Bu hafifçe kenara itilecek bir roman değil. Daha büyük bir şiddetle uzağa fırlatılmalıdır. -Dorothy Parker |
|
||||||||||
|
İstiyorum gülümseyen gözlerinin bebeklerine, gözlerimi kırpmadan bakmak, İstiyorum o bebeklerden gelen ışınlarla, sevdanın doruklarına çıkmak... . Paket yaptım hüzünlerimi, rafa kaldırdım. Ne ederlerse etsinler umrumda değil bugün. Bu gece, gözlerimin mehtabında, gönlümün mihrabında, inleyen sevda şarkılarıyla, sevdiğimle birlikteyim... O buraların yabancısı, O'nu ben dolaştıracağım... Gel sevdiğim, yaklaş yanıma, dolaşalım kentin tüm cadde, sokaklarında... Kol, kola; gönül gönüle dolaşalım tüm İzmir'i... İstanbulun Altın boynuzu varsa, İzmir'in de Kordon'u var. Kordonboyu'na gidelim şimdi. Cahit Sıtkı'nın Abbası gibi, mehtaba haber salalım ikimiz. Mehtap bu gece de bizim için çıksın, bizi aydınlatsın. Yıldızlar Ege'ye bakarken bu gece bizim için göz kırpsın. Ay'a soralım sevdamızın yolunu....Saparsak ters yola, tekme vuralım kaldırımlara.. Sonra.....gizlice girelim ilk önümüze gelen bara. Feleğe kafa tuta, tuta; nağmelerle, kafamızı bulalım; şiirlerle içmeden sarhoş olalım... Neden gizlice girdik ki biz? Neden korkarız ki bize bakanlardan? Gerçeğim olamayan, bir hayal değil misin sen? Göremezler ki gülümsemeni. Göremezler ki sunduğun sevgileri, yanan gönlünü... Dudaklarımın kandığı, bir damla su olduğunu, nasıl görecekler ki hayal sevgili? Kimse bizi tanımaz, BİZE ALDIRMAZ BURALARDA... Haydi dolaşalım dalgaların senfonisinde Ege'nin lacivert kıyılarında.. Yorulunca sen ve mehtep birer de sigara yakın. Sen içine çektiğin dumanı üflerken yüzüne, mehtap da savursun hüznünü Ege'ye... İçinden gelen dumanlar sardıkça dört bir yanımı, yüreğinden ışınlar bana gelsin Hüzüngüneşi.... Nasıl olsa aklımız yok ya, yolladık onları ya, istersen birer de nara patlatalım.. Önce ben. Yok, yok saygısızlık olmasın sana.. Sen misafirim, çağrılımsın. Önce sen patlat bir nara; gümbür, gümbür sesinle. De ki: ""Heeey Ege dinle. Bu yanımdaki benim sevdiğim. Bakma benim görünmediğime, o kendisi bir gerçektir.. Dinle hey Ege! O'nu seven, onu anlayan tek kişi benim bu alemde... Heeeeeeeeeeeeyyyyt. Tanrım, şükürler ola binlerce kere... Var mı itirazı olan? Var mı benim gibi O'nu seven, sayan, anlayan???"" Şimdi de Teleferik'e gidelim mi sevgili? Güzel olur orası mehtaplı gecelerde... Bu kadar da keşfedilmeden önce, o çamlar sadece bana mekandı. Oralarda şarkılar söylerdim öğrenciyken ben, hiç olmayan sevgilime. ""Dün gece Çamlıca mehtabına geldim."" ""Biz Heybeli'de her gece mehtaba çıkardık."" Haydi birlikte söyleyelim sevda şarkılarını... ""Bir bahar akşamı rastladım size."" ""Seni ben ellerin olsun diye mi sevdim?."" ""Ada sahillerinde bekliyorum."" ""Söyleyemem derdimi kimseye, derman olmasın diye."" Yoo, o olmaz... O şarkıyı en son söyleyeceğiz. İlla ki, "gözlerden" söz eden bir şarkıysa isteğin, çok var ondan başka... Hepsi de uyar bu geceye. ""Bir gönül hikayesi anlatırdı, gözlerin."" ""Gözlerinin rengini unutabilsem."" ""Menekşe gözlerde hiç vefa yok mu?."" Çok var daha çokkkk. Karşıyaka'ya geçmeden olur mu bu? Gel İnciraltı'ndan binelim vapura... Bu saatte olmaz mı? Olur, olur bu gece bizim için herşey olur.. Her şey hizmetimizde hazır bu gece... Vapur ardında beyaz köpükleri bırakırken duyuyor musun martıların çığlıklarını? Bak hepsi açmış kanatlarını, selamlıyor bizi... Haydi el sallayalım birlikte... Karşıyaka, İzmir'in incisi.... Geldik, haydi yardım et, tut elimi, yaaaa kucaklama, sadece elimden tut dedim... Yürüyelim mi? Bak, kutup yıldızı da bize gülümsüyor... Aaaaa o da ne ? Bir yıldız kaydı? Çocukluğumda "bir yıldızın kayması, bir kişinin dünya değiştirmesi" derdi sayın, sevgili büyüklerim. Nasıl da dua ederdim yatmadan önce, "ne olur" derdim, "ne olur, bir gece de benim için kaysın bir yıldız"... Sanırdım gideceğim yerde kimse bana bağırmayacak, kimse azarlamayacak, yediğime, giydiğime kimse karışmayacak, dileğimce koşup, oyunlar oyanayacağım.... Lambaların ışıkları bugün yıldızların şavkında loş kalıyor... Kimbilir bu lambalar nelere şahit olmuştur değil mi buralarda? Yolunu şaşıranlar; sevgilisi terkedenler; özlemle dolup taşanlar; içip, içip sarhoş olanlar, gidecek yeri olmayanlar hep onları altlarını bulmuştur gecenin çingene saatlerinde... Ben yoruldum sevgili. Bak bir park var karşıda. Oturakların hepsi de boş. Sevdamızla sen sarhoş, ben sarhoş, sedece biz varız burada da..Koyayım mı başımı dizlerine? Biraz üşür gibi de oldum, örter misin ceketini üzerime? Sen saçlarımı okşarken, ben mehtabı seyredeyim, olur mu? Uyumak yok ama bak, sana uyumak yasak bu gece.... .... ............... .... Hemen mi uyumuşum ben??? Yine yarım mı bıraktım geceni? Kıyamadığından dokunmadın mı bana? Sen "Uyu bebeğim" ninnisini söylerken yumulmuş mu gözlerim? Sıcaklığınla, kalp atışlarının nağmelerinde dalıp gitmişim işte, lütfen bağışla beni... Ancak; günün ilk ışıklarına dek korkmadan, sevginle dizinde yatmanın Verdiği o haz başkaymış.... Saçlarımı okşarken, senli düşlerin mavisi başkaymış... Bana; harf, harf; hece, hece sevdanı ninni yapıp söylerken öpmen, sarman başkaymış... Bağrında bir çiçek gibi beni saklaman başkaymış sevgili.... Sıfırın altında dolaşırken, sıfır noktamda, seninle sıfırı yaşamak başkaymış sevgili.. Yaşasın sıfır!!! Sakın kimse sıfırı hafife almasın .. O sıfırda öyle çok bilinmezler dolu ki.... Tıpkı sonsuz gibi... Yıllarca sıfırın altı ekside gezerken ben, şimdi sıfırı buldum ya, İstemiyorum bir yükseğine bile çıkmak o yerin.. Sen kim misin? Söyledim ya, sen sıfır noktasına beni eriştiren, gerçeğim olamayan ""Gözlerinin içine başka hayal girmesin"" diyenimsin... ""Ben gerçeğim" deme sakın.... Ben biliyorum, eminim, sen sıfır noktamdaki hayalimsin benim, sen sus, sen söylemel üfen..... (sen söyleme-23) 30/10/2004 Nesrin Göçmen
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Nesrin Gocmen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |