Öncelikle bu sýkýntýlý süreçte en büyük risk altýnda çalýþan saðlýk personellerini hem kutluyor, hem de saðlýklarýnda hiçbir sorun yaþamamalarýný diliyorum.

Ben on sekiz yýldýr iktidar olan AKP’nin bugüne kadar doðru bir karar aldýðýný, halkýn yanýnda olduðunu, birlik ve bütünlük için bir çaba sarf ettiðini görmediðim gibi, bir aile þirketi gibi devlet imkânlarýný kiþisel çýkarlarý doðrultusunda kullanmaktan baþka bir çalýþmasýný görmedim.

AKP zihniyeti yeni deðil. 1946 yýlýnda baþlattýklarý uðraþlarla bugüne kadar, kýsa kesintiler olsa da, ayný þekilde geldi. Bu zihniyeti tasvip etmem, etmenizi beklemem ya da istemem mümkün deðil. Böyle bir þeyi istemem demek, kendime, ülküme ihanet olur.

Ne var ki, bugün geldiðimiz durum olaðanüstü bir durum ve bu durumdan en az zararla kurtulmanýn tek yolu, hükümetin aldýðý tedbirlere ve kararlara uyarak, hükümete destek vermektir.

Her türlü eleþtiri ve karþý çýkýþlarý þimdilik kesinlikle bir kenara býrakýp, ülkemizin ve milletimizin geleceði için, neye katlanmamýz gerekiyorsa, ona katlanacaðýz.

Bugünler atlatýldýktan sonra, daha dikkatli, daha duyarlý olarak, yaþamýmýza etki edecek oluþumlarý gözden geçirerek, bilinçli ve milletin yararýna kararlar almamýz elbette elzemdir.

Bugün birlik günü, bugün birlik olamaz da, bölücü bir takým alçaklarýn videolarýný seyredip sýrýtýrsak, devlet dirliðini ve kendi mutluluk umutlarýmýzý da bir gülücüðe kurban verebiliriz.

Mustafa Kemal saðduyusu ile hareket ederek, bu musibetten bir an önce kurtulma dileðiyle...

20 Mart 20
Gölcük