Herkes ayný notayý söylediðinde uyum elde edilmiþ olunmuyor. -Doug Floyd |
|
||||||||||
|
''Korkunun olduðu yerde aþk yoktur cesarettir sevmek'' der bir özlü söz. Cesaretin varsa vatanýný seversin ve ölüme bile gözünü kýpmadan gidersin, arslan yürekli Mehmetçik'ler gibi. Cesaretin varsa beðendiðin bir kýza aracýlar yolu ile deðil de, gider kendin söylersin''Seni Seviyorum''diye. Cesaretin varsa edebiyata, þiire ve yazmaya, çalýþmaya, yüreðini koyarak ortaya öyle yazarsýn yazýlarýný, cesaretin yoksa bazý lümpen yazarlar gibi havadan sudan yazýlardan, þiirlerden dem vurursun, suya sabuna dokunmazsýn. Cesaretin varsa eðer Uður Mumcu gibi, Ahmet Taner Kýþlalý Hoca gibi kalemini holding gazetelerine kiraya vermezsin asla... ''Ýnsan sevince sevdiðine bütün varlýðý ile teslim olmamýþsa, yeteri derecede sevmemiþ demektir'' Müslüman Allaha teslim olmuþ insan demektir deðil mi? Kendi kendini de þöyle anlatýr Allah''Rahmetim gazabýmý katbe kat geçmiþtir'' O zaman cehennem niye diye bir soru gelirse insanýn aklýna, ona da þöyle cevap verilir. Cehennem Ýnsaný dünyada ki kötülüklerden korumak için vardýr. Cehnem korkusunu yüreðinde hissetmeyen insan her türlü kötülüðü yapabilir diðer insanlara. Yoksa durup duruken Allah kullarýný niye ateþe atsýn. En kötü bir anne ya da baba bile çocuðunu ateþe atmaz asla. Allah cc Kullarýný yakmak için tövbe haþa, mahþerde ellerini oðuþturarak bekleyen bir varlýk asla deðildir, bunu iyi belleyelim... Dünya'da mutlu bir evlilik kadar güzel bir þey az vardýr. Seni evinde bekleyen güzel huylu güzel yüzlü bir kadýn ve onun ile birlikte dünyaya getirdiðiniz yavrulardan daha güzel ne olabilir? Hep düþünmüþümdür, insanlar birlikte yaþamaya baþladýktan sonra, mutluyken, neden bir an da aralarýnda soðuk rüzgarlar eser ve ayrýlýrlar. Ten uyuþmazlýðý mý, yoksa karekter zýtlýðý mý, insanlarýn hýrslarý mý, biraz dini bilgilerinin, itikatlarýnýn zayýf olmasý mý? Her ne olursa olsun ayrýlýk insaný derinden yaralar. Hele hele en büyük sevgiliden, yani rabbinden ayrýlýk kadar kötü bir ayrýlýk da yoktur yeryüzünde. Ama o ayrýlýðýn da þöyle bir özelliði vardýr, yani Tanrý ile olan ayrýlýðýn. Siz onu unutursunuz da, o sizi bir an olsun unutmaz, isyanýnýzý, inanca çevirmek için gece gündüz gayret eder, karþýnýza fýrsatlar çýkarý durur. Deðerlendirmesini bilenler kendini kurtarma yoluna atar, deðerlendirmiyenleri ise hazin bir son beklemektedir... ''Sevginin bedeli yine sevgi ile ödenir, altýnla deðil. Sevilmekse sevmenin mükafatýdýr ancak karþýlýðý deðil'' Allah'ýn yarattýðý canlýlarý; bir karýcayý, bir kediyi, bir kuþu sevmemenin mümkünatý var mý? Hayvanlara eziyet edenleri hiç affetmiyorum hem de hiç, zaten Allah'ýn laneti de ahirette onlarýn üzerine olacaktýr. Kediyi severken eziyet edersen, seni týrmalar, ondan sonrada adýný nankör kedi koyarsýn. Þimdiye kadar hiç bir kedi bana nankörlük etmedi, çünki hiç bir kediye ben eziyet etmedim ki... Melekler ve Þeytanlar. Bir taraf iyiliði bir taraf da kötülüðü temsil etmektedir. Bize düþen görev her zaman iyilerden yana olmaktýr. Bildirildiðine göre melekler nur ile dolu varlýklar. Allah cc bizim canýmýzý almak için bile, nurdan bir varlýðý, bir meleði görevlendirmiþtir, þeytanlarý deðil, ki adý Azrail as. dýr. O yüce varlýða herhangi bir þuç isnad etmek asla mümkün deðildir, çünki tamamen Allah cc nun emirleri doðrultusunda hareket etmektedir. Öyle karikatürlerde anlatýldýðý gibi bir elinde týrpan, baþýnda garip baþlýklar olan bir varlýk deðildir. Can emanetini önce ona vereceðimize göre, onu da sevmek durumundayýz. Cümlelerimizi güzel bir þiir ile baðlayalým... Sevmek; farkýnda olmaksa yaþadýðýnýn Sevmek; bakmak deðil görmekse eðer Aklýn baþýndan gitmesi deðil, Duymak ve bilmekse eþit olarak; Yemeden, içmeden kesilmeden Çoðalmaksa sevmek eksilmeden, Çaðýna tanýklýk ederek Ve kahrolmamaksa arabeske inat. Ýçin içine sýðmamaksa Bir coþku, bir þenlik, bir erdemse sevmek; Ýnsanlarý, çocuklarý, kuþlarý unutmadan Verem olmamaksa sevmek senin aþkýndan Daha saðlam basýyorsam topraðýma, Unutmak, þaþkýnlýk, azap deðilse; Bilinç, öðreti ve sevinçse, Paylaþýlan bir ekmek gibiyse sevgi; SENÝ SEVÝYORUM ! Enis Fosforoðlu
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |