Sanat hem bir coşma, hem bir yadsıma işidir. -Camus |
|
||||||||||
|
nedense bu gün havamdayım!..yani “ beni bu havalar mahvetti” diyen Orhan Veli’nin havasında değil ama!.gerçi o bahardan dem vurmuş ya bu dizeyi yazarken; benimki başka bir hava!.hiç umurumda değil Veli’nin eve ekmek ve tuz almayı unuttuğu falan, unutmuşsa unutmuş bana ne!.en azından O, var olan bir şeyleri unutmuş; küçük bir şaka!.ha bir de aşka düşerek unutmuş olabilir di mi!.aşka düşenlerden bana ne!.benim havamın ne aşkla, ne baharla, ne de Orhan Veli’nin dizesiyle ilgisi yoktur billahi!. dedikten sonra geleyim kendi havama: kıvırma havası!. bu gün bir Tv kanalında söylenen oynak Anadolu türkülerine kaptırdım kendimi; fırladım salonun boş kalan alanına!.salonda kimseler yok...evin sakinleri hangi deliğe girmişse, bilemem!..bu beni biraz yalnızlık duygusuna körüklese de, onu bastırmasını bilirim ben dedim, başladım göbek atıp kıvırmaya!.hani bir de göbekli teyzeler, amcalar, paracıklarımızı bol bol yiyip göbek- gıdık büyütenler gibi göbeğim olsa; yok!.mübarek bel kemiğine yapışık bir göbek işte!.buna rağmen attım da, attım!.döndüm pencereye karşı attım, döndüm duvarlara, daha da olmadı cam içinden beni oynatan çalgıcı, türkücülere karşı!.sanki ayaklarım hiç yere basmıyor, göbek attıkça belimin direği rüzgara yakalanmış ağaç dalları gibi eğrilip bükülüyor!. yat o yana, yat bu yana der demez Orhan Veli’nin bir dizesi daha gelip oturuyor şurama: “güller takayım saçlarına bir o yana, bir bu yana” ilahi Velicim; amma çok kafayı takmışsın bahar denen illete!.bizi delirtmek mi istiyorsun allasen!.kaç yıllardır ne bahar gördük, ne de gül filan!.durmadan kar yağdı üstümüze; üşüdük!.üşürüz tabii; urbalar alamadık pahalılıktan!.bakıp bakıp geçiyoruz vitrinler önünden!.camekanların içi bir dolu, bir dolu ama fiyatları uymuyor cebimize!.işin kötü tarafı, çıplak da gezemiyoruz; günah!.işte bu yüzden, eskilerimizle idare etmeye çalışıyoruz!. “çalışıyoruz” sözcüğünü yanlış kullandım valla!.çünkü, kendimin ne ettiği, ne yaptığıydı konu!.bana ne herkesin ne giydiği, ne giyinmediği!..ben kendime yakışanı giyerim her zaman!.kıçımda şort- pantolon, sırtımda el örgüsü hırka ile basma fistan!. Of yaa!.gene atladım oradan oraya!.sanki üç adım, yüksek, uzun atlamacı milli atletim!..madem atlamaya başladım; çıkıyorum salondaki koltuğun üstüne, yere atlıyorum; gümmm!..bu kadar da olmaz yani dediğim anda; eşim çıkıp geliyor girdiği delikten!..demek ki duymuş “güm” sesini!. düşmedim, atladım diyorum; soru sormasına meydan bırakmadan!.hayretle bakıyor yüzüme! e yani, sadece ben miyim atlayan; memleketim de atladı Ay’dan aşağı diye ekliyorum sonra!. ikimiz de gülmeye başlıyoruz; hem de ne gülme!..sadece gülsek iyi de, oynamaya başlıyoruz birlikte!..hem de olmayan göbeğimizi ata ata, hem de kıla dönen belimizi kıvıra kıvıra!.. “bir ona yana bir bu yana” hem de!.. :))
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Tayyibe Atay, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |