Kötü insan korkuya itaat eder, iyi insan sevgiye. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Sizlere şu soruyu sorma ihtiyacı hissettim:Kör ,sağır ya da topal olmak bir suç ya da zavallılık mıdır? Bu soruyu neden sorma gereği duydum: İnsanların körlük, sağırlık ve topallık gibi eksiklikleri bir suçmuş , bir zavallılıkmış gibi gördüğünü hissettiğim için sordum. Ve insanlara şunu anlatmak istiyorum: Bu saydığım eksiklikler bir suç bir zavallılık değildir. Ama düşünce yoksunu insanlara bu saydıklarımı anlatmak hayli zor görünüyor. Ben körlüğü bir engel olarak görmüyorum ama düşünce yoksunluğunu ,kalp körlüğünü aşılması zor bir engel hatta bir zavallılık olarak görüyorum. Bir yol çizip o yolda yürümek istesek de geniş düşünemeyen insanlar bizim çizdiğimiz bu yolu her zaman kapatmak için ellerinden gelen çabayı göstermekten çekinmiyorlar. Bırakmıyorlar ki biz çizdiğimiz yoldan yürüyerek hedefimize ulaşalım. Az öncede söyledim körler engelli değildir; körlük bir engel değildir. Ama biz körleri engelli hale getirenler dar ,boş düşünenler ve bizlerin düşüncelerine saygı duymayanlardır. Diyorlar ki: Sen bu işi başaramazsın, bu yolun sonunu tek başına getiremezsin, her daim birilerine muhtaçsın…. Bizlerin azmini görmek işlerine gelmiyor. Çünkü bu azimle neler başarıp uzun yollar kat ettiğimizi fark ederlerse boş bir cehaletin içinde olduklarını görecekler ve bu cehaletin kendilerini esir aldığını kabullenmek istemeyecekler. Bizim haklı olduğumuzu görmek işlerine gelmeyecek. Aynı düşünceler bir sağır ya da bir topal içinde geçerlidir. Sağırlık da topallık da bir engel değildir. Özellikle bu cehalet kör insanların ailelerini daha çok sarmış durumdadır.Çocuklarının başarılarını görmek bile o aileleri bu boş, kuru cehaletin elinden almaya yetmiyor. Görmediğimiz için tek başına bir iş başaramayacağımız düşünülmekte ve bizlerin kendimize olan güvenimizi kaybetmemiz için gayret sarf edilmektedir. Halbuki bunun tersi düşünülse kendimize güvenmemiz için aileler ellerinden geleni hatta ellerinden gelenin fazlasını yapmak isteseler biz körler neler kazanır neler kazandırırız. Fakat ne yaparsak yapalım bu bahsettiklerimi cehaletin elinde esir olan insanlara anlatamayız. Biz körler olarak, elimizden gelen her ne varsa yaparak başta ailelerimiz olmak üzere cehaletin elinde esir olan insanları kurtarmalıyız. Bunu başaramazsak onları haklı çıkarmış oluruz ve asıl o zaman bizler için büyük bir yıkım olur. El ele verip omuz omuza olursak bizler hiçbir zaman yıkılmaz ;dünyaya körlüğün bir engel olmadığını anlatarak en büyük başarıya ulaşmış oluruz. Biz körler cehaleti yenerek zaferlerin en büyüğünü kazanacağız. Bu zaferi kazanarak önümüze çıkan en büyük engelin mezarını kazacağız. Körlüğün değil kalp körlüğünün bir engel olduğunu anlatacağız.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ay Işığı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |