Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez. -Joe Louis |
|
||||||||||
|
Göklerde ve yerde ne varsa tümü Allah’ındır. Allah, her şeyi kuşatandır. (Nisa Suresi, 126) İlginç hayvan davranışlarına çok güzel bir örnek olan bir canlıdan söz etmek isterim; Megapod kuşları. Pasifik adalarında yaşayan bu kuşların dişisi, yaz mevsimi süresince her 6 günde bir adet yumurta yumurtlar. Ancak bu kuşun yumurtaları kendi vücuduna oranla çok büyüktür. Bu yüzden de anne megapod, yumurtalardan yalnızca biri üzerinde kuluçkaya oturabilir. Dolayısıyla, sonraki her altı günde bir annenin yumurtlayacağı yeni yumurtalar, yeterince ısınamadıklarından ölme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklardır. Ancak sorun, bir çeşit "kuluçka makinesi" ile çözülür. Baba megapod, doğada en kolay bulunan materyaller olan kum ve toprağı kullanarak, bir “kuluçka makinesi” hazırlar. Baba megapod, henüz annenin yumurtlama dönemi başlamadan 6 ay önce, pençeleriyle 5 metre çapında ve 1 metre derinliğinde bir çukur kazar. Daha sonra bu çukuru nemli otlar ve yapraklarla doldurur. Böylece, çürüyen bitkilerdeki bakterilerin ürettiği sıcaklık, yumurtaları ısıtmak için kullanılacaktır. Ancak bu işlem için başka hazırlıklar da gerekir. Megapod, bitkilerin çürümeleri ve ısı açığa çıkarmaları için bitki yığını içine huni biçiminde bir de delik açar. Bu delik, kış mevsimi süresince yağmuru içeri sızdıracak ve organik maddeleri nemli tutacaktır. Oluşan nem sayesinde, üzeri kumla örtülmüş bitkilerde çürüme başlar ve ısı açığa çıkar. Avustralya için kurak bir mevsim olan ilkbahar gelmeden önce baba megapod, çürümüş bitki tabakasını havalandırmaya başlar. Amacı, ısı dengesini korunmaktır. Zaman zaman anne megapod da çukurun yanına gelir ve erkeğin çalışıp çalışmadığını denetler. Ve sonunda anne, çürüyen bitkilerin üzerindeki kuma yumurtlar. Bu "kuluçka makinesi"nin üstündeki yavruların gelişebilmesi için, ısı + 33°C’de sabit tutulmalıdır. Baba, bu ısıyı sağlayabilmek için, bir termometre gibi duyarlı olan gagasıyla sık sık kumların ısısını ölçer. Isı yükselecek olursa, düşürmek için havalandırma delikleri açar. Hatta dışarıdan kum birikintisinin üzerine toprak atılsa, baba megapod hemen fazla kumu dışarı atar ve ısı değişimini engeller. Yavru megapodlar bu düzenli koruma altında dünyaya gelirler. Yavrular o kadar gelişmiş durumdadırlar ki, yumurtadan çıktıktan birkaç saat sonra uçabilirler. [*] İnsanın dahi yapmakta zorlanacağı bu işi, bu canlılar milyonlarca yıldır başarıyla sürdürürler. Hayvanlarda, insan gibi bir bilinç olmadığı açıktır; o halde bu ilginç olayın tek açıklaması, hayvanın bu iş için "programlanmış" bir şekilde yaratılmış olduğudur. Bir kuşun bu iş için, altı ay öncesinden hazırlanmayı ve söz ettiğimiz bu işlemleri bilmesi mümkün değildir. Yumurtalarını korumak için neden böyle çaba gösterdiği ise çok daha önemli bir sorudur. Tüm bu sorulara verilecek cevap; Allah’ın megapoda kuşuna ve diğer tüm canlılara verdiği çoğalma ve yavrularını koruma isteğidir. ... O’nun, alnından yakalayıp-denetlemediği hiçbir canlı yoktur... (Hud Suresi, 56)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |