Zamanı gelen bir düşüncenin gücüne hiçbir ordu karşı koyamaz. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
kalbime kabuk gibi bağlanan bu yaşananları hapsettiyse duvarlar durmaksızın duvarları soymak . Ardından soyularak kireçleşen boyalara yalanlar anlatmak . Oysa hep o tekmelerdi yıldızlarını kalbimin ve o akıtırdı yağmurlarını , tek tek sökülünceye dek duygularım . Şimdi ; sancı ve kancaları balıkların , denizde yırtılarak akacak dibe dibe ve sandala doğru eğilerek . Rotası olmayan bir hafızaya saldım oltamı ve her bir balık için tuz tuttum , yosun tuttum ve yeşilini yanılsamamın . Duvarların ve kalbimin dudakları çıldırsa da yazılarının yeşilinden , kabuğunu soyuyorum tüllü çorapların . Şimdi ben tekmeliyorum hafızamdan , yazılarının sayfalarını ; ‘ Aşkın ; çıngıraklı yılan misali kıvrılıp kalbimi sokuveren’ Şimdi diyorum ; Sonsuz gelecekte . Tekmeliyorum ve atıncaya dek sayfalarımdan mısralarını ellerinin ve mısralarını gözlerinin ; tekmeliyorum yelkovanını akrebin , rotası silinsin silinse de farkedilmesin diye yüzün Uykun ; ışıkları yanınca o setin , gözlerime sinema perdesinden düştüğü gibi düşüyor bir sonraki sabaha . Üşüyor bu sabah da düşüncelerim . Yanlış kurulmuş bir saatin sesi her saat birden üç saat ilerliyor ve tekmelemiyorum artık , yelkovanını buluyorum akrebin ve kancasını oltanın ; saati dakikalara Dünyayı meridyenlere bölüyorum Boynunu güneşe çevirmiş çiçek ve çocuk : - Onca paralel ve meridyenin arasından cezaevini anımsatsa da dünya gerçek olan bu değil . der : İşte şiir boynunu güneşe çevirmiş bir çocuk yüzü olur o anda . Bestesi hiç olmamış bir şarkı bu sayfaya mırıldandığım . Her düz yazı , şiir ya da deneme ve konusunda hür olduğum kabiliyetim ; yeteneğinden eksik kalmış bir şarkı olmaz mı ? Yetileri kayda değer bir yol çizmedi bilindik kahramanların . Her masalın sonunda bir şarkı olsun isterdim , masallara sığabilen ve hafızamın ellerinde yumak yaptığım ama unuttuğum varsayımlarım için . Gece beyaz ve soğuk olduğunda , ellerim her bir harfe öylesi kenetli. On parmağımla yirmi dokuz harfe işte böyle kenetleniyorum ; -dinlenmiş ve deneyimlenmiş ve büyümekten tedirgin düşmüş ellerin ve usun- Hey düz yazı , şiir ya da deneme . Ve özellikle siz şiirin şairleri biz şu anda sonsuza devinili soğuk gecelerin birindeyken rafa kaldırılıp atılmış sevgili yüreklerinizle cesaretinizi adımlayarak yeni sayfalara dönüşünüze haykırıyorum ve diyorum ki ; kayarken o yıldızlar ne de çok yarası var sanardınız ; göğün yüzünde ... Siz o yıldızları sayardınız ve yazardınız ardından ve öncesinden beri . Ben her bir andan söz ediyorum her anlamdan ve var olduğunuz her andan , birkaç şey saklıyorum geçmişe . İnsan kaçarken düşer ve kaçarken yuvarlanırdı o kayalar sonra parçalanırdı atmosferinde dünyanın ve bir yıldız daha kaydı ama yine aynı yıldızlar sayılırdı yüreklerinizle . Yanlış olan eksikliğiydi saygının ve her geçen gün yitirilen kabiliyetleriyle hiç bir öngörüsü olamazdı gidişatı yıllanmış o rafların . Bu soğuk gecenin sabahında açılıyor perdeleri gözlerin , her bir gözümüzün bebeğinde yuvalıyor kuşlar . Diyar diyar kanat çırpan cesaretiniz gibiydi tüm adımları caddelerin , aynı romandan çıkmış o kahramanlar cesaretsizce o raflara kilitlendi . Oysa Dvorak tadında müziği olsun isterdim her bir şiirin Op. 11 olabilir mesela - F major - bunun için yazılmış bir yazı biliyorum ama - kaç herhangi bir şiirin - bestesi kulağımda ? Kahramanlara cesaret verecek eksik yetiler için diyorum tüm bunları . Eksik kalan yeni anlamları olmasıydı kelimelerinizin ; ve bir şeyi sevmeden önce öldürenlerdenseniz eğer , yazacak bir kaç cümleniz varsa on parmağıyla yüreğinizin beklenilen saygı raflarla toza bulanacak gibi ve gün ağarıyor yıllanmış bestecinin , şairin ve yazarın saçlarında ağaran kırlar gibi ve ben bu sabah oltası hedef olmuş yazının sivri dilli kalemi ağlara takılmadan bir şiir yazmak istiyorum .
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © iLkEsU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |