giyiyorum anlayamýyorum neden sanki hep bana yüz vermeyenleri seviyorum bir þey daha var anlayamadýðým neden kendime soruyorum bu sorularý Ýzmir 1985 ? gerçek olmamýþ hayal sözgelimi þu anda düþün ki ders çalýþmýyorsun bu masanýn üzerinde deðil kollarýn sen yoksun okuma salonunda ve burnunu týrmalamýyor kuru hava gözlerini bir türlü alamadýðýn karþý masadaki güzel kýz aklýný çelmiyor iþte sen þu anda seç gönlüne göre bir yer uç git istediðin bahar serinliðini yaz akþamýný gül bahçelerini yaþa ve sanma ki hayal olmuþ gerçek ile gerçek olmamýþ hayal pek farklýdýr Fakülte 2. sýnýf belki yarýn belki yarýn gün bir baþka doðacak bir baþka uçacak kelebekler ve rüzgar bir baþka sallayacak yapraklarý kim bilir belki ben de bambaþka olacaðým 28 Mart 1986 kimlik doðanýn bir parçasý olan canlýlar kümesinin hayvanlar alt kümesinin kendini akýllý olmakla avutan omurgalýsý genetik çözümlemesi bir canlý ve bir insan kültürel kimliði genlerinden anlaþýlmaz her yerde yaþayabileceði gibi dili dini uyruðu belirsiz bir þey 17 Þubat 2005 Bir varmýþ bir yokmuþ ey sayýn öðrenci paldýr küldür dönen zaman çarkýnda baþlangýcý ve sonu belirsiz yolda sele karýþmýþ dallar gibi gidiyorsun bu dönen zaman ne sen öðrencisin diye ne yaþýn yirmiüç ne de beklentilerin için sýnýrsýz enginlerde balýkçý bilinmez yaylalarda çoban ya da zaman karanlýðýnda kaybolan bir nokta olsan yine ayný þartlarda dönecek dünya bir karýþ uzamayacak zaman ya da þu veya bu yer falan yada filan asýr zaman çarkýna engel olmayacak ve sen ey sayýn öðrenci sonsuza kadar deðil bu bekleyiþ her doðan günün bir akþamý her açan yapraðýn bir hazaný vardýr ümitler ya da ümitsizlikler þartlara küsmek bazan sinirlenmek ya da coþkusunu yaþamak saf hayallerini gerçekçi düþler görmek sevda üstüne türkü söyleyip avunmak hepsi bir varmýþ bir yokmuþ ne farkýn var ki masal kahramanýndan ya iyilik perileri yardým eder ya aklýn ya da gücün-kuvvetin ya da babandan miras kalan sihirli halý masal deðil mi bu sevdiði kýzý alýr kahraman ve kucaklaþmaya fýrsat bulmadan kaybolur gider düþüncelerde öyküler hep böyle baþlar bir varmýþ bir yokmuþ ve ey sayýn öðrenci yaþamak mutlu ya da mutsuz olmak yaþamý anlamak ya da kararsýz kalmak yani bocalamak gerekli mi yaþýyorsun varsay ki yaþamýyorsun ümitlerin var varsay ki yok güzel bir kýz takýlýyor aklýna varsay ki takýlmýyor sayýn öðrenci ne fark eder bir varmýþ bir yokmuþ 17 Mart 1986 eþeklik beratý her þey sözcükerle anlatýlmaz ki gülümsemesine bakarsýn gözlerine heyecanýna kalbinin nasýl attýðýna anlayýþý kýt olana eþeklik beratý firmamýzýn ikramý 26 Þubat 2005 geçmiþ zaman Sona ermiþ bir yaþamýn geçmiþ zamanýnda dipdiri ayaktayým bir Pazar günü Ýzmir’de bit pazarýný dolanýyorum halk oylamasý var bugün, oyumuzu kullandýk bu arada sýnýfta kaldýðýmý öðrendim iki dersten iyi ki üç yada beþ deðil dedim kendi kendime iyimser gözlüklerimi bir yana býrakýnca görüyorum ki zamanýmý çalýyor hýrsýzlar hem de göz göre göre zavallý avukat adayý daha kendini savunamýyorsun ya sonrasý ne demiþtim sona ermiþ bir yaþamýn geçmiþ zamanýnda bana ait raylarda sürünüyorum Ýzmir-1988 ? sayýsal çözüm Alt alta yazýp adlarýný sevdiðim kýzlarýn toplayýp çarpýp ve bölüyorum böylece aþkýmýn sayýsal çözümüne gidiyorum 23 Mayýs 1991 tutamadýðým hayal sen ki yanýbaþýmda uzanýp tutamadýðým bir hayalsin ben ruh gibi gezinsem çevrende ne fark eder Ýzmir-18 Haziran 1986 varsayým varsay ki 100 yýl yaþayacaksýn þu anda yirmi ya da yirmibeþini yaþadýn seksen veya yetmiþbeþ yýl alacaðýn var boþver gitsin bu zamandan bakýlýnca daha çok var ama yetmiþbeþ yýl sonra borçlu olacaksýn (Ýnkilap tarihi kitabý) Elveda Elveda güzelim bitti aþkýmýz öyle belirsiz ki önümdeki yol öylesine karanlýk ki gelecek kim bilir yarýn ve sonraki gün ne olacak Eylül 1983-Mart 1989 Gel Gel güzelim gel bir sen eksiktin havalar bir yanda bir yanda hormonlar hani gençlik var ya gençlik biraz da sen alt-üst et Ahmet’in dengesini 21 Eylül 1989 senden bir parça aldýðým nefes içtiðim su gördüðüm her güzellikte senden bir parça iyisi mi benim gibi yap bu akþam aya bakarken el sallayacaðým sana sen de gülümse aya ve güneþe ve sensiz olamayan bu delikanlýya 20 Mayýs 2005 aþkýn anatomisi sevdiðim kýzýn % 70 su kalsiyum, fosfat, demir azot, oksijen ve benzer maddelerden oluþtuðunu biliyorum ve biliyorum ki ben de ayný maddelerden oluþuyorum ve biliyorum ki o da buhar olup yaðmura dönecek ben de belki göklerde buluþacaðýz ve denizde belki tuðla olacaðýz bir evin bacasýnda belki de daha iyi anlayacaðýz o zaman aþkýmýzý 7 Mayýs 2005 bu ses senin bu ses senin sesin biliyorum yakýnda çok yakýndasýn duyuyorum elimde deðil çok seviyorum 8 Haziran 2005 Atatürk’ü Anmak elinde öðretmeninin verdiði kitap ile koþturan çocuk bir odalý sarayýna giderken çok mutluydu Kasým 2003 Falcý kýz hayal imparatorluðunun sonuna doðru gerçek diye yaþadýðýn hayaller yarýn son bulacaklar kendinle baþbaþa kaldýðýn zaman bir gülümsemelik zaman ayýr bana da 17 Kasým 2003 insanýn özü yaptýðý eþeklikleri gizlemek için yapmadýk þebeklik býrakmaz fazla mý özet oldu olsun sýnav sorumluluðu bu kadar Kasým 2003 mektup sevgili dostum þu an sýnav zamaný ne kadar sakin görünsem de fýrtýnalar kopuyor düþüncemde saat yaklaþýk 23 korkunç uykum var ve gidip yatacaðým biliyor musun umrumda deðil sýnavdan alýnacak not ben kendime düþeni yaptým ve yapabileceklerim bu kadar irademi aþamam sonunda ben bir kimyasal düzeneðim elimde olmadan yoruluyorum düþ görmem gerekiyor bir þeyler düþünüyorum çok þey düþünüyorum ve sevgili dostum birþeyler anlatmam gerekli birileri beni dinlemeli þu an sen dinliyorsun ama sevdiðinden deðil elin mahkum da ondan sen ki hayali sevgili sen ki rüya ve gerçek arasý garip bir duygu bak karþý koyamýyorsun anlattýklarýma biliyorum istesem beni seversin çünkü sen bir hayalsin ve iplerin benim elimde ama sevgili dostum ne fark eder ki þu anda yalnýz ben hissediyorum gövdemin sýcaklýðýný ve yalnýzca ben duyuyorum yüreðimin çarpmasýný eðer yok edebilsek kendimizi düþüncemizle bizden baþkasý fark etmez yokluðumuzu ve biz de fark edemeyiz çünkü anlamý kalmaz yokluðun sevgili dostum insaný yalnýzca kendisi anlar tam olarak ve o da çoðu zaman yanýlýr 25 Kasým 1986 iki adet suçsuz idam mahkumu iki adet suçsuz idam mahkumu yaþamýn anlamýný tartýþýyor demir parmaklýk arkasýnda üç ayrý gazetede beþ ayrý yalan ne demek lan þüpheden sanýk yararlanýr sen o kocaman gazetelerden daha mý iyi bileceksin olayý hem de itiraf etmiþsin aslanlar gibi biz de merak ediyoruz elbette kendileri dayanabilir mi iþkenceciler yaptýklarýna olsun idamý bekleyen onlar deðil zerre kadar acý duymazlar ve üzüntü sen iþkenceciden daha mý iyi bileceksin olanlarý üç gazete üç iþkenceci asýn hadi iki genc sahi yaþamýn anlamý demiþtik biz niye buradayýz yaþamýn anlamý hapishane mi peki insan yaþamý petrol kuyularý ile karþýlaþtýrýlabilir mi kaç dolar kaç sent eder ya insan haklarý mahkemesi ne yapar ya da bir þey yapar mý zaman mahkemesi bizi akladýðýnda gençliðimizi kim geri verecek 26.8.2000 bir baþka savunma ne demek not dediðin þey bilimsellikten uzak anlamsýz sayýlardýr sýfýr bile çok anlamlý bir sayý bu konuda yani sýfýr konusunda ciltler dolusu kitaplar yazýlmýþtýr siz notlara anlamsýz sayýlar diyemezsiniz matematikte sayýlarýn büyük önemi var aðustos 2000 bir dekanýn diðer anýlarý fakülte bahçesinde elindeki ders notlarýný hafýzlamaya çalýþan öðrenciyi 10 saniye geç geldiðini gerekçe gösterip sýnava almadým var mý itirazý olan hem sýnava girse ne olur girmese ne olur notu ben veriyorum girse de hava alýr girmese de girmeden hava almasý usul ekonomisine de uygun olur bizi izlemeye devam edin aðustos 00 henüz dekanlýk görevine atanmamýþ bir müstakbel dekanýn anýlarý notlarý beðenmeyenler dava açsýn arkadaþlar sýnav kaðýtlarý bize geliyor bilirkiþi olarak sizin açýnýzdan sonuç deðiþmiyor bize ise tatlý parasý oluyor bilirkiþi ücretleri beyfendi patagonya üniversitesi hukuk fakültesinde dekan adayý idi dekan oldu vatana millete hayýrlý olsun üniversite holding a.þ. ekonomik girdiler kelle baþýna hesap edildiðinde çok öðrenci çok para demek sýnýfta býrakacaksýn arkadaþ bir yýl iki yýl....oniki yýl sorarlarsa -ki kimse sormaz- çalýþmýyor bu öðrenciler dersin bak geçenler nasýl geçiyor eylem iki öðrenci eylem yapsa oniki kiþi göz altýna alýnýr beþi dövülür yedisi mahkemeye sevk edilir ilahi patagonya komik yaratýk sefil köle canlýlýðýn þifrelerini iletmek için uzaklara çalýþýr aþýk olur yemek yer kavga eder aþký ve gururu için dünyalarý yýkar bilmez ki tek görevi þifre taþýmak ne dersin iþte komik yaratýk 3 eylül 2000 sevgilim ah sevgilim böyle bir aþký görmezden gelemezsin Ýsviçre ayakkabý Amerikan kot ve Fransýz gömlek giydiðimi bilmiyorsun bilmiyorsun ki son model mersedes ve dubleks bir evim ayrýca yatým ve atým var Ýsviçre bankalarýndaki paralarýmdan daha söz etmedim hem bir iki aya da kalmaz karýmdan boþanýrým ah sevgilim bir aþk ancak bu kadar yüce olabilir 31 Ocak 89 anlayamazsýn anlayamazsýn anlayamazsýn anlasan da zaten bir þey deðiþmez bir öðrenci lanet olasý öðrencilik sona ererken yorgun yüzücünün son kulaçlarýný atýyor sahile doðru 12 Aðustos 88 beni düþünme beni düþünme sakýn eðer yaþ yoksa gözlerimde aðlamýyorum ve eðer mezarlýkta deðilsem bil ki ölmedim düþünme sakýn ben hep böyleyim 13 Ocak 1980 sen bensiz de mutlusun sen bensiz de mutlusun ve yaþamak güzel ben her zamanki gibi karmakarýþýk küçük bir dileðim var duyarsan eðer her þeyin en güzeli seninle olsun (Deðiþiklik 16 Haziran 2006 ) güller soldu güller soldu da tükendi mi çiçekler baharlar çuvala mý girdi düþüncem yok þimdilik yaþam hakkýnda her þey anlamsýz ve ben yalnýz yalnýzlýðým da anlamsýz doðal þey yaþamýnda yaptýðý en doðal þey aþýk olmaktý ve en büyük yanlýþ domatesi sevmekti þimdi her þey bambaþka hint kumaþý ne sen ne de ben kendimizden baþka bir þeyiz yazýk deðil mi Kadýköy’de Karaköy iskelesi saat 20.45, 16 Aðustos 91 görülecek birþeyler her zaman vardýr tam anlamýyla satýlmýþ bir delikanlý örneðini bile bulabilirsiniz Kadýköy’de az sonralar ve yarýn sabahlar kaçýnýlmazdýr dedim ya görülecek birþeyler her zaman vardýr yarýn iþin olmasa olmaz mýydý yazýk deðil mi bu delikanlýya 16 Að.91 istanbul’da güz yaðmuru Ýstanbul’da 4 Ekim akþamlarýndan biri asker olduðum piyadeleri oynuyorum bir yýldýr yarýn biryerlere gidecekmiþ bensiz kendim anlatamadým duygularýmý ama Balkanlar’dan gelen soðuk hava ve yaðmur isyan ediyor benim yerime yarýn biryerlere gidecekmiþ bensiz gitsin bakalým 4 Ekim 1991 külahýma anlat saðýmda saat kulesi solumda deniz Konak Meydaný ana-baba günü sen yalnýz olmadýðýný külahýma anlat ve aþkýný baharýný bilmem neni bilmem neni Konak 13 Nisan 1991 kimse demir atmaz kimse onsekiz yaþýna demir atmaz yolunun üstüdür uðrar ve geçer Ocak 1997 söyleþi 35 yýl yaþadýn baþka ne yaptýn 5 Mart 1997 býrak olduðu gibi kalsýn býrak Ahmet yemeði kahvaltýyý çayý sana mý kaldý stajyer avukatlarýn tanýþmasý daha güzel þeyler var Ýzmir sokaklarýnda kumaþ sanayinin yarattýðý harikalara bak bak bir kere terziler nasýl da konuþturmuþlar yeteneklerini 13 Mart 1990 iskeletlerin dansý dans ediyor insanlar genç ve güzel dans zaman çizgisinde gözümü kapayýp açtýðýmda iskeletler görüyorum ayný sahnede dans ediyorlar sarmaþ dolaþ sahneye çýkýyorum yanýmda doða harikasý bir kýz gözümü yumup açtýðýmda kollarýmda bir iskelet kendime bakamýyorum 18 Aðustos 98 zamandan kalan harmana diktiðim çýnar aðacý ondördünü doldurdu onüç yýldýr hukukla haþýr neþir oluyorum öðrendiðim basit bir formül ensen kalýn deðilse boþuna konuþma hak hukuk adalet eþitlik gibi þeylerin aslýnda masum birer sözcük olduðunu öðretir zaman 21 Haziran 1997 nisanlar hep özel günlerdir nisanlar hep özel günlerdir bu çocuk için bak sevdiðim aþkýmýz sandýðýn gibi deðil yer ve zamanda yakýnlýk ve hormonlar arasý bayram havasý kazanan hep doða olacak 30 Nisan 95 maddenin komik hali sen bir madde yýðýnýsýn kalsiyum demir fosfat azot oksijen ve benzerleri ben bir madde yýðýnýyým ayný þekilde bu ne biçim komedi aþktan sözediyorsun Kasým 1996 papatyalarý yolma kalkmýþ nerelerden gelmiþ sevdiðin yakýn olmak için sen ise seviyor sevmiyor diye papatya yoluyorsun aslaným daha ne bekliyorsun Beyazýt ya da Taksim Meydaný’nda miting mi düzenlesin seviyorum diye 10.7.1998 ülke sýnýrlarý yapaydýr ülke sýnýrlarý yapaydýr kuþlar sýnýr tanýmaz hangi leylek hangi devlete ait bilen var mý bazý yasalar deðiþmez eþitsizlik içinde eþitlik olmaz kurdun yaþama hakký kuzu ile sürer maddeler canlý canlýlar madde olur zayýflar yok olup güçlü bünyelere katýlýrlar yaþama hakký özgürlük ve insan haklarý söylevleri mikroplar için hükümsüzdür aslýnda söylevciler de inanmazlar söylediklerine hak denilen þey ne ki havada uçuþan sözcükler garip bir komedi þimdiki zaman sahnesine koyup yaþadýklarýmý gelecekten bakýnca kendime garip bir komedinin orta yerinde görüp yaptýklarýmý eðleniyorum 13 Ocak 1989 B.B’ den bacak takviyeli demokrasi dersi Kurban bayramýnda kesilen hayvanlara nasýl da isyan ediyor B.B. haným Bosna’da kasaplar boðazlarken çocuklarý ve yaþlýlarý ve kadýnlarý yani insanlarý mehtaplý bir gecenin derinliðinde bacaklarý ve sair organlarý ile demokrasi dersi verir malum haným ve eþitlik ve insan haklarý ve benzerleri alýþtýk alýþtýk artýk bu seslere adým adým arkamýzda yenilginin ayak sesleri olsa gerek zamana ve þartlara 19 ekim 1990 kargalar bir sen deðilsin ki güzelim beni görmeyen bak kargalar bile aldýrmýyor bu delikanlýya Maltepe 1991 sonbahar sonbahar türküsünü söylerken Karadeniz daðlarýnda kimse bilmez düþüncemde ne var haberi yok hiç kimsenin gözyaþlarýmdan terziler hayraným þu terzilere el kadar eteðe nasýl da sýðdýrýrlar bir karýþlýk yýrtmacý 22 Eylül 1989 insan haklarý insan yaþamýnýn bazen petrol kuyularý kadar bile önemli olabileceði söylenmektedir Aralýk 1992 gülümsüyordu Ýzmir Adliyesinde bir çocuk 7-8 yaþlarýnda sanki düðüne gidiyorlar diyordu boþanmak isteyen ana ve babasý için 1995’te duruþma beklerken aþk ve güzel en güzel çiçek hangisi ya en güzel hayvan peki aþýk olduðun þey bunlardan biri mi bana kalýrsa deðil aþýk olduðun þey güzellik deðil 13.8.1996 þekil almýþ enerji yumaðý ben herkes olabilirdim ve herkes ben dünyanýn en ilkel insaný ya da en sevecen ya da bunlar arasýnda bir þey ben her þey olabilirdim ya da herþey ben sonsuz evrende þekil almýþ bir enerji yumaðýyým ben aslýnda ben herþeyim herþey ben adýn soyadýn adresin söylesene ahmet kime ne senin türkünden gözünde yaþ gönlünde ateþ varmýþ ve fýrtýnalar kopmuþ düþüncende kime ne adýn soyadýn adresin sabah kahvaltýn ya da çorabýnýn markasý kimi ilgilendirir söylesene ahmet sen domatesi sevmiþsen kime ne bundan sen yoksun sen yoksun ahmet var olan senden bambaþka bir þey sen dünkü sen deðilsin ve yarýn asla bugünkü sen olmayacaksýn yine unutma adýn yalnýzca bir sözcük ama sen sözcük deðilsin mutluluk ayýn parladýðý yýldýzlarýn yandýðý yer bizim dünyamýz ve sonsuz yýldýzlardaki sonsuz dünyalar bir dileðim var duyarsanýz beni eðer mutluluk olacaksa herkesin olsun 9 Haziran 1983 tepeme çýkarma cinlerimi ey benim muþmula suratlý sevdiðim olup olmadýk yerde aklýma gelip de niye tepeme çýkarýyorsun cinlerimi ya aklýma geleceðine gerçekten gel ya da oynatýp durma beni 20 Þubat 1983 hizmetçi sadýk birer hizmetçiyiz bizler aþkýmýz sevdamýz karagözlü yarimiz ve ne varsa güzelden yana düþündüðümüz hepsi doðaya hizmet için 4 Eylül 1996 güzel kýz güzel kýz inmek zorunda mýsýn otobüsten gönlümü alýp gitmek hayallerimi yalnýz býrakmak zorunda mýsýn aklýndan geçse ya aklýndan geçse ya sokak lambasýnýn yanýnda soðuk duygusuz rüzgarlar ve yaprak seslerinin altýnda sevdalý bir kedinin kendini beðenmiþ kocaman burunlu bir güzele dizeler yazdýðý aslýnda biliyorum akýllý iþi deðil bu belki üþütmüþ olacaðým yarýn burnumu çekeceðim ikide bir daha sýký sarýlacaðým ceketime sýrf birkaç dize uðruna sýrf sevdirmek için kendimi sana 6 ocak 87 mavilim mavilim beni gördün mü yanýmdan geçerken hani Sungurlu’da yanyana dururken otobüslerimiz çýkýp serin havada gezinmiþtik ya sen benden habersiz ben ise dörtköþe mavilim olmuyor böyle 1989 varsýn eskisi gibi olsun varsýn eskisi gibi aksýn Yeþilýrmak eskisi gibi dalgalansýn Karadeniz boþver býrak anýlar baþbaþa kalsýn sen yabangüllerini kýr çiçeklerini anlat sevgi telinden çalsýn sazlar yaþamý sev yaþamý sev üç boyutu ile selam gönder zamanýn ötesine geçmiþteki ve gelecekteki dostlarýna ve yýldýzlara göz kýrp arada bir telefon kulübesinin önündeki kýza Tuzla’dan selam gönderiyorum takvimlerin acele ile geçiþtirdiði günlere Ýnciraltý’na saatlerle oynamak istemiyorum ve zamanla olmayan aþkýmýzýn pembe tablolarýna gülümsüyorum nasýl bir aþktý nasýl bir aþktý tatlý mý tatlý bir kýz zakkum gibi sevsen zehrinden vazgeçsen kahrýndan ölürsün ya da benim gibi divane dolanýr durursun tamamdýr bu iþ pembe gözlük tak demiyorum ama at gözlüðü de olmasýn gerçekçi ol bir nal bulduysan eðer sevin üç nal bir at daha bulabilirsin ama düþün ki bulamadýn ümitlerin var ve bir de nalýn boþver kalanýný pembe gözlük tak demiyorum gerçekçi ol yeter 21 aralýk 90 doyumsuz insanlar doyumsuz insanlarýn içkisi oldu kanlar kumar oynadýlar birimi insan olan paralarla kurallar kuralsýzlýklar ve silahlar konuþtu yine içkiler yine paralar ve silahlar yaðmur bugünkü yaðmurda Kadýköy’de ne iþin vardý yine kýz tavlamaya gittin yine kimse pas vermedi o yoktu deðil mi akþam karanlýðý akþam karanlýðý ve sis birbirine girmiþ çiseleyen yaðmur ile sürüyor Tuzla’da yaþam böyle zamanlarda herkes ve her þey birbirine benzer gerçek olan ile olmayan arasýnda ufak bir aldatmaca ya her þey düþ ya da tüm düþler gerçek sesler karmaþýk dünyalar gibi herkes çok yakýn birbirine ve çok yabancý Tuzla’da gün batýmýný dinlediniz 6 kasým 90 28 þubat 91 bu akþamýn þiirini de yazalým küçük ayýn son günü kafayý zamana takarak keçilerle uðraþmak istemiyorum benim hiç keçim olmadý keçi isterim aþýk mýyým yoksa isterim isterim bahar gelsin maydanozlar yeþersin zamanla uðraþmak istemiyorum bazý þeyleri istiyor bazý þeyleri istemiyorum salata burnu büyük biri olduðumu sanýyordu bilmiyordu ki iþin aslý domates salatasý ve ben deliler gibi seviyorum salatayý sen sardýn sen sardýn baþýma domatesi koþturdun beni Altay’a kadar koþturdun beni yaðmur altýnda þimdi de diyorsun olmaz böyle þey kim çarptý yamulttu seni kim diyorsun bilmez gibi kafa buluyorsun kendince ne sanýyorsun ne sanýyorsun daha mý çok düþüneceðim seni deðerin mi yükselecek borsada daha güzel þiirler mi yazacaðým benden kaçtýkça seni gidi seni iyi ki ekonomi okudun birinci sýnýfta kapýya vardýðýnda sen yine ders çalýþtýðýmý san bir baþýma kafeteryada rahatsýz etmemek için baþka masaya gidiyor havasýna gir selam bile verme geçerken yanýbaþýmdan gözlerini kaçýr aman göz göze gelmeyelim sonra bakýþlarýn gülümser merhaba der bana hatta hiç farketmemiþ gibi büyük harflerle espiri yap geçerken gülüþlerin masama kadar gelsin hem duymayayým hem de duymuþ olayým seni hiç etkilenmediðini göster varlýðýmdan çýkar cebinden metal parayý yazý tura at sanki baþka þeyler düþünüyor sanýrým seni ve giderken sakýn benden yana bakma öte yanýný dolan kafeteryanýn beni düþündüðünü anlamayayým kapýya vardýðýnda dönüp bakmayý unutma ardýna anlamam nasýl olsa bana baktýðýný gülümse içten içe kararsýzlýðýna gülümse bana gülümse o kalabalýkta acýmasýzca ders çalýþtýðýma ne kadar duygusuz olduðuma her þeye gülümse biliyor musun gülümseyince çok güzel oluyorsun 1 Þubat 1987/Samsun duruþma düzeni duruþma düzenini bozdu diye avukat cezalandýrýlmaz ama benim düzenimi bozdu diye domates cezalandýrýlýr salata yapar afiyetle yersin doðrar ekmeðinin arasýna kor öyle yersin elma gibi ýsýrýrsýn domatesine göre deðiþmek koþulu ile yalnýzca öpersin gönlümüz yaþýmýz büyüyor ama gönlümüz hala çocuk küçük þeylere üzülüyor küçük þeylerle mutlu oluyoruz Karadeniz’de sen hiç Karadeniz'de çay içtin mi benimle ben her gün seninleyim baþkasýnýn gözü kendine baþkasýnýn gözüyle baktýn mý hiç örneðin bir an kendini benim yerime koyup dalgalý saçlý güzele göz kýrptýn mý seçme þansý bize yolculuk göründü seçme þansýmýz yok ölüm Allahýn emri ayrýlýk aþk yasasýnýn hiç düþündün mü ve hiç düþündün mü gideceðini seni beklemeden elveda demeden ve el sallamadan belki de hiç düþünmeden seni söyle gitti mi sevdiðin kaldýn mý kendi halinde biraz mahzun biraz düþünceli yapayalnýz saymayý öðrenince saymayý öðrendiðim zaman önce kendimi saydým acaba kaç taneyim diye elbette bir çýktý sonuç ama birþeyler kaldý kafamý karýþtýran acaba hangi bendim bir tane olan kedilerden sorulur bu ay kedilerden sorulur bu ay bahar, gökyüzü ve yýldýzlar ve çatýlar ve aþk salata ve domatesle avutmazlar ya kendilerini benim gibi üç yaný açýk kilitli kapýlar ardýnda bilmem hangi zamandaki dalgalý saçlý güzelin ayakkabýsýnýn numarasý tarihe karýþtý elbette leyleðin getirdiði çocuklar kedilerden sorulur bu ay bahar, gökyüzü ve yýldýzlar ve çatýlar ve aþk Maltepe 28 Mart l991 bir çizik çek gençliðime eðer kredi alabilseydim gelecekten ya da ilerletebilseydim ahbaplýðý zamanla bir kalem oynat deseydim çocukluðumda ya da bir çizik çek gençliðime belki de bambaþka bir ben olacaktým kim bilir belki þimdiki gibi düþünmeyecektim yani ben ben olmayacaktým o zaman yine de kararsýzým bu konuda öyle ben olmayacaktým da böyle ben miyim sanki sevda dediðin sevda dediðin bir çýkmaz sokak dönsen olmaz akþam oluyor ve gitsen...bütün yollar Baðdat’a varýyor uçmaktan baþka þansýn yok o da imkansýz hadi...Baðdat’a gidiyor ocak-þubat 89 savaþçý ölesiye vuruþur savaþçý gücü bitene kadar kazanýrsa eðer bu çarpýþmayý buruk bir yenginin mutluluðunu yaþar fakat ölürse ne yenilginin anlamý kalýr onun için ne de yenginin þubat 88 adým ahmet adým ahmet salata yapmayý düþünmüyorum hele yemeyi hiç aþk denen kavram bana göre palavra domatesi seviyorum 20 þubat 88 mucize bir mucize deðil mi rastlantýlar ve bir rastlantý deðil mi yaþamak Þubat 88 þiir okur dalgalý saçlý güzel þiir okur dalgalý saçlý güzel meçhul sevgiliye ve bir hayal kahramaný düþüncelerin yarattýðý bir zavallý olduðunu anlayamadan coþkusunu yaþar saf hayallerin þubat 88 sýcaklar artýnca önce sýcaklar artar hafiften sonra ýsýnýr toprak tohumlar çimlenmeye baþlar ardýndan kýsalýr etekler tüm cömertliðini gösterir yýrtmaçlar bir kýz gülümser karþý masada karar veremem aþaðý mý baksam yukarý mý avucumu yalarým yavaþtan gençliðim böyle ciddi memleket meselelerine takýlýr gider ((Nisan 1-2-3 88) geçen yýl geçen yýl bir nisan günü sýrýlsýklam ýslanmýþtým yaðmurda ve sýrýlsýklam aþýktým ve oldum olasý aþka inanmadým 1 nisan 88 yarýn yarýn bu günü özleyeceksen eðer bugünü sevmek için yarýný ne diye bekleyeceksin 15 nisan 88 falcý kýz fala inanýyorsa eðer azýcýk iskambil karýþtýrýp da bana mutlu geleceðimi okuyan falcý o da seni seviyor derken belki de anlamýþtýr neden kýzardýðýmý 4 temmuz 88 aþkýmla ilgisi olmayan þiir vazgeçtim sevdadan þiir yazmaktan ve seni düþünmekten þimdi yalnýz modern bir sera ve kýþýn ortasýnda domates yetiþtirmek gibi basit hayallerim var. yok vallahi bu þiirin aþkýmla bir ilgisi yok 30 ocak 87 bizim üniversite bizim üniversite yalnýzca bir dinleme ve yazma kurumu deðildir iyi not tutup güzel yazý yazan arkadaþlardan (ismi lazým deðil baþ harfi Ýbrahim) fotokopi alýnýr bizim üniversitemiz fotokopi ticaretinin geliþmesine kaynak yaratýr. yoksul prens zenginlik madde yýðýnlarýnýn sahibi olmaksa çok zengindi prens ama kendine bile sözü geçmedikten sonra zenginlik de prenslik de þurda kalsýn Galata’nýn sonuna doðru þimdi Ayþegül olmalý o günü konuþmalýyýz öncesi sonrasýyla þimdi karþýmda elinde bira ayný ezgiyi dinlemeliyiz ayný duygularla beni affet zaman bir yanlýþlýk yaptýysam farkýnda olmadan hiç içimden geçer mi kýrmak sevdiðimi beni affet zaman görüyorsun ki güçsüzüm karþýnda yapabileceðim her þeyi yaptým sonrasý beni aþar kýrmamaya çalýþýyorum hiç kimseyi ve hiçbir þeyi benden bu kadar ezbere bu yol bu kaldýrým gökyüzü yýldýzlar köpek havlamalarý ve gecenin belirsizliði hep ezbere ezbere yürüyorum yol boyu dizeler üstünde o kaldýrým senin bu kaldýrým benim çarpmamak için baþýmý düþersem eðer taþlara ortasýnda yürüyorum asfaltýn ezbere seviyor ezbere özlüyoruz düþler güzeller ezber sarýþýn ve esmerler ela ve karagözlüler ve dahi mavi gözlüler hep ezbere Ýstanbul 4 Mayýs 91 Nobel Ödülü bu yýl da bana vermezler barýþ ödülünü ben ki sessiz çocuk ne okum mýzraðým var ne tank ve topum bir helikopterim bile yok hiç savaþ çýkarmadým hiç insan öldürmedim aklýmdan bile geçmedi böyle þeyler bu yýl da bana vermezler barýþ ödülünü ben ki ezici bir güce sahip deðilim savaþmak için barýþa kaç kuruþluk katkým olabilir 15 Eylül 1998 çok þey istiyorum çok þey istiyorum fakat param yok bedava vermiyorlar hiçbir þeyi ve kredi alamýyorum zamandan çay ocaðý kapanmýþ çay ocaðý kapanmýþ güzel kýz hala karþý masada ders çalýþýyorum Ýnciraltý’nda dün sabah dün sabah gidiyordum biryerlere sanki ben deðilim yolda giden yolmuþ giden bende bana çarpan rüzgar deðil rüzgara çarpan ben karþý þelaleden düþen damlalar sanki onlar ben ben onlarým garip gibi ama ben herþeyim herþey ben hukuk dersi söyler misin sayýn hukukçu þüpheden sanýk yararlanýr deðil mi sen öyle san boðazýna geçirilir ilmek þüpheler içinde can verir elin oðlu (20.6.97) otuzbeþe deðiþik bir yaklaþým yaþ otuzbeþ her tarafýndayým yolun ne çocukluðum uzakta ne de gençliðim yeteri kadar çocuk yeteri kadar gencim ne geçmiþ geçip gitmiþtir ne de gelecek uzak her gün ve her akþam toplanýp ben olan kafadarlar söyleþiriz çocukluðum bir yanda bir yanda onsekiz yaþým þimdiki ben ve geleceðim sevdiklerimizi birlikte düþünür birlikte gülümseriz kendimize 16 mart 1998 yeþil gözlü kýz hukuk fakültesindeki þiir tutkunu yeþil gözlü kýz nerde sevda kokan dizeler diye sitem etti adýnýn baþ harfini bir de gözlerinin rengini bilirim hepsi bu o da benden yana daha fazla bir þey bilmez ama ne sevimli öykü deðil mi herkes herkese aþýk haberi yok hiç kimsenin bir diðerinden sefil köle sen doða harikasý sefil hizmetçi ben sefil köle aþkýmýz sandýðýn gibi deðil ama yine de güzel nisan 97 roman kahramaný herkes kendi romanýnýn kahramaný ben dahil þu an geliþen olaylar ve az sonrakiler hep ayný romanýn parçasý kimse olacaklarý bilemez kahramanlar dahil yarýnlarý bilemeyiz ne siz ne de ben peki romanýn geçen bölümlerini biliyor musunuz nerden bileceksiniz sevdiði kýza ulaþýr kahraman ve kucaklamaya fýrsat bulmadan kaybolur gider aslýnda oyunun ortasýnda bulduk kendimizi oynadýk bunca zaman anlayamadan ne kadarýný biz yazdýk dersiniz romanýn ne kadarýný yazacaðýz birileri yazmýþ bizler figüran yol gelir bilinmezden ve gider ne demek sorun çevre kirliliði ne demek artýk savaþ çýkmayacak uçaklar düþmeyecek trafik kazasý asla yoksulluða son verdik açlýktan ölümlere son kanser ne demek hastalýk ne demek alýr Fransýz parlamentosu bir karar çýkarýr bir yasa son verir hepsine sonra AÝHM ‘ne baþvurup tazminat ister ilgililer yasaya göre oysa Koç’um yer çekimi yasasýný kaldýr bir yasayla artist olur çok para kazanýrsýn bir ayrýlýþ sahnesi anne inmiþti adliye merdiveninden gözlerini saklamaya çalýþarak sessizce aðlýyor ve gitmeye çalýþýyordu halasýnýn kucaðýnda kalan beþ yaþýndaki çocuk dur anne dur diye baðýrdý dur bir kere daha öpeyim sonra bize döndü annemi bir kere daha öpmek istiyorum Adana’ya gidiyorum otobüs gecikti Mut , Silifke, Mersin yolu uzattýk annesinin ardýndan haykýran genç kýzý düþünüyorum 5 yaþýnda sonra idamlýk iki delikanlýyý onlar da analarýnýn küçük çocuklarý onlar da beþ yaþýndaki genç kadar masum belki son kez öpmek istiyorlar analarýný söyler misin sayýn avukat vicdanýn hesap vermeye hazýr mý o nasýl bir savunmaydý baþtan savma söyler misin sayýn savcý sayýn yargýç vicdanýn hesap vermeye hazýr mý ipe gidecekler sizin çocuklarýnýz olsaydý böyle mi olacaktý (10 Temmuz 1997 Mut-Silifke arasý) maddenin komik haline iliþkin bilirkiþi raporu dosya kül olarak bilirkiþiye gider toz-duman olup geri gelir maddenin komik halinden söz edip bir taþýn bir odunun þaka yaptýðý mý anlatýlýr ya da demirin bakýrýn çinkonun þunun bunun olmaz böyle þey davacý çok haklý hem o kadar çok haklý ki sormayýn gitsin not bilirkiþi ücretinin artýrýlmasý talep ediyorum karar dosya kapsamý ve toplanan kanýtlara göre ölümü iptal ediyorum ayrýlýðý yalnýzlýðý ve hüznü iptal ediyorum herkes sevdiði ile hep sevdiði ile sevginin sonsuzluðu mutluluk dostluk kardeþlik yalnýzca güzel þeyler yalnýzca olumlu düþünceler var olacak tüm olumsuzluklarý iptal ediyorum 17 Mart 2001 soykýrým anýtý katledilen doða için büyük bir anýt dikilmeli baþka bir þey yapamayýz biz zavallý düþünme özürlü insanlarýz ya da sinsi güzellikleri yeniden yaratmak süregelen katliamlarý durdurmak ve korumak doðayý çözüm olacakken anýt dikip betondan reklam yapmak deðiþik meclislerden yasalar çýkarýp türkü söylemek hep birlikte daha güzel anlatýr bizi 17 Mart 2001 duyun kendinizi çocuklarý seviyorsanýz eðer sýnýrlarýný çizin sevdiðiniz þeyin hangi çocuðu ne zamana kadar ve ne kadar annesiz babasýz sokaklarla dost olmuþ delikanlýlarýn yüreðinize zýpkýn gibi saplanýr mý çýðlýklarý yoksa bazý zamanlar bazý çocuklarý mý sever görünürüz Avrupa’nýn ortasýnda koltuk deðnekleri ile gezen çocuklar -ki bunlar þanslý olanlar- ne anlama gelir sözde eþitlik sözde özgürlük sözde demokrasi tutkunu Avrupalý için uzaða gitme Ýstanbul sokaklarýnda kir pas içinde karný aç yüreði paramparça çocuklar ve Ankara sokaklarýnda ve Ýzmir sokaklarýnda uzaða gitme belki yakýn mahallede belki bitiþik sokakta belki yanýbaþýnda bitiþik komþunda kendini kandýrma o çocuk senin o çocuk bizim söyler misin sevdiklerimiz için ne yapýyoruz maddenin en komik hali maddeler sývý katý gaz ve komik halde bulunurlar komik halin en komiði karnýný doyurup hatta bol miktarda semizleþtiði halde bir türlü gözünü doyuramayan zavallýlar neden seviyorum neden seni deli gibi seviyorum sanýyorsun biliyorsun ki aklým baþýmda olsa böyle bir hata yapmazdým senin gibi patlýcan burunlu ve çarpýk diþli bir domatese gönül vermezdim Ýzmir 1986 ayakkabýlý þiir sen benim ayakkabýsý olan tek þiirimsin kara gözlü sevdiðimin gönlüne giderken ayaklarýn aþýnmasýn diye sana aldým bu ayakkabýlarý bak sevgili þiir bu zamanda zor bir kýza beðendirmek kendini yakýþýklý mýsýn... farketmez kafan çalýþýyor mu... o da farketmez zengin misin... inan ama bu da önemli deðil kafasý çalýþan zengin ve yakýþýklý biri olmalýsýn laf aramýzda karakter sahibi haþin ve gaddar biraz da tarzanvari biliyor musun sýrf ayakkabýlarýmýn modasý geçtiði ve yaný yýrtýk biraz da bakýmsýz –yani boyasýz ve tozlu- olduðu için gömleðim kýrýþýk ve saçlarým daðýnýk diye bana dudaðýný bükerek baktý kara gözlü kýz kendimi hüzünlü düþünemiyorum dünya umrumda mý pabucum eski, cebim delik gömleðim kýrýþýk ve saçým daðýnýk ise ne fark eder sevgili þiir sana bir ayakkabý aldým ki boynu bükük, gönlü kýrýk olmayasýn kara gözlü kýzý gördüðünde yere saðlam basabilesin sevgili þiir elbette sen ayakkabý giyemezsin þiirler ayakkabý giyemez ki ama yine de ayakkabýlarýn var ne fark eder ben giysem senin yerine aþk her þeydi aþk herþeydi ve bu onun herþey olan aþkýydý baþlarken bundan baþkasýný sevmeyecekti ve biterken bu son olsun dedi her zamanki gibi iþte bu aþktý ve aþk herþeydi aþkýmýzýn büyüklüðü sorun aþkýmýzýn büyüklüðü deðil acaba neden bir baþka varlýða deðil de insana ve acaba neden bir güzele ve acaba neden seçmece karpuz gibi vücut ölçülerine ve acaba uðruna salaklarý oynadýðýmýz dilberler ne anlama gelir bir merkep için 6 mayýs 1991 alacaðýn olsun sana kim söyledi týbba git diye hukuk dururken bilmiyor muydun sana aþýk olacaðýmý laf olsun diye hastalanýp hastanede seni arayacaðýmý bilmiyor muydun beni hiç düþünmüyorsun alacaðýn olsun doktor güzeli bak yarýnki bütünlemeyi unutmuþ sana þiir yazýyorum 16 eylül l986 anasý ve oðlu bir sandalye varmýþ kapýdan girip saða dönünce tam karþýda masanýn üstünde dosyalar birkaç kitap ve bir çerçeve cin gibi bir çocuk çýkmak istiyor fotoðraftan anasý bu masada Barýþ ile baþbaþa dosya inceler 8.5.95 Akdeniz’in karþý ucu Akdeniz’in karþý ucunu görmek istiyorum miyop gözlerle seni çýlgýnlar gibi seviyorum ve biliyorum ki aslýnda sen de yediðin patlýcan, biber, domates ve içtiðin su ve benzerlerinin katkýlarý ile oluþmuþ bir bütünsün benim gibi biz seninle özdeþiz bu nedenle aþkýmýz olabildiðince anlamlý ve bir o kadar da anlamsýz Anamur 1 Temmuz 1993 bir resmimi çek bir resmimi çek fotoðrafçý bir resmimi çek gün batmadan gelecek gün çok uzak görünüyor bugüne o gün geldiðinde bu gün gitmiþ olacak bir resmini çek zamanýn fotoðrafçý kendimizi avutalým o resimlerle Ýnciraltý 8 Mayýs 1986 beþ dakika beþ dakika kendine ayýr ve yýldýzlara bir nokta bul kendine sonsuz evrende nesin, necisin hangi bilmecenin neresindesin Kasým 1990 bir daha yanýlmak yok her gün yeniden söylüyorum bir daha ne gözlerim ne duygularým ne de mantýðým hiç biri yanýlmayacak yýllar önce söylemiþtim dün söyledim bu gün yine söylüyorum bir daha yanýlmak yok öyle sanýyorum ki son defa söylediðimde bu sözü o zaman biraz geç olacak o zaman ancak yarýný olmayan bir zaman olacak mart 1986 batýk geminin hazinesi yapma be güzel akþam akþam deli mi ediyorsun sarhoþ mu sersem mi nettiðin belli deðil halime bak beter mi beter artýk yeter baharýn geldiði sýcaklarýn arttýðý ve kanýmýn kaynadýðý zamanda cömert davranan yýrtmacýn yanda batýk geminin hazinesini gösterir gibi 22 Mart 1986 bir garip þeyler anlayamadýðým bir garip þeyler var ortalýkta bir sen ve bir de benden baþka herkes biliyor sevdamýzý bardaðýn dibindeki bira bardaðýn dibindeki bira bizi birlikte olmaya zorluyor ve biz sonsuza kadar var etmek istiyoruz bardaðýn dibindeki birayý 19 Haziran 1988 býrakýn çocuklar býrakýn çocuklar baklavayý böreði çaldýn mý adam gibi çalacaksýn kurtarýr mý Ýsviçre’den, Amerika’dan aþaðýsý otomobil çal, kamyon çal vergi kaçýr hayali ihracat yap sen bir kilo baklava ile þehir hatlarý vapuruna bile binemezsin Bayýndýr 1998 benim gibi yazdýklarýmý düþünseydi kalemim karma karýþýk olurdu kafasý ve anlasaydý gülerdi halime ve eðer hissetseydi çýlgýna dönerdi benim gibi halay çekmeye kalkardý oyun bilmeden yüzüne gözüne bulaþtýrýrdý kolbastýyý 4 Temmuz 1991-15.04.2009 bu iþte bir cinlik var genç kadýn çekici mi çekici evli çocuklarý var nerden tanýþmýþ kocasýnýn mahpusane arkadaþý ile adamýn bir sürü cinleri var kulaðýna eðilip de seksi kadýnýn sizin bahçede bir küp dolusu altýn var fakat çýkarmak için üç kadýn ister cinler “lafý mý olur cinci bey” benden baþlasýnlar diðer ikisini buluruz dedi genç kadýn içi su dolu bir tas ile çekildiler mahzene genç kadýn tasý kavradý ve dikkatlice suya baktý cinci sýyýrdý ne varsa kadýnýn üstünde sonrasý bilinen þeyler iyi bir çalýþmaydý ve fakat cinler ikna olmamýþlardý yeni kadýnlar gerekiyordu genç ve güzel “lafý mý olur cinci bey” derken önce biri geldi güzellerin sonra biri, sonra biri yine tas, yine su ve bilinen þeyler cinler birini beðenmedi dedi cinci lafý mý olur daha genç ve güzeller var altýnlar henüz çýkarýlamadý tüm hýzýyla devam ediyor öykü tam anlatamadým galiba bu iþte bir cinlik var bizi izlemeye devam edin (1997) bir baþka dünya bir baþka dünyada görseydim sizi Neval haným ve siz beni bir baþka türlü sevecektim belki ve belki siz de beni bir baþka zamanda yaþasaydýk siz ve ben belki bambaþka olacaktý öyküler otuz yýl mý geçti son gördüðümden yüz yýl geçse ne yazar biz var olduk ve sevdik ve seviyorum .....seviyor musun Bayýndýr 24 mart 96 bilseydim baþýma gelecekleri bilseydim baþýma gelecekleri uyumlu bir çorap giyerdim pantalonuma ayaðýma adam gibi bir ayakkabý ve bir de gömlek eðer bilseydim belki týraþ olurdum bu sabah ama saçlarýmý mutlaka tarardým belki koku bile sürerdim yaðmurda ýslanmak mý kýþ günü suya bile girerdim senin için Karadeniz’de 6 Temmuz 1991 bir sað ayak bir sol ayak bir sað ayak bir sol ayak topuklarla yere basarak parmak uçlarý ile yaylanma hep ayný hareketlerle sürüyor yaþam herkesin bir iþi olmalý bir evi, sevdikleri amacý olmalý koþturmaya bir sað ayak bir sol ayak böyle sürüyor iþte oyun koþturarak Ýstanbul 3 aralýk 91 bir doktor sevdim inan doktor abla tutuldum sana aslýnda normalmiþ hastanýn doktorunu sevmesi ama alýþýlmýþtan öte seni sevmek geldi içimden biraz daha bekle bu adam adam olunca anlatacak aþkýný sana (9 Eylül Týp Hatýrasý) balýkçý kahvesi Ýnciraltý’ndayým Balýkçý kahvesinde keyfim yerinde sayýlýr kafa buluyorum kendimle 2 ekim 1987 cam kafanýn çalýþtýðýný biliyorum ama düþ olarak kalmayý baþarman o üstün zekandan mý yoksa yeteneksizliðinden mi bilinmez yine de gerçek olduðun zaman cam gibi kýrýlacaðýn da ortada iþte bu noktada bir anlaþýlmazlýk var Nisan 1987 dostluk insanlara güvenim sonsuz hepsi dost birbirine öyle ki bay ve bayan örümcek gibi ateþli aþk sahneleri sonrasý afiyetle yer biri diðerini ve topladýðý taze güç ile að örer dostlarýna ki hazýr olsun gelecek öðün davet ben küçük bir çocuðum yaklaþýk 11 aylýk falan boþanmak isteyen anne ve babama sesleniyorum nerden çýkardýnýz bu saçmalýðý oturup masanýn baþýna çözemediniz mi yemeðin tuzunu pýrasayý ve ýspanaðý annemi seviyorum babamý seviyorum onlarý beni sevmeye davet ediyorum 4.4.1995 duydun mu duydun mu arkadaþým uygarlýk denen bir garip þeyler olmuþ zor mu ölüyormuþ insanlar neymiþ de yumuþak huylu bombacýklar yapýlmýþ boþuna mý hep insanlýk uðruna topu topu bir defa ölüyorlar kýrk yýlda onu da uygarca ölsünler 7 Aralýk 1982 dinle güzel kýz dinle güzel kýz benim özgürlük tutkunu saçlarým var çoðu zaman darma daðýn senin saçlarýn da özgürlükçü ama daðýnýk deðil ben seni düþünmekten bu haldeyim belli ki sen beni düþünmüyorsun 30 Mart 1986 dalgýnlýk dalgýn rüzgarlar eser çarpar önüne gelene sanýr ki coþku onun eseri bilmez ki yapraðýn gönlü neþeli nisan 86 daðdaki alabalýk çok þey bilir daðdaki alabalýk dili yok konuþamaz güzel söylemiþ Ziya Paþa tahsil cehaleti giderir eþeklik bakidir daðdaki alabalýk nice yiðitler bilir ve nice eþekler sözüm sana Zeyno çok þey bilir daðdaki alabalýk sen de bilirsin biz de biliriz üçüncü kiþiler de bilir 18.7.1997 farkýna varmadým sene seksen dört Alsancak’ta Hukuk Fakültesi kantini o kadar tatlýydý ki masamda oturan kýz farkýna varmadým çayý þekersiz içtiðimin gezinen iskeletler ülkesi yüz yýl önceki insanlar için bugün ne anlama geliyorsa yüz yýl sonra bizim için de o anlama gelecek þimdi gülümseyen gençler çocuklar büyükler mutlu günlerini yaþayan sevgililer ve varlýðýndan bilgi sahibi olmadýðýmýz herkes aslýnda gezinen iskeletleriz 96 sonbahar garip þeyleri seviyorum insanlar garip oluyor ve garip þeyleri seviyorlar ben anlayamadýklarýmý seviyorum seni hiç anlayamýyorum ufaklýk hem de hiç anlayamýyorum 5 Eylül 1986 gel de þaþýrma pusulayý ereðim bir daðýn ardýnda beni bekliyor olsa koyulurum yola ona ulaþmak için ama daðlar bir deðil erek bir deðil yollar bir deðil hepsi binlerce bir ben varým bir olan gel de þaþýrma pusulayý Ayvacýk-11 Mayýs 1983 gitti dört çeyrekten biri ya iþte sayýn avukat adayý gördüðün gibi diplomayla bitmiyor her þey staj falan yaparken Ýzmir kaldýrýmlarýyla tanýþacaksýn yavaþ yavaþ görevin belirsiz bir koþturmaca ne bir iþin olacak yaþaman için ne de tümden iþsiz Tanrý abine bol para verirse o da sana gitti dört çeyrekten biri böylece baþarabilirsen Konak’ta köprü baþýna mendil açacaksýn Tanrý size siz bana 19 eylül 89 güzellik yarýþmasý seçici ben isem en güzel sensin seçici bir merkep ise onun güzeli baþka Aralýk 1994 insan haklarý (iki) insan haklarý iki adet sözcüðün oluþturduðu belirtisiz bir tamlamadýr insan bildiðimiz varlýk hak ise karmaþýk bir þey insan haklarý evrensel beyannamesi insanlarýn vazgeçilmez haklarýný saymýþtýr buradan çýkan sonuç beyannameyi hazýrlayanlar sayý saymayý biliyorlar elbette bilirler petrol kuyularýnýn yaþamsal önemi var ve insanlarýn en önemli hakký yaþama hakký istifa ediyorum Einstein’ýn bilmem hangi teorisi ve canlýlýðýn devamý üzerine kafa yormaktan istifa ediyorum kumaþ bulamayan terzilerin diktiði etekler daha önemli gözlem ve deney ille de bu ikisi elbette lahmacun satmýyorum Ýstanbul sokaklarýnda kafaný yorma güzelim aklýmdan ne geçmiyor ki karþýyakalý kýz Karþýyakalý kýz beni de alsana þemsiyenin altýna bir ortak yanýmýz var seninle öðrencilikten yana Karþýyakalý kýz bilmem gerek var mý söylememe yaðmurun yaðdýðýný 19 Kasým 1987 kendine benim gözlerimle bak kendine baþkasýnýn gözleriyle baktýn mý hiç örneðin kendini benim yerime koyup dalgalý saçlý güzele göz kýrptýn mý kayýp eþya bürosu aradýklarýný bulamamýþ gibisin bu çocukta elbette bulamazsýn güzelim ben kayýp eþya bürosu deðilim ki köþedeki kýrmýzýlý doktorlar da bakar çerçevenin üstünden ve göz kýrpar köþedeki kýrmýzýlýya mevsim bahar hava yaðmurlu Beyazýt’ta falanca tatlýcý 18 mayýs 91 saat 15.40 kaç paralýk her parasýz kalýþýmda kaç paralýk adam olduðumu düþünürüm sonra neden böyle düþündüðümü düþünmek zorunda olup olmadýðýmý belki de düþünmememin daha iyi olacaðýný düþünürüm Ýzmir 1985 Kimlik adým ahmet ancak tapusu olmayan bir sözcük baþka bir þey de olabilirdi soyadým odabaþ bu da herhangi bir sözcük ben binlerce yýl öncesini de yaþadým biraz tipim deðiþmiþ olabilir Hamurabi amca yasalarý yazýlý hale getirirken ne yaptýðýmý tam anýmsayamýyorum gidin kendisine sorun o da beni çýkaramaz çok çok büyük dedemin çok çok büyük annemle hangi þartlarda evlendiðini de bilemeyeceðim hem o zaman Medeni Yasa henüz yoktu ata binip binmediðimi bilmiyorum ancak pek çok defa buharlaþýp yaðmur olduðum da % 70 oranýnda gerçek aþklarým hep birbirine benzemiþtir hep güzelleri sevmiþimdir bu anlattýklarýmýn þimdiki aþkýmla bir ilgisi yok 5.8.1995//15.38 muþmula hiçbir kýz senin kadar güzel olamaz ve senin gibi gülemez desem belki de yüz vermezsin bana bundan sonra sen beni ne sanýyorsun hiç kendi elimle koparýr mýyým gülü dalýndan sen çirkin bir kýzsýn ve hiç de güzel gülmüyorsun sen benim muþmula suratlý sevdiðimsin 1 nisan 1986 mal bildirimi demek aþkýmýz mal bildirimine kaldý o halde iyi dinle yeni bir pabuç aldým kendime ucuz tarafýndan eskiler de duruyor bir yaný yýrtýk ne cebimde param var fazladan ne de bankada zaman kredi açmýyor, anlarsýn yaný yakamdaki uður böceði arkadaþýmýn hediyesi Mobutu’nun demokrasiye katkýsý eþek deðiller ya bir diktatörü beslesinler sanayileþmiþ demokratik ve insan haklarý tutkunu devletler silah satmýþ olamaz Mobutu’ya olsa olsa sanayisi ve demokrasisi olmayan küçük devletçikler belki de Papua Yeni Gine yapmýþtýr bu iþi Eylül 1997 nasýl vazgeç dersin nasýl vazgeç dersin beni sevmekten kýrk yýlda bir aþýk olmuþum hem bu gönül özgürlük tutkunu seni mi dinler ocak 86 ne biçim aþk bu ne biçim aþk kýþ gelirken çuvala mý girdi baharlar yoksa anlayamadýðým birþeyler mi var yoksa uzun gecelerde daha mý sevimli görünür domates salatasý (26 Kasým 1990) onbeþ yýl öncesi bugün onbeþ yýl öncesine götürüyor çimenler beni ve onbeþ yýl sonra belki de bu günlere getirecek mart 1988 ok mýzrak ve yay adamlar medeni bak bir tanesi yere tükürür çöp yada kaðýt atar mý burnunu karýþtýran birini göremezsin devlet vatandaþ için var parasý yok diye kimsenin saðlýðý ile oynanmaz kalkýp da bu medeni insanlarýn Mobutu gibi bir diktatöre ve antidemokratik ve de teokratik ayný zamanda iþkencenin kol gezdiði ülkelere silah satmasýný bekleyemezsiniz adý geçen sicili bozuk yönetimler olsa olsa ok mýzrak ve yay sanayinin geliþtiði ve henüz coðrafya kitaplarýnda yer iþgal edememiþ kabilelerden alýyordur silahlarý ölümsüzlük bu maddeler benden önce de vardý ve ben ben olmaktan çýktýðýmda yine var olacaklar 10 Ekim 1988 öyle dalmýþým ki öyle dalmýþým ki aþk öykülerine unutmuþum kendimi unutmuþum damarlarýmda makine yaðý aktýðýný ve yüreðimin yerinde bir kompresörün çalýþtýðýný unutmuþum öykü küçük bir krallýk varmýþ günün birinde öylesine küçükmüþ ki hiç topraðý yokmuþ askerler muhafýzlar þunlar bunlar da yokmuþ kral bir gün dað bayýr gezinirken bir de ne görsün “güzeller güzeli bir kýz” hemen onu maydanoz güzeli seçmiþ ve aþkýný anlatmýþ ama maydanoz güzeli krala yüz vermemiþ bu öykü de böylece bitmiþ ok yaydan çýkmýþ ok yaydan çýkmýþ yaþamamak elde deðil gönlüm bir güzele tutulmuþ vazgeçmek elde deðil aslýnda hiçbir þey elde deðil kimin aklýna gelirdi Ýzmir’e gelmek hukuða gitmek ve 28 Aralýk 86’da sana aþýk olmak aramýzda kalsýn aþk salatadan baþka bir þey deðil ama bir vazgeçebilsem 28 Aralýk 1986 peri kýzlarý dans eder önümde Ýstasyon caddesindeki zeytin aðaçlarý ve direkler beni affedin sizlere çarpýyorsam elimde olmadan düþünün ki yaþ yirmibeþ ve peri kýzlarý dans eder önümde affedin kafa mý kalýr bu yetimde 9 temmuz 89 prenses genç kýz prenses olmak istedi masaldaki ülkede söz verdi baþka þey istemeyeceðine masal deðil mi bu genç kýz kendini orada buldu prensesti ama kendisiydi herþeyin ona yabancý olduðunu ve masallarýn masal kaldýkça güzel olduðunu hayretle gördü zor iþti prenses olup sonra da hayal kýrýklýðýna uðramak kendine dönmek istedi genç kýz sözünü düþünerek yoksa yalancý mý oluyordu zamana karþý eylül 97 sen varken düþüncemde Ýstasyondaydým az önce sahil niyetine bir çay söyledim kendime sonra bir ayran ve kahve gördüðün gibi kafam yerinde hep sen varken düþüncemde böyle oluyor haziran 89 suçsuzluk karinesi siz onu Ahmet’in külahýna anlatýn onca dayak ve sair uygulamadan sonra karine mi kalýr ortada babamý ben öldündüm abi falanca yerin bombalanmasý filanca kiþinin öldürülmesi ve benzer olaylar hep benim eserim bu ifadeyi hiçbir baský olmaksýzýn serbest irademle ve de avukat bulundurmaya gerek duymadan verdim babamýn yaþýyor olmasý benim sorunum deðil aslýnda filanca kiþi ölmemiþ de olabilir o da benim sorunum deðil onbeþ ayrý kiþinin ayný cinayeti itiraf etmesi de beni baðlamaz ben özgür irademle ifademi vermiþim arkadaþ 9.7.1998 sormayýn nasýlsýn diye sormayýn bana bilmiyor muyum bilemiyor muyum bilemiyorum 2 Aralýk 1985 seni bu diyardan alýp kaçamam seni bu diyardan alýp kaçamam ne gideceðim bir evim var ne de iþim ben baþýboþ bir serseri birþeyler düþünür birþeyler yazarým ama bunlar para etmez ekmek elden su gölden yaþar giderim seni bu diyardan alýp kaçamam 29 aðustos 1988 sevgi kutsaldýr sevecek nice deðerler vardýr ve sevgi kutsaldýr hayvanlarý seviniz dostlar hayvanlarý seviniz sayýn para ey sayýn para sayende ben bile bir baþka görüyorum kendimi aynada eh artýk ben bile böyle düþündükten sonra istediði gibi düþünsün herkes 16 nisan 86 þarap fýçýsýndan masalar þarap fýçýsýndan masa yapýp þarkýlar dinledik bacaklarý güzel kargalardan ille de insan haklarý arkadaþ bir yudum þarap bir yudum insan haklarý Bosna’da ölümler son bulacak mesele Kuveyt’teki petrol kuyularý bir yudum þarap bir varil petrol bir o kadar insan haklarý bizdense eðer en demokratik ve doðal hakkýdýr insan öldürmek bize rakip olacaksa sineklere bile saygý göstermesini bekleriz herkesin anlýyorsun deðil mi demokratik kardeþim bunca nutuklarý boþa mý atýyoruz nisan 93 toplantý insan haklarý konusunda yeni geliþmeler ve taným sorunu üzerine yapýlan toplantýda petrol kuyularýnýn bir mühendislik olayý olduðu ve tartýþma konusu ile bir ilgisinin bulunmadýðý oy birliði ile karar altýna alýndý toplantýya katýlanlar lüks bir lokantada yemeklerini yedikten sonra daðýldýlar 14.1.1995 vazgeçemediðimi yaz yastýðýn deðerini yastýksýz gecelere yaz güneþin sýcaklýðýný soðuk günlere ve gülümseyen sevgiliyi yalnýzlýða yaz yaban güllerini yaz kýr çiçeklerini ve vazgeçemediðimi bunlar da senin defterine 25 Ocak 1991 tüm insanlarý seviyorum Samsun’da lokantada 10 eylül 1986 saat 13.18 köfte söyledim ardýndan tatlý dýþarýdan belirsiz insan sesleri geliyor düþünüyorum da tüm insanlarý seviyorum kim varsa yoldan geçen tezgahýnýn baþýnda ve dükkanýnda kim varsa yaþayan hepsini seviyorum hepsi kardeþim benim ve hepsi beni kazýklamaya uðraþýyor sözleþmiþ gibi yýldýz bir yýldýz görürsem kayarken dilek tutacaðým senin için tüm dileklerin olsun diye eylül 87 yýldýzlara göz kýrp yaþamý sev tüm boyutlarý ile selam gönder zamanýn ötesine geçmiþe ve geleceðe ve yýldýzlara göz kýrp arada bir yaðmur yaðýyor bugün yaðmur yaðýyor Ýzmir’de Samsun da yaðýþlýymýþ yaþama sevinci duyduðumu söyleyebilirim bugün belki de daha coþkulu akacak Yeþilýrmak belki ben de bambaþka olacaðým 12 Kasým 1987 yemen türküsü ardýnda sevdiðini koyup Yemen’e giden delikanlýlar orada kaldýlar Yemen’e gideni gelir mi sandýn 1 Nisan 1996 yalnýzlýðýn bittiði yer yalnýzlýðýn bittiði bir yer var sonsuz yalnýzlýklarda bizim her þey ve her þeyin biz olarak zamanda var olduðu an yalnýzlýðýn bittiði yerdir zamaný öldürüyorum ne kara gözlü sevgili ne baharýn renkleri... felekten þikayetçi deðilim ne yapmam gerektiðini düþünüyorum verimli olmam gereken zamaný öldürüyorum Ayvacýk 1983 zavallýlar can güvenliði yok bosnada görev yapan kahraman UN askerlerinin ya Turayliç’i öldüren sýrplý yanlýþlýkla askerleri vursa idi kekliði düz ovada avlamak onca silahlarý tasarlayan binlerce beyin aslýnda balýk tutmayý sevmezler kekliði düz ovada avlamak gibi türkü söylemeyi de beceremezler silahlarýn tarýmsal üretim ile de bir ilgisi yok yaþasýn insan haklarý madem ki beni seviyorsun madem ki bu yürek benim madem ki seven ben düþünen ben Maltepe’nin bilmem neresinde bir öðlen vakti oturan ben þartlarla ve kendimle dalga geçen ben ve madem ki sen beni seviyorsun kim ipler Birleþmiþ Milletlerin bilmem hangi kararýný 17 Temmuz 91 dünya tek devlet olsa dünya tek devlet olsa bir kýsým insanlarýn hakký yenmez mi kim silah üretir kime satar insan haklarý diye en çok baðýran geliþmiþ pokemonlar kime satar silahý nasýl düzelir bütçe o insanlarýn haklarý nerde aç kalmaz mý silah tüccarlarý uçan canavarlar hýçkýrýklar içinde yataðýndan fýrladý Hamurabi uçan canavarlar gördüm taþ ve ateþ atýyorlardý Babil üstüne zamaný ve tarihi yýkýyorlar diyordu gözyaþlarý içinde 29.11.2002 naklen yayýnda katliam ýrak’tan söz ediyoruz açlýk hastalýk vs. doðal olaylar yýllar öncesinden haber verip naklen yayýnda insan öldürmek ise uygarlýðýn ürünü 17 mart 003 özgürlük (Baðdat için) özgürlük bulutlar üzerinde uçmak ise onlarca kiþi özgür oldu yüzlercesi sýrada füzeler ve bombalardan ölecek melek olup bulutlar üstüne çýkacaklar Mart 2003 Bir öðrencinin sorusu Sayýn baþkan sizin yakýnlarýnýz olsaydý Baðdat’ta yaþayan yine böyle duygusuz yaðacak mýydý bombalar Mart 2003 anlayamýyorum Baðdat’a bomba yaðdýran bir asker diyordu ki biz onlara özgürlük getirmek için buradayýz anlayamýyorum neden bizimle savaþýyorlar Mart 2003 esir serbest býrakýlan bir Iraklý esir (10-12 yaþlarýnda yaralý bir kýz) sedye ile götürüldü Mayýs 2003 bilmece aþýk olmak sevmek görevimiz aþk dediðin doða bilmecesi mi yine bilemedin 20 Temmuz 2004 Bildiðimizi sandýðýmýz gerçeklerin çoðu baþkalarýnýn söylediði yalanlardýr 29.04.2003 Ahmak aþýklar diyarý Bütün türküleri ezbere bilirdi aþka dair bütün þiirleri bütün masallarý bütün efsaneleri ezberlemiþti baþka öyküleri bilirdi bilmesine de kendine bir yer bulamamýþtý bu güzel ülkede ikisi de birbirini sevdi masallardaki gibi gel gör ki ahmak aþýklarý oynadýlar birlikte hüzünlü deðildi öykünün sonu belki biraz safça efsane olup gittiler göz göre göre 4 Aðustos 2007 Anlatamadýn Bir çok kitap yüzlerce þiir yazdýn anlattýðýn ve anlatacaðýn topu topu iki sözcük anlatamadýn anlatamadýn 15 Aðustos 2007 Arý olmalýyým Karar verdim arý olmaya sen kiraz çiçeði kýr çiçeði nar çiçeði her çiçekte varken benim görevim bu olsa gerek 7 Eylül 2007 Aslan kavaðý Nerden aklýna gelsin Aslankavaðý ve sonbahar rüzgarlarýnýn doyasýya estiði onsuz zamanlar 16 Eylül 2007 Avukatlýktan istifa Avukatlýktan istifa ediyorum bir daktilo küçük bir masa üç beþ kaðýt arzuhalci olacaðým köþede hukukçu olmak mý kardeþim salyangoz satma bizim mahallede yapamadýklarýný dinlenmeyen savunmalarý üç-beþ yýl unutulan dosyalarý takmayacaksýn fotoðrafýný çekmek istemediðin olumsuzluklarý bir yana koyup ümitle bekleyeceksin arkadaþýný belki gelir yan sokaktan demek terfi ettin der birlikte gülümsersiniz aðlanacak halinize falcý kýzdan duymuþtun ya o da seni seviyormuþ 12.09.2007 Bilgisayar oyunlarý 8 ayrý dava 8 ayrý bilirkiþi raporu sözcük sözcüðe ayný her þey nokta ve virgül hatalarý bile ayný dosya numarasýný deðiþtir lütfen tanzim tarihine dikkat edin sayýn bilirkiþi eski tarih aynen durmasýn davalý adýný deðiþtir arazi özelliklerini deðiþtir sonra farklý kaydet tuþuna bas bütün tarlalar planyadan çýkmýþ sanki tarlada olmayan otlar da 1.5 metre bulunmayan kavunlarýn bilimsel adý ayný olur mu diye sorma sen bilirkiþiden daha iyi bilemezsin bilgisayar oyunlarýný saygý ile sunarýz gelelim seçim sonuçlarýna sekiz kavun tarlasýnda cambazlýk oluyorsa seçimi hiç tartýþmayalým 4-5 Eylül 2007 Bozuk Oyuncak Gözde zamanlar kýrýlmadan önceydi zamana karþý koymak anlamsýz bir savaþ 27.09.2007 Çin Ýþkencesi Uzanýp tutacaðýn yakýnlýkta Afrodit serçe parmaðýný oynatýyorsun belli bu ne anlaþýlmaz aþk bu ne biçim lahana turþusu neyin faturasý bu bu nasýl iþkence 28 Aðustos 2007 Çocuk deðildim Elbette çocuk deðildim Ýzmir Fuarýnda uçan baloncuyu çaðýrdýðýmda bir tane balon alacaðým sandý oysa tüm balonlara adýný yazmalý ve uçurmalý idim öyle oldu karanfil satan teyze birkaç tane alacaðým sandý oysa ben çiçekçi ile ortaktým bugün tanýdýðým tanýmadýðým tüm arkadaþlara birer karanfil verdim aþkýmýz hesabýna seni çýlgýnlar gibi seviyordum soyut tarafýndan çocuk deðildim elbette ama küçülmüþtüm karþýnda muzip bir gülümseme kaldý o gün bu gündür 21 Aðustos 2007 Deli domates Bu deyimi iptal ediyorum…domates domatestir 25 Eylül 2007 Dört güzel Bir bardak çayýn yirmi lira olduðu zamanda dört güzelden beþer lira alarak çay içmenin zevki anlatýlamaz kesin Altay Meydanýna koþtun sonra soðuk suya girip çay içmeye gittin kantine þirinleri oynamýþtýn anladým þimdi koþsana þimdi o çayý içsene bulabilirsen 28 Eylül 2007 Elektrikli balýk Ýzmir’de ne iþi var diyorsun elektrikli balýðýn Ýnciraltý sahilinde oturduðum o gün -86 yýlý baharýnda- çok iþi vardý çok anlatamam yüz yüze geldik selamlaþtýk bana gülümsedi sonra herkes kendi yoluna 1 Ekim 2007 Harput(2) Oyunun adý Harput’ta Bir Amerikalý sen oyuncusun kardeþim orda ne iþin var kervanlar gelip kervanlar geçecekmiþ eski ihtiþamýna ulaþacak Harput ve sen fidan dikeceksin daðlarýna yeni dostlarýn olacak orda bir masalýn ortasýnda gezineceksin masal iþte 27 Eylül 2007 Baþka kediler Sen misin baþka kedilerin peþinden koþan þimdi gelmiþ gülümse diyorsun iþte buna gülünür 21 Eylül 2007 Kim bilir 6 Eylül 2007 günü bu saatte kapýyý çalan yolcu beni hiç þaþýrtmadý bekliyordum ve geldi 6 Eylül 2007 Mavi boncuk Mavi boncuk kimdeyse benim gönlüm onda senin mavi boncuklarýndan bende de var ne zaman kesiþecek bu küme hangimiz daha çok ümit verecek bir diðerine 12 .09.2007 Radyasyon Eskiden bu aylarda rüzgar böyle esmezdi böyle çýlgýnca çarpmazdý dalgalar ve böyle kararsýz dolanmazdý bulutlar oysa þimdi her þey bir garip oldu bozuk diyorlar ekonomiye enflasyon falan varmýþ bir yandan silahsýzlanma görüþmeleri yapýlýyor ya Akdeniz’in kulaðýný týrmalýyor tehlike çanlarý bugünler benim için de çok dolu sayýlýr kýrkbeþ aldým iþletmeden ve idareden otuzbeþ belki vidalarý gevþiyor iyimserliðimin belki de gözlüklerim koyulaþýyor sen de bir garip oldun gözlerin eskisi gibi gülmüyor eskisi gibi bakmýyorsun artýk fýrtýnaya tutuldun sanki sanki pusulan bozuldu rotadan çýktýn ve bir türlü bana ýsýnamadýn inanmayacaksýn belki ama ben de vazgeçtim seni sevmekten bütün suç Rusya’daki nükleer santralde bütün suç radyasyonda Ekim 1986 Saklambaç Güzel oynadýk hep saklanmak üzerine sobe demek için geciktik ama oyun bitmedi seviyorum dersem çýk seviyorsun dersem çýkma aþýðým dersem karar senin 31 Aðustos 2007 Saksýdaki ceviz fidaný Birkaç ay oldu doðalý saksýdaki ceviz fidanlarý benimle birlikte avukatlýk yapýp yurt ve dünya ile ilgileniyorlar biliyorlar ki zamaný gelince bahçede yerleri hazýr saksýdaki fidanlarýn bir çok dostu var yine saksýda palmiyeler fýstýk çamlarý biberiyeler daha neler ve neler ben onlarý seviyorum onlar da beni Temmuz 2007 Salako Kemal Sunal kardeþimize sevgi ve saygýlar öncelikle hani sevimli bir kahraman var ya aþýk ve aldatýlan saf çocuk yani Salako ve güzel bir kadýn kahramanýmýz ne mücadeler verdi bilseniz aynada gördük aksimizi bir hoþ olduk elbette kendimize güldük film boyunca 25 Eylül 2007 Sen kimseye benzemezsin Sen kimseye benzemezsin kimse de sana þiirler kitaplar yazdýran sultan var mý kendisi için benim sevdiðim baþkasý var mý sen kimseye benzemezsin kimse de sana 10 Temmuz 2007 Sen ve Ben Þimdi sen ve ben yalnýz akþamlarýn türküsünü dinliyoruz oysa ikimiz evrende birlikte var olduk ve sonsuza kadar var olacaðýz birlikteyiz ayný bütünün parçalarýz çünkü yine de þimdi sen ve ben yalnýz akþamlarýn türküsünü dinliyoruz bir baþýna Ilýca 27 Mayýs 1990 Sevda kokan dizeler Sanma ki süslü yazýlar abartýlý iltifatlar aþký anlatýr mektuplar ve bayram kartlarýnda seni aradým uzun zamandýr öyle güzellikler var ki sayfalar arasýnda sözcükler yetersiz kalýr anlatmaya ve dizeler sevda dediðin bir çýkmaz sokak dikenli bahçeler ve kýr çiçekleri arasýnda masaldaki gizemli kýz gerçek yaþamýn sultaný tam ortasýnda ümitlerimin saza sarýldým ama çalmayý bilmem pýnar baþlarýný gözledim hangi zamanda ve nerde kayýp ülkeleri dolandým ama ben gerçeðim sevdiðim gerçek deniz kýzýný aradým vahþi kayalýklarda ne gemim var çarpmak için ne de yüzme bilirim seni özledim özeti bu anlattýklarýmýn Bayýndýr12 Temmuz 2007 Sevmek Sevmek her þeyi bir sevdaya sýðdýrmak ve her þeyde o sevdayý yaþamaktýr Aðustos 1986 Sonbahar Sonbahar rüzgarlarýnda sen de varsýn buluþmak kucaklaþmak ve ayrýlmak da var hüzün ve gözyaþý mý kimse duymadan 9 Eylül 2007 Tekerlekli sandalye Ýskambil kaðýtlarýný karýþtýrýp da mutlu geleceðimi okuyan falcý o da seni seviyor derken hüznü ve ayrýlýðý da gördü tekerlekli sandalyeyi de anlatmak istemedi anlatamadý 1 Eylül 2007 Unutulan zamanlar Sultanahmet Meydanýnda gezdiklerim KDV si olsa gerek yaþamýn bir çocuðun sýradan oyunu ters yönde giderken bisikletle karþýdan gelen taksiye çarpmak koþturmak önüne bakmadan tanýmadýðý bir kadýnýn elini tutmak annesi sanarak Konak’ta kumru kovalamak Karþýyaka Vapuru’na koþmak acele tarafýndan unutulan zamanlar ve küçük gülümsemeler 26.09.2007 Yaðmur yaðarsa Sensiz yürümem yaðmurda çay içmem hayal kurmam bile sana baðlý bugün Bayýndýr’ýn kurtuluþ günü bugün seni sevdiðimin yýl dönümü kaçýncý mý ne önemi var tarih kitaplarýnda buluþmayacaðýz ya zamanýn olursa gel karadeniz’de sonbahar yaðmur ve sen bu çay içilir 4 Eylül 2007 Yalan deðil Zamana kilitlendi öykü ne ileri ne geri serde gençlik cebinde babasýnýn parasý seni seviyorum yalan deðil 25 yýl öncesinin hayalleri bunlar o zaman en güzel kýzýydý okulun ve en çekici ben de çekim alanýndaki basit bir uydu o zaman gençtin salaktýn þimdi ne oluyor sevecek nice deðerler vardýr ve sevgi kutsaldýr evlisin çoluk çocuðun var o zamaný anladýk da ne oldu þimdi 14 eylül 2007 Yaþama dair Sayýlar yetersiz açýklama için hesap kitap iþi deðil bu hangi öykü hangi þiir nerde baþlar nasýl geliþir ve biter yasasý yok bu iþin hangi sözcükte hangi dünyalar gizli bir bilmece belki 8 Eylül 2007 2008 YILI ÞÝÝRLERÝ Birinci Bölüm 29 Þubatýn Þiiri Bugün 2008 yýlý gülümsemek için bahane arýyordun ya iþte hazýr biliyorum bugün doðmadýn ben de sevdiðini kucakla nedenini düþünmeden zamana gülümse özlemin sana kalsýn benim gibi 29 Þubat 2008 Anlatacak çok þey var Anlatacak çok þey var ondandýr suskunluðum neresinden baþlasam bilmem ki sevdan bir türlü yalnýzlýk bir baþka türlü ayný türkünün parçalarýyýz biz sen bir yana ben bir yana yan yana 15 Þubat 2008 Aradým Gençliðimi aradým dimdik ayakta göz bilek ve yürek meselesi gözler miyop biraz renk körü azýcýk astiðmat benzer göz kusurlarý onda da var garip rastlantý bir yanda peri masalýnýn sultaný bir yanda sihirli halý gömleðini giyerken düðme kopmasaydý fýrlayacaktý dýþarý biliyordu ki hayalindeki güzel ona aþýktý o da seviyordu ölümsüz bir aþk ile çarptýðý pencere zaman penceresi kafasýný dinledi kulaklarýyla duvara vurduðunda ses geliyordu bizi izlemeye devam edin 20 Þubat 2008 Bunu saymam Ozan demiþ ki ben bu dertten ölürsem kaderime sayarým ben saymam ben saymam 18 Þubat 2008 Çok þey mi istiyorum Sevdiðim çocuk payesi ne kadar hoþ görünür dudaklarýnda eþek kadar olmuþsam da ne farkeder 20.12.2007 Eleþtiri Kendimle baþ baþa kaldýðým zaman tüm zamanlarýn sorgusunu yapýyorum kim o yarýþ kuçusu kim o tutamadýðýn hayal peki sen gerçek misin neden baþkalarý yönetiyor oyunu hayal dünyasýnýn gerçeði belki de gerçek dünyanýn hayali neresindesin bu oyunun iyisi mi falýna baktýr güzel þeyler söyler falcý o söyler sen anlamazsýn hayal dünyasýnýn gerçeði saf çocuk 8 Mart 2008 Gözlerin Çok þey söyler gözlerin kalbinin sözcüsü gibi 12 Þubat 2008 Kadýköy’de çay Bilemedin Ýnciraltý’nda ülkemin bir yanýnda yer önemli deðil önemli olan bardaðýn çevresindekiler doða harikasý arkadaþým bir yanda karþýsýnda þanslý ve mutlu çocuk yani ben hayalleri karma karýþýk beklentileri bir gülümsemelik hangi oyunu oynuyorsun koçum kim yazdý senin rolün belli mi ne halt etmeye þiire sarýlýyorsun özlediðinde gerçek yanýnda ama sen gerçek deðilsin 6.11.2007 Karlý ve Sibirya soðuðunun terör Estirdiði bir kýþ gününde Sokak Kedisi’nin Küçük Kuþ’a olan Aþkýna dair þiir Siz birþey anladýnýz mý bu büyük aþktan 19 Ocak 2008 Kedinin Yaptýklarý Çok þey istemedi yaþamdan mart ayý gelmeli güzel kedi onu sevmeliydi sýradan bir çatý bahar azýcýk ciðer balýk da olur bir avuç fýndýk iyi gelir de yerse tabi 30.01.2008 Oyuncaðý kaybolan çocuk Aramalýydý sokak sokak gezmedik yer kalmamalý hesapta olmayan bitmeyen saðanak alt tarafý bir oyuncaktý ama onun oyuncaðý gözyaþlarý da onun masallar da hayal kýrýklýklarý ve mutluluk hepsi onun 5 Mart 2008 Yarýþ kuçusu Hedef hep ayný uzaklýkta ben çýlgýnlar gibi koþuyorum bu bir yarýþ deðil biliyorum kandýrmaca baþkalarý yönetiyor oyunu bunu da biliyorum gerçek karþýmda ama ulaþýlmaz yarýþ kuçusu gibi koþuyor koþuyor koþuyorum 8 Mart 2008 Onu düþünmekten deðil Saçýmýn birkaç teli aklaþtý bu aralar ama þiirler sultanýný düþünmekten deðil sýnavlar belli ki canýmý sýkmýþ yok vallahi onu düþünmekten deðil hep derslerden oluyor 19 Temmuz 1986 2008 ikinci bölüm Adýný sonra koy Mutlu çocuk diyeceðim adý bile yok meraklý diyeceðim biraz atmýþ olurum bir þey demeyeceðim iþte onun kaderi 11.05.2008 Anlatamadýðým Anlattýklarým buzdaðýnýn görünen yüzü o da yalan yanlýþ kalanlar anlatamadýklarým 11.05.2008 Buna gülünür Genç adam Milattan bilmem ne kadar önceki aþkýný anlatýyor özlemlerini falanlarý filanlarý bak aslaným Halep orda ise arþýn burda sen buradasýn yüreðin de burada güzellik dersen þiirlere sýðmaz tarih olmuþ anýlar yerinde kalsýn öyle öyküler düþün ki buna gülünür demeyelim 13.05.2008 Büyük Paþa’ma 28 Marttaki Kýbrýs konuþmasýnda ulaþabilsem üç kez kucaklar yanaklarýndan öperdim saygýlar Paþam 28 Mart 2008 Mütevazi Þiir Doktorcum þekerimin yüksek çýkmasý kortizondan mý yoksa ben mi tatlýyým Mart 2008 Evrak çantasý Neler yok ki içinde ilgili ilgisiz ana sevgisi aþk yarasý tencere karasý ve daha neler kim ne kaybetmiþse ondan bir parça kendin için de bir çizik çek karalama sayfasýna bir karýþtýran bir duyan olur senin için çarpan bir yürektir bulunur 09.05.2008 Geleceksen þimdi gel Geleceksen gel can sýkýntýsý karý koca kavgasý benzer durumlarda barýþ gücü ol düþüncemde geleceksen tam zamaný þimdi gel 07.05.2008 Geleceksin Bir gün geleceksin özlemlerinle eski aþkýna yine o sessiz köþede buluþacaksýnýz ve fakat býraktýðýn gibi olmayacak hiçbir þey sevdiðin çocuðun gözlüklerini çizmesine taktýðýný görüp gülümseyeceksin 05.05.2008 Gönderme Diðer adý ile atýf siz iyisi mi evrak çantasýna bakýn neler yok ki içinde eksikleri espit edin tamamlayalým bir de kayýp eþya bürosuna gidin gülümseyelim hep beraber 11.05.2008 Ýnkar Galiba bizim okuldaydý saçlarý daðýnýk kendi halinde biri þiir mi yazarmýþ duymadým sevdiði kýz mý kim bilir 17 Mart 2008 Ýstanbul ve Sen Ýstanbul ve sen iki muhteþem bana da bir gölge var mý ortalýkta 22.03.2008 Kaç bilinmeyenli aþk Hayalimde hep beni seveceðin mutlu günler vardý ben ise ne yapacaðýný bilmeyen saf çocuk bu ne biçim denklem nasýl matematik kaç bilinmeyenli aþk çözene aþk olsun 08.05.2008 Kelepir Sahibinden az kullanýlmýþ 63 model bir gönül takas mümkündür 27.03.2008 Nasýl bir yalnýzlýk Sen hep benimlesin düþünce olarak yalnýzlýk yanýmdan hiç ayrýlmadý ki Güneþ’in oðlu her þeyle dost bir kendisi ile barýþamadý iþte böyle 09.05.2008 Ne çatýsý Ne çatýsý kardeþim ne çatýsý aylardan mart olduðu doðru olabilir sonrasý yalan 20 Mart 2008 Ne dersin Var olan ve yaþayan her þeyi seviyorsun her þeye yer var gönlünde biliyorum sana hayran olan ufaklýk da açýkta kalmaz bu durumda ne dersin 01.05.2008 Ne Oldu Ne oldu Ýnciraltý ne oldu bize güzeller güzeli dört prensesin yalnýz prensi kolundan tutup Kaf Daðý’na kaçýrdýðýný unuttun mu 26 Mart 2008 Rüya-II Rüyanda rüya görüyorsun o rüyada biz gerçek dünyada uyurken düþlerde yaþýyoruz sence bu öykü mü komik biz mi durumdan vazife çýkarýyoruz 14.05.2008 Sayýn Baþkan Ýyi ki babanýn itibarý ve biraz parasý var sen de ortalýkta geziniyorsun 09.04.2008 Sil Sil geçmiþi ne varsa benimle ilgili anýlarý sil sana yazdýðým þiirleri unut bazý kýrýntýlar kalabilir düþüncende aþkýmýzdan izin ver o kadar olsun 18 Mart 2008 Teleferik Pencereden gördüðüm teleferik o teleferik olmalý güzellerin kaçýrdýðý genç adam kaf daðý burasý diye gülümsedi 21 Mart 2008 Tut elimden Tut elimden diyeceðim de uçar mýyým sevinçten korkuyorum sonrasý hayal dünyasý birlikte gezindiðimiz 10.05.2008 Yalnýz karganýn dramý Yok öyle bir þey nerden çýktý dram komedi þu bu nerden çýktý yalnýzlýk þurda karga karga yaþayýp gidiyoruz insan sorunlarý insana kalsýn 29.04.2008 Aþkýmýzýn biyoloji dersi ile ilgisi O baþka bu baþka biraz romantik ol kardeþim dersmiþ biyoloji imiþ olur mu sandala bindirip Mualla’yý Orhan Veli ile sohpet edeceksin sýnavda çýkmaz meraklanma ne ilgisi var aþkýmýzýn biyoloji dersi ile 15.05.2008 Bir de ben bilsem Saksýdaki palmiye ve bahçedeki minyatür gül daha çok þey mi biliyor aþkýmýza dair çiçeklerle konuþurum ama onlara anlatmam ki beni terk ettiðini sanýp aðladýðýmý onlara anlatmam ahmak aþýklarý sen ve ben iki komedyeni yalan yanlýþ hayal kýrýklýklarýný þunlar ve bunlarý onlara anlatmam gülünesi aþklarý bir de ben bilsem 17.05.2008 Dik dur bakalým Bir iki terslik nasýl yýkar düþlerini önce bir dik dur sýk yumruklarýný ve gülümse olumsuzluklara bak nasýl daðýlacaklar 23.05.2008 Doðru seçenek Benim seni senin beni sevmen doðru seçenek karþýlýklý sevgiye baðlanan sonuçta veriler eksik soruyu anlamak sýnav sorumluluðuna dahil þeklinde saçmalamayacaðým ve fakat dört yanlýþ bir doðrunun canýna okur kural olarak aþkýmýz çoktan seçmeli test gibi biraz da romantik olsa 16.05.2008 Seni seven çocuk iþte bu Yakýþýklý kararlý tuttuðunu koparan aþký için Ferhat’larý oynamaya hazýr bir delikanlý iken öylesine eridim ki acemi palyaçoyu bile oynayamadým karþýnda seni seven çocuk bu iþte iþte bu seviyor musun hala 22.05.2008 Þiirlerini yakan prenses Sevdiðini anlatmýþtý cesur ve gururlu sevdiðine anlatmýþtý yalýn ve dostça doðayý aþký insanlarý iþlemiþti dizelerinde trene bakar gibi bakan bir çift gözü görünce senin için mi anlattýklarým duygusuz adam diye düþündü ve yaktý ne varsa 23.05.2008 Unutursam söyle Ne haddime unutmak sevdiðimi unutmama koþulu yok mu aþkta pilavdan dönenin kaþýðý kýrýlsýn yar üstüne yar sevenin boynu devrilsin 30.05.2008 Nurcan Vak’asý Sanýyor musunuz ki kýna var bu gece ve iki sonraki gün düðün diye þiir yazar amcamýz kendisine faydasý yok ki takmýþ Kral Yolu’na yanýndaki prens ve prensesten habersiz 3 bin yýl önceki Bayýndýr Daðlarýnda eþek izi bulacaðým diye koþturuyor býrakýn kendi halinde 16.05.2008 Yanýmýzdaki kýr çiçekleri Uzaktaki gülleri görmek için yanýmdaki kýr çiçeklerini çiðnediðim gibi bir endiþen olmasýn miyop olan sevgiliniz her þeyi güzel görür ve fakat görüþ alaný içinde kalan çiçekleri daha güzel görür sonuç itibarý ile iþ bu þiir seni sevdiðimin itirafýdýr 16.05.2008 Yaþamak üstüne Hep yaþamak üstüne çýlgýnlýklar daðlarýn delinmesi çöllerin aþýlmasý sevdiði için körfeze atlamak muhtara bildirmeden adres deðiþtirmek sevda üstüne türkü söyleyip avunmak yaþamak üstüne ötesi reklamlarý izlediniz 15.05.2008 Zaman makinasý Zaman makinasi olsa elimin altýnda fal baktýðýn zamaný öpüþtüðümüz an ile buluþturacaðým zamaný dondurmak doðasýna aykýrý hayallerimin birlikte yürümek birlikte koþmak el ele tutuþup öylece kalmak bir anlýk zaman makinasi olsa çok þey istemeyeceðim çay içmeye ne dersin sevdiðinle 26.05.2008 Dördüncü bölüm Aynadaki görüntü Fizik dersi deðil ki aynalarý tanýmak için seni 18 indeki genç kýz olarak mý görecektim 40’ýnda bir dost peki ya beni nasýl gösterecekti hain ayna nasýl istersin 18 indeki yaramaz mý 45’indeki delikanlý bana sorarsan iyisi mi sorma 10.06.2008 Bu oyuna yabancýyým Çoðunluk oynuyorsa bu onlarýn sorunu oyuna yabancýyým hata deðil yaptýðým bilmemek bir güzele aþýðým sanýrým o da bana saray olmasý için bir samanlýk alalým iki gönül ve samanlýk meselesi yine de söylüyorum ikimiz de yabancýyýz oyuna ikimizde de para yok saman yok samanlýk da hayal biz galiba sevdiðimizle kalacaðýz bu gidiþle 9 Haziran 2008 Büyücü Salak büyücü benden baþka oyuncak kalmadý mý aynaya bakýp kendini göreceksin þekil sakatý büyücüm benim seni ben bile kurtaramam 13 Haziran 2008 Cennet burasý olmalý 28 yýl önce koþtuðum yerde kuzu kuzu oturuyorum Tire’de Atatürk parký’nýn kuzeyindeki cadde öyle güzeller ve güzellikler var ki cennet burasý olmalý 28 Haziran 2008 Çam aðaçlarý ve deniz Bu vadiyi bilmiyorsun çam aðaçlarý ve deniz ortada ben masam ve yalnýzlýkla kadeh tokuþturduðum masum zamanlar geç mi kaldýk girdap mý oyunu bozan söylediðim gibi ben burdayým geleceksin sanýrým bekleyeceðim bir eksik var biliyorsun yalnýz içilmiyor 13.07.2008 Çekince Ben senin bildiðin çocuk deðilim babamýn yatý katý ve atý yok elbette olsa da iþine yaramaz küçük bir kayýkla balýkçýlýk yapan bir adet merkebi olan ve çadýrda yaþayan biri de deðilim garip konulu þiirler yazarým bunlar para etmez deðiþik biri olma düþüncem de yok tek lüksüm sana aþýk olmak küçük bir çekincem vardý geçmiþe dair artýk yok yine de aramýzda kalsýn seni sevdiðim hepsi bu 04.06.2008 Domates güzeli Ayþen ablama saygýlar onsuz söz edilir mi domates’ten fakülte bahçesinde dimdik ayakta zamaný ve ortamý takmayan kendi halinde kýz domates olarak ünleneceðini bilemezdi aslýnda adý geçen ülkenin biricik sultanýydý ve o bunu bilmiyordu neler yaþýyoruz neler bilemediðimiz gerçekte bildiðimizi sandýklarýmýz devede kulak aklýmdan geçer miydi domates ülkesinin krallýðý ve ayrý düþmek sevdiðimden 2 Haziran 2008 Dönüp sarýldým Bu akþam raký ve bira karýþýnca dönüp sarýldým sandalyeye þiþede durduðu gibi deðil meret ben de deðilim o sarhoþ ederse ben de olurum bahane arýyordum söylemek için iþte bahane ve fakat doðru yerde doðru zamanda doðru kiþiye anlat aþkýný yanlýþ mesaj verme sevdiðine o varken baþka þeye sarýlma o yokken de bu hatayý yapma 25.06.2008 Gecikmiþ itiraf Gözlerine bakmak ne kadar zormuþ kitap gibi okuyacaðýndan korktum çözecektin belki beni belki kor gibi yakacaktýn sevdiðini söyleyecektin korkak bir adamý seviyor olamazdýn bu yüzden korktum 10.6.2008 Hep ayný çorba Doðanýn kuralýdýr yaþamak sevmek ve ölmek acemi þair hep ayný çorbayý yapar ayný pilavý ayný öyküyü anlatýr çevirir çevirir ayný dizeleri yazar deðiþik bir salata iyi gelmez mi Boðaz’da Deðirmen’de Çýnardibi Alankýyý vs. yaylada 8 Haziran 2008 , Pazar Kararsýzlýk üzerine O komedi filminin kahramaný ben olamazdým üstüme üstüme geliyor gerçekler gülünen adamý oynuyorum o yapýlýr mý lan diye baðýrdýðým sahnede ben varým karar veren ben deðilim elbette ciddi ciddi aynaya baksam yaþarken güleceðim kendime belki de aðlayacaðým kafamý duvara vurmak çözüm gibi görünecek ya da sessizce Akdeniz’e koþup balýklara hal hatýr soracaðým 31 .05.2008 Kendimle Söyleþiler Aný defterimdeki kendi yazýsýný yýrtan arkadaþým son derece haklýydý yalnýzca benim okumam gerekirken elden ele dolanýyordu defter birinci bölüm biraz erken baþladý oysa daha Ayvacýk Pazarýnda bana bakarak yetimin boynu bükük olur diyen kara cahilden söz etmedim yaþ 6 o gün bu gündür dik tutmaya çalýþýyorum baþýmý sen öyle san moruk dercesine yolda giderken fakülteye doðru o þiiri düþünüyor ve dudaðýmý ýsýrýyordum gülmemek için beni deli zannedeceklerini düþünüp gülümsüyorum demiþ O. Veli benim endiþem daha farklý onun yolu da burasý ya görürse beni bu halde tam sevimli bir tablo çizmiþken onun gözünde bu bölüm de zamansýz oldu sen önce okula baþla Ayvacýk’ta üç gün sora derse alýnma birleþtirilmiþ sýnýf maceraný kendine sakla üniversiteli olmak için daha çok yolun var sýrayla lütfen ya þimdi özlemlerin gerçekleþir bir çorap söküðü gibi gelirse ard arda ve birden bilinmezdeki sevgili çýkarsa karþýna her þey dilediðinden de güzel mutlu çocuk söyle bana bu öykü nereye varacak aþýlmaz dað ulaþýlmaz sevgili kalmadýðý zaman söyle bana bu öykü nereye varacak ya þimdi beklediðin kýz girerse içeri hayalindeki gibi gülümser ve kollarýný sarmak için boynunu koþarsa sana dayanabilir misin Ilýca 1 Haziran 1990 sevdiðimle çay içtim bugün bir baþýma kimsecikler yoktu masamýzda o ve benden baþka geçmiþ günlerden konuþtuk biraz da gelecekten karamsar olduðumu söyledim hem de çok ama iyimser gözüktüðümü rol yaptýðýmý söyledim gülümsedi zaten yaþam bir sahne deðil mi hepimiz rol yapmýyor muyuz... dedi sevindim bana destek oldu diye çaylar bittiðinde gülümsedim kendi kendime gerçekten iki bardak çay vardý ve iki sevdalý ama madde olarak yalnýzca ben vardým sevdiðim ise hayal gülümsedim gerçeðe yalnýzlýðýma gülümsedim yalnýzca gülümsedim 1988 ? Ali gitti diye küsmedi inadýna yaþadý ve inadýna sevdi neden duygularýmý anlatýrken süsleyemiyorum neden okula giderken saçýmý taramayý unutuyorum neden ucuz gömlek ve pantolon giyiyorum anlayamýyorum neden sanki hep bana yüz vermeyenleri seviyorum bir þey daha var anlayamadýðým neden kendime soruyorum bu sorularý Ýzmir 1985 ? belki yarýn gün bir baþka doðacak bir baþka uçacak kelebekler ve rüzgar bir baþka sallayacak yapraklarý kim bilir belki ben de bambaþka olacaðým 28 Mart 1986 Masada yalnýz çayýmý içerken sessizce gelip arkadan sarsan kollarýný ve ben geldim desen ölmez miyim mutluluktan ve fakat yaþayan aþýklar tercih nedeni 1 Haziran 2008 Ben söylemedim bir türküden alýntý ölüm Allahýn emri ayrýlýk olmasaydý sen þaka yapmak yapmamak çizgisinde gezinirken o seninle kafa buluyor her þeyi veresiye kullanýyorsun senin mi sanki kütleni oluþturan su azot, oksijen kalsiyum falan kimya laboratuarý gibisin ölüm dediðin ödünç malzemelerin iadesi deðil mi sayýn ölüm iþte buna içilir 07.07.2008 Raký ve bira karýþýnca dönüp sarýldým sandalyeye þiþede durduðu gibi deðil meret ben de deðilim o sarhoþ ederse ben de olurum bahane arýyordum söylemek için iþte bahane ve fakat doðru yerde doðru zamanda doðru kiþiye anlat yanlýþ mesaj verme sevdiðine o varken baþka þeye sarýlma 25.06.2008 anlayamazsýn anlayamazsýn anlasan da zaten bir þey deðiþmez bir öðrenci lanet olasý öðrencilik sona ererken yorgun yüzücünün son kulaçlarýný atýyor sahile doðru 12 Aðustos 88 Kadýköy’de Karaköy iskelesi saat 20.45, 16 Aðustos 91 görülecek birþeyler her zaman vardýr tam anlamýyla satýlmýþ bir delikanlý örneðini bile bulabilirsiniz Kadýköy’de az sonralar ve yarýn sabahlar kaçýnýlmazdýr dedim ya görülecek birþeyler her zaman vardýr yarýn iþin olmasa olmaz mýydý yazýk deðil mi bu delikanlýya yüz üstü býrakýlmýþ 16 Að.91 saðýmda saat kulesi solumda deniz Konak Meydaný ana-baba günü sen yalnýz olmadýðýný külahýma anlat ve aþkýný baharýný bilmem neni bilmem neni Konak 13 Nisan 1991 35 yýl yaþadýn baþka ne yaptýn 5 Mart 1997 kalkmýþ nerelerden gelmiþ kýzcaðýz yakýn olmak için sen ise seviyor sevmiyor diye papatya yoluyorsun aslaným daha ne bekliyorsun Beyazýt ya da Taksim Meydaný’nda miting mi düzenlesin seviyorum diye 10.7.1998 þimdiki zaman sahnesine koyup yaþadýklarýmý gelecekten bakýnca kendime garip bir komedinin orta yerinde görüp yaptýklarýmý eðleniyorum 13 Ocak 1989 ayýn parladýðý yýldýzlarýn yandýðý yer bizim dünyamýz ve sonsuz yýldýzlardaki sonsuz dünyalar bir dileðim var duyarsanýz beni eðer mutluluk olacaksa herkesin olsun 9 Haziran 1983 sadýk birer hizmetçiyiz bizler aþkýmýz sevdamýz karagözlü yarimiz ve ne varsa güzelden yana düþündüðümüz hepsi doðaya hizmet için 4 Eylül 1996 Tuzla’dan selam gönderiyorum takvimlerin acele ile geçiþtirdiði günlere Ýnciraltý’na saatlerle oynamak istemiyorum ve zamanla olmayan aþkýmýzýn pembe tablolarýna gülümsüyorum nasýl bir aþktý tatlý mý tatlý bir kýz zakkum gibi sevsen zehrinden vazgeçsen kahrýndan ölürsün ya da benim gibi divane dolanýr durursun fala inanýyorsa eðer azýcýk iskambil karýþtýrýp da bana mutlu geleceðimi okuyan falcý o da seni seviyor derken belki de anlamýþtýr neden kýzardýðýmý 4 temmuz 88 SONUÇ : Bir sonuç çýkarýlamamýþtýr.16.07.2008 Komik çocuk Senden söz ederken bir yabancý gibi ne kadar zor ve komik oluyor nasýl derim o benim sevdiðim biricik aþkýmdý ben onun için neysem ne 19.06.2008 Korkak aþýk Gözünün içine bakarak Mum gibi eritirse sevdiðin kadýn sakýn þaþýrma derenin sessiz akaný adamýn yere bakaný meselesi 31 Mayýs 2008 Ölmez miyim Masada yalnýz çayýmý içerken sessizce gelip arkadan sarsan kollarýný ve ben geldim desen ölmez miyim mutluluktan ve fakat yaþayan aþýklar tercih nedeni 1 Haziran 2008 Þaka yapabiliyor musun ölüme Ben söylemedim bir türküden alýntý ölüm Allahýn emri ayrýlýk olmasaydý sen þaka yapmak yapmamak çizgisinde gezinirken o seninle kafa buluyor her þeyi veresiye kullanýyorsun senin mi sanki kütleni oluþturan su azot, oksijen kalsiyum falan kimya laboratuarý gibisin ölüm dediðin ödünç malzemelerin iadesi deðil mi sayýn ölüm iþte buna içilir 07.07.2008 Teþekkür sanatý O da seni seviyor dediðinde falcý kýz ellerine sarýlýp öptün mü 30 Haziran 2008 Yarým kalmýþ çay faslý Ýnciraltý’nda Kani’nin kahvesinde bir yudum çay uzun bir gülümseme o kadar cesur deðilim sevdiðimi söylemeye sen de deðilsin çay ve gülümseme ile günü kurtardýk bu öykü romantik deðil komik bir öykü sonu mu bir çay molasý ondan sonra 9 Haziran 2008 Yolda giderken Yolda giderken fakülteye doðru o þiiri düþünüyor ve dudaðýmý ýsýrýyordum gülmemek için beni deli zannedeceklerini düþünüp gülümsüyorum demiþ O. Veli benim endiþem daha farklý onun yolu da burasý ya görürse bu halde tam sevimli bir tablo çizmiþken onun gözünde 14.07.2008 Beþinci Bölüm Hanya ve Konya meselesi Her þey yolunda sevdaya dair deliler gibi sevdiðin kýz da seni seviyor senin sevdiðin kadar iki cambaz bir ipte oynarsanýz böyle olur komedi desem ciddi çocuklarýz neden birimiz Hanya�da birimiz Konya�da belli deðil aþk deðil meyve-sebze ticareti bizimki olsun zamanaþýmý yok ki aþkta fatura ve irsaliye de aranmaz 21 Aðustos 2008 Perþembe Artý otuzbeþ Gülen arkadaþým beþ yaþýnda iken ben kocaman bir adamdým on onbir boyacýnýn aþký idim onun için o küçük prenses boya reklamý vardý o zamanlar biraz uzakta kaldý ya olsun zamana uymak için artý otuzbeþ formülü iyi mi 20.07.2008 Kendine acýma Tanýmakla yetin sandýðýndan daha güçlüsün bir vincin kaldýrmasýyla bir manivela ile kýyaslama kendini sen o deðilsin karýncanýn adýmlarý ile ceylan veya kurt veya baþka bir þey herkesin adýmý kendine yorulunca dur ve düþün farklýlýðýný kullan son damlasýna kadar saçlarýný tarayabilirsin asýl iþlevi süslenmek deðil kafanýn düþünmektir 20.07.2008 Klasik oyun Romantik olmak klasik oyun iþin aslý domates ya da salata var mý baþka izah tarzý 19.07.2008 Salaklýk ödülü Aslan gibisin abicim benim aramýzda pozitif bir enerji oluþtu sen olmasan sen olmasan kim oynar bu rolü bu ödül senin bu ödül senin köprüyü geçene kadar söylenenlere deðer verme 20.07.2008 Senin þansýn Ayný olayda birimizin þanslý birimizin þanssýz olmasý olur mu konu gönül meselesi ise olabilir frekanslar tutmalý kanýmca kývýrtacak baþka yol bulamýyorum da ondan romantik ya da vahþi bir kucaklaþma olacak bizimki 24.07.2008 Ayakkabý ve þapka parantezi Sayýlar dünyasýnda benim de yerim var aç þapka parantezi üç nokta sonsuz iþareti kapa ayakkabý parantezi olur olur kafaný yorma 07.08.2008 Tanýk Ýstanbul tanýk sevdiðime üç-beþ gizli mektup bir de dizeler 12.09.2008 Vücut dili Hiç bir þiir hiç bir öykü hiç bir roman bu kadar cesur ve patavatsýz olamaz anlatmak istediklerin yanýnda anlamak istediklerim her þey var nazar deðmesin pabuç gibi 19.07.2008 Yaþam kalitesi Gülünesi ayrýntýlar sayýlmazsa beyler gibi yaþadýk bunca zaman yaptýklarýmýz yapacaklarýmýzýn güvencesi kalan yaþam süremiz ortalamalara göre þu kadar yýl 45 yýlý afiyetle yediysen kalan 20 yi iyi deðerlendir ne mi yapacaksýn dünya senin olsa üç öðünü geçmez tüketimin uzayýn tapusu olsa aný olarak saklarsýn arþivde gerisi size kalmýþ 01.08.2008 Altýncý Bölüm……. Komik bir sayfa Aþkýmýz gerçek yaþamýn komik bir sayfasý ben gerçek birini sevdim sanarak bir hayalin ardýndan koþtum 04.10.2008 Arz-ý hal Kalem tutan ve klavyede seken fare ile dans eden ellere kurban olayým katip ahvalimi yaz yare böyle Þah’a da selam olsun bu arada istedim vermediler deðil aslýnda nerde o medeni cesaret þoför olmaktan öte bir ehliyetim bile yok elden düþme bisiklet ile kýz mý tavlanýr uzun boyumun yüksek topuktan kaynaklandýðý ve renkli gözlerimin lens olduðu anlaþýlmasýn kul olayým yukarýda özetlediðim ellere katip ahvalimi yaz kime istersen ona yaz yare yaz Þah’a yaz malum sebzeye istersen hal müdürlüðüne yaz Ekim 2008 Dut yemiþ bülbül Beni seviyorsun biliyorum ben de seni burada konuþtuklarýmý o zaman söylemek nerde senden çýt çýkmadýðý gibi ben de dut yemiþ bülbül hadi sayýn dut sevgili bülbül siz de böyle komedileri oynayýn da görsün bu çocuk ona da selam söyleyin Ekim 2008 Böyle bir þey mi Sen onu seviyorsun o da seni üç beþ dizelik þiire nasýl da sýðdý bu uzun öykü saklambaç oynadýnýz sözcükler arasýnda anlaþýldý çok sevmek böyle bir þey 29.09.2008 Çalakalem yaþamak Bir müsteþarým bile yok N’apcaz þimdi Ekim 2008 Çiçek adlarý sözlüðü Bir ad bulamadým seni tanýmlamaya çiçeklerle papaz oldum bu yüzden sözlüklere savaþ açtým yel deðirmenine saldýran kahraman gibi 09.10.2008 Elbet bir gün Elbet bir gün buluþacaðýz milyon kere milyon parçaya bölünmüþ ben ile parçalý bulutlu güzel yani sen bir yerlerde buluþacaðýz bilirsin ben iþimi yarým býrakmam 04.10.2011 Hesapta yoktu Hesapta yoktu ayrýlýk ve unutmak yine de ayrýlýðmýzýn üstünden 20 yýl 5 ay 2 gün 7 saat geçti Ekim 2008 Hukukçunun Aþký Senin bir aþk þiiri olduðuna kimse inanmaz hukukçunun aþký diyelim istersen Manavgat’ta mukim avukatlýkla iþtigal eden kardeþim ve hocamýz Ýsa’yý saygý ile anar ve kendisine telif ödenmeyeceðini belirtirim konumuz bu deðil milyon kere milyon parçaya bölünmem aþamasý seni sevdiðimin Ekim 2008 Kendi halinde dizeler Biliyor musun ne ben yeteri kadar gevezeyim ne sen tümden suskun iki sözcüðü getirip yan yana anlam veremedik senin gizli dünyan benimki ile yarýþtý kim kazandý dersin doða bizimle dalgasýný geçti gülümsemeler kaldý yalnýzca zaman ayýrýp bir bardak çaya bir tebessüm gönderelim eski sevgiliye 2008 Sevimli çocuk Küçükler hep sevimli olmaz mý belki ben bile öyleydim 04.10.2011 Takas Beni aðlattýklarýn ile seni üzdüðüm zamanlarýn takas ve mahsubunu dilerim kalan olursa borcum borç ben alacaklý çýkarsam býrak öyle kalsýn Ekim 2008 Üç beþ güzel Üç beþ güzel bir araya gelmiþler neler kaynatýyorlar benim sevdiceðim var mý yok mu aralarýnda belli deðil 04.10.2011 Yolun baþý Ýstanbul Okumayý yazmayý saklambaç oynamayý öðretir sevgili çýkagelir bu arada þaþkýna döner gençliðin kavuþmak ve ayrýlmayý yeniden hissedersin bu ne biçim sevda ne biçim lahana turþusu bekle ve gör beþ dakika kendine ayýr ve sevdiðine gülmek için boy aynasý aðlamak size kalmýþ bu öykü bitmez bu þiir yazýlmayý bekler ben de beklerim Ekim 2008 Zamanda Yolculuk 20 yýl önceye döndüðünde kimler vardý bugün olmayan Ýnciraltý buluþma ve ayrýlma noktamýz Ekim 2008 Zamane aþký Senin DNA ile benimki özlemlerini bir gen bankasýnda buluþarak mý giderecek 04 Ekim 2008 Yedinci bölüm 7 Kasým 1992 1+1 ne zaman 4 oluyor biraz matematik biraz biyoloji ve hayat bilgisi kim kimi ayartýr bilinmez maçý kendisi yönettiðini sanýr oyuncu kendine bile sözü geçmez gerçekte savrulur durur iþlemin nasýl yapýldýðý deðil sonuç önemli mutlu musunuz gençler gerçek olan bu 7 Kasým 2008 söyleþi Atatürk’ten tutkularý kavgalarý ve sevdalarýný dinliyorum kara bulutlarýn arkasýndaki çakallarýn nasýl etkisiz býrakýlacaðýný savaþmayý deðil ölmeyi emreden komutanýn insan sevgisini karamsarlýðýn nasýl aþýldýðýný uygarlýk savaþýnýn hiç bitmeyeceðini herkesin yapabileceðinin en güzelini en iyisini yapma borcu olduðunu onu görmenin sevmek olduðunu dinliyorum Ekim 2008 Ben deðilim Birileri aþk acýsý yalnýzlýk þarkýsý terk edilmiþlik duygularýný ballandýra ballandýra biraz da abartarak anlatýr o biri ben deðilim çiðdem çiçek açtý minyatür gül bir harika ben bir harikayým sen de harikasýn peki eksik olan ne Kasým 2008 Buldum Öyle sanmaya devam et senden baþkasý kandýramaz bu çocuðu Kasým 2008 Camýn arkasýndaki güzel Saçlarýný tarar elleriyle rüzgara býrakýr düþ kadar güzel kadýn gönlümdeki iþgalci kibritsiz kandil yakaný türkülerimin ne desem ben sana seviyorum iþte camýn arkasýndaki güzel Kasým 2008 Kararsýzlýk Eðrisi Hep doðrudan gider ya bu müthiþ çocuk en küçük hata kabul edilmez yalan mý söyledin aþka dair yoksa yanlýþ mý deliler gibi sevdiðin þiirler sultaný güzel hayal ürünü mü yoksa dersimiz ekonomi deðil yine de karasýzlýk eðrisi görünüyor bu sayfada Kasým 2008 Kimlik arayýþý Yari gönlünde ara arayan bulur derler sýð sularda hava alýrken derinlerde iþin zor biliyor musun senden daha yakýný yok sana eþek izi aramakla meþgulsün Aðrý Daðý’nda bulamazsýn elbette bulamazsýn iþin zor bu gözlerle Kasým 2008 Nasýl geçti Arabesk takýlýrsak rüzgar gibi yazmak istersen ayrýntý çok aþk romanýndan toplumsal konulara geometriden biyolojiye edebiyata þuraya buraya boþ konuþmak yok hepsini yaþadýn ve devam ediyor oyun Kasým 2008 Siper Saldýrý amaçlý mý yoksa savunma belli deðil sahnenin paravaný görünen baþka görünmeyen baþka niyet ise bambaþka domatesten siper olur mu Kasým 2008 Sitem Gençlik komik deðil mi sözüme darýldýlar alsam ne yapacaklar neden darýldýk birbirimize depremin þiddetinden mi her þeyi biliyor her þeyi anlýyorduk gibi geliyordu da zaman okulu öðretti bizi bize gecikmeli olarak sandýðýmýz kadar dürüst ve delikanlý deðildik belki de Kasým 2008 Teþekkürler Çizelgesini çýkarsam artýlarýnýn borçlu çýkacaðým ifa yerine bir teþekkür buruk bir tebessüm mahçubiyet hesabýndan yumulan gözler Kasým 2008 2008 sonbahar birinci bölüm Beni bu numaradan ara Beni bu numaradan ara numaradan olsa bile yine de ara sesini duyarsam mutlu olurum bilirim ki o an beni düþünüyorsun geçmiþe selam söyler geleceðe gülümseriz birlikte bugünü sorma gitsin yatay hislerim dikey gerçeklerle çatýþma halinde çok þey istemiyorum seni unutur muyum diye yalan söyle benim gibi hukuku kenara koy pazar tezgahýný aç sebze meyve satarsýn manav da olur çay ocaðý da büyük bir marketin serin köþesi beni unutma lütfen ve bu numaradan ara numaradan bile olsa ara sevinsin çocuk 15.11.2008 Bir çay lütfen Çay bir güzellik sen ise bir baþka seninle çay içmek daha da baþka ve fakat senin demlediðin ve birlikte içilen çay anlatýlamaz sözcüklerle 15.11.2008 Boyacýnýn Aþký beþ yaþýndaki genç kýz boyacýnýn aþký idi hoþ göründü gözümüze reklamlar daha mý kolaydý mutluluk birkaç misket birkaç arkadaþ kýraç bir bahçe Ýstanbul’un orta yeri 10.11.2008 Cýbýldak düþler Susma hakkýmý kullanacaðým da kýzarmakla iþtigal ediyorum kýrmýzý kýpkýrmýzý yutkunup burnunu çeken çocuk belki de aðlayarak kapatacak sayfayý 15.11.2008 Eþim beni aldatýyor Eþim beni doða ile aldatýyor müþtekiyim þikayetçiyim yakýnma dilekçesi vermek istiyorum beyfendi kalkmýþ çiçek adlarý sözlüðü hazýrlýyor yeþilin mavi ile kucaklaþtýðý içinde dereler akan cennetlerden söz ediyor baþka bir þey bilmez bu adam 11.Kasým 2008 Hayallerimiz ve dik üçgen Kaf daðýna týrmanmak tam bize göre enerji sonsuz yorulmak yok böyle bir zamanda tanýþtým masaldaki sevgili ve dik üçgenle hipotenüs bir bütün olarak anlamlý olduðunu biliyor dik kenarlar ile biz de anlamlý olmak için birlik gerektiðini biliyoruz sen dik kenarlardan biri ben diðeri kim çözecek bu problemi. 16.11.2008 Ýade-i itibar Zaman itibarýný öyle iade eder ki þaþýrýr kalýrsýn 14.11.2008 Koþ vatandaþ Koþ vatandaþ koþ sera malý deðil yayla domatesi bunlar ithal ya da hibrit tohum yok koþ vatandaþ tamamen yerli para da geçmez bir þiire birkaç kilo meyve hediyesi gel vatandaþ sevdiði ile kaçanlara kavuþanlara hepsi bedava 15.11.2008 Küçük hayaller Fazla mý büyüttün hayallerini sen mi küçüldün durduk yerde zamana direnebilir misin ve þartlara þurdakini alýp burdakine ekleyebilir misin sýnýrý yok düþlerinin onun da öyle o sekizinci harikasý Dünya’nýn sen makul bir yer bul kendine sonsuz evrende birilerinin güldürmesi gerekir insanlarý n’olcek þimdi 16.11.2008 Nerede aþk Biyolojik bir oyun mu yoksa kimyasal hormonlar var ya hormonlar peki nasýl yazýlacak þiirler þarkýlar neler anlatacak kan pompalamak dýþýnda bir görevi var mý kalbin alt tarafý iþ bölümü yumurta merkezli yaþam oyunu hepsi bu 14.11.2008 Yakýnma Ne felekten ne de bana yüz vermeyen güzelden yakýnmam var kendi yaðýmla kýzarýyorum bir fýrsat daha verirse zaman o zaman hangi cevizleri kýracaðýmý bilemiyorum 14 Kasým 2008 Yalancýnýn destaný Hiç yalan söylemedim ne kendime ne baþkalarýna hiç aþýk olmadým masaldaki güzelden de haberim yok yaþam komedi bu çocuk için ben de oyuncu kaf daðý var ya inanmayýn masal kardeþim hem de kuyruklusundan pamuk prenses beni severdi hem de çýlgýnlar gibi þarkýlar söyler þiirler yazardý o mektuplar var ya sanat eseri yine de yüz vermedim hangi sultanlar peþimden koþtu hangi prensesler hangi masalda prenslik teklifi aldým hatta ve hatta gol krallýðý milli takým teknik direktörlüðü bir filmde baþ rol baþkan yardýmcýlýðý patagonyada çatýlardan sorumlu devlet bakaný malum ülkede yok kardeþim yok hepsini toplasan bir kg domates etmez mutluyum gururluyum yarýþmacý arkadaþlara baþarýlar diliyorum 14 Kasým 2008 2008 sonbahar ikinci bölüm Býkmadým Býkmadým þiir yazmaktan senin için delice bir tutku belki belki bu yüzden kafam karýþýk bunca zaman sonra yollarýmýz farklý yönlerde ýþýk yýlý kadar uzaklaþmýþken ayný yerden geçmeyi yollarýn kesiþeceðini ummak bilgi eksiði olsa gerek doðrular düzlemler konusunda ya da böylesine bir aþk 22.11.2008 Ýyimserlik þiirleri Bilmediðini bilmek çok þey bilmektir bildiðini tartýþmak gerçeðe giden yol kendinden baþkasý deðilsin kimse deðil 18.11.2008 Sevda þiirlerinin genetik açýlýmý en çok sevdiðin her þey olabilir paradan bilgisayara çiçekten bakteriye dereye balýða yaðmura kara aþýk olduðun ise bir insan 18.11.2008 Ümit verdin Bize uyar mý bilinmez ümit verdin kýz bana sevindirdin elleri ben ne yaptým bu ara elim koynumda yürüdüm Yeþilýrmak boyunda peki ya sen bu denli seven bir avanak buldun mu sen neresinde kaldýn bu türkünün ben neresinde 22.11.2008 adýn soyadýn söylesene Ahmet kime ne senin türkünden gözünde yaþ gönlünde ateþ varmýþ ve fýrtýnalar kopmuþ düþüncende kime ne adýn soyadýn adresin sabah kahvaltýn ya da çorabýnýn markasý kimi ilgilendirir bu kadar yetse öp de baþýna koy senden söz edilirken kimdi o ben tanýyor muyum diye sevgisini gösterirse malum arkadaþ bir kez daha ölürsün ölüm Allahýn emri de Ahmet sen domatesi sevmiþsen ona ne bundan 09.03.2009 Alýþamadým O kadar çok þey var ki alýþamadýðým baþta sensizlik sonra unutulmak ya da göz ucuyla bakýlýp görmezden gelinmek olacak þey mi porselen demlik bir yanda bir yanda sandalye arkadaþýmýz eski kamyonlara takmýþ meyve taþýyan sana da alýþamadým baðýmlýlýk tedavisi yok bu iþte ne desem garip bir çeliþki buna da alýþamadým 06.03.2009 Alo odabaþ olan bana oluyor sen dünyadan habersiz sanýyordum sanki baþka dünyalar yokmuþ benim dünyamdan peki ben ne biliyorum sana dair gençlik iþte sevdiðinin nerde olduðu ne yaptýðý hangi hýyarlarla mücadele ettiðini arada fýrsat bulursa alo odabaþ bildiðin gibi deðil sorun beni sevmende benim seni sevmemde deðil belirsiz bir geleceðe yelken açtýk ama Ýstanbul’da Çengelköy denilen yer var hýyarý ile ünlü aklýma geldi birden gençliðimiz böyle ciddi meselelerle tükenir gider 15.03.2009 Bilinen çiçek Herkesin bildiði ve sevdiði doða harikasý çiçek adýn ne olursa olsun önemi var mý bak arkadaþ sevdiðinin adýný bilmeyen sýnýfta kalýr biliyormuþ gibi yapan kendine yol bulsun gidecek güzel çiçek hüzün yakýþýr mý sana sevenler listesine beni de yaz biliyorsun baþka seçenek yok adýn mý o bana kalsýn 14.03.2009 Çatý çöktü Ne olacak bu kedinin hali nerede koþturup nerede anlatacak aþkýný kardeþ partiler deðil mi bizimki ne olur kessek ucundan acýk çatý çöktü mü ne yapar þimdi kediler yazýk deðil mi bizim ruhsatlara yýllardýr ne güzel anlaþýyorduk halkýmýzla aðlama molasý beþ dakika bizim ahmetin çiçekçi ortaðý var ya tam onun gibi ne de güzel gidiyordu iþlerimiz anlayamadým neden ayrýldýk 05.04.2009 Gerçekçi düþler Masum bir deneme bu hem gerçekçi hem düþ nasýl olacak bu iþ kibarca baský mý uyguluyoruz çaktýrmadan 04.04.2009 Sizin olsun Sizin olsun tüm güzellikler anasýnýn ardýndan koþturan kuzu diken kümeleri arasýndan sýyrýlan çiçekler hayal dünyasýnýn sevdalarý masaldaki prens ve prenses çocuklar çocuklar ve çocuklar bizim olsun hepimizin ne ayrým var ki aramýzda ilgi kurana aþk olsun ve fakat bu kýz beni sevmiyor adam bir gülümseme masum bir öpücük göndermez mi hadi telefonu çaldýr sonra ne mi olacak iþte bildiðin þeyler geyik muhabbeti boþuna mý koþtum ardýndan boþuna mý yazdým bunca þiiri yoksa bu kýz beni seviyor da dili mi varmýyor söylemeye ah Karadeniz ah mýsýr ambarlarý gençliðim orta yaþlarým acýk da çocukluðum 03.04.2009 1 Nisan 2009 geçen yýl yani 21 yýl önceki geçen yýl bir nisan günü sýrýlsýklam ýslanmýþtým yaðmurda Ýzmir sokaklarýnda ve sýrýlsýklam aþýktým domates hayranlýðý ve çeliþkiler ile yaþamaya devam yine 1 Nisan ve ben ayný ben benzer karmaþaya devam üretim tarzý ve olaylara bakýþ biraz deðiþti ithal tohum yok kimyasal gübre yok benim çeliþkilerim bana yeter oldum olasý aþka inanmadým zaman ve þartlarla mücadeleye devam yaðmur yok Ýzmir’de bahar devam ediyor 1 nisan 88-01.04.2009 Selda gelir hoþ gelir Selda gelir hoþ gelir 29 mart seçim öncesi adam oy kullanacaðý sandýðý kontrol etmemiþ size özel ikinci kat asansör bulunmaz haydi abbas vakit tamam seçim diyordun aha sana seçim özürlü kardeþim vatan millet aþkýna týrman bakalým merdiveni siz bilmezsiniz yine seçime gitmiþti Ege Üniversitesi Spor Salonu gapýsýna kadar Bayýndýr’dan -80 km falan- oy kullanmadan dönmüþtü Selda hoþ geldi ve gitti buradaki fýrtýnayý nerden bilsin gördü ki Titanik sevdasýndan kayýk boyutuna düþmüþ aþklar 29.03.2009 Yarýn Yarýn ne olacaðýný bilemeyiz ama mutlaka bir þeyler olacaktýr belki gün bir baþka doðacak bir baþka uçacak kelebekler daha derinden çalacak türküler ve rüzgar bir baþka sallayacak yapraklarý kim bilir belki ben de bambaþka olacaðým ve fakat yarýn diyorsun da az sonradan haberin var mý geçmiþ ve gelecek düþten öte gidemez gülüyor ve seviyor musun gerçek olan bu seviliyor musun gerçek ötesi böyle avut kendini gülümse gerçeðe zamana ve tüm dostlara þimdi hangi ezgileri çalar belirsiz daðýn rüzgarý o dere o aðaçlar o yaðmur neden severim Karadeniz’i Canik Daðlarý’ný neden beni bu denli ilgilendirir Çarþamba’yý sel aldýðý Mart 1986-1991-.2009 Ben mi söyledim sana kim söyledi týbba git diye hukuk dururken bilmiyor muydun sana aþýk olacaðýmý laf olsun diye hastalanýp seni arayacaðýmý hastanede bilmiyor muydun demek istiyorsun ki biraz daha çalýþýp sen de gelseydin o zaman böyle olmazdý sizin fakültede ya da hastanede manavýn ne iþi var bu adam doða tutkunu maydanozdan baþlar biber ve domatesten çýkar ekonomi veya maliye okuyup hal müdürlüðüne kapak atacaktýn senin neyine baþka okulun güzeli pazar tezgahýnda sebze ya da meyve sat yarýnki bütünleme ve doktor güzeli hayalini rafa kaldýr malum arkadaþ duyarsa seni gidi seni demez mi 10.03.2009 Hanya ve Konya meselesi Her þey yolunda sevdaya dair deliler gibi sevdiðin kýz da seni seviyor senin sevdiðin kadar iki cambaz bir ipte oynarsanýz böyle olur komedi desem ciddi çocuklarýz neden birimiz Hanya’da birimiz Konya’da belli deðil aþk deðil meyve-sebze ticareti bizimki olsun zamanaþýmý yok ki aþkta fatura ve irsaliye de aranmaz 21 Aðustos 2008 Perþembe Kedi mi dedin kedilerle bir akrabalýðýmýz olsa da olur olmasa da günceli takip et kardeþim nerden çýktý Darvin bir de kapak yaparsýn ha bu iþ burada biter ve ben çekip giderim iyi düþün bilimci abla sen kedilerden söz etmedin biliyorum mart ayý da gündemde yok bu ay ne gibi sorunlar içerir kediler için senin için benim için ve saymayý unuttuðum üçüncü kiþiler için 09.03.2009 Klasik film Klasik film halt etmiþ öleceðini bildiði için kötü adam rolünü oynar kahramanýmýz sevdiðine bu bilinen öykü mendilinizi hazýrlayýn ve sakat kalacaðýný bilen askerin türküsünü dinleyin sessizce 14.07.2009 Ölmem mi gerekir Masamda yalnýz çayýmý içerken sessizce gelip arkadan sarsan ve ben geldim desen ölmem mi gerekir mutluluktan yaþayan aþýk daha iyi olmaz mý senin için 01.06.2008 Pasif Direniþ MS pasif direniþ mi Mayýs 2009 Porselen Demlik Bir aþk hikayesini yazar ayrýntýsýyla tek sözcük atlamaz tek hece tek harf bile renkler vardýr sesler koku sýcaklýk güzellik ve endam bazý ayrýntýyý sözcükler anlatamaz salýn da gel meydan kýz görsün bu arada ben de maydanoz satmýyorum Kadýköy’de nerden çýktý demlik fincan ve çay 06.03.2009 Saba Ýçin asker arkadaþým özlemle bekledin bir gün bir yerde buluþacaktýk zamaný mýydý gitmenin 10 yaþýndaki genç Sevgili Saba bugün öðrendim trafik kazasýný cennette olduðunu biliyorum melek oldun ama çok erken 12.05.2009 Saldýrmazlýk paktý Baþka iþimiz yok da eski aþkýmýza mý saldýracaðýz zamana anýlara evdaya ve dostluklara selam olsun geçen zaman yalnýzca olgunlaþtýrýr sevdalarý zamana kýrgýnlýk olmaz geçmiþte yaþananlar bizi biz yapar fazlasý deðil þiirin adý konusunda çekincemiz var savaþan taraflar deðiliz ki nerden çýktý saldýrmazlýk paktý 14 Temmuz 2009 Salý Sayýsal Geçmiþ Ben kocaman bir adamým basit öngörüler ile problem çözme modu yanlýþ algýlandý bir gün 86.400 saniye dört yýlda bir fark ilavesi ile seni sevdiðim saniyeleri görebilirsin 45 x 365 x 86.400 +(45 : 4 x) x 86.400 = sonuç yaþadýðým süre bu sürenin tamamý seni sevdiðim saniyeler demiþtim ya ilk dizede biraz da geometri kare dikdörgen üçken belki de yamuk 09.12.2008 Uzak dünyalar þimdi sen kendi dünyanýn karmaþasýnda kendisi ile yaþayan arkadaþýna el sallayacaksýn da iþ yoðunluðu dava dosyalarý sabah kahvaltýsý ütü meselesi çocuklarýn ayakkabýsý biz seni ararýz uygun zamanda ve zeminde demek istiyorsun eskiden þiir mi vardý kendi kendine hayal kurup kendin piþir kendin ye 10.03.2009 Savunma Sayýn yargýcým savunmasýz yargý olur mu 10.07.2009 Yýldýz Yýldýzlar çok olunca gün açýk olur fakat komþu kýzý bizimki kendine faydasý olmayan biyolojik vaka böyle olsa da kaç defa bahar geldi ve gitti kaç defa yaz oldu dirmit topladýn yaðmur sonrasý kayýn ormanýnda burasý Ayvacýk dere boyu düz gider bizimki de gider biryerlere ne siz sorun ne ben söyleyeyim 05.03.2009 Yalnýzlýk Yalnýzlýk mý ben ha bunca seven ve sevilen varken ay ve güneþ bir yanda yýldýzlar bir yanda dostlar toplanmýþ bir yanda 22.07.2009 Baðlasan durur muyum Elbette durmam ben görmek istediðin çocuk yeteri kadar sakin ve gururlu yeteri kadar hýrçýn dalgalý her þeyden biraz biliyorum ki olduðum gibi seviyorsun beni ve biliyorum ki sevdiðim kadýn acýmasýz bakýþlarýn ardýndaki pamuk tarlasý baðlasan durur muyum demiyorum baðlamazsýn ki 23.07.2009 Günün þiiri En sýcak gün Ege'de 2009 yýlý 25 Temmuz ve bizim çocuklarýn evlilik yýldönümü kaç yýl demiþtin önemi var mý 25 Temmuz 2009 Seferihisar Karmaþa Yazdýklarýmý bilseydi kalemim karma karýþýk olurdu kafasý kafa yok ki onda sonra ben bilgisayar tuþlarý ile dans ediyorum kalem nerden çýktý Kadýköy saplantým var Beyoðlu Çiçek pasajý falýna bakim abi deðil tabi çingen kýzý mý sandýn iskambil kaðýtlarýný karýþtýran insafsýz falcýyý gördüðün hissettiðin biraz açýk olsa ya hem hukukçu ol hem zalim savunmasýz yargý yargýsýz infaz gönlü allak bullak kalbi paçavra itiraf ediyorum anlayýþý kýt ümitsiz vaka olarak seni seviyorum hepsi bu 29.07.2009 Böyle birini sevdim Ýnsafsýz falcý yargýsýz infazýn faili kibritsiz kandil yakan masum cadý iþte ben böyle birini sevdim 29.07.2009 Anadolu Ateþi Uydudan kandil yakan Anadolu ateþi Ana Tanrýça’nýn gezici þubesi telefonumu al telefonunu ver ve fakat aramadýðýn gibi cevap da verme uydudan kandil yakan seni gidi seni 14.11.2009 Ana Tanrýça’nýn ülkesi Ana tanrýçanýn ülkesinde yeþil gözleri ile ok atan bir savaþçý doðmuþtu bir yanda zamana el sallarken yeni savaþçýlar yetiþtirmek sevda üstüne türkü söyleyip savaþmak ve savaþmaktý görevi 12.11.2009 Gençlik aþkým Tire’ye gençlik aþkýma elam gönderdim buruk tarafndan sen bildiðim sen deðilsin biliyorum ben de eski ben deðilim deðiþmeyen tek þey deðiþim diyeceðimi sanma biz ne güne duruyoruz 03.11.2009 Para noya Yarýsý güzel tamamý sakýncalý gel gör beni aþk neyledi nasýl da döküntü harap ve bitap hale koydu gülümsemek istiyorum çay istiyorum sen varsan kurabiyeler özgür 31.10.2009 Yangýn halleri Sevimli bir gamze bir gülümseme muzip tarafýndan iþmar edip göz kýrparken salýnýp da gelir meydan neþelenir 13.11.2009 Davet Yeni bir evcilik oyununda var mýsýn olumsuz ne varsa düne dair bir sünger çekelim feleðin oyunlarýnda ne sen ne ben baþroldeyiz kýrýlan cevizler bizim bahçede 11.11.2009 Kararsýzlýk Hangi sistemin kararsýzlýðý karansýzým 7-Kas-09 Aradýðýn Enini boyunu yüksekliðini ve diðer özelliklerini biliyor musun Anadolu Ateþinin yari gönlünde ara arayan bulur derler 25.11.2009 Bir de doðru söylesem Açýk sözlü yiðit delikanlý yani ben konu aþkýmýz ise deðme dansözler su dökemez elime bir gülümsemeyi bir gamzeyi bir salýnýp gelmeyi ince beli dar düðmeyi vücut ölçülerini ballandýra ballandýra öyle satarým ki ben bile þaþýrýrým kendini dizelerde görmek isteyen güzel ise düþ kýrýklýðýna uðrar oysa anlatým bozukluðu genetik yapýsýna dokunmaz fýstýklarýn 02.11.2009 Bayramýn ikinci günü Anayasa ceza yasasý uluslar arasý sözleþmeler susma hakký doktorun býçaðý ve paramparça bir yürek ve üzerine çivi harfleriyle iþlenmiþ öyküler Ýlmiye abla bile çözemez kanýmca kasýmýn bilmem kaçý günün tarihi aþk ilaný deðýl otopsi raporu mübarek bu ne sevgý ah bu ne ýzdýrap 28.11.2009 Asker arkadaþým Dik durmamýz gerek zamana ve þartlara karþý varýz ve seviyoruz özeti bu yaþananlarýn el ele tutuþup on yýllar ötesinden kalp atýþlarýmýzý dinleyeceðiz yalnýzlýklarda her gün daha güçlü ve baþ baþa 06.12.2009 Bayramýn ikinci günü Kasýmýn bilmem kaçý 28.11.2009 Bir daha dönmeyeceðim Gün ve saat olarak yaþadýklarým derede akan su gibi geçmiþe karýþýyor gdo ile ilgisi yok anlattýklarýmýn yerli domatesin üstünlügü tartýþýlamaz þimdilik þiir bitti 15 Kasým 2009 Pazar Enenmiþ bir dostun þiiri Yaþam yine de devam ediyor ancak ayný göz deðil baktýðýn çevrende pervane olan inekler artýk yüzüne bakmýyor iki yumurta mý dengeleri bozan niye dönsün ki artýk doðal denge meselesi haremdeki oðlana döndün 14.11.2009 Her þeyin parçasý olan yalnýz asker Bu ne biçim çeliþki kalabalýklar içinde yalnýz bir anlamý olmalý böylesine yaþamanýn canlýlýðý sürdürme hedefinin bir amacý olmalý tek savaþ bu meydan savaþýndan uzun havaya aþk þiirine hepsi görev aþký 22 Kasým 2009 Pazar Ýstanbul’dan Çocukluðumdan asker arkadaþlarýmdan anýlardan sevdiðimden ne bulursanýz onu getirin 29.11.2009 Kendimi affettim Bir de hukuk okudun kendini affetmek olur mu önce bir suç iþle masum tarafýndan sonra yargýlasýn seni nöbetçi mahkeme davaya katýlýr ceza almaný isterse Kaf daðýnýn güzeli sen ayvayý o zaman yedin kendi kafanda ceza düþünüp vicdanýný infaz koruma görevlisi diye görürsen seni ben bile kurtaramam sesini duyarsýn Anadolu ateþinden ceza ehliyeti olmayan çocuk gülümse güvenlik tedbiri olarak yaramazlýk yapma bundan sonra olur mu 25.11.2009 Nöbet 90 yýlýný 91’e baðlayan yýlbaþý 31 Aralýk 1990 ile 1 Ocak 1991 ve Ýstanbul ilk ve son nöbetim yýlbaþýnda Ýstanbul’da biraz aþýk biraz gururlu özlem dolu 25.11.2009 Zamanda yolculuk Özakman Türk Mucizesi Cumhuriyet Bilgi Yayýnevi 37. basým Sayfa 74 Hükümet Konaðýnýn önünde minik bir kýz Paþa’ya bir demet çiçek sundu Paþa da kýzý havaya kaldýrýp baðrýna bastý Bursa 1922 bu sahneyi yaþýyor küçük kýzý paþaya sunulan çiçekleri havaya uçan çocuðu ve bu yolculuðun anlamýný hissediyorsak zamanda yolculuk böyle bir þey olsa gerek 06.12.2009 Unutmayacaðým Ne haddime unutmak imza törenini askerlik sonrasý burasý kesin ben diyeyim 91 siz deyin 92 aylardan ben diyeyim ocak siz deyin aralýk unutulur mu caným topu topu bir defa evlendik kýrk yýlda þair kýlýklý duygusal çocuk onsekiz yýlda bu hale mi geldik iþte aþkýmýzýn çapý yarý çapý dik kenarlarý hipotenüsü bütün sorun dik üçgendeki dik kenarlar ile hipotenüs iliþkisi üç kenarýn her biri çapý olursa bir dairenin büyük daire diðer iki dairenin alanýna eþit olur fakat bu sonuç 7 kasým tarihinin önem ve ehemniyetine teðet bile geçmez 01 Kasým 2009 Pazar Sarý kurdelem sarý Sarý kurdelem sarý deðil kardeþim kurdele siyah derinden derine eleþtiri boykot protesto ve benzeri hani Ýstanbul deyince yelkenler suya ya yüzme bilmem okur yazarým azýcýk raký þiþesi ve balýk muhabbetine gülümsemeye çalýþýyorum bir münasip zamanda buluþacaðýmýz yer Ýzmir’de yine deniz yine deniz Eminönü balýk ekmek karþýya geçip çay içelim mi Kadýköy’de zamanla dans edemezsin ayaklarýna basar ne olduðunu anlayamazsýn 31 Ekim 2009 Cumartesi Bu þiiri duymasýn malum sebze Lakin beklenen þekilde deðildir þiirler ana tanrýçanýn ülkesinde savaþçýlar ile aþýk atarken onsuz þiirlerin anlamsýz masallarýn masal öykülerin gariban kaldýðýný gördü bu muydu sandal bu muydu Mualla daha az mý yanýktý türkümüz O. veli’den malum sebze neresini sevsin bu þiirin bir yol kucaklayýp Boðaz’da mý gezdin onunla hal müdürlüðünde mi Ýstanbul’un bu þiiri duymasýn malum sebze 12.11.2009 Faturalý yaþam Ödeme yeteneðin var mý yok mu bu senin sorunun eþekliðin affý olmaz ödetirler koçum damla damla milim milim zamanaþýmý mý avucunu yala için için ödersin gülmekten dört köþe olmak serbest 06.11.2009 Yola çýktým Mardin’e Yola çýktým gidiyorum bana çay verecek bir çok dostum var benim ülkem benim insaným saz çalýp türkü söyleyen gönül dostlarým yola çýktým Mardin’e 04.11.2009 Yeni arayýþlar Þöyle bir tüme varýp tümden gelelim zaman ne kadar bilimsel olduðumuzu yazsýn akýllý sarýþýn ela mavi ya da kara gözlü dilberler ve saymayý unuttuðum diðer renkler mutasyon kardeþim mutasyon ders bitti 02.11.2009 Gülümsetenler Yolda yürürken kendi kendime beni gülümsetenler bir hayli fazla psikoloji kitabýnda bir grafik var ya zeka düzeylerine iliþkin sen neresindesin bu grafiðin ben neresinde iyi de komik olan bir þey mi var ya da bu komedinin neresindeyiz 09.12.2009 Atatürk’ü Anmak Yaþamda en doðru yol gösterici bilimdir fendir kargayý gözlem ve deney için kullanabilirsiniz ama yol gösterici olarak asla 25 Ekim 2009 Pazar Barýþ Yurtta ve dünyada barýþ diye seslenen komutan size savaþmayý deðil ölmeyi emrediyorum derken yaþamanýn ve özgürlüðün bedelini özetledi 25 Ekim 2009 Pazar Onlar bizim çocuklarýmýz oldu Çanakkale’yi geçip Ýstanbul ve devamýnda ülkemi ele geçirmek isteyen ordularýn askerleri kendilerine yetecek kadar toprak iþgal ettiler cephelerde mezarlarýnda ülkemin çiçekleri açtý onlar bizim çocuklarýmýz oldu 25.10.2009 Ýzmir’in daðlarý Çiçekler açar Ýzmir’in daðlarýnda Körfez’de nakil araçlarý asker silah ve sair malzeme taþýmak için Kordon ve Konak iþgal edilir yüreðimiz çare arar genç yaþlý tabancaya sarýlýr Osman ordulara karþý tek baþýna 27.10.2009 Samsun’a çýktýðým gün Her yer güllük gülistanlýk deðildi gelin ve damatlarýn saf hayalleri ve kurtlar sofrasýnýn tam ortasý avýný parçalamaya çalýþanlar ve etrafta dolanan kargalar ve çakallar kolay lokma sanýyorlardý 27.10.2009
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ahmet Odabaþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |