Ama gene de dünya dönüyor! -Galilei |
|
||||||||||
|
Kanıma girdiğini hissediyorum..Zaman zaman ellerim karıncalanıyor..İçimde bir yerlerde garip bir boşluk.. Kalem sitemkar sayende…Kağıt tarumar… Geçen zamana değil sitemim. Belki de harcadığım zamanların en değerlilerinden birisin benim için. Hastalandığımda kullandığım ilaçlar gibisin. Bir yandan merhem olurken pek çok yarama, diğer yandan X ışınlarına maruz bedenim. Hakkını yiyemem, bana kattıkların öyle anlamlı ki! Sayende her gün yeni bir şey öğreniyorum. Paylaşıyorum duygularımı, düşüncelerimi istesem de çevremde olamayacak pek çok insanla. Tertemiz dostluklar kazanıyorum. Balkona çıkıp derin bir nefes alıyorum bazen, ciğerlerime hayat çekiyorum. Neşeyle kalkıp tozları alıyorum, bulaşıkları makineye yerleştiriyorum. Deniz kenarında yürüyorum. Aklımda sen.. Bugün ne paylaşsam? Ne güzel, ne anlamlı yazılar vardır şimdi, bir an evvel onları okusam.. Bazen üzülüyorum elbette. Hayat her zaman düz değil sanal da olsa.. Bir arkadaşım hastalanıyor; değer verdiğim bir isim yazdıklarımı yanlış anlıyor; gereksiz, malayani işler de olabiliyor. Ama bunların üstüne öylesine güzellikler var ki hayat sunan camında saygıya, sevgiye, paylaşıma , insan olmanın asaletine yaraşan. Kanatlanıyorum… Seninle bir anlaşma yapalım. Ne sen benim hayatıma zarar ver ne de ben senden uzak kalayım..X ışınlarının suçlusu sen değilsin biliyorum. Kim bilir belki günün birinde tüm zararlarından arındıracak yeni bir ürününü çıkarırlar. O zaman sen de çok mutlu olursun eminim. Keşke bunu da biz yapabilsek. Düşünebiliyor musun? ‘Türkler, X ışınsız yeni bilgisayar icat ettiler.’ Ne gurur verici, insanın göğsünü kabartan bir haber. Olmaz ‘olmaz!’..İnşaallah.. Ne diyordum, seninle bir anlaşma yapalım. Örneğin, zamanı sınırlayalım. Sen de dinlen böylece.. Ben de biraz kitap okuyayım, spor yapayım, sevdiklerime zaman ayırayım, seninle paylaşmak için anlamlı, güzel şeyler bulayım. Söz; ne duyuyor, ne düşünüyorsam paylaşacağım seninle. Zaten merak etme kalem yazmıyor bunca sana alıştıktan sonra… Biliyorsun, seni kirletecek her şey korkutur beni. Ari, şeffaf, doludizgin bilgiye, paylaşıma, sanata ve güzelliklere açılsın ekranın. Zaman tünelinde hatırlanacak en güzel dostluklar olsun. Her gün yeni bir şeyler öğrendiğim, anlamaya çalıştığım, insanın insana olan onulmaz sevgisini paylaştığım, egolardan uzak, anlamlı ve çıkarsız birlikteliklerle pekişsin tuşlarına basan parmaklarım…Yüreğim zenginleşsin. İnsanca; art niyetsiz; kıskançlıklardan, kaprislerden, yanlış anlamalardan uzak bembeyaz sayfalar olsun yerin… Yüreğimi, tüm pozitif ışınlarımı yayarak X ışınlarına kapadım…Merak etme sen, ne sen bensiz olabilirsin ne de ben sensiz.. İnan sen benim için çok değerlisin..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hilâl Erboyacı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |