Posta gazetesinin 16 Şubat 2004 tarihli sayısında Halim Bahadır isimli bir gazeteci bey 'Romantik İsyankar' adını verdiği köşesinde, Sayın Oğuz Aral'a bir hayli içerlediğini belirtmiş. Sebebi ise şöyle açıklanmış; gazeteci beyin kelimelerini olduğu gibi aktarıyorum:

'Efendim büyük usta Oğuz Aral, kadın köşe yazarlarını soruşturdu! Derin bir soruşturma elbette. İddia da büyük tabii ki...
Ve Oğuz ağabeyimiz bu derin araştırmasında Posta gazetesine kadar uzanamadı. Vakit, Milli Gazete'de yazı yazan kadınları keşfetti ağabeyimiz, ama Posta'yı es geçti nedense! Türkiye'nin en çok satan gazetesinde kadın yazar yok ona göre.
Yani Yazgülü Aldoğan yazar değil. Güler Kazmacı değil. Arzu Arınel değil. Ama Vakit'te yazan ünlü Merve Kavakçı yazar!
Bu tavır neden acaba?
...
Bilmiyorum efem.
Ha, nasıl bir sonuç çıkardı usta bu derin araştırmasından mı dediniz bu arada?
Geçiniz gitsin, bu karda kışta başka bir şeyle uğraşın derim!'

Beyefendi elbette ki haklıdır böyle çıkışmakta Oğuz Bey'e; nedir efendim Oğuz Bey'in özelliği? Altı üstü saçma sapan bir mizah dergisiyle Türk yayın hayatına damgasını vurmuştur. Hepsi bu. Oysa biz, onun yaptığı gibi Posta'yı görmezden gelemeyiz. Neden mi efendim? İşte sebepleri:

1- Posta gazetesi Türkiye'nin 2 birinci sayfalı tek gazetesidir. (Hatta iddia ederim efendim, Posta sadece Türkiye'nin değil dünya'nın da 2 birinci sayfalı tek gazetesidir. Hepimizin bundan övünmesi gereklidir. Keşke Resmi Gazetemiz de böyle olsaydı, mutfakta bile okurduk böylece.)
2- Posta Türkiye'nin ortalama bir yayın politikasına sahip olmayan tek gazetesidir. Bir gün zamlara köpürüp ucuz popülizm sayesinde prim yapar; bir başka gün de Sayın Cem Boyner'in Mısır'da havalimanı prosedürüne takılmasına köpürür. Önemlidir efendim bu durum; emekli maaşı kuyruğunda insanlar ölüyor olabilir ama Bay Boyner böyle bekletilemez, ülkemize döviz girmez sonra. Nice olur halimiz? (Aman efendim bir yayının, Vakit, Milli Gazete, Cumhuriyet, Post-Express benzeri yayınlar gibi, katılalım katılmayalım, bir siyasi tavrı olması çok sakıncalıdır. Boşverin, neyimize lazım bizim politika? Okuyun Romantik İsyankar'ı, çözün bulmacanızı, bakın keyfinize.)
3- Posta gazetesinin yazarları her şeyi yazmakta serbesttirler; zira onlar da bilirler ki gazetenin satışı Bulmaca eklerinden dolayıdır. Bulmaca çözerken yeterince basılı materyalle muhatab olan okurlar zaten köşe yazılarına dönüp de bakmayacaklardır bile. Rahat, huzurlu bir ortamda Posta yazarları dilediklerince zırvalamakta özgürdürler. Basın Özgürlüğü Posta gazetesinin şiarıdır.
4- Posta gazetesinde her gün bir adet yarı-çıplak bayanın fotoğrafı bulunur. Böylelikle arşivinizi genişletebilirsiniz.
5- Türkiye'de hiç bir gazete Posta gazetesi kadar geniş yer ayırmaz reklama; bu sayede gözleriniz mini mini harfler yüzünden yorulmamış olur vr siz de şirketlerin gözünde budala bir hedef kitle oluşturursunuz. Posta gazetesinde alan da satan da memnundur.
6- Vahşet, Aile içi şiddet, Katliam, Trafik kazaları, Acılı hayatlar gibi klasik üçüncü sayfa haberleri ise Posta gazetesinde beşinci sayfaya taşınmıştır. Bu farklılık sayesinde okur rahatlatılmış, günlük hayatın gerçeklerinden bir nebze olsun uzaklaştırılmış olur. Posta farklılıkların gazeteidir.
7- Posta gazetesinde sokağın nabzını tutan, bir başka Savaş Ay türevi, Halim Bahadır'ın köşesini de bulabilirsiniz. Bu köşe sizlere başarılı bir gazetecinin nasıl olacağını gösteren, ibret dolu bir köşedir. Başlığı Romantik İsyankar olan köşenin hedef kitlesi 'delikanlı abiler'dir. Sayın köşe yazarı da bu formata uygun biçimde sakal bırakmış ve sakallı halini gözler önüne seren bu nadide fotoğrafını da köşeyi süslemekte kullanmıştır. Romantik İsyankar'ın 'İ' harfinin yerinde bir kırmızı gül bulunmaktadır, kırmızı gül sevgidir, ve bu yazarın neye isyan ettiği asla belli değildir; hatta kendisi isyan etmekten çok bir kabullenme haleti ruhiyesi içerisindedir. Popstar düzeyindeki yazılarında da her zaman ortalamanın nabzını tutmaktadır. Ayrıca her gün köşesinde bir adet 'Baba Söz' yayınlayarak minibüs edebiyatının da ölmemesi için gayret göstermektedir.
8-Posta gazetesinde, Oğuz Aral'ın sandığının aksine bolca kadın yazar bulunmaktadır, ve ayrıca yalnızca Posta'da yazarlar köşe yazılarında 'Ha', 'Efem' gibi hitaplar kullanarak halka sevimlilik yapmaktadırlar.
9-Tüm bunların ötesinde bu gazeteyi seçmeniz için en önemli sebep ise şudur:
POSTA UCUZDUR.