Mutlu köle çoktur. -Darwin |
|
||||||||||
|
Bir düþünce ve yaþam þeklinin pozitif felsefe olabilmesi, öncelikle materyalizmi tamamen kabul edip, o doðrultuda temel ilkelere sahip olmasýyla mümkündür. Kýzýlbaþ Alevilik derince incelediðinde, materyalist bilimselliðe dolaylý yaklaþým gösterse de dini inançsal ilkeler daha nettir. Aleviliðin bu dinsel ilke ve kurallarý, doðacý Dualist inançlarýn özünü taþýrken, tek tanrýcý dinlerden tamamen uzaktýr. Öncelikle dinlerin üç ayrý tarihsel çaðda var olduklarý bilinmesi gerekir. Bunlar M.Ö.50 binlerde Çok Tanrýlý (Poloteist, M.Ö.30 ile 12 bin yýllarýnda Çift Tanrýlý (Dualist ve yaklaþýk M.Ö.1500'lerde ortaya çýkan Tek Tanrýlý (Monotesit) Dinlerdir. Din dendiðinde, Poloteist ve Duadlist dinlerin, Tek Tanrýlý dinler gibi cinsiyetçi, ýrkçý, baðnaz hayali masallarla, dünyayý geriden takip eden inançlar deðildir. Öyle olsaydýlar, tek tanrýlý dinlerin ortaya çýkmasý zor olacaðý gibi uzun süre yaþama þanslarý olmazdý. Ancak tüm dini inançlardaki tek ortak nokta, somut veya soyut tanrýsal güce inanýlmasýdýr. Tarih doðru incelendiðinde, hem pozitif bilimlerin hem de diðer tüm inançsal yapýlarýn, ilk oluþum temelinin “Büyücüler, Simyacýlar, Kimyacýlar” þeklinde ortaya çýktýklarý rahatlýkla görülür. Bugün somut soyut þekilde kültürleþtirdiðimiz düþünceler diyalektik deðiþimler geçirerek çaðlara göre birbirlerinden ayrýlýp, farklý isim, ilkeler almalarý, ortak noktalarýnýn olmadýðý anlamýna gelmiyor. Örneðin Alevi Kýzýlbaþlýk, kültürlerin anasý Totem ve Animizmden temelini alýrken, doða varlýklarýnýn canlanmasýný yücelten somut, soyut Dualist tanrýcýlýktýr. Böylece bilinen varlýða inanýp onu anlamaya çalýþmasý, bilimsellik gibi görünse de tam anlamýyla bilimsellik deðildir. Sadece bilimselliðin kendisi açýsýndan sorun olmayacaðýný düþünen deðiþimci dini bir inançtýr. Animist ve Totemist inançlar, tarih öncesi klan toplumlarýnýn düþünce yapýlarý olmasýna raðmen, yaþama faydasýný gördüðü varlýklarý daha net anlamak için, tanrýsallaþtýrarak gerçekliðini çözebilmiþtir. Her iki inancýn temel yapýsýnda ikili (Dualist) erkek-diþi, iyi-kötü, pozitif-negatif, soyut-somut dinamik canlanmayý, varoluþçu doðrultuda þekillenmiþlerdir. Kýzýlbaþlýk mevcut ilkelerden hareketle, doða ve insandaki yaratýcýlýða denk gelen ve insan ayrýmcýlýðý yapmadan hümanizm, Ahlakçýlýk (Etik) ve adaletçi (Pro Demokrasi) ilkeleri sentezlemiþtir. Alevilik o günden bu zamana kadar soyut somut tanrýsalcýlýðý, iyi-kötü Dualist felsefesiyle, tek tanrýcý dini düþüncelerden tamamen farklýdýr. Çünkü tek tanrýcý dinler soy, cinsiyet, dil, din, ýrk, inanç ve ibadet ýrkçýlýðýný yücelten metafizikçiliktir. Bu ýrkçý anlayýþ, Kýzýlbaþlýk gibi doðacý dinlere tamamen terstir. Kýzýlbaþlýk doðacý inançsal yapýsýný, Ana Tanrýça kültürle taçlandýrýrken, M.S.11.yüzyýlda Ýranlý Ebul Baka Baba Ýlyas Horasani tarafýndan Þamanizm, Zerdüþtlük, Mazdeizm, Hürremizm ve Manicilik gibi dinlerle yeniden sentezlemiþtir. Bu döneme kadar Alevilik üzerine ciddi bir tartýþmanýn olduðunu kimse söyleyemeyiz. Fakat 1400'lerden itibaren Alevi Kýzýlbaþlýk üzerine tartýþmalar sürekli büyüyerek devam etmesinin nedenleri, þu noktalarda düðümlenmektedir. 1500'lü yýllarda pozitif bilimlerin geliþmeye baþlamasý, diðer taraftan tek tanrýcý dini siyasi yapýlarýn ekonomik, ticari, siyasi alanda tek söz sahibi ve önemli askeri güç olmalarý. Ve topluluklarý rahatlýkla arkasýndan sürüklemeyi baþarmasý, Alevilik gibi hem soyut hem de somut Dualist tanrýcý inanç yapýlarýný ciddi þekilde zorlamýþtýr. Alevilik ise doðacý, insani deðer, iyi niyet, hümanizm, komün sosyalist anlayýþla, soyut somut Dualist tanrýsalcýlýkla sorunlarýn üstesinden geleceðine inanýp ödün vermemiþtir. Bu inançla Alevi Pirleri her türlü fedakarlýðý gösterip büyük mücadeleler verdikleri halde, çaðýn siyasal, ekonomik ve kültürel geliþimine cevap olacak taktik politikalardan uzak kaldýklarýný görüyoruz. Ve sonuç itibarýyla sürekli yenilgi yaþanmasý, hem Alevilerin kendi içlerinde hem de çevreden eleþtiri, tartýþma ve baskýlarýn artmasýna neden olmuþtur. Yalnýzca hümanist, ahlakçýlýða dayanan politikalarla hareket edenlerin, marjinal kaldýðýný hepimiz biliyoruz. Kaldý ki yüzyýllar önceden toplumlarýn ahlaka bakýþý, algýlama þekilleri tamamen dejenere olmuþken, Alevilik hangi ahlak felsefesiyle kimi kurtaracaktýr? Alevi Kýzýlbaþlýðýn temel ilkelerindeki doðacý inanç, ahlak ve bilimden yana oluþuna daha yakýndan bakýldýðýnda, Aleviliðin ne olup olmadýðý rahatlýkla anlaþýlabiliyor. 1-Ýnanç (Din) Açýsýndan Alevi Kýzýlbaþlýk: Ýnanç, kolayca deðiþmesi mümkün olmayan üstün bir varlýða baðlanmaktýr. Bu maddi ya da manevi güç demektir. Ýnancý yaþatýp sürekli kýlmanýn yöntemiyse, dinsel ibadettir. Dinsel inancýn dýþýndaki diðer baðlýlýklar katý kuralcý olmadýklarý gibi geçiciliðe sahiptirler. Örneðin Yahudilik'te Havra ve Sinagog, Hýristiyanlýk'ta Kilise ve Katedral, Ýslam'da Cami ve Mescitler, tek tanrýlý bu dinlerin ibadet yerleridir. Alevi Kýzýlbaþlýk'ta ibadet yeri Cem Evleri olup, sazlý sözlü cem ve semahtýr. Sazlý, sözlü semah ve cem ibadetinin, direkt pozitivist bilimcilik olduðunu ileri sürmek, Aleviliði tamamen bilinmezliðe sürüklemektir. Alevilikteki dört kapý, kýrklar makamýndaki doða ve insancýl yücelik, soyut somut tanrýcýlýða hitap ederken, bu Dualist doðacý dini inançlarda geçerlidir. Bilimsellikte maddi manevi hiçbir þey yüceltilmez. 2-Ahlakçýlýk Açýsýndan Alevi Kýzýlbaþlýk: Ahlakçýlýk (Etik) Aleviliðin temelindeki doða ve tanrýça felsefesinin bir parçasýdýr. Tüm doðacý dinlerde üstün kiþilik (Peygamberlik) ve deðiþmeyen kutsal kitabi sözler kesinlikle söz konusu olmazken, deðer verilen kiþilerin yetenek ve ahlaki yapýsý yücedir. Kýzýlbaþlýk'taki bu felsefi yapý, 12 bin yýl önce doðacýlýk, (Greenpeace) insancýllýk (hümanizm) ve adaletçilikle (Pro Demokrasi) tarihinin istisnai ileri inancýdýr. Bu soyut somut Dualist tanrýsalcý inanç yapýsýnda reform veya sentezleme yapýlmadýðýndan, günümüzün sosyal, siyasal, ekonomik þartlarýna cevap vermekte hâlâ zorlanmaktadýr. Dünya toplumlarý, tek tanrýlý dinler ve kapitalistlerce tamamen dejenere edildiði için, ahlak felsefesi sadece bireylerin kendi özel yaþamýna kýsmi etkisi olan bir noktaya gelmiþtir. Bunun toplumsallaþmasý artýk mümkün görünmüyor. Ýnsanlar gelmiþ olduðu aþamada, Aleviliðin artýk netleþip ya din olduðunu veya yalnýzca pozitif felsefe ya da tek tanrýlý dinlerden devamý olup olmadýðýnda netleþtirmesini istiyor. Alevilerin büyük çoðunluðu siyasal, kültürel açýdan çaða göre yeni bir bakýþ açýsý geliþtiremediklerinden, Aleviliðin din mi, pozitivist bir felsefe mi ya da tek tanrýlý dinlerin devamý olmadýklarýný netleþtirememeleri, Aleviliði büyük bir çýkmaza sürüklemektedir. Bazý kesimler tek tanrýlý dinlerle alakasý olmadýðýný ifade etseler de, ne olduðunun somut ilkelerinin ortaya konulmamasý, tartýþma ve çeliþkileri daha da büyütüyor. 3-Pozitivizm Açýsýndan Alevilik: Aleviliði Dualist dini inanç yerine, bilimden yana pozitivist felsefe gördüðümüzde, karþýmýza ifadesi zor bir gerçeklik çýkýyor. Pozitivizme göre Türkiye'de yaþayan on beþ milyon Alevi'den yarýsýnýn materyalist ateist olmasý gerekiyor. Böyle bir iddiayý ileri sürmek, doðru ifade olmadýðý gibi gerçekçi tanýmlama da deðildir. Alevi Kýzýlbaþlarýn çoðunluðu yarý soyut yarý somut tanrýsallýða inanýrken, az bir kitle ateisttir. Ve bu insanlar ibadetlerini “Cem Evlerinde On Ýki Hizmet” þeklinde yerine getirdiklerine göre, pozitivizmden uzak, Dualist dini inanç gerçekliði net bir þekilde ortaya çýkýyor. Bilimselliðin dýþýnda; dini inanç ve siyasi düþünceler doðrudan insan psikolojisine baðlý olduðundan, dinsel, sosyal ve siyasal yapýlarýn her zaman ayný doðrularla sürdürülmesi insan doðasýna zýt bir durumdur. Bu gerçekliði bilen tek tanrýcý dinler, yalancý masallarla birlikte maddi ve siyaseti kullanýp iktidarlarýný korumayý baþarýrken, Alevi Kýzýlbaþlýk doða ve ahlaki ilkelere methiyelerle yetinmiþtir. Kýzýlbaþlýk bugüne kadar ekonomik, siyaset, din ve pozitivizm konusunda netleþmemesi, Aleviliði karmaþaya sürüklerken çoðunluk Alevilerin Þii Ýslam'a meyilli olmalarýndaki en büyük sebeplerdendir. Cemal Zöngür
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cemal Zöngür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |