Kahvenizi nasýl alýrsýnýz? Sade, orta ya da þekerli . Ne olursa olsun seçeneklerinizin olmasý sizin özgür olmanýzý saðlýyor. Çoðu zaman bunu paranýzla, bazen mevkinizle, arada sýrada da tanýdýklarýnýz yardýmý ile saðlamak sizi özgür kýlýyor. Kimi zaman sýra bekleyerek birden fazla seçeneðe sahip olmak bile rahat uyumayý saðlýyor. Seçeneksiz kalmak, aslýnda kelepçe vurulmaktýr, özgürlüðün tadýný bilene.
Yetinmek, yani azýna kanaat etmek alýþkanlýklarýna baðlý insanlarýn tembellik etmeye makul sebebidir. Yetinmek, seçeneksiz kalmayý gönüllü kabul etmektir. Nasýl yaþayacaðýnýza, nasýl yiyeceðinize, nasýl makyaj yapacaðýnýza, nasýl giyinip, nerelerde çalýþacaðýnýza birilerinin karar vermesi kaçýnýzýn hoþuna gider.
Hayata sahip çýkmak onu yaþamak için ne kadar istekli olduðunuz ile doðrudan baðlantýlýdýr. Ancak bir de seçeneksiz býrakýlmak zorunda olanlarýmýz var. Kadýnlarýmýz, çocuk iþçilerimiz, çocuk gelinlerimiz. Onlarýn da en az bir seçeneklerinin olabilmesi için , kahveyi nasýl içersiniz diye sorulduðunda, biz seçenekleri olan insanlar gerçekte nasýl içiyorsak öyle içmeliyiz.