..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Moda denilen şey o kadar çirkindir ki onu her altı ayda bir değiştirirler." -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İstanbul > G.yılmazkaya




5 Eylül 2013
İstanbul  
G.yılmazkaya
Adı üzerinde


:ACJH:
İstanbul
Ne derler bilirsin.
İstanbul bir başka güzel sonbaharda.
O tatlı esintisi, gün batışının gökyüzünde beliren hüzünlü kurşuni rengi, bizi bizden almadı mı? Tatil rehavetinden çıkan, her sabah yeni bir telaşa başlayan nice hayatların koşuşturmacası, heyecanı, umutları senin semtlerinde doldu ciğerlerimize.
İstanbul,
Ne büyük mutluluk seni yaşayabilmek. Yoksa büyük bir düş kırıklığı mı?
Bu büyük sorunun cevabını ne zaman vereceksin bize, yoksa bizimle birlikte toprak olacak bir soru olarak mı kalacak?
Senin gizemin belki de burada saklı.
Biz bu gizemli hallerini sevdik be İstanbul.
Her taşın altından çıkan o eşsiz kültürün, yıllara meydan okuyan yapıların, o güzel semtlerin bizi çekmedi mi bir çocuğun parka koşması gibi içine?
Ya da kaçmadık mı senden defalarca, yağmurlu hüzünlü gri günlerinden. Bekledik. Bir çocuğun babasının öfkesinin geçmesini bekler gibi. O güzel ilkbaharına kadar.
Korkuyorum, ya seni anlatamadıysam, ya kalbimde ki sana duyduğum hisleri gösteremediysem.
Ama sen öğretmedin mi bize korkunun ecele faydası olmayacağını?
Senin her halin güzel be İstanbul.
Seni keşfetmeye başladığım ilk gün, sevgilinin elini ilk kez tutmak gibiydi.
Heyecanlı, ürkek. Sen olgunlaştırdın, sen öğrettin. Nasıl büyüttün ama, içimizde kopan o fırtınaları anlatmayı, nasıl seveceğimizi seni sevdiğimiz gibi kıyamadan sevgiliyi. Senin semtlerin öğretti bize hayatı.
Sarıyer gibi rüzgârlıydık bazen, atarlandık çevremize Karadeniz’in asi dalgaları gibi.
Emirgan merdivenlerinden öğrendik, karşıdakinin bize aslında ne kadar yakın olabileceğini.
Beşiktaş’ta dalgalarımızın kıyıya nasıl vuracağını öğrendik, Taksimin dar sokaklarında şekil verdin içimizde kopan o fırtınalara.
Seni nasıl anlatayım be İstanbul.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Damla [Şiir]


G.yılmazkaya kimdir?

Yazmak hayat gibidir. Yazdıklarına bakma zor gelir, aynı geçmişine bakmak gibi.

Etkilendiği Yazarlar:
zola


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © G.yılmazkaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.