Dýþarýya çýktýðýnda herkes kara haberi bekliyordu.Genel yayýn yönetmeni cevatýn kapýsýndan çýkan herkes her ne kadar gergin olarak çýksa da, Herkes biliyordu ki jalenin o odaya giriþi ve o odadan sað olarak çýkýþý pamuk ipliðine baðlý bir ihtimaldi. Ve bu yüzden her birinin aðzýndan çýkacak ilk cümle "Geçmiþ olsun jale yada üzülme jale olacaktý." Belki içlerinden bir kaç kiþi bu deli dolu kadýnýn safça görünen aptallýklarýný göz önünde tutmadan içinden gerçekten üzelecekti.Kolay da deðildi bu jale için.Yýllarýný vermiþti bu mesleðe.Eski bir haber muhabiri idi o. Ondan iþini almak demek hayatýný almak demekle eþ anlamlýydý. Bazý insanlar, özellikle yalnýzlýða mahkum olanlar için kronik bir yaþama biçimiydi bu.Jale yalnýz bir kadýndý. Annesini kaybetdikten sonra daha da yalnýzlaþtý.Hayatýna anlam katacak çok az kiþi ile gel gitler yaþamýþtý.Bu yüzden deli doluydu.Bu yüzden hayata þaka gibi bakýyordu.Þaka gibi yaþanan hayatýn gün gelipte ciddileþeceðini bir kaç kez tanýk olmuþtu.Birincisi babasýnýn aniden trafik kazasýnda ölmesinde.Ýkincisi canýndan çok sevdiði annesinin ölümünde.Üçüncüsü ise; uzatmalý sevgilisi selçuðun "Beni çok seviyor,hiç býrakmaz " derken,ona tekmeyi basmasýnda yaþamýþtý. Þaka gibi hayat bir anda ciddileþsede Jale inadýna hayata gülümsemeyi ve onunla barýþýk kalmayý tek taraflý olarak seçti.Þimdi herkes dördüncü darbenin geliþinden o kadar emindi ki.Genel yayýn yönetmenin odasýndan aðýr adýmlarla çýkan Jalenin kovulduðunu iþitmeye hazýrlanýyordu.



Önce jale çýktý odadan aðýr adýmlarla. Sonra sünepe Ali. Ýkisi de hiç konuþmadan kendi yerlerine doðru sürüklendiler.Jale o kadar dumura uðramýþ görünüyordu ki herkesin kafasýnda sanki deniz kenarýnda topuklu ayakkabýsýný çýkarmýþ.Kumsalda yürüyen þaþkýn bir kadýn edasýndaydý.

Demirin aniden seslenmesi ile irkildi jale.

Ne oldu kýzým? Ýçerde söyleyene.

Jale oralý deðildi bu sesleniþe.Kumsalda yürüyüþüne devam ediyor.Ayaklarýný sýcak kumlara batýra çýkara kafasýnda deniz kenarýnda gerçek hayatta yazý iþlerinin tam ortasýnda umarsýz bir þekilde yürüyordu.

Demir daha da yüksek sesle konuþtu.

Kýzýmmm Alo .. Jale haným uzaydamýsýnýz? Ýnen lütfen aþaðý Alo Alo Uzay üssü Nasa duyuyormusunun beni ?

Ne var be !....

Oh Allahýma þükürler olsun.Döndünmü geriye.

Deminden beri sesleniyorum.Uçtun herhalde.Ýçerde ne oldu diyorum.

Elinin körü oldu.Kovmaktan beter etti beni Alçak.Rezil oldum.

Neden?

Demirin kafasý karýþmýþtý. Ne diyeceðini bir an bilemedi.

Anlamadým kýzým.Kovmaktan beter etti ne demek?

Yani sen kovulmadýn mý ?

Demirin bu aptal ve sinir edici sorularý jaleyi çileden çýkardý.

Alllah aþkýna demir.Masamda oturacaðým ve barým barým aðlayacam.Hatta feryat edeceðim.Ve hatta Doðduðum güne lanet edeceðim.

Jale masasýna gitti.Kafasýný kuma gömen deve kuþu gibi masaya kapaklandý.

Kýzzzz songül !!! bana çay getir!...

Ýçlerinde en çok üzülen songüldü aslýnda.Ablasýný severdi.Yaþça ondan büyüktü.Gazetenin getir,götür iþlerini yapan ve masalara çay kahve getiren bu yarým akýllý ama yüreði iyi kýz.Jale'nin yani ablasýnýn gitme ihtimaline çok üzülüyordu.

Kýrýk ses tonu ile cevapladý jaleyi.

Tamam abla hemen getiriyorum,hem de en tazesinden.

Herkes olan bitenden bir haber merakla ne olup ne bittiðini öðrenmek istiyordu.Demir cevabý tam olarak alamamýþtý.Diðerlerinin zaten çoðunun pek umrunda da deðildi.Sadece taze haberin manþeti ile ilgileniyorlar,alt satýrlarý okumak ilgilerini çekmiyordu.Herkes kendi iþine döndü.Ýçlerlnden çok meraklýlarý ise Demirden daha uyanýk davranýp sünepe Ali'nin yanýna gittiler.

Sünepe Ali.Gazetenin varlýðý ile yokluðu belli olmayan ve ekseriyetle kendine acýmakla zaman geçiren adamý olan bitenden oldukça rahatsýzdý. Normal zamanda iþ kalabalýðýnýn arkasýna saklanan ortalýkta görünmemeye çalýþan Ali þimdi kabak gibi ortadaydý. Nereye kaçacaðýný þaþýrmýþ yazý iþleri servisinin en dip köþesinde sandalyeye oturmuþ düþünür gibi davranmaya çalýþýyordu.

Gazetenin genç ve çapkýn delikanlýsý kerem iþe el koydu.Alinin aðzýdan çok kolay laf acaðýndan emindi.

Oðlum Ali. Ali kardeþ. Ne oldu oðlum içerde?

Ne dedi Cevat? Hadi jaleyi anladýk da senin ne iþin vardý içerde?

Ali sandalyede suçlu çocuklar gibi oturuyordu.

Ali "Cevat......"

"Oðlum Ali Cevatý anladýk..içerde ne oldu?"

"Bir þey olmadý.Kýzdý,köpürdü,ben ve o birlikte çalýþacakmýþýz galiba"

"Ne !!!...." diye baðýrdý kerem.

Fiskos gazetesi anýnda çalýþmaya baþlamýþtý. Ve Jale ile Ali'nin birlikte çalýþacaðý haberi gazetenin akþam baskýsý haberiymiþ gibi kulaktan kulaða yayýlmýþ. Acýmak ile alaysý bir duygu aðýrlý ile Ahlar,vahlar,gülüþmeler,kikirdemeler havada uçuþuyordu. Gazete de bu iþe en çok sevinen ise; elbetteki Boyalý Kuþdu. Genel yayýn yönetmeni Cevat'a Jale'nin kovulmasý için elinden gelen baskýyý yapmasýna raðmen Jale'nin kovulmamasýna hiç de üzülmemiþ aksine Ali ile birlikte çalýþmasýna çok sevinmiþti. Ona göre Jale çok zaman almadan Alinin sünepeliklerine ve salaklýklarýna dayanamayarak zaten mutlaka istifayý basacaktý.Cevat belkide kendi eli ile jaleyi þutlamaktansa Ali vasýtasýyla kendi gönül rýzasý jalenin istifa etmesi için en güzel yöntemi bulmuþtu.



Boyalý kuþ bu gece evinde çok rahat uyuyacaktý.

*********** ******************** ***************************



"Abla ?...."

"Kýz abla çayýný getirdim ..." diye dürtükledi songül.

Yaklaþýk yarým saatir kafasýný deve kuþu gibi masasýna gömen jale otobüs koltuðunda duraðý kaçýrdým paniði ile uykudan yeni kalkmýþ sinirli edasýný da yanýna alaraktan masasýnda olduðu yerde dikeldi. Önce gözlerini ovuþturdu. Sonra kendisine uzaylýymýþ gibi bakan tüm gazete çalýþanlarýna anlamsýz bir bakýþ fýrlatarak songülün elindeki taze tavsan kaný çayý görerek songülün elinden çayý hemencecik kaptý.

"Allah cezaný vermesin kýzým ya,songül sana kaç defa söyleyecem.Uyuyan biri böyle mi dürtüklenir."

"Hadi ölülere alýþtýk,öldürün de kurtulun bari."

Songül jaleyi sanki 40 yýldýr görmemiþ bir þefkatle baðýrdý.

"Ablaaammmm kýyamam ben sana,özür dilerim. Ne oldu ablam bu cevat hýyarý senin canýný çok mu yaktý."

"Yerle yeksan olmuþun be ablacýðým..."

Jale tüm hýncýný çay bardaðýndan çýkartýcasýna çayýný karýþtýrarak, gazetenin en köþesinde halen saklanmakla meþgul , utanmasa fotokopi makinasý taklidi bile yapýp kamufüle olmaya çalýþan Aliye pis,pis bakarak bir fýrt çekti.

Aðlamakla cýyaklamak arasýnda bir ses tonu ile cevabý yapýþtýrdý.

"Can yakmak....hem de ne can yakmak, ölsem daha iyi.Mesleki kariyerim için yüz karasý bir dönemin baþlangýcý kýzýýýýýým"

Songül genelde anlamakta zorlandýðý durumlarý "Neden,ne ..." diyerek bertaraf etmeyi çok severdi.

"Neden be ablam,neden kariyerinin yüz karasý bir dönem dedin bana?"

Jale geri zekalý seçme ve yerleþtirme sýnavýndan mezun olan tüm þahýþlarýn bu gazetede toplandýðýný düþünerek cayýrdý.

"Kýzýýýmmm. Þu karþýdaki Ali denilen geri zekalý varya,cevat onunla birlikte çalýþmamý istedi."

"En iyisi ben ölem,hatta þu nehirdeki kadýn yerine ben öleydim bea...."

Ölüm ve ölem kelimelerini duyan songül aðýt yakar gibi seslendi.

"Ablaammm,ablam.Vay ablam vay."

Jale,songülün her ikisininde ona baktýðýný fark eden kamufüle cihazý Ali önce onlara tedirgin ve korkak bir bakýþ fýrlattýktan sonra aptalca bir tepkime ile el salladý.

"Amaaan ablam sen bu salak ali ile birlikte mi çalýþacan?"

Jale feryada devam etti.

"He valla kýzým. Þu karþýdaki salakla ben.Ben ve o birlikte çalýþacaðýz. Kaldý ki bu herif daha donunu toplamayý beceremiyordur."

"Vahhhhh,vahhh..." diye bir feryat daha yükseldi songülden.

Boyalý kuþ hayatýnýn belkide en zevkli dakikalarýný yaþýyor. Jalenin karþýdan feryatlarýný görerek zevkten dört köþe oluyordu. Þu sýralar Jalenin yanýna yaklaþmayý doðru bulmasa da bu zevk dolu dakikalarýnýn dozajýný artýrmak için yeni bir hamle yaptý. Alinin yanýna yaklaþarak sempatik bir eda ile gülümsedi.

"Hayýrlýsý olsun,Ali.Haberi duydum. Jale ile beraber çalýþacakmýþýnýz."

Ali Genel yayýn yönetmeninden nasýl týrsýyorsa elbetteki boyalý kuþtanda acaip derecede týrsýyordu.

"Þey evet Cevat bey öyle uygun gördü."

Boyalý kuþ iþ istifini bozmadan hamlesine devam etti.

"Eh hayýrlý olsun. Ancak sen niye burda duruyorsun? Jalenin yanýna gidip,ne þekilde çalýþacaðýnýzý karar versenize."

Boyalý kuþ hamlesine baþka bir tahrik unsuru ekleyerek devam etti.

"Yalnýz bu deli kadýný sende biliyorsun.Kendini çok ezdirme. Netice itibari ile o senin çalýþma arkadaþýn.Yani çalýþma þartlarýnýz görev paylaþýmýnýz eþit olmalý."

Boyalý kuþ gerekeni yapmýþ "Hadi size kolay gelsin..." diyerek Alinin yanýndan ayrýlmýþtý.

Bir kaç saniye karþýda cayýrdýyan jale ile Ahlar vahlar çeken Songüle bakan Ali önce hafif týrsar gibi olsada Boyalý kuþ verdiði talimattan ve gazdan daha da týrsarak olduðu yerden ayrýlýp Jalenin yanýna geldi.

Jalenin masasýna yaklaþtýktan sonra durdu.

Alinin yanýna geldiðini gören Jale ise cayýrdamayý keserek bir kaþýk ve su denklemi içersinde Aliyi her an boðacakmýþ gibi bakmaktaydý.

"Þey Jale......"

Pis,pis bakan jale Aliye seslendi.

"Ne var bea!...."

"Biz þimdi birlikte çalýþacaðýz ya..."

"Eeeee....."

"Nehirin oraya mý gideceðiz.?"

Jale Alinin bu garip sorusu ile iyice aptallaþtý.

"Ne nehiri be..."

Ali sýnýfta sözlüye kalkmýþ çocuk gibi konuþmasýna devam etti.

"Hani bu kadýn nehirde ölmüþ ya. O yüzden dedim."

Bu açýklamayý duyan Jale daha da bir cayýrtý ile Aliye seslendi. Aliye göre mantýklý gibi görünen bu soruya tepki çok sert gelmiþti.

"Allahýýmmm,Alahýmmm adama bak yahu.Nehire mi gideceðiz ? diyor."

"Elinin körüne gidiceðiz Ali,Cehennemin dibine gideceðiz Ali..."

Ali sünepe bir iyimserlike cevabý yapýþtýrdý.

"Ah bak iþte doðru yerden baþlýyoruz jale,Nehir deðil mi? Nehire gidiceðiz."