Sanatçının işlevsel tanımı bilinci neşelendirmektir. -Max Eastman |
|
||||||||||
|
duruyor öylece. Pembemsi ve mazot kokulu şehre , sadeliğini soruyorum insanların. Bu saatte , şehre kanat çırpıyor kuşlar. Ve ben şehre bakıyorum , aslında daha çok gökyüzüne. Hala kanat sallıyor kuşlar ‘aşağı , yukarı ‘ Elimi sallıyorum kuşlara ‘sağa , sola ‘ Gece soğuk, şehir de ıslak olunca yakın yerlere uçuyor kuşlar ; kiremitlerin karşı çatısına , tünüyorlar. Ben şehre bakıyorum ve daha çok çatılara yarasalar geliyor aklıma ardından Bandini’yi geçiyorum içimden -Arturo Bandini- diyorum Ve şehre bakıyorum ama daha çok yıldızlara ‘Bandini , okuyacak ve yazacak birkaç kitabını daha bulabilseydim buralarda , sanırım öncelikle okurdum’. diyorum Şehrin pembemsi rengi eflatun bir hal aldı ve ben eflatunumsu ve soğuk kokan şehre soruyorum insanların dinginliğini. Sabah doğmak üzere , iri taneleriyle hava durumu ve asmalar çatışma halinde sanırım... Bir serserinin babası gibi , müziği ve dekoru değiştirin diyenler yataklarından kalkacaklar dik bir şekilde tıpkı trafik lambaları ve bekçi kulübeleri gibi. Açık laciverte dönüştü rengi şehrin ; artık ışığı kapatabilirim. Ve pencereden baktım yeniden aslında belediye otobüsleri hiç de fena fikir değildi ; şimdi bir yolcu daha binmiştir. Koyu beyazında sabahın ; soğuk bir mavilik inceden ve kuşlar kanat çırparsa penceremden görebileceğim mesafeden umulmadık uçacak kuşların gürültüsü ardından avucumda kalan bu ekmek içine dökülecek. Hazırlanacağız hep beraber ; çay saatleri , ders araları , telefon konuşmaları , film araları ; konsantrasyon eksikliği gibi ... Ayağına basıyor kuşlar. ve ayağının altındaki ekmek içi kuşların. Kırlardan tek tek koparılan filizler ya da o kır çiçekleri gibi herhangi birisi de açacak yatağından. Kedinin kovaladığı yerde fare , deliğine giremeyecek kadar pişmansa ; aynı anda sabah kahvaltısından bir yudum daha çay içenler hepsi tıpkı anlamlar ve karmaşalardaki gibi. Ve bunlar çağrışımı değil sabahın figüranları bu yazının, sadece gerçek olanları anımsatıyorum kağıda. Şimdi ışıkları ve kırmızı perdeleri yanıyor evlerin ; akşam doğmak üzere. Kuşlar , akşamları daha canlı ve yorgun karşılıyor ve bir çay daha yudumluyorum masamdan. Evet bu bekçi kulübeleri ve trafik lambalarıydı , hiç uyumayan ve belediye otobüsleri , sanırım bir kişi daha inmiştir fena fikir olmadığından.. Bu gün dönümü sonunda bir yazı daha yazıyorum içtenlikle fena yazılar değil bunlar. Ustaca yazabilmek isterdim , Bandini gibi.. Ve yıldızlara bakıyorum , Birkaç tanesi yanıp kayboluyor gözlerimde. Bandiniye bakıyorum , kuşlara , çatılara , evlere ve perdelerine evlerin kağıda bakıyorum sonra , soluk benizli esmer kağıda tümceliyorum gördüklerimi usta bir şair edasında.. Tüm bunlar aynı günün farklı koşulları ya da farklı rengindeyken evrenin ve evlerin yalnızlığında yürüyen o çocuklar düş göremeyecek kadar , hürlerse sıcaktan , ısınabilmek için daha çok adımlarlarsa caddeleri ; elimdeki ekmek içlerinden uzatıyorum sabaha belki umulmadık kanatlara çarpar diye. tünüyor gibiyim odama ve caddelere yürüyorum. Soğuk , karanlık ve sert , yerleri adımlıyorum . Geri dönüyorum sonra ; evime , tüm zamanlarına övünen kahramanların döndüğü gibi dönüyorum. Sert harfleri kullanıyorum anlatabilmek için sevgilerini ; Sıcaktan alabildiğince hür olan o çocukların manzaralarıysa ; yazı yazıyorum daha fazla , şiir biriktiriyorum , soğuk nöbetler tutuyorum sayfalara. Bunların hiç biri sokaklarda okunmasa bile , küçük yaşlarına alfabeyi anlatıyorum ; kahramanlık yapmadığımı bilerek ; şımartıyorum kelimelerini ve ellerinden tutuyorum. Onlar rüzgardan salıncaklarında bir ileri bir geri büyürken. Fante diyorum ; Bandini ve Salinger elbette ardından yıldızlara bakıyorum her birimizi aynı anda örten yıldızlara nöbet tuuyorum.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © iLkEsU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |